|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
27-01-2010, 16:35 | #1 |
|
Nafaka Alacağı Kesilirken Başka Alacak İçin İstenen Maaş Haczi
Nafaka alacaklarının imtiyazlı alacaklar olduğunu, borçlunun maaşında haciz bulunsa bile sonraki nafaka alacağının borçlunun maaşından öncelikle kesileceğini ve işlemekte olan nafaka alacağının tamamı kesildikten sonra maaşın kalan kısmından birikmiş nafaka yahut başkaca diğer adi alacakların 1/4 oranında kesilmesi gerektiğini biliyoruz.
Peki; borçluınun maaşından halihazırda aylık nafaka kesintisi yapılıyorsa ve bu nafaka borcundan dolayı birikmiş nafaka alacağı da yoksa, üçüncü bir kişinin alacağından dolayı (nafaka alacağından sonra doğan) borçlunun maaşından yeni bir kesinti yapılması istenirse ne olur ? Nafaka alacağı kesildikten sonra bu yeni maaş haczi istemi uyarınca kalan maaşın 1/4 ü kesilebilir mi ? Yoksa borçlunun maaşından kesinti yapıldığı için istemin reddedilmesi mi gerekir ? Yanıt verecek meslektaşlarımın yanıtlarının yasal gerekçeli olmasını rica ediyorum. Zira tatmin edilmesi gereken ben değilim, ilgili İcra Müdürü !... (Not:Fikrini sorduğum bir İcra Müdürü nafaka kesildikten sonra bakiyenin 1/4 nün kesilebileceğini söyledi. Ama bana yasal gerekçe gerekiyor) |
27-01-2010, 16:52 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
Merhabalar; Burada tartışmıştık, göz atarsanız... (Bu konuda birden fazla yasa hükmünün birarada değerlendirilmesinden yorum yoluyla çıkarılan bir sonuç olduğundan tek bir "yasal gerekçe" zor ) Saygılarımla... |
27-01-2010, 17:12 | #3 |
|
İİK na göre maaştan borçlu ve ailesinin geçimi için gerekli miktarı icra müdür tayin eder ve kalanın tamamını haczine karar verebilir. Yasa açıkça maaşın haczedilecek kısmının EN AZ 1/4 olacağını hükme bağlamıştır.
T.C.YARGITAY12. HUKUK DAİRESİE. 2006/1608K. 2006/4569 T. 7.3.2006 • BORÇLUYA VAKIF SANDIĞINDAN BAĞLANAN İRATLAR ( Borçlunun ve Ailesinin Geçimleri İçin İcra Müdürlüğünce Zorunlu Olarak Takdir Edilen Miktar Tenzil Edildikten Sonra Kalan Bölümünün Haczedilebileceği ) • BORÇLUNUN VE AİLESİNİN GEÇİMLERİ ( İçin İcra Müdürlüğünce Zorunlu Olarak Takdir Edilen Miktar Tenzil Edildikten Sonra Kalan Bölümünün Haczedilebileceği - Borçluya Vakıf Sandığından Bağlanan İratların Haczi ) • BORÇLUNUN MAAŞ ALDIĞI VAKIF SANDIĞI ( Statüsünde Haczedilmezliğe İlişkin Özel Hüküm Olup Olmadığının Araştırılması Gereği ) • SSK MAAŞI ( Alıp Almadığı Tespit Edilip Özel Hüküm Mevcut İse Bu Gelirin Haczedilemeyeceği Buna İlişkin Hüküm Yok İse SSK'dan Maaş Almakta İse Sözü Edilen Gelirinin Tamamının Haczedilebileceği - Vakıf Sandığından Bağlanan İratların Haczi ) 2004/m.83 ÖZET : İİK.nun 83. maddesi hükmü gereği borçluya sözü edilen Vakıf Sandığından bağlanan iratların, borçlunun ve ailesinin geçimleri için icra müdürlüğünce zorunlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra kalan bölümü haczedilebilir. Bu miktar ¼'ten az olamaz. Ancak borçlunun maaş aldığı vakıf sandığı statüsünde haczedilmezliğe ilişkin özel hüküm olup olmadığı araştırılıp ayrıca, SSK'dan emekli maaşı alıp almadığı da tespit edilip özel hüküm mevcut ise bu gelirin haczedilemeyeceği buna ilişkin hüküm yok ise İİK.nun 83. maddesi hükmünün uygulanmasına, SSK'dan maaş almakta ise sözü edilen gelirinin tamamının haczedilebileceği nazara alınarak karar verilmesi gerekir. DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Takip dosyasının incelenmesinden borçlunun Garanti Bankası Emekli Sandığı Vakfından almış olduğu paranın 1/4'ü üzerini haciz konulduğu borçlunun icra mahkemesinde başvurusunda bu maaşından yapılan 1/4 kesintinin kaldırılmasını istediği anlaşılmaktadır. İİK.nun 83. maddesi hükmü gereği borçluya sözü edilen Vakıf Sandığından bağlanan iratların, borçlunun ve ailesinin geçimleri için icra müdürlüğünce zorunlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra kalan bölümü haczedilebilir. Bu miktar 1/4'ten az olamaz. Ancak borçlunun maaş aldığı vakıf sandığı statüsünde haczedilmezliğe ilişkin özel hüküm olup olmadığı araştırılıp ayrıca, SSK'dan emekli maaşı alıp almadığı da tespit edilip özel hüküm mevcut ise bu gelirin haczedilemeyeceği buna ilişkin hüküm yok ise İİK.nun 83. maddesi hükmünün uygulanmasına, SSK'dan maaş almakta ise sözü edilen gelirinin tamamının haczedilebileceği nazara alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 07.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. |
27-01-2010, 17:19 | #4 | |||||||||||||||||||
|
Sn. Avukatselvi bir karar eklemiş, bir tane de ben ekleyeyim :
(Bilhassa kalınlaştırdığım ve altını çizdiğim kısım)
|
27-01-2010, 17:39 | #5 |
|
Teşekkür
Sayın Karabulut;
Sizin eklediğiniz karar meseleyi çözüyor gibime geldi. Karardaki iki paragrafı birlikte değerlendirdiğimizde; "……………. Somut olayda, ilama bağlanan (30.04.2001 tarihinden itibaren aylık 50.000.000 TL. tedbir nafakasına, kararının kesinleşmesi ile yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilen) nafaka alacağının tahsilini teminen 2003/3324 sayılı takip dosyası ile yapılan ilamlı takip sonucu borçlunun almakta olduğu emekli maaşının 1/4'ne haciz konulduğu ve 03.05.2004 tarihinden itibaren de kesintilerin yapılmakta olduğu görülmektedir. Bilahare 2005/773 sayılı takip dosyasından da 19.02.2007 tarihinde, borçlunun emekli maaşının geriye kalan kısmı üzerine haciz konulduğu anlaşılmaktadır.................................. Nafaka borcunun özelliği göz önünde tutularak ve nafaka ilamının da borçlu aleyhinde icrasının istenmiş olduğu değerlendirilerek, cari aylık nafakanın, borçlunun almakta olduğu emekli maaşından her ay tamamen kesildikten sonra, geri kalan kısmından ne kadarının borçlu ve ailesi efradının geçimleri için gerekli olduğu tespit edilmek suretiyle ve dörtte birinden aşağı olmamak kaydıyla, alacaklı A.. Ş..'in alacağından dolayı da haczi mümkün bulunmaktadır. Birikmiş nafaka alacağının ise, diğer adi alacaklar gibi, daha önce konulan haciz sona erdikten sonra sırası geldiğinde işlem göreceği tabiidir. Bu itibarla icra mahkemesince, borçlunun şikayetinin, yukarıda açıklanan kıstaslar dikkate alınarak değerlendirilmesi ve sonuca gidilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. ………………………" nafaka borcu için 03.05.2004 tarihinde maaş kesintisi yapılmaya başlandıktan sonra, 19.02.2007 tarihinde başka bir icra dosyasından yeni bir maaş haczi istendiği ve Yargıtayın bu ikinci haciz istemi için borçlunun maaşının nafaka kesintisinden sonra kalan bakiyesinin asgari 1/4 nün kesilmesi gerektiği düşüncesinde olduğu ortaya çıkıyor. Yanılıyor muyum ? Çok teşekkürler......... |
27-01-2010, 17:59 | #6 |
|
Evet Sayın Cengiz haklısınız...
Ancak, ben hesaplama konusunda tam olarak bir sonuca varamadım... Şöyle bir hesap yapalım: Maaş: 1.000.-TL, Nafaka (aylık): 100.-TL a) Haciz Kesintisi= (Maaş-Nafaka)/4 Yani; (1.000-100)/4=225.-TL b) Haciz Kesintisi= (Maaş/4)-Nafaka Yani; (1.000/4)-100=150.-TL Eklediğim kararda ilk hesaplamada karar kılınmış. Sizce hangisi? |
27-01-2010, 18:06 | #7 |
|
Ben nafaka kesintisi yapıldıktan sonra kalan bakiye maaşın 1/4 ü diye biliyorum. Uygulamada da haciz müzekkereleri o şekilde yazılıyor. Yani (a) şıkkı.
Doğrusu işime de (a) şıkkı geliyor |
27-01-2010, 18:08 | #8 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben de mesajımı yazdıktan sonra ("hata var mı" diye kontrol ederken) farkettim. Evet mantıklı olan (ve tabi işinize gelen ) (a) şıkkı daha doğru geliyor. İyi çalışmalar... |
27-01-2010, 23:37 | #9 |
|
İİK 83.madde haczi kısmen caiz olan halleri belirtmektedir.Madde metninde;ilama müstenit olmayan nafakalarda sayılmaktadır.İlama dayanmayan nafaka alacakları için en az 1/4'ünün haczedilmesi gerekmektedir.İİK 83/2 fıkrasına göre;biren fazla haciz olması durumunda haciz alacaklıları sıraya girerler ve ilk haciz alacaklının alacağı bitmeden diğer alacaklılara ödeme/kesinti/tevkifat yapılmaz.Madde metnini amaçsal olarak yorumladığımızda ilama dayanan alacaklılar için mefhum-u muhalifinden sıranın beklenmeyeceği söylenebilir.Bu sebeple önde olan haczin kesintisi bitmeden diğer alacaklıya ödeme yapılabileceği söylenebilir.Madde metninde İİK 83/1 de sayılan alacaklar imtiyazlı alacaklardır.Ancak sayılmayan alacaklar mefhum-u muhalifinden imtiyazsız alacak olarak kabul edilip İİK 83/2 uygulanmayacaktır görüşündeyim.SAYGILARIMLA.
|
28-01-2010, 15:39 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Sn. Wellan; Öncelikle sözünü ettiğiniz 83/1 maddesinin mesajınıza konu ettiğiniz kısmı, nafaka alacağının haczedilmesine ilişkin olup bu forumda tartıştığımız konu ile ilgili değildir. Madde metni "... ilama müstenit olmayan nafakalar ... borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir." şeklindedir. Sn. Cengiz'in sorusu ise bambaşka bir husus olan maaş haczinde kesinti ve sıra uygulamasına ilişkindir. Saygılarımla... |
28-01-2010, 21:55 | #11 |
|
Şimdi farkettim sorunun özünü .TEŞEKKÜRLER.
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Maaş haczi nafaka alacağı | Av.Mehmet_Ali | Meslektaşların Soruları | 1 | 24-12-2009 21:40 |
Nafaka Ve Tazminat Borcu İçin İcra Takibi Maaş Haczi | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 1 | 25-09-2009 09:35 |
Döner Sermaye alacağı için maaş haczi mi , 89/1 | Pınar | Meslektaşların Soruları | 6 | 14-01-2009 13:11 |
Kira alacağı ve maaş haczi | me_as | Meslektaşların Soruları | 4 | 30-10-2008 14:47 |
Maaş Haczi İçin Verilen Muvaffakatın İptali??? | kezzy | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 10-09-2006 11:43 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |