|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
02-09-2009, 11:59 | #1 |
|
Yaş Küçültülme davası
Müvekkilim evlilik dışı ilişkiden doğan çocuklarını noter senediyle tanımıştır.Bu tanıma işlemine kadar anneleri tarafından çocuklara kimlik çıkarılmamıştır.müvekkil çocukları tanıma senediyle kabul edip nüfusa tescil ettirmiştir.Yaşlarını küçülttürmek istediği iki kardeş arasında 1 yaş bulunmaktadır.Tescil tarihleri de doğum tarihlerinden 7 yıl sonradır.Açacağımız yaş küçültme davasından sonuç alınması mümkün müdür ? Saygılarımla...
|
06-09-2009, 21:30 | #2 |
|
Yaş küçültme davalarının yargıtay tarafından kabul edilmediğini biliyorum.Somut olayda ilginç olan hususlar var: Müvekkil çocuklarının yaşını, notere tabiri caizse kafadan atarak söylemiş ve bu noterce kabul görmüş ;Nüfus müdürlüğünce de tescil edilmiş ve çocuklara kimlik verilmiştir.Yani somut olayda çocukların doğum raporlarının ibrazı yok.Zaten çccukları da hastanede doğmamış.Müvekkil çocuklarının gerçek yaşını kendisinin de bilmediğini ifade etmektedir.Bütün bu hususlar lehe gibi gözüküyor.Yorumlarınız için şimdiden teşekkürler.
|
07-09-2009, 22:08 | #3 |
|
Bu konuda yargıtay kararı ekleyecek meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.
|
08-09-2009, 12:33 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım, Öncelikle şu hususun bilinmesi gerekmektedir ki, yaş küçültme dvalarında tescil tarihinden sonraki bir tarihe kadar küçültme işlemi yapılamaz. BUradaki mantık, olmayan bir kişinin nüfusa tescilinin yapılmasının mümkün olmayacağı kuralıdır. Bu haliyle yaş küçültme durumuz, öncelikle söz konusu tescil tarihine takılacaktır. Burada bir istisna var, o da eğer resmi bir kurumda raporu var ise, doğum raporu gibi, bu haliyle küçültme mümkün olabilir. tescil tarihi baz alınarak yaş büyümesi yapılabilir. Bunun için ise kemik yaşı, doğum tutanağı ve tanık gibi hususları delil sunabilirsiniz. Sayın meslektaşım, anlatımlarınız dahilinde konuya cvp verdim. DEtaylı bir bilgi isterseniz konuyu daha açıklamanızı isteyeceğim. Umarım yardımcı olabilmişimdir. SAygılarımla..., |
08-09-2009, 15:20 | #5 |
|
doğum belgesi verilmeksizin hastanede doğum yaptırılması mümkün olmadığına göre, doğum yapılan hastane ise belgeleri alıp küçültme değil düzeltme yapmalısınız. ayrıca çocukların okula başlaması, giriş tarihleri bunlara da bakabilirsiniz. delil olarak mahkeme kabul edecektir.
|
08-09-2009, 19:18 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım ,öncelikle değerli yorumlarınız için çok teşekkür ederim.05.09.1990 doğum yılı , 05 09 1999 tescil tarihi diye varsayalım bu durumda yaş küçültme talep edilemeyecek midir ? Somut olayda Müvekkil çocuklarının olduğunu sonradan öğrenmiştir .Ayrıca müvekkilin çocukları tanıma senediyle tanıdığı tarihe kadar çocukların kimlikleri bulunmamaktadır.Müvekkil çocuklarının yaşını küçültme isteği gerçek yaşlarına kavuşma isteğinden ibarettir.Bu bilgiler ışığında yaş küçültme davası hakkında neler yapabiliriz ? İyi çalışmalar.Saygılarımla |
08-09-2009, 19:21 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
Müvekkilin çocuklarının hastanede doğup doğmadığı hususunda bilgisi bulunmamaktadır.Hastanede doğmadıklarını sanmaktadır.Çocukların hastanede doğmaması açaçağımız davada lehimize durum yaratabileceğini düşünüyorum.Saygılarımla |
09-09-2009, 08:17 | #8 | |||||||||||||||||||||||
|
Değerli meslektaşım, burada bir kavram kargaşasına yol açmamak adına bir hususu belirtmek isterim. Yukarıda verdiğiniz tarih örneklemesinde 1990 d.lu olarak 1999 tescil tarihi olarak yazılmışsa; 1990 ile 1999 tarihleri arasında yaş düzeltimi yapılabilir. Ama 1999 tescil tarihinden sonraki yıllara ilişkin yani mesalaa 2000 yılına ait düzeltim yapamaz. Çünkü doğmamış bir çocuğun 1 yıl önceden nüfusa tescili yani kaydının yapıldığı anlamına gelir ki bu da mümkün sayılmamaktadır. ama 1990 ile 1999 arasına ilişkin şartları varsa düzeltim yapabilirsiniz. Hukuk Genel Kurulu Esas: 2007/18-925 Karar: 2007/944 Tarih: 05.12.2007 Dosya içeriğinden Ümit Sınıroğlu'nun nüfusa 7.3.1983 tarihinde kaydedildiği anlaşılmaktadır. Bir şahsın doğmadan nüfusa kaydı söz konusu olamaz. Hakim, nüfus kayıtları arasında çelişki yaratmamak yada hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek zorundadır. Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 18.12.2006 tarihli sağlık kurulu raporunda davacının 22 yaş civarında olduğu belirlenmiştir. Davacının nüfustaki yaşından daha küçük olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece tescil tarihi de dikkate alınarak rapora uygun biçimde ve kayıtlarla çelişki yaratmayacak şekilde davacının yaşının düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken kayıt engeli nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. 18. Hukuk Dairesi Esas: 2007/2313 Karar: 2007/3521 Tarih: 17.04.2007 Mahkemece, davacı Yaşar Koçyiğit'in nüfus kütüğünde 16/1/1953 olan doğum tarihi 16/5/1953 olarak düzeltilmiş ise de, adı geçen kişinin doğum tarihi nüfusa 3/2/1953 tarihinde tescil edilmiştir. Bir kişinin doğmadan nüfusa tescili sözkonusu olamayacağından bu suretle bir düzeltme nüfus kayıtlarında çelişki yaratacaktır. Hakim, nüfus kayıtlarında düzeltme yapılmasına karar verirken, bu kayıtlar arasında çelişki yaratmamaya veya hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek durumundadır. 18. Hukuk Dairesi Esas: 2007/10839 Karar: 2007/10466 Tarih: 03.12.2007 Bir kimsenin doğmadan önce nüfusa tescil edilemeyeceği dikkate alınmadan yaşını düzeltmek isteyen davacı Zehra Totan'ın dosyada bulunan doğum kağıdına göre 1/6/1974 tarihinde doğduğu ve bu belge ile nüfus kütüğüne 25/11/1975 günü tescil edildiği anlaşıldığından mahkemece davacının yaşının bu tescil tarihini de aşacak şekilde 1/6/1978 olarak düzeltilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Umarım yardımcı olabilmişimdir. Saygılarımla...., |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Ortaklığın Giderilmesi Davası - İzale - i Şüyuu Davası - Bu konu ile ilk davam | justicewarior | Meslektaşların Soruları | 7 | 11-05-2009 11:48 |
iş davası sürerken başlanacak ceza davası bekletici mesele olur mu? | kemal çelik | Meslektaşların Soruları | 6 | 09-05-2009 09:50 |
düzeltme davası mı, terkin davası mı yoksa idari yargıda iptla davası mı? | Av. Gülşah Soylu | Meslektaşların Soruları | 1 | 21-07-2008 09:43 |
Eda davası -bozma- davanın konusuz kalması-ıslah -tespit davası | seyyah7272 | Meslektaşların Soruları | 2 | 27-05-2006 17:42 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |