|
Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin] |
21-12-2011, 12:29 | #1 |
|
Yargıtay: Koca, düğün takılarını evin ihtiyacı için kullanabilir
Yargıtay: Koca, düğün takılarını evin ihtiyacı için kullanabilir
Yargıtay: Koca, düğün takılarını evin ihtiyacı için kullanabilir Sivas’ta eşinden boşanan bir kadın, ziynet eşyalarına kocası tarafından el konulduğunu savunarak alacak davası açtı. Evlilik akdi sırasında çeyiz listesinde yazılı olan 61 adet ziynet ve çeyiz eşyasını kocasına verdiğini belirten kadın, ziynet eşyalarının aynen iadesini veya bedelinin tahsilini istedi. Kocası ise eski eşinin evden ayrıldığı sırada takıların bir kısmını yanında götürdüğünü bildirerek davanın reddini talep etti. Davaya bakan Sivas Aile Mahkemesi, ziynet eşyalarının tarafların müşterek mülkiyetinde olduğuna karar verdi. İtiraz üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu. İçtihat niteliğinde bir karara imza attı. “Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır.” kuralına atıfta bulunan Daire, kocanın, evin ihtiyaçları, düğün borçları ve balayı gibi ihtiyaçlar için bu altınları bozdurduğunu ve bu amaçla kullandığının kanıtlanması halinde ziynet eşyalarını iadeden kurtulacağına karar verdi. ANKARA AA Kaynak : AA |
31-01-2012, 09:46 | #2 |
|
Bence ortada bağışlama niyeti var mı, yok mu buna bakılmalı. Ziynetler evin ihtiyaçları,düğün masrafları vs. için bile harcanmış olsa, geri yerine koyma vaadiyle kadından alınmışsa, kadına iadesine karar verilmelidir.
|
28-09-2012, 18:07 | #3 |
|
Kararın numaraları yok; bilen varsa ekleyebilir mi? Önemli bir karar olduğunu düşünüyorum.
|
29-09-2012, 10:23 | #4 |
|
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 04.07.2011 T., E: 2011/828, K: 2011/7379: "Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde 17.835 TL bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz ve ziynet eşyalarının tarafların müşterek mülkiyetinde olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, evlilik akdi sırasında çeyiz listesinde yazılı 61 adet çeşitli ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıya teslim edilmesine rağmen davacıya iade edilmediğini belirterek çeyiz ve ziynetlerin mümkünse aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı savunmasında, davacının iddia ettiği eşyalardan bir kısmını müşterek konuttan alarak birlikte yaşamaya başladığı kişinin evine götürdüğünü, buna ilişkin boşanma dosyasında deliller olduğunu, eşyaların bir kısmının depoda durduğunu ve davacıya teslim etmeye hazır olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece çeyiz senedindeki eşyaların taraflara ortak olarak bağışlandığını, bu nedenle çeyiz senedinde belirtilen eşyaların tarafların müşterek mülkiyetinde olduğunun tespitine karar verilmiştir. Kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle ( evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı vs. ) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. Davacı kadın dava konusu edilen çeyiz ve ziynet eşyalarının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı koca ise ziynetlerin ve bir kısım çeyiz eşyalarının davacı tarafından götürüldüğünü ve bir kısım çeyiz eşyalarının müşterek konutta kaldığını ve iade etmeye hazır olduğunu savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın ziynet eşyalarının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Olayımızda; davacı kadın evi son terk ettiği tarih itibariyle dava konusu çeyiz ve ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha önce götürme fırsatı elde edemediğini dinlettiği tanık beyanı ile ispat edememiştir. Bununla birlikte davalı bir kısım çeyiz eşyalarının kendisinde kaldığını ve davacıya iade etmeye hazır olduğunu bildirmiştir. Bu durumda davalı tarafça evde kaldığı kabul edilen ekli liste ile bildirilen bir kısım çeyiz eşyaları yönünden davacının talebi gibi bir karar verilmesi gerektiği halde ve diğer çeyiz eşyaları ile ziynetler yönünden ise dava dilekçesinde yemin deliline de dayanılmış olduğundan, varlığına ve miktarına karşı çıkılan çeyiz ve ziynet eşyalarının elinden alındığı, götürülmesine engel olunduğu, davalı tarafta kaldığı konusunda davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgıya düşülerek eksik inceleme ile yazılı şekilde çeyiz senedinde belirtilen eşyaların tarafların mülkiyetinde olduğunun tespitine şeklinde karar verilmiş olması doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK'nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 04.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi." * Karar, Sivas 1. Aile Mahkemesi'nin 28.07.2010 T., 2008/722 E., 2010/833 K. sayılı kararının bozulmasına ilişkindir. P.S 1: Habercilerin, danışman hukukçuları olması ve onlara danışmadan haberi yayınlamaması çok daha doğru olur (diye düşünüyorum ) P.S 2: http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=234 P.S 3: http://www.turkhukuksitesi.com/mevzuat.php?mid=1981 Saygılar... |
29-09-2012, 16:27 | #5 |
|
Öncelikle bu davanın 6. H.D.'nde ne işi var diyecektim ki mal rejimi tasfiyesi değil alacak olarak açıldığı anlaşıldı. Sonra da 6.H.D. ile 8. H.D. arasında içtihatları birleştirme yoluna gitmek gerekecek herhalde diye düşündüm. Neyse ki Nevra hanım kararı buldu ve anladık ki 6. H.D.'nin kararı 2. ve 8. H.D.'nin kararlarından farklı değilmiş, haber yanlı(ş).
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Düğün için dans şarkısı seçimi | niliş | Site Lokali | 62 | 28-04-2010 17:08 |
Yargıtay Kararı ihtiyacı , apartmanın iskan ruhsatının alınamaması ile ilgili | krizantem | Meslektaşların Soruları | 1 | 29-09-2009 11:44 |
şifahi kira akdi - Işyeri Ihtiyacı Için Tahliye | ocean10 | Meslektaşların Soruları | 9 | 03-04-2007 17:56 |
yargıtay kararı ihtiyacı | prag | Meslektaşların Soruları | 1 | 09-03-2007 13:10 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |