Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

818 S.lı Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 338
Hizmet akdi, muayyen bir müddet için yapılmış yahut böyle bir müddet işin maksut olan gayesinden anlaşılmakta bulunmuş ise, hilâfı mukavele edilmiş olmadıkça feshi ihbara hacet olmaksızın bu müddetin müruriyle, akit nihayet bulur.

Borçlar Kanunu Tasarısı m.429-441-442 ve Gerekçeleri

Üyemizin Notu: G. Sözleşmenin sona ermesi

I. Belirli süreli sözleşmede

MADDE 429- Belirli süreli hizmet sözleşmesi, aksi kararlaştırılmadıkça, fesih bildiriminde bulunulmasına gerek olmaksızın, sürenin bitiminde kendiliğinden sona erer.

Belirli süreli sözleşme, süresinin bitiminden sonra örtülü olarak sürdürülüyorsa, belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür. Ancak, esaslı bir sebebin varlığı hâlinde, üst üste belirli süreli hizmet sözleşmesi kurulabilir.

Taraflardan her biri, on yıldan uzun süreli hizmet sözleşmesini on yıl geçtikten sonra, altı aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilir. Fesih, ancak bu süreyi izleyen aybaşında hüküm ifade eder.

Sözleşmenin fesih bildirimiyle sona ereceği kararlaştırılmış ve iki taraf da fesih bildiriminde bulunmamışsa, sözleşme belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür.


T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin:

G. Sözleşmenin sona ermesi

I. Belirli süreli sözleşmede

MADDE 430- Belirli süreli hizmet sözleşmesi, aksi kararlaştırılmadıkça, fesih bildiriminde bulunulmasına gerek olmaksızın, sürenin bitiminde kendiliğinden sona erer.

Belirli süreli sözleşme, süresinin bitiminden sonra örtülü olarak sürdürülüyorsa, belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür. Ancak, esaslı bir sebebin varlığı hâlinde, üst üste belirli süreli hizmet sözleşmesi kurulabilir.

Taraflardan her biri, on yıldan uzun süreli hizmet sözleşmesini on yıl geçtikten sonra, altı aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilir. Fesih, ancak bu süreyi izleyen aybaşında hüküm ifade eder.

Sözleşmenin fesih bildirimiyle sona ereceği kararlaştırılmış ve iki taraf da fesih bildiriminde bulunmamışsa, sözleşme belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür.


GEREKÇESİ:

MADDE 429- 818 sayılı Borçlar Kanununun 338 inci maddesi ile 339 uncu maddesini kısmen karşılamaktadır.

Tasarının dört fıkradan oluşan 429 uncu maddesinde, belirli süreli sözleşmelerde sona erme düzenlenmektedir.

818 sayılı Borçlar Kanununun 338 inci maddesinin kenar başlığında kullanılan “D. Hitamı / I. Müddetin müruru” ve 339 uncu maddesinde kullanılan “II. Sükût ile tecdit” şeklindeki ibareler, Tasarıda “G. Sözleşmenin sona ermesi / I. Belirli süreli sözleşmede” şekline dönüştürülmüştür.

818 sayılı Borçlar Kanununun 338 ve 339 uncu maddelerinde birbiriyle bağlantılı konuların düzenlendiği göz önünde tutularak, Tasarıda tek madde hâlinde kaleme alınmıştır. 818 sayılı Borçlar Kanununun 339 uncu maddesinin ikinci fıkrasının, hizmet sözleşmesinin örtülü olarak yenilenmesinin bir koşulunu oluşturduğu düşünülerek Tasarıya alınmasına gerek görülmemiştir.

Maddenin ikinci fıkrasında, 818 sayılı Borçlar Kanununun 339 uncu maddesinin birinci fıkrasında kullanılan “akit, aynı müddet ve fakat nihayet bir sene için tecdit edilmiş sayılır” şeklindeki ibare, Tasarıda “sözleşme, … belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür.” şeklinde değiştirilmiştir. Böylece fıkra, 4857 sayılı İş Kanununun 11 inci maddesiyle uyumlu hâle getirilmiştir.

Aynı fıkranın son cümlesinde ise, 4857 sayılı İş Kanununun 11 inci maddesinin ikinci ve son fıkralarından yararlanılmıştır. Böylece, esaslı bir sebep olmadıkça, aynı işçi ile belirli süreli hizmet sözleşmesinin üst üste yapılması durumunda bu sözleşmeler belirsiz süreli sözleşmeye dönüşecek, işçi bu tür sözleşmelerin koşullarından ve bu arada feshe karşı korunmaya ilişkin yasal hükümlerden yararlanacaktır. Buna karşılık, belirli süreli sözleşmelerin zincirleme yapılmasında esaslı bir sebep varsa, belirli süreli sözleşme olma özellikleri varlığını sürdürecektir.

Maddenin son fıkrasında ise, 818 sayılı Borçlar Kanununun 339 uncu maddesinin ikinci fıkrasında kullanılan “akit, tecdit edilmiş sayılır.” şeklindeki ibare, sözleşmede kararlaştırılan süre sona erdiği hâlde, tarafların hizmet ilişkisini sürdürmeleri durumunda, ortaya çıkan sözleşmenin örtülü olarak yenilenmesinin sonucunu ifade etmek üzere, Tasarının 429 uncu maddesinde “sözleşme belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür.” şeklinde bir ibare kullanılmakla yetinilmiştir.

Maddenin düzenlenmesinde, kaynak İsviçre Borçlar Kanununun 334 üncü maddesi göz önünde tutulmuştur.


VI. Sözleşmenin sona ermesinin sonuçları

1. Borçların muaccel olması

MADDE 441- Sözleşmenin sona ermesiyle, sözleşmeden doğan bütün borçlar muaccel olur.

Muacceliyet ânı, işçinin aracılığı suretiyle kurulan hukukî ilişkilerde üçüncü kişinin üstlendiği borç, hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra tamamen veya kısmen ifa edilecekse altı aya; dönemsel edimler içeren ilişkilerde bir yıla; sigorta sözleşmelerinde veya ifası altı aydan uzun bir süreye yayılmış olan işlerde ise iki yıla kadar, yazılı bir anlaşmayla ertelenebilir.

Üretilenden pay verilmesi öngörülen hâllerde ürün payı belirlenir belirlenmez, cirodan veya kârdan pay verilmesi kararlaştırılan hâllerde ise pay, hesap dönemini izleyen en geç üç ay sonunda muaccel olur.


T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin:

VI. Sözleşmenin sona ermesinin sonuçları

1. Borçların muaccel olması

MADDE 442- Sözleşmenin sona ermesiyle, sözleşmeden doğan bütün borçlar muaccel olur.

Muacceliyet ânı, işçinin aracılığı suretiyle kurulan hukukî ilişkilerde üçüncü kişinin üstlendiği borç, hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra tamamen veya kısmen ifa edilecekse altı aya; dönemsel edimler içeren ilişkilerde bir yıla; sigorta sözleşmelerinde veya ifası altı aydan uzun bir süreye yayılmış olan işlerde ise iki yıla kadar, yazılı bir anlaşmayla ertelenebilir.

Üretilenden pay verilmesi öngörülen hâllerde ürün payı belirlenir belirlenmez, cirodan veya kârdan pay verilmesi kararlaştırılan hâllerde ise pay, hesap dönemini izleyen en geç üç ay sonunda muaccel olur.


GEREKÇESİ:

MADDE 441- 818 sayılı Borçlar Kanununda yer verilmeyen, “VI. Sözleşmenin sona ermesinin sonuçları / 1. Borçların muaccel olması” kenar başlıklı yeni bir maddedir.

Tasarının üç fıkradan oluşan 441 inci maddesinde, sona eren hizmet sözleşmesinden doğmuş borçların muaccel olması düzenlenmektedir.

Maddenin birinci fıkrasında hizmet sözleşmesinin sona ermesinin, o sözleşmeden doğan bütün borçları muaccel hâle getireceği belirtilmektedir.

Maddenin ikinci fıkrasında, özellik arz eden hizmet sözleşmelerinin sona ermesi nedeniyle sözleşmeden doğan borçların muacceliyet ânının yazılı bir anlaşmayla uzatılabileceği kabul edilmiştir. Buna göre, işçinin aracılığı suretiyle kurulan hukukî ilişkilerde üçüncü kişinin üstlendiği borç, hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra tamamen veya kısmen ifa edilecekse, muacceliyet ânı altı aya; dönemsel edimler içeren ilişkilerde bir yıla; sigorta sözleşmeleri veya ifası altı aydan daha uzun bir süreye yayılmış olan işlerde ise, iki yıla kadar ertelenebilecektir. Bu fıkra uyarınca, işçinin aracılığıyla kurulan hukukî ilişkilerde hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra gerçekleştirilen ifa nedeniyle işçinin hak edeceği ücret alacağının muacceliyet ânı, yazılı anlaşmayla en çok iki yıl süreyle ertelenebilecek, böylece söz konusu alacağın, Tasarının 148 inci maddesi karşısında zamanaşımına uğraması önlenerek, işçi korunmuş olacaktır.

Maddenin son fıkrasına, Tasarının 405 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki düzenleme aynen alınmıştır. Böylece asıl ücrete ek olarak üretilenden pay verilmesinin öngörüldüğü durumlarda, ürün payının belirlendiği anda, cirodan veya kârdan pay verilmesinin kararlaştırıldığı durumlarda ise, payın hesap dönemini izleyen en geç üç ay içinde belirlenerek muaccel olacağı kabul edilmiştir.

Maddenin düzenlenmesinde, kaynak İsviçre Borçlar Kanununun 339 uncu maddesi göz önünde tutulmuştur.


2. Geri verme yükümlülüğü

MADDE 442- Sözleşmenin sona ermesi durumunda, taraflardan her biri, diğerinden veya üçüncü bir kişiden diğerinin hesabına, hizmetle ilişkili olarak almış olduğu şeyleri geri vermekle yükümlüdür.

İşçi, özellikle motorlu taşıtları ve trafik izin belgelerini, alacaklarından fazla olduğu ölçüde ücret ve masraf avanslarını geri vermekle yükümlüdür.

Tarafların hapis hakları saklıdır.


T.C. TBMM Adalet Komisyonunun Kabul Ettiği Metin:

2. Geri verme yükümlülüğü

MADDE 443- Sözleşmenin sona ermesi durumunda, taraflardan her biri, diğerinden veya üçüncü bir kişiden diğerinin hesabına, hizmetle ilişkili olarak almış olduğu şeyleri geri vermekle yükümlüdür.

İşçi, özellikle motorlu taşıtları ve trafik izin belgelerini, alacaklarından fazla olduğu ölçüde ücret ve masraf avanslarını geri vermekle yükümlüdür.

Tarafların hapis hakları saklıdır.


GEREKÇESİ:

MADDE 442- 818 sayılı Borçlar Kanununda yer verilmeyen, “2. Geri verme yükümlülüğü” kenar başlıklı yeni bir maddedir.

Tasarının üç fıkradan oluşan 442 nci maddesinde, sözleşmenin sona ermesinin sonuçlarından biri olan geri verme yükümlülüğü düzenlenmektedir.

Maddenin birinci fıkrasında, sözleşmenin sona ermesi durumunda, taraflardan her birinin, diğerinden veya üçüncü bir kişiden diğerinin hesabına, hizmetle ilişkili olarak almış olduğu şeyleri geri vermekle yükümlü olduğu belirtilmektedir.

Maddenin ikinci fıkrasında, işçinin, motorlu taşıtları ve trafik izin belgelerini, alacaklarını aşan miktardaki ücret ve masraf avanslarını işverene geri vermekle yükümlü olduğu ifade edilmiştir.

Maddenin son fıkrasında ise, tarafların hapis haklarının saklı olduğu açıklanmıştır.

Maddenin düzenlenmesinde, kaynak İsviçre Borçlar Kanununun 339a maddesi göz önünde tutulmuştur.


 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 19-12-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02836490 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.