Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 19.HD.1999/6994 E.-2000/234 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Tehditle alındığı ileri sürülen bono karşılığında,yine tehdit sonucu verilen bir kısım nakit ve yeni bonolara ilişkin istirdat ve menfi tespit isteminde,
istirdata konu nakdi kısmın tehdit sonucu ödendiği mahkemenin kabulünde ve bu yön davalı yanca temyiz konusu edilmemiş ise,aynı anda düzenlendiği anlaşılan menfi tespit konusu senetlerinde tehdit altında alındığının kabulü gerekir. Bir başka ifadeyle, nakdin zorla,senetlerin ise rıza ile alındığı,hayatın olağan akışına uygun düşmez.
(Karar Tarihi : 21.1.2000)
Taraflar arasındaki menfi tesbit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Dava, tehdit sonucu alınan toplam 10.818.750.-TL'lık senetlerden dolayı borçlu olmadığının tesbiti ve yine tehditle ödenen 8.570.000.-TL'nin istirdadına ilişkindir.

Dava konusu toplam 10.818.750.-TL. tutarındaki bonoların ve 8.570.000.-TL'nin, daha önce davacıdan tehditle alınan 15.000.000.-TL'lık bonoya karşılık düzenlendiği ve nakdin tehdit sonucu davalıya ödendiği mahkemenin kabulündedir. Nitekim mahkemece 8.570.000.-TL'nın davalıdan istirdadına karar verilmiş ve bu yön davalı tarafından temyiz edilmemiştir. Bu durumda, aynı anda düzenlendiği anlaşılan dava konusu senetlerinde tehdit altında alındığının kabulü gerekirken, paranın zorla, senetlerin rıza ile alındığının kabulü hayatın olağan akışına uygun düşmez. Öte yandan davacı tarafından dosyaya ibraz edilen 26.10.1995 tarihli belgede, davalı H___T____'ın, takip konusu bonolarla ilgisi bulunmadığını ve alacaklı da olmadığını belirtmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu yön gözetilerek adı geçen davalı yönünden davanın kabulü gerekirken, bu hususlar üzerinde durulmadan yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.1.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : İcra ve İflas Kanunu MADDE 72 :(Değişik madde: 18/02/1965 - 538/43 md.)

Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.

İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.

İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.

(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde (Değişik ibare: 6352 S.K.-02.07.2012/m.15) "yüzde yirmiden" aşağı tayin edilemez.

(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare: 6352 S.K.-02.07.2012/m.15) "yüzde yirmisinden" aşağı olamaz.

Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.

Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.

Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Mehmet KARAUSTA
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 08-12-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02436805 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.