![]() |
|
![]() |
|
Üyemizin Notu:
5411 Sayılı Bankacılık Kanunu, 4389 Sayılı Bankalar Kanununa göre tanımları oldukça geniş tutmuş ve ilk defa bazı tanımlara 5411 Sayılı Bankacılık Kanununda yer verilmiştir. Buna göre; * Kredi Kuruluşu * Katılım Bankası * Kalkınma ve Yatırım Bankası * Finansal Holding Şirketi * Finansal Kuruluş * Kontrol * Ana ortaklık * Bağlı Ortaklık * Nitelikli Pay * Hakim Ortak * Özel Cari Hesap * Katılma Hesabı * Katılım Fonu * Destek Hizmet Kuruluşu Bankacılık kanununda ilk defa tanımlanmıştır. Kalkınma ve Yatırım Bankası, bir önceki 4389 sayılı Bankalar kanununda "Mevduat Kabul etmeyen banka" olarak zikredilmekteydi. Yeni 5411 Sayılı Bankacılık Kanununda Kalkınma ve Yatırım Bankaları; "Mevduat veya katılım fonu kabul etmek dışında özellikle kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren ve/veya özel kanunlarla kendilerine verilen görevleri yerine getiren kuruluşlar" olarak tanımlanmaktadır. Bankacılık Kanunun 77. maddesinde ise, Kalkınma ve Yatırım Bankalarının kanunun hangi hükümlerine tabi olmayacakları özel olarak yazılmıştır. Buna göre; Kalkınma ve Yatırım Bankaları, bu kanunun 54,55,56,57,61,63,64,106 ila 129, 130/(a),131 ila 142. maddeler "hariç" olmak üzere kanunun diğer maddelerine tabi olacaktır. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu, bir önceki 4389 sayılı Bankalar Kanununda "Özel Finans kurumları" olarak geçen kurumları "Katılım Bankaları" olarak isimlendirip, "Özel Cari ve Katılma Hesapları yoluyla fon toplamak ve kredi kullandırmak esas olmak üzere faaliyet gösteren kuruluşlar" şeklinde tanımlamaktadır. Katılım Bankaları, bu kuruluşlara özgü istisnai durumlar haricinde Bankacılık Kanununda mevduat bankalarına uygulanan hükümlere tabi kılınmaktadır. Önceki kanunda faaliyet izni kaldırılan Özel Finans Kuurluşlarının tasfiyesi "Özel Finans Kurumları Birliği" tarafından atanan beş kişilik tasfiye kurulu tarafından yapılmaktaydı. Şimdi bu Birlik ve Tasfiye Kurulu lağvedilerek yerine mevduat bankalarına ilişkin hükümlerin uygulanması, dolayısıyla TMSF eliyle 71 ve 107. madde dairesinde Yönetim ve Denetimin devralınması, rehabiletesi mümkünse birleştirme, devir işlemlerinin yapılması mümkün değilse tasfiyenin gerçekleştirilmesi kabul edilmiştir. Yine 4389 Sayılı Kanun zamanında Özel Finans Kuruluşlarının hakim ortak ve yöneticilerinin iflası mümkün değilken!, 5411 Sayılı kanunun yürürlüğü tarihinden itibaren tıpkı mevduat bankaları gibi Katılım bankalarının hakim ortak ve yöneticilerinin de şahsen iflasları mümkün olabilecektir. Yine 4389 Sayılı kanuna göre Özel Finans kuruluşları nezdindeki özel cari hesap ve katılım hesapları Özel Finans Kurumları Birliği bünyesinde oluşturulan Güvence Fonu tarafından sigorta kapsamına alınmaktayken, 5411 sayılı kanun ile Özel Finans Kurumları ve haliyle güvence Fonu kaldırılarak, katılım Bankalarındaki özel cari hesapları ile katılım hesapları da tıpkı mevduat bankaları gibi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından sigorta edilmeye başlanmış ve Fon güvencesi altına alınmıştır. 5411 Sayılı Kanuna göre Bankaların Fona devri 71 ve 107. madde kapsamındaki koşullara göre gerçekleştirilecektir. Buna göre Mevduat bankaları yanında artık Katılım Bankaları ile Kalkınma ve Yatırım Bankalarının da yönetim ve denetimi 71. maddeye göre fona devredilebilecek, kısmen veya tamamen devri, birleştirlmesi Fon eliyle yapılabilecektir. Keza tasfiyeleri Fon tarafından yapılabilecektir. Diğer yandan 5411 Sayılı Bankacılık kanununda, Türk Bankacılık sistemine ilk defa "Sistemik Risk" kavramı yerleştirilmiştir. Kanunun 72. maddesinde Finansal sisteminn bütününe yönelebilecek nitelikteki tehlikelerin varlığı halinde, bu tehlikenin BDDK kurumunun koordinasyonunda TMSF, Hazine Müşteşarlığı ve Merkez bankasınca da müştereken tespiti neticesinde Bakanlar Kurulunca acil -olağanüstü- önlem tedbirleri alınabilecektir. |
|
Şerh Son Güncelleme: 16-11-2009
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |