Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 12.HD. 1999/10026 E.-1999/10909 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Her ne kadar icra müdürlüğünce verilen süre içerisinde Yargıtay'dan tehir-i icra kararını almış ise de;
alınan karar için İİK. 36/3. maddesinde öngörülen şekilde masraf verilip karar icra dairesine ulaştırılmamış, karar elden alınarak süre geçtikten sonra icra müdürlüğüne ibraz edilmiştir. Artık borçlu vekilinin mazereti nedeniyle kararı geç ibraz ettiği iddiasına dayalı şikayeti dinlenemez.
(Karar Tarihi : 27.09.1999)
YARGITAY İLAMI

Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddedi içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 15.7.1999 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlu vekili, Yargıtay'dan her ne kadar icra müdürlüğünce verilen süre içerisinde 11.1.1999 tarihli tehiri icra kararını almış ise de sözü edilen karar için İİK. 36/3. maddesinde öngörülen şekilde masrafını verip bu kararı icra dairesine ulaştırmamış, elden aldığı kararı 45 günlük süre geçtikten sonra 28.1.1999 tarihinde icra müdürlüğüne ibraz etmiştir. Bu durumda mazereti nedeniyle icra müdürlüğüne kararı geç ibraz ettiği iddiasına dayalı şikayeti dinlenemez. Kaldı ki, 2.2.1999 tarihinde yapılan şikayet tarihinden sonra ve yargılama süreci içerisinde 22.3.1999 tarihinde ilamın 11.Hukuk Dairesince onaylandığı anlaşılmakta olup İİK. 36/son maddesi hükmü uyarınca alacaklının teminatın paraya çevrilmesini isteme hakkı da doğmuştur. Alacaklı vekili yargılama sırasında bu hususu da ileri sürmesine rağmen yazılı gerekçe ile borçlu vekilinin şikayetinin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

KARAR : Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının İİK. 366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.9.1999 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : İcra ve İflas Kanunu MADDE 36 :(Değişik: 2/3/2005 – 5311/5 md.)
İlâma karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehni veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için takibin yapıldığı yer icra mahkemesinden karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. Bu süre ancak zorunluluk hâlinde uzatılabilir.


Borçlu, Devlet veya adlî yardımdan yararlanan bir kimse ise teminat gösterme zorunluluğu yoktur.
(Değişik üçüncü fıkra:24/11/2021-7343/5 md.) Ücreti ilgililer tarafından verilirse icra mahkemesince icranın geri bırakılması hakkındaki karar, hükmü veren mahkemeye ve icra dairesine en uygun vasıtalarla bildirilir.
Nafaka hükümlerinde böyle bir süre verilemez.
Bölge adliye mahkemesince başvurunun haklı görülmesi hâlinde teminatın geri verilip verilmeyeceğine karar verilir. Yargıtayca hükmün bozulması hâlinde borçlunun başvurusu üzerine, bozmanın mahiyetine göre teminatın geri verilip verilmeyeceğine bozma sonrası esası inceleyecek mahkemece kesin olarak karar verilir.(2)
Bölge adliye mahkemesince başvurunun kesin olarak esastan reddine karar verilmesi veya Yargıtayca hükmün onanması hâlinde alacaklının istemi üzerine başkaca işleme gerek kalmaksızın teminata konu olan para alacaklıya ödenir. Mal ve haklar ise, malın türüne göre icra dairesince paraya çevrilir. (Ek cümle:24/11/2021-7343/5 md.) Bölge adliye mahkemesinin başvurunun esastan reddine ilişkin kararına karşı temyiz yolunun açık olması hâlinde, temyiz yoluna başvurma süresinin dolmasına kadar icranın geri bırakılması kararının etkisi devam eder. İlâm alacaklısının teminat üzerinde rüçhan hakkı vardır.(3)



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Mehmet KARAUSTA
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 22-10-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02224708 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.