Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 19.HD. 2009/1340 E.-2009/4479 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
İflasın ertelenmesi talebinde, mahkeme öncelikle şirketin borca batık durumda olup olmadığını tespit etmeli, borca batık durumda ise ıslahının mümkün bulunup bulunmadığını incelemeli, erteleme talebi İİK.nun 166/2. maddesinde öngörülen usulle ilan edilerek, ilan üzerine alacaklıların itirazı mevcutsa bu itirazlar değerlendirilerek erteleme koşullarının mevcut olup olmadığı saptanmalıdır.
Bu bağlamda her ne kadar İİK.nun 179. ve TTK.nun 324. maddesinde,erteleme isteminin ilanına ilişkin bir düzenleme bulunmasa da, durumun TTK.nun 324. maddesi uyarınca mahkemeye bildirmesi yeterli olup, bu durum kamu düzenini ilgilendirdiğinden, HUMK.nun 415/2. maddesi uyarınca işlem yapılarak talebin ilanı gerekirken, davacının ilanları yaptırmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilemez.
(Karar Tarihi : 14.05.2009)
Hasımsız olarak açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, 1991 yılından beri inşaat sektöründe faaliyet gösteren müvekkili şirketin bir çok inşaatı tamamladığını, ikibine yakın konut inşaatının devam ettiğini, 2008 yılı Haziran ayından itibaren şirketin mali durumunun bozulmaya başladığını, borca batık hale gelen şirketin alacağı tasarruf tedbirleri, altyapısı tecrübe ve potansiyeli ile mali durumunu düzeltebileceğini, ..A.Ş'ye(bir belediye iştiraki) yapmakta olduğu inşaat işinin devam ettiğini, işletmeye finansal yönden destekleyecek yeni unsurlar arandığını ileri sürerek iflasın 1 yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece davacı şirketin borca batık durumda olduğu, tedbir kararı alan şirketin ilanlar yaptırmadığı, duruşmalara katılmadığı, dürüst davranmayan davacının iflas erteleme talebinin kabul edilmeyeceği gerekçesiyle davacı şirketin iflasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı Limited şirket iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuştur.

İflasın ertelenebilmesi için erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması, mali durumunun iyileştirilmesi ümidinin bulunması ve fevkalede mühletten (İİK.nun m.329/a) yararlanmamış olması gerekir. Erteleme talebi TTK.nun 546. maddesinin atıf yaptığı TTK.nun 324. maddesine göre borca batık bildirimi anlamındadır. Bu nedenle mahkeme öncelikle şirketin borca batık durumda olup olmadığını tespit etmeli, borca batık durumda ise ıslahının mümkün bulunup bulunmadığını incelemelidir. Şirketin borca batık durumda olması halinde iflasını veya erteleme talebini düzenleyen İİK.nun 179. ve TTK.nun 324. maddesinde bu istemin ilanına ilişkin bir düzenleme yapılmamıştır. İflasın ertelenmesi kurumu, erteleme talebinde bulunan şirketin menfaati kadar bu şekilde alacaklı olanların menfaatini de göz önüne alarak düzenlediğinden alacaklıların menfaatinin korunması yönünden erteleme talebinin ilan edilmesi uygun olur. Zira, bu durumda şirket borçlarının muvazaalı olarak aktiften fazla olması sonucunu doğuracak kötü niyetli davranışların önüne geçmek ve şirketin borca batık durumda olmadığını, iyileştirme projesinin yeterli bulunmadığını alacaklılara kanıtlama olanağı verilmelidir. Bu nedenle erteleme talebi İİK.nun 166/2. maddesinde öngörülen usulle ilan edilmeli, ilan üzerine alacaklıların itirazı mevcutsa bu itirazlar değerlendirilerek erteleme koşullarının mevcut olup olmadığı saptanmalıdır. Mahkemece bu yönün gözetilmemesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

Mahkemece davanın ilanları yaptırmadığı gerekçesiyle iflasına karar verilmişse de, borca batık durumdaki sermaye şirketi, durumu TTK.nun 324. maddesi uyarınca mahkemeye bildirmesi yeterli olduğundan ve bu durum kamu düzenini ilgilendirdiğinden HUMK.nun 415/2. maddesi uyarınca işlem yapılarak talebin ilanı gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. Mahkemece bu durumda anılan hüküm uyarınca ilanlar yaptırılıp itirazların mevcut olması halinde itirazlar da incelenmek suretiyle iflasın ertelenmesi koşullarının bulunup bulunmadığı saptanıp varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.

KARAR : Yukarıda açıklanan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.05.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : İcra ve İflas Kanunu MADDE 179 :(Değişik madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./49. md.)

Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin borçlarının aktifinden fazla olduğu idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler veya şirket ya da kooperatif tasfiye halinde ise tasfiye memurları veya bir alacaklı tarafından beyan ve mahkemece tespit edilirse, önceden takibe hacet kalmaksızın bunların iflasına karar verilir. Şu kadar ki, idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler ya da alacaklılardan biri, şirket veya kooperatifin mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olduğuna dair bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın ertelenmesini isteyebilir. Mahkeme projeyi ciddi ve inandırıcı bulursa, iflasın ertelenmesine karar verir. İyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğunu gösteren bilgi ve belgelerin de mahkemeye sunulması zorunludur.

Mahkeme, gerekli görürse idare ve temsille vazifelendirilmiş kimseleri ve alacaklıları dinleyebilir. İflasın ertelenmesi talepleri öncelikle ve ivedilikle sonuçlandırılır.


ERTELEME TEDBİRLERİ:
MADDE 179/a.

(Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./50. md.) (Değişik: 6103 S.K. m.41/2-i / Yürürlük: m.43-01.07.2012) Mahkeme, iflâsın ertelenmesi isteminde bulunulması üzerine, envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim kurulu kararlarını onaylanması için derhal bir kayyım atar; ayrıca şirketin ve kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemleri alır.

Kayyımın atanmasına ilişkin karar, kayyımın mahkemece belirlenmiş görevleri ve temsil yetkisi ile bunların sınırları ve iflâsın ertelenmesine ilişkin talep 166 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usul ile mahkeme tarafından ilân ve ticaret siciline tescil ettirilir. Mahkeme bu arada erteleme talebini karara bağlar.

İflâs ertelenmişse kayyım her üç ayda bir şirketin projeye uygun olarak iyileştirme gösterip göstermediğini mahkemeye rapor eder, mahkeme bu rapor üzerine veya gerek gördüğünde alacağı bilirkişi raporuna göre, erteleme istemini değerlendirir ve iyileştirmenin mümkün olamayacağı kanaatine varırsa erteleme kararını kaldırır.

ERTELEME KARARININ ETKİLERİ:
MADDE 179/b.

(Ek madde: 17/07/2003 - 4949 S.K./50. md.)

Erteleme kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur; bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.

Erteleme sırasında taşınır, taşınmaz veya ticari işletme rehniyle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabilir veya başlamış olan takiplere devam edilebilir; ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez. Bu durumda erteleme süresince işleyecek olup mevcut rehinle karşılanamayacak faizler teminatlandırılmak zorundadır.

206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabilir.

(Değişik fıkra: 12/02/2004-5092 S.K./4.mad) Erteleme süresi azami bir yıldır. Bu süre kayyımın verdiği raporlar dikkate alınarak mahkemece uygun görülecek süreler ile uzatılabilir; ancak uzatma süreleri toplamı dört yılı geçemez. Kayyım, mahkemenin belirleyeceği sürelerde iflâsı ertelenenin faaliyetleri ve işletmenin durumu konusunda düzenli olarak mahkemeye rapor verir.

İflasın ertelenmesi talebinin reddi ya da erteleme süresi sonunda iyileşmenin mümkün olmadığının tespiti üzerine mahkeme, şirketin veya kooperatifin iflasına karar verir. Erteleme süresi dolmamakla birlikte, mahkeme kayyımın verdiği raporlardan şirketin veya kooperatifin mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olmadığı kanaatine varırsa, erteleme kararını kaldırarak şirketin veya kooperatifin iflasına karar verebilir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Mehmet KARAUSTA
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 03-08-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02704000 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.