Üyemizin Notu:
Bankacılık Kanununun 2. maddesi, kanunun kapsadığı alanları düzenlemiştir. Buna göre -özel kanunlarında yer alan hükümler saklı kalmak üzere- özel kanunla kurulmuş olan bankalar; katılım bankaları, kalkınma ve yatırım bankaları, mevduat bankaları ve yurt dışında kurulu olan bu nitelikteki bankaların Türkiyedeki şubeleri dahil, tüm bankalar öncelikle Bankacılık kanunu kapsamında değerlendirileceklerdir.
Bankacılık Kanunu, bankaların yanında ayrıca Finansal Holding şirketlerini,Türkiye Bankalar Birliğini,Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunu, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunu da kapsamı içine almaktadır. Esas itibariyle 93/1.a maddesinde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun görev ve yetki alanı belirtilirken; "Finansal kiralama, Faktoring ve finansman şirketlerinin "Kuruluş ve faaliyetlerini, yönetim ve teşkilat yapısını,birleşme, bölünme, hisse değişimi ve tasfiyelerini düzenlemek, uygulamak, uygulanmasını sağlamak, uygulamayı izlemek ve denetlemek gibi görevlerle de BDDK yükümlü kılınmış olmakla, Finansal Şirketler, Faktoring ve Finansal Kiralama şirketlerinin de "dolaylı" biçimde ve BDDK işlemleri temelinde Bankacılık Kanunu kapsamında olduğunu kabul etmemiz gerekir. Bu şirketlerle ilgili olarak 93/1.a maddesinin BDDK'ya yüklediği görev ve yetkileri daha önceki kanunlarda Hazine Müşteşarlığı yürütmekteydi.
Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansal Şirketlerin BDDK gözetim ve denetimi haricinde Bankacılık Kanunu maddelerine tabi olmalarını gerektirecek bir neden olamayacaktır. Örneğin, bu üç şirket türü hakkında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun bankalara yönelik Yönetim ve Denetimini alıp,rehabilite etmek, tasfiye etmek gibi yetkilerinin kullanılması sözkonusu olamayacaktır. Finansal Kiralama Şirketlerinin 3226 sayılı Finansal Kiralama Yasası’na, faktoring şirketleri ile finansman şirketlerinin 90 sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun Hükmündeki Kararnameye bağlı olarak faaliyetlerini devam ettirecekleri kuşkusuzdur.
Özel Kanunla kurulmuş Bankalar denilince, 4603 sayılı kanuna tabi olan kamusal sermayeli T.C. Ziraat Bankası A.Ş., 6219 Sayılı kanuna tabi olan Türkiye Vakıflar Bankası T.A.Ş., 4759 Sayılı Kanuna tabi Kalkınma ve Yatırım Bankası olan İller Bankası Genel Müdürlüğü akla gelmelidir.
Kamusal sermayeli özel kanun ile kurulmuş bankalar, kendi özel kanunlarında mevcut olan hükümlere göre yönetilirler. Kendi özel kanunlarında hüküm bulunmadığı hallerde Bankacılık Kanununun 2. maddesi hükmü atfı ile Bankacılık Kanunu hükümlerine de tabi olurlar.
Diğer yandan Bankacılık Kanununda hüküm bulunmadığı hallerde genel hükümlerin geçerli olacağı hususu, Bankacılık Kanununun 2. maddesinde açıkça vurgulanmıştır. O halde Özel kanunla kurulmuş bankalar bakımından kendi kanunlarında ve Bankacılık Kanununda hüküm bulunmayan hallerde, hukukun genel hükümlerinin uygulanacağı hususu açıktır.
|