Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

4857 S.lı İş Kanunu MADDE 20
FESİH BİLDİRİMİNE İTİRAZ VE USULÜ

(DEĞİŞİK FIKRA RGT: 25.10.2017 RG NO: 30221 KANUN NO: 7036/11) (YÜR. TAR.: 01.01.2018)
İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması halinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi halinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.


       Feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.

       (DEĞİŞİK FIKRA RGT: 25.10.2017 RG NO: 30221 KANUN NO: 7036/11) (YÜR. TAR.: 01.01.2018) Dava ivedilikle sonuçlandırılır. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması halinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.

       (İptal dördüncü fıkra: Anayasa Mahkemesi’nin 19/10/2005 tarihli ve E.:2003/66, K.:2005/72 sayılı Kararı ile.)

Dipnot 1: Anayasa Mahkemesi’nin 19/10/2005 tarihli ve E.:2003/66, K.:2005/72 sayılı Kararıyla; bu maddenin birinci fıkrasının son cümlesinin “Toplu iş sözleşmesinde hüküm varsa veya...” bölümü iptal edilmiştir.

İşe İade Davası - Dava Açma Süresinin Başlangıcı

Üyemizin Notu: Fesih bildirimine itiraz usulü olarak nitelenen kurum uygulamadaki “işe iade davası”nın karşılığıdır.

İşe iade davasının açılma süresi bakımından doktrinde tartışmalı görüşler mevcuttur. Ancak Yargıtay bu görüşlerden birini seçmiş olup içtihadına istikrar kazandırmıştır. Uygulamanın bu şekilde devam edeceği de seminer ve sempozyumlarda Yargıtay 9. HD başkanı ve üyeleri tarafından ifade edilmektedir.

Yargıtay tarafından benimsenen uygulamaya göre işçi kendisine fesih bildiriminin yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde işe iade davasını açmak zorundadır. Bu süre hak düşürücü süredir. Hak düşürücü nitelikte olmasının sonuçlarından biri olarak hakim bu hususu resen dikkate almalıdır.

Dolayısıyla işçi, süreli bildirim yapılan hallerde dahi, yani iş ilişkisi henüz sona ermemişken, işe iade davasını açmak zorunda kalacaktır. Bu durumun pratikte yarattığı sorunlar Yargıtay tarafından gözardı edilmektedir. Sorunları tek bir başlık altında ele almak bir makale çalışması olacağından burada ayrı “şerh”ler halinde sunmakta fayda var.

Şimdilik uygulayıcıların dikkatini çekmek adına “dava açma süresinin fesih tarihinden değil fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren başladığını” belirtmek gerek.

Örnekleyecek olursak işçiye şu şekilde bir fesih bildirimi yapılmış olsun:

“01.01.2000 tarihinden bu yana şirketimizde çalışmaktasınız. İş sözleşmeniz çalıştığınız işyerinin kapanacak olması nedeniyle 8 haftalık ihbar sürenizin sonunda, yani 56 gün sonra geçerli olmak üzere, feshedilmiştir.19.03.2010”

Bu örnekte iş sözleşmesinin feshi 14.05.2010 tarihinde gerçekleşecektir. Eğer işçi işe iade davası açmak için fesih tarihini beklerse dava açma süresi geçirilmiş olacaktır. Zira yerleşik Yargıtay uygulamasına göre işe iade davası açma süresi fesih bildiriminin tebliğinden itibaren başlayacağı için dava açmak için son gün 19.04.2010’dur.


 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Engin ÖZOĞUL
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 19-03-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02874088 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.