Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ 2007/875E, 2008/2412. İçtihat

Üyemizin Özeti
İpotekler,borçlunun banka lehine verdiği bir teminat olup, davacının alacaklı olduğu borçlu C___’in 3 ncü kişi konumundaki banka nezdindeki mal varlığı kapsamında görülemez. Davacının 3.kişi olarak banka nezdinde borçlunun doğmuş bir alacağı üzerine haciz koydurması olanağı,borçlunun banka lehine verdiği ipotekler bakımından mümkün olmayıp, bu yönde bir bilgi vermeye davalı banka zorlanamaz.
(Karar Tarihi : 3.3.2008)
ÖZET : İcra müdürlüğü İİK.nun 367.maddesi gereğince ancak

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Bolu 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 01.11.2006 tarih ve 2006/187-2006/271 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla,dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar,duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup,incelendikten sonra işin gereği görüşülüp,düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili,müvekkilinin dava dışı C___ İ___'dan olan alacağını tahsil için başladığı takibin devam ettiğini,anılan borçlunun Bolu'daki taşınmazların dışında taşınmazları olabileceğini, davalı banka lehine borçlunun ipıtek vermiş olableceğini, davalının müşterisi olan bu kişi hakkında bilgi vermekten kaçındığını ileri sürerek, müvekkilimin alacağına kavuşması için gerekli olduğundan,borçlunun davalı banka lehine verdiği ipoteklere konu taşınmazların tapu bilgilerinin müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili,davanın reddini istemiştir.

Mahkemece,dosya kapsamınave toplanan kanıtlara göre,Ü__ K___' nın 367 nci ve 5411 sayılı Bankacılık Yasası'nın 73 ncü maddesi karşısında,davalı bankanın icra müdürlüğüne bilgi vermek zorunda olduğu gerekçesiyle,davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Davacının,dava dışı C___ İ___'dan olan alacağının tahsili amacıyla başlattığı takip sırasında,bu kişinin Bolu dışında kalan bir taşınmazının var olup olmadığı bilgisine gerek duyulması üzerine icra müdürlüğünce,bu kişinin davalı banka lehine verdiği ipotek bulunup bulunmadığı, davalı bankadan sorulmuş,davalı banka,5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 73/3ncü maddesi uyarınca,müşteri sırrının yetkili mercilerden başkasına açıklanamayacağı, ipoteklerin borçlunun bankadaki (3 ncü kişideki) mevcudu kavramının kapsamında görülemeyeceği gerekçesiyle istemi redetmiş,bunun üzerine işbu dava açılarak bankanın bilgi vermesine ilişkin Ü___ K___'nın 367 nci maddesinde, icra dairelerinin borçlunun mevcuduna dair bilgileri gerçek ve tüzel kişilerden isteyebileceği düzenlemesine yer verilmiştir.

İpotekler,borçlunun banka lehine verdiği bir teminat olup, davacının alacaklı olduğu borçlu C___'in 3 ncü kişi konumundaki banka nezdindeki mal varlığı kapsamında görülemez. Davacının 3.kişi olarak banka nezdinde borçlunun doğmuş bir alacağı üzerine haciz koydurması olanağı,borçlunun banka lehine verdiği ipotekler bakımından mümkün olmayıp, bu yönde bir bilgi vermeye davalı banka zorlanamaz. Bu itibarla, bankanın bu yöndeki savunma ve temyiz itirazları isabetlidir. İcra Müdürlüğü'nün Bolu dışındaki yerlerde borçlunun taşınmazı bulunup bulunmadığını,Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nden sorup, sonucuna göre işlem yapması mümkündür.

Bu durumda,davanın reddine karar verilmesi gerekirken,yazılı gerekçelerle aksi sonucunun varılması doğru olmamıştır.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle,davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA,ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03.03.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Bankacılık Kanunu MADDE 73 :Kurul başkan ve üyeleri ile Kurum personeli, Fon Kurulu başkan ve üyeleri ile Fon personeli görevleri sırasında öğrendikleri bankalara ve bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve müşterilerine ait sırları bu Kanuna ve özel kanunlarına göre yetkili olanlardan başkasına açıklayamaz ve kendilerinin veya başkalarının yararlarına kullanamazlar. Kurumun dışarıdan destek hizmeti aldığı kişi ve kuruluşlar ile bunların çalışanları da bu hükme tabidir. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder.

Bu Kanun hükümleri uyarınca Kurumun, yurt dışındaki muadili denetim mercileri ile düzenleyeceği mutabakat zabıtları çerçevesinde vereceği bilgi ve belgeler birinci fıkradaki sır kapsamında değildir. Kurul düzenleyeceği mutabakat zabıtları veya zabıtlar dışında elde edeceği sırların korunmasını sağlamakla görevlidir. Kurumun elde edeceği sır niteliğindeki bilgi ve belgeler, kuruluş ve faaliyet izni verilmesinde, faaliyetlerin denetiminde, düzenlemelere uyulup uyulmadığının izlenmesinde ve Kurul kararlarına karşı açılacak idari davaların görülmesinde kullanılabilir. (Değişik 4.cümle: 13.02.2011-6111 SK m.146) Kurumun bu fıkra kapsamında elde edeceği sır niteliğindeki bilgi ve belgeler, ceza soruşturması ve kovuşturması kapsamında savcılıklar ile ceza mahkemeleri, görevden ayrılmış olsalar dahi, görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri iddia edilen suçlardan dolayı başlatılan soruşturma ve kovuşturmalar ile bağlantılı olarak talepte bulunacak Kurul Başkanı ve üyeleri ile Kurum personeli dışında hiçbir kişi, kurum ve kuruluşa verilemez. Mahkeme kararına bağlanmış sır kapsamına giren bilgilerin verilmesinden Kurum sorumlu tutulamaz.

(Değişik 3.fıkra: 13.02.2011-6111 SK m.146) Sıfat ve görevleri dolayısıyla bankalara veya müşterilerine ait sırları öğrenenler, söz konusu sırları bu konuda kanunen açıkça yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamazlar. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder. 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanunu, 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, 20/4/1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu ile 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalıştırılan işçi, gemi adamı ve gazetecinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikte her çeşit istihkak ödemelerinin özel olarak açılan banka hesabına yapılması halinde, bu hesaplara ilişkin bilgi ve belgelerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı ile bunlara bağlı ve ilgili kurum ve kuruluşlara verilmesi ile 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 8 inci ve 100 üncü maddelerinin uygulanması ile genel sağlık sigortalılığında gelir testinin yapılmasına ilişkin bilgi ve belgelerin Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesi sırrın ifşası sayılmaz. Bu bilgi ve belgelerin verilmesine ilişkin usûl ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlık ile Kurulca belirlenir.

(Değişik 4.fıkra: 13.02.2011-6111 SK m.146) Kurumun gözetim ve denetimine tabi kuruluşların, bunların ortaklarına, bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıklarının faaliyetlerine veya müşterilerine ilişkin yabancı ülke kanunlarına göre denetime yetkili ve Kurum muadili mercilerin taleplerinin Kurumca karşılanması, gizlilik sözleşmesi yapılması ve sadece belirtilen amaçlar ile sınırlı kılınması koşuluyla bankaların ve finansal kuruluşların, kendi aralarında doğrudan doğruya ya da risk merkezi veya en az beş banka ya da finansal kuruluş tarafından kurulacak şirketler vasıtasıyla yapacakları her türlü bilgi ve belge alışverişinin yanı sıra doğrudan veya dolaylı pay sahipliği yoluyla sermayelerinin yüzde onunu ve daha fazlasını temsil eden paylarının satışı amacıyla muhtemel alıcıların yapacakları değerleme çalışmalarında ya da sermayelerinin yüzde on veya daha fazlasına sahip olan yurt içinde veya yurt dışında yerleşik kredi kuruluşu ile finansal kuruluşlar da dahil ana ortaklıkların konsolide finansal tablo hazırlama çalışmalarında, risk yönetimi ve iç denetim uygulamalarında veya kredileri de dahil varlıklarının ya da bunlara dayalı menkul kıymetlerin satışı amacıyla yapılacak değerleme çalışmalarında ya da değerleme, derecelendirme veya destek hizmeti alınması ile bağımsız denetim faaliyetlerinde ve gerekli tedbirlerin alınması kaydıyla hizmet alımlarına yönelik işlemlerde kullanılmak üzere bilgi ve belge taleplerinin karşılanması sırasında banka ya da müşteri sırrı niteliğindeki bilgilerin öğrenilmesi sır saklama yükümlülüğü dışındadır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Mehmet Saim DİKİCİ
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 13-01-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02474999 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.