Üyemizin Notu:
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 579 uncu maddesini karşılamaktadır.
Madde İsviçre Medenî Kanununun 600 üncü maddesindeki aslına uygun olarak iki fıkra hâline getirilmiştir.
Yürürlükteki maddenin birinci fıkrasındaki "kendi haklarının racih olduğuna" ifadesi "kendisinin mirasçı olduğunu" şeklinde değiştirilmiştir. Ayrıca aynı fıkrada "zilyet bulunduğuna" ifadesi, "elinde bulundurduğunu" şeklinde değiştirilmiştir. Zira zilyet olma kavramı "elinde bulundurma" kavramından daha dar bir kavramdır. Kişi zilyet olmaksızın da tereke malını elinde bulundurabilir.
Kaynak Kanunun 600 üncü maddesinde miras sebebiyle istihkak davasının zamanaşımı süresi iyiniyetli olmayan zilyetlere karşı otuz yıldır. Bu süre yürürlükteki Kanuna bu şekilde alınmıştır. Ancak bu süre İsviçre'de olağanüstü zamanaşımı ile taşınmaz mülkiyetini kazanma süresi ile paraleldir. Bizde ise olağanüstü zamanaşımı ile taşınmaz mülkiyetin kazanılmasında İsviçre'den farklı olarak otuz yıl değil, yirmi yıllık süre kabul edilmiştir. Bizde de, olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanmaya ilişkin yirmi yıllık süre ile miras sebebiyle istihkak davası arasında paralellik sağlanmak üzere bu süre yirmi yıl olarak kabul edilmiştir.
Yürürlükteki Kanunun 580 inci maddesinde muayyen mal vasiyeti alacaklısına tanınmış olan zamanaşımı süresiyle ilgili hüküm 602 inci maddeye alınmıştır. Çünkü 602 nci maddenin gerekçesinde de ifade edildiği gibi, 580 inci madde vasiyet alacaklılarıyla ilgilidir. Bu nedenle, bu alacaklıların zamanaşımı ile ilgili sorunun da kaynak Kanunun 601 inci maddesinden farklı olarak orada çözümlenmesinin daha isabetli olacağı düşünülmüştür.
|