Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

5. Daire 1981/2750 E. 1983/1937 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
657 sayılı kanunun 48.maddesinde devlet memurluğuna alınacak kişilerde aranacak şartlar sıralanmıştır. Yasanın 6. ve 7.maddelerinde belirtilen ilkelerin 48.maddedeki koşullarla hukuki bir ilgisi bulunmadığı gibi, maddenin (b) bendinde yer alan ve ancak hükümlü bulunma halinde devlet memurluğu niteliğinin kaybedilmesinin söz konusu olması nedeniyle ne sebeple olursa olsun bir kişinin tutuklu olarak yargılanmasını anılan madde bendi kapsamında kabulede hukuken olanak bulunmamaktadır.
(Karar Tarihi : 17/03/1983)
Dava, davacının 657 sayılı Kanunun 48.maddesinde yazılı memurluğa alınma şartlarını kaybettiği gerekçesiyle görevine son verilmesine ilişkin işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle 15.8.1981 tarihinden itibaren ödenmeyen aylıklarının 2/3 ünün tarafına ödenmesi istemiyle açılmıştır.

İncelenen dosyada, Sıkıyönetim mahkemesince tutuklu bulunan davacının,yasadışı örgüte üye olmak suçu nedeniyle yargılandığı, bu halin 657 Sayılı Yasanın 6. ve 7.maddelerinde belirtilen memurun tarafsızlığı ve
sadakatı ilkelerini zedelediği, sonuç olarak da aynı kanunun 48.maddesinde yer alan memuriyete alınma niteliklerini kaybettiği gerekçesiyle aynı kanunun 98.maddesinin b bendi uyarınca görevine son verildiği anlaşılmıştır.

657 sayılı Kanunun 48.maddesinin (A) fıkrasının 5.bendi Devlet Memurluğuna alınacaklar arasında genel şartlar sıralanmış, bunlar arasında "Ağır hapis veya 6 aydan fazla hapis veyahut affa uğramış olsalar bile zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanmak, dolaylı iflas gibi yüz kızartıcı bir fiilden dolayı hapis cezasından hükümlü bulunmamak" hükmü getirilmiş ve aynı Kanunun 98.maddesinin (b) fıkrasında ise "Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan herhangi birini kaybetmesi halin-
de memuriyetin sona ereceği" belirtilmiş bulunmaktadır.

Davalı idare, Devlet Memurunun ödev ve sorumluluğu bölümünde yer alan ve devlet memurlarının sadakat ve tarafsızlık içinde görev yapması gereğini belirten 6. ve 7.maddeler karşısında, gizli örgüte üye olmak fiili nedeniyle yargılanan davacının bu halinin anılan maddelere aykırılık teşkil ettiği, dolayısı ile 48.maddede belirtilen nitelikleri kaybettiğini öne sürmektedir.

Yukarıda belirtildiği gibi, 657 Sayılı Yasanın 48.maddesinde devlet memurluğuna alınacak kişilerde aranacak şartlar sıralanmıştır. Sözü edilen kanunun 6. ve 7.maddelerinde belirtilen ilkelerin 48.maddedeki koşullarla hukuki bir ilgisi bulunmadığı gibi, maddenin (b) bendinde yer alan ve ancak hükümlü bulunma halinde devlet memurluğu niteliğinin kaybedilmesinin söz konusu olması nedeniyle ne sebeple olursa olsun bir kişinin tutuklu olarak yargılanmasını anılan madde bendi kapsamında kabulede hukuken olanak bulunmamaktadır.

Nitekim, 657 sayılı Kanunun 141.maddesinde açıkca herhangi bir suçtan tutuklu memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisinin ödeneceği belirtilmektedir.
Yasanın bu açık hükmüne rağmen, tutukluluğa neden olan yargılama konusu nedeniyle davacının görevine son verilmesinde ve tutukluluk halinin ortaya çıktığı 15.8.1981 gününden itibaren aylıklarının 2/3 ünün ödenmemesinde mevzuata aykırılık bulunmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu göreve son verme işleminin iptali ile aylıklarının 2/3 ünün 15.8.1981 gününden itibaren davacıya ödenmesine karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Devlet Memurları Kanunu MADDE 6 :(Değişik madde: 12/05/1982 - 2670/1 md.)

       Devlet memurları, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmak ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını sadakatla uygulamak zorundadırlar. Devlet memurları bu hususu "Asli Devlet Memurluğuna" atandıktan sonra en geç bir ay içinde kurumlarınca düzenlenecek merasimle yetkili amirlerin huzurunda yapacakları yeminle belirtirler ve özlük dosyalarına konulacak aşağıdaki "Yemin Belgesi" ni imzalayarak göreve başlarlar.

       Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, Atatürk İnkılap ve İlkelerine, Anayasada ifadesi bulunan Türk Milliyetçiliğine sadakatla bağlı kalacağıma; Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını milletin hizmetinde olarak tarafsız ve eşitlik ilkelerine bağlı kalarak uygulayacağıma; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyip, koruyup bunları geliştirmek için çalışacağıma; insan haklarına ve Anayasanın temel ilkelerine dayanan milli, demokratik, laik, bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilerek, bunları davranış halinde göstereceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Adnan Koray DEMİRCİ
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 16-12-2009

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02253103 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.