Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

5411 S.lı Bankacılık Kanunu MADDE 151
Bu Kanunun 61 inci maddesi hükmüne aykırı davrananlar altı aydan iki yıla kadar hapis ve beşyüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

MADDE GEREKÇESİ

Üyemizin Notu: Madde 151.- Bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer alan suçlar, Kanunda, aşağıdaki gerekçeye dayanılarak iki ayrı suça vücut verecek şekilde yeniden düzenlenmiştir.

Maddenin bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanunundaki hâli incelendiğinde esasen iki ayrı grup suçun tanımlandığı görülmektedir. Maddedeki iki suçun da ön şartı gerekli izinlerin alınmaması olarak tespit edilmiştir. Suçlardan birinci grup bankacılık işlemleri yaptığı yahut mevduat topladığı izlenimini uyandırmak, ikinci grup ise bankacılık işlemleri yapmak yahut mevduat toplamaktır.

Bu suçlardan birinci grup suç, ikinci gruptaki suçun teşebbüs aşamasında kalmış hâlidir. Bazı hâllerde fiilin önemi nedeniyle, bir suçun teşebbüs aşamasında kalan hâli de ayrıca suç olarak öngörülebilmektedir. Maddenin bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Kanundaki hâlinde de böyle bir düzenleme yapılmıştır. Ancak, ceza hukukunun genel ilkeleri gereğince, böyle bir düzenlemede teşebbüs hâli için öngörülen müeyyidelerin daha hafif olması hususu gözetilmemiştir. Örneğin, 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında, henüz mevduat kabul edilmemiş olsa bile mevduat toplandığını ilân etmek suçu ile fiilen mevduat toplamak suçunun müeyyideleri aynı olarak öngörülmüştür.

Diğer taraftan, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 20 nci maddesinin (6) numaralı fıkrası paralelinde ve Kanunun diğer hükümleri gereğince katılım bankalarındaki katılım fonu hesaplarında bulunan fonların da madde kapsamına alınması gerekli görülmüştür.

Bu nedenlerle, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında düzenlenen suçlar, bu Kanunda iki ayrı fıkrada düzenlenmiştir. Birinci fıkrada suçun tamamlanmış hâli düzenlenmiş, ikinci fıkrada suçun hazırlık hareketleri aşamasında kalmış hâlinin de cezai müeyyideye tâbi tutulması öngörülmüştür. Nitelikleri açısından farklı oldukları için ceza miktarları da değişik olarak belirlenmiştir.
Suça ilişkin olarak bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununda ve bu Kanunda, işyerinin kapatılması, ilân ve reklamların durdurulması ya da toplatılması, hem kolluk tedbiri olarak hem de müeyyide olarak öngörülmüştür. 4389 sayılı Bankalar Kanununun 21 inci maddesinin son fıkrasında düzenlenen kolluk önlemi, Kurul kararına istinaden Kurum tarafından yapılacak talep üzerine valiliklerce yerine getirilmektedir. 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasının son cümlesinde yer aldığı üzere, müeyyide olarak uygulanması ise Kurulun talebi üzerine mahkemelerce hükmedilmesi şeklindedir. Kanun ile müeyyide olarak uygulanacak olan işyeri kapatılmasının bir aydan bir yıla kadar olması, sürekli kapatmanın ise ancak tekerrür hâlinde söz konusu olmasını sağlayacak değişiklik getirilmiştir. Emniyet tedbiri alınması ise 4389 sayılı Bankalar Kanununda valiliklerce yerine getirilecek şekilde düzenlenmişken, bu Kanunda itiraz yolu açık olmak üzere sulh ceza hâkimi yahut dava açılmışsa davaya bakan mahkeme tarafından verilebilecek bir karar olarak düzenlenmiştir. Böylece temel hak ve özgürlüklerin korunması açısından daha teminatlı bir yol benimsenmiştir.

Maddenin bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanunu metninde geçen "görev ve ilgilerine ve fiile katılma derecelerine göre" ifadesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda zaten düzenlenmiş ve dolayısıyla mahkemece resen uygulanacak olan iştirake ilişkin hükümlerin tekrarı mahiyetinde olduğundan metinden çıkarılmıştır.
Maddede öngörülen cezalar 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu paralelinde düzenlenmiştir.


 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Mehmet Saim DİKİCİ
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 26-11-2009

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02085996 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.