Üyemizin Notu:
Madde 127.- Fon Kurulu üyeleri ile Fon personelinin, gerek görevlerinin ifası sırasında ve gerekse görevden ayrılmalarından sonra, görevleriyle ilgili isnatlardan dolayı aleyhlerine açılmış ve açılacak davaların bir avukat tarafından yürütülebilmesine imkân tanınmış; Fon Kurulu Başkanı ve üyeleri ile Fon personelinin, görevleri esnasında veya görevleri nedeniyle işledikleri suçlar ve kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından Devlet memuru sayılacağı, soruşturmaların Fon Kurulu üyeleri için ilişkili Bakanın, Fon personeli için ise Fon Başkanının izin vermesi kaydıyla genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. Fon Kurulu üyeleri ile Fon personelinin iştirak halinde işledikleri iddia edilen suçlara ilişkin soruşturmalarda Fon personeli hakkında soruşturma izni verme yetkisinin ise ilişkili Bakana ait olduğu belirtilmiş, Fon Kurulu üyeleri ve Fon personeli hakkında soruşturma izni verilmesi için, bu kişilerin kendilerine veya üçüncü kişilere çıkar sağlamak veya zarar vermek kastıyla hareket ederek bu işlemler sonucunda kendilerine veya üçüncü kişilere çıkar sağlamış olmaları hususunda açık ve yeterli emarelerin olması gerektiği düzenlenmiştir. Soruşturma izni verilmesi halinde bu durumun ilgililere tebliğ edileceği, soruşturmaya izin verilmesine karar verilmesi halinde, bu kararlar aleyhine, tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içerisinde Danıştay nezdinde itiraz yoluna başvurulabileceği, izin verilmiş olsa dahi, itiraz süresi geçene kadar veya Danıştaya yapılan itiraz sonucunda hüküm tesis olunana kadar soruşturma başlatılamayacağı öngörülmüştür. Böylelikle, Fon Kurulu üyeleri ile Fon personelinin Fon alacağını tahsil ve takip görevlerini yerine getirirlerken kasıtlı suçlama ve yıpratmalara karşı gerekli hukuki güvenceye sahip olmaları amaçlanmıştır.
Bakan, Kurul veya Fon Kurulu tarafından atanan yönetim kurulu ve denetleme kurulu üyeleri ile Fon tarafından bu Kanunun 135 inci maddesi hükümlerine ve/veya bu Kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 sayılı Bankalar Kanununun 15 inci maddesinin (7) numaralı fıkrasının (a) bendine istinaden atanan yönetim ve denetim kurulu üyeleri ile müdürler kurulu üyeleri ve tasfiye memurları ve/veya yönetim ve denetimi veya hisseleri Fona intikal eden bankaların iştiraklerinde bu bankaları temsilen görev yapan yönetim ve denetim kurulu üyeleri, müdürler kurulu üyeleri, tasfiye memurları ile bu yöneticilerce görevlendirilen genel müdür, genel müdür yardımcısı ve diğer şirket çalışanları ve/veya hisseleri Fona devredilen iştiraklerde Fonu temsilen görev yapan yönetim, denetim kurulu üyeleri, müdürler kurulu üyeleri, iflâs ve tasfiye memurları ile bu yöneticilerce görevlendirilen genel müdür, genel müdür yardımcısı ve diğer şirket çalışanları aleyhine görevlerinin ifası sebebiyle açılan ve açılacak her türlü tazminat ve alacak davaları ile şahsi sorumluluk davalarının Fon aleyhine açılacağı hüküm altına alınmış, Fonun rücû imkânı ve atanan yöneticilerin muaf oldukları kanuni yükümlülükler düzenlenmiştir.
Şirketin amme borçlarının ve/veya Sosyal Sigortalar Kurumu borçlarının veyahut sair borçlarının ödenmemiş olmasından dolayı yukarıda sayılan yöneticilerin şahsî sorumluluklarına gidilmemesi, bu şirketlerin çoğunluğunun sermayelerini kaybetmiş olması nedeniyle anılan yöneticilerin Türk Ticaret Kanununun 324, İcra ve İflâs Kanununun 179, 277 ve 345/a maddeleri karşısında sorumlu tutulmamaları, bu fıkra hükümlerinin Fon yararına uygulanması ve yönetici temininde kolaylık sağlanması gibi hususlar da dikkate alınarak kanun metnine alınmıştır.