Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Danıştay 7. Dairesi 2007/2641 Esas 2008/4086 Karar İçtihat

Üyemizin Özeti
Ödeme emrinin hukuki sonuç doğurabilmesi için öncelikle 55. maddede sayılan bilgileri içermesi gerekmektedir. Dolayısıyla, anılan bilgileri içermeyen işlemlerin, ödeme emri olarak kabul edilmesine olanak bulunmamaktadır.
(Karar Tarihi : 20.10.2008)
İstemin Özeti: Davacı adına düzenlenerek tebliğ edilen ödeme emrini; dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından taşımacılığı üstlenilen eşyayla ilgili olarak özet beyan fazlalığı tespit edildiğinden bahisle, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 237'nci maddesinin 3'üncü fıkrası uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi üzerine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 37'nci maddesi uyarınca tebligat yapılmadığının anlaşılması karşısında, ortada vadesinde ödenmeyen kamu alacağı bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden Diyarbakır Vergi Mahkemesinin 23.11.2006 gün ve E:2006/350; K:2006/680 sayılı kararının; konusu olan para cezasına vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi üzerine düzenlenen ödeme emrinin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Tetkik Hakimi ____'in Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden; davacı adına düzenlenen ödeme emrinin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 55'inci maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen unsurları taşımadığı anlaşıldığından; ödeme emirini iptal eden mahkeme kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

Bu nedenle, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı ____'in Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından taşımacılığı üstlenilen eşyayla ilgili olarak özet beyan fazlalığı tespit edildiğinden bahisle, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 237'nci maddesinin 3'üncü fıkrası uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi üzerine düzenlenen ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 55'inci maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen kimi unsurları taşımadığı ileri sürülerek iptali istenilen ödeme emrinin, Mahkemece, istemin özeti bölümünde yazılı gerekçe ile iptal edildiği anlaşılmıştır.

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 55'inci maddesinin birinci fıkrasında, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı belirtildikten sonra, aynı maddenin ikinci fıkrasında, ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödemediği ve mal bildiriminde bulunmadığı takdirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, gerçeğe aykırı bildirimde bulunduğu takdirde hapis ile cezalandırılacağının kayıtlı bulunacağı, ayrıca, borçlunun 114'üncü maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan cezanın bu ödeme emrinde kendisine bildirileceği hükmüne yer verilmiştir.

Sözü edilen hükme göre, ödeme emrinin hukuki sonuç doğurabilmesi için öncelikle maddede sayılan bilgileri içermesi gerekmektedir. Dolayısıyla, anılan bilgileri içermeyen işlemlerin, ödeme emri olarak kabul edilmesine olanak bulunmamaktadır.

Olayda; kamu borcunun nereye ödeneceğini, mal bildiriminde bulunulması lüzumu ile bulunulmadığı takdirde hapisle tazyik olunacağını ve borçlunun 114'üncü maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan cezayı içermeyen işlemin bu haliyle ödeme emri olarak kabul edilmesi olanaksız bulunduğundan, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, sonucu itibarıyla yerinde bulunan mahkeme kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Bu nedenle, temyiz isteminin reddine, 20.10.2008 gününde esasta oybirliği, gerekçede oyçokluğu ile karar verildi.

AYRIŞIK OY

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun Ödeme emri başlıklı 55'inci maddesinin ikinci fıkrasında, ödeme emrinde, borcun nereye ödeneceğinin belirtileceği hükmüne yer verilmiştir.

Olayda, davada iptali istenilen ödeme emrinde, kamu borcunun nereye ödenmesi gerektiği belirtilmediğinden, yukarıda değinilen madde hükmüne aykırılığı açık olan ödeme emrinin iptali yolundaki temyize konu kararda sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

Bu bakımdan; temyiz isteminin, yalnızca açıklanan gerekçeyle reddi gerektiği oyu ile karara katılmıyoruz.
İlgili Mevzuat Hükmü : Amme Alacaklarının Tahsili Hakkında Kanun MADDE 55 :Amme alacağını vadesinde ödemiyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir "ödeme emri" ile tebliğ olunur.
Ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödemediği veya mal bildiriminde bulunmadığı takdirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, gerçeğe aykırı bildirimde bulunduğu takdirde hapis ile cezalandırılacağı kayıtlı bulunur. Ayrıca, borçlunun 114'üncü maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan ceza bu ödeme emrinde kendisine bildirilir.
Belediye hududu dışındaki köylerde bulunan borçlulara ödeme emirleri muhtarlıkça tebliğ olunur. Ödeme emirlerinin muhtarlığa tevdii tarihinden itibaren 15 gün içinde tebligat yapılmadığı takdirde ödeme emirleri tebliğ edilmemiş olan borçluların isimleri ödeme emri hüküm ve mahiyetindeki bir "ödeme cetveline" alınarak borçlular borçlarını ödemeye ve mal bildiriminde bulunmaya çağrılırlar. Ödeme cetveli köy ihtiyar kurulu kapısına bir örneği de köyde herkesin görebileceği umumi bir mahalle 10 gün müddetle asılmak suretiyle tebliğ olunur ve cetvelin asıldığı köy muhtarlığınca münadi vasıtasiyle ilan olunur. Cetvel asılırken ve indirilirken keyfiyet muhtarlıkça zabıt varakasiyle tespit edilir. Cebren tahsil ve takip ödeme emrinin tebliği veya ödeme cetvelinin indirilmesi tarihinde başlamış olur.


Borcunu vadesinde ödemiyenlere ait malları elinde bulunduran üçüncü şahıslardan bu malları 7 gün içinde bildirmeleri istenir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Evren AKÇAY
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 17-11-2017

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02342892 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.