![]() |
|
![]() |
|
(Karar Tarihi : 11.06.2013)
Dava: Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı vekili, müvekkili yükleniciyle davalı arsa sahipleri arasında düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve daire karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre iskan alındıktan sonra bir bağımsız bölümün satış yetkisinin arsa sahipleri tarafından yükleniciye verilmesi gerektiğini, iskan ruhsatı alınmasına rağmen sözleşme gereğinin yerine getirilmediğini, ihtarname çekilmesine rağmen satış yetkisinin verilmediğini ileri sürerek, 8 numaralı bağımsız bölümün tapudaki arsa sahipleri adına olan kaydının iptaliyle yüklenici adına tescilini, olmadığı takdirde bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın eksik taraf belirtilerek açıldığını, diğer arsa sahiplerinin de davaya dahil edilmesi gerektiğini, davacının aldığını iddia ettiği iskan belgesinin Mamak Belediyesi tarafından iptal edildiğini, binada eksiklikler tespit edildiğini, bu sebeple dava açıldığını ve halen derdest olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davaya konu 8 numaralı bağımsız bölümün tapuda davalılar adına kayıtlı olduğu, bu sebeple tüm arsa sahipleri yerine tapu malikleri aleyhine dava açılmasının yerinde olduğu, diğer arsa sahiplerinin bu bağımsız bölümün yükleniciye devrine itirazları olduğuna dair delil bulunmadığı, davaya konu taşınmaza 4.11.2010 tarihinde kullanma izin belgesinin verildiği, iskan belgesinin iptaliyle ilgili bir işlem yapılmadığı, iskan raporunun geçerliliğinin devam ettiği, taşınmazın sözleşmeye ve projeye uygun olarak tamamlanarak arsa sahiplerine teslim edildiği, sözleşmeye göre yükleniciye isabet eden 8 numaralı bağımsız bölümün tapusunun devri gerekirken davalı arsa sahiplerinin yukarda belirtilen gerekçelerle devre yanaşmadıkları, savunmalarının yasal dayanaktan yoksun olduğu, iskan raporunun alındığı, yüklenicinin sorumluluğu yerine getirdiği, yüklenicinin SGK'ya olan borcu veya eksik iş dolayısıyla sorumluluğunun ayrı bir davaya konu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüyle Ankara ili. Mamak ilçesi. F. Korutürk Mahallesi, 36629 ada, 7 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2. kat 8 numaralı bağımsız bölümün davalılar adına olan tapu kaydının iptaliyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmaz ise bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacı, taraflar arasında düzenlenmiş olan 23.6.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği yüklendiği tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini ileri sürerek, kendisine aidiyeti çekişme konusu bulunmayan 8 numaralı bağımsız bölümün tapusunun adına tescilini veya bedelini istemiştir. Ne var ki, söz konusu bağımsız bölüm arsa sahiplerinin yükleniciye devretmesi gereken son bağımsız bölüm olup, sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahiplerinin teminatını oluşturulduğundan, sadece davalının tapu kaydına dayalı olarak açılan davanın bu haliyle sonuçlandırılması mümkün değildir. Yüklenicinin sözleşmeden kaynaklanan tüm edimleri, tüm arsa sahipleri bakımından yerine getirilmeden, son daire yüklenici adına tescil edilmemelidir. Bu itibarla, bu davanın sonucu diğer arsa sahiplerinin hukukunu da etkileyecektir. Zira anılan arsa sahiplerinin taraf olmadığı bir davada verilen kararın onlara karşı infaz edilmesi olanağı bulunmamaktadır. Davada taraf olmayanın durumu tartışılarak onun leh veya aleyhinde bir karar verilemez. Davalıların yanında sözleşmenin tarafı olan diğer tüm arsa sahiplerine karşı dava açması için davacıya süre verilmesi, dava açıldığında eldeki davayla birleştirildikten sonra tarafların iddia, savunma ve delillerin tekrar değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönün gözden kaçırılması doğru olmamıştır. 2) Bozma nedenine göre, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. 3) Kabule göre, davalı tarafça bir kısım arsa sahipleri tarafından açılan Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/417 Esas, 2012/483 Karar sayılı ilamla eksik imalat bedelinin hüküm altına alındığı savunulmuş ise de bu savunma üzerinde yeterince durulmadan, yüklenicinin eksik iş sebebiyle sorumluluğunun ayrı bir davaya konu olduğundan bahisle yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. KARAR : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi. |
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 355 :İstisna, bir akittir ki onunla bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (iş sahibi) vermeğe taahhüt eylediği semen mukabilinde bir şey imalini iltizam eder.
|
|
Şerh Son Güncelleme: 17-07-2014
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |