Üyemizin Notu:
MADDE 295.– Maddenin birinci fıkrasında, hükümlü, tutuklu veya gözaltına alınanın muhafaza veya nakli ile görevli kişilerin görevlerinin gereklerine aykırı hareket etmeleri hâliyle ilgili olarak, görevi kötüye kullanma suçuna atıfda bulunulmuş ve bu suça ilişkin hükümlerin uygulanacağı kabul edilmiştir. Bu kişilerin görevlerinin gereklerine aykırı hareket etmeleri, başka bağımsız bir suçu oluşturmadığı takdirde, genel nitelikteki görevi kötüye kullanma suçuna ilişkin hükümler uygulanacaktır.
İkinci fıkrada ise, gözaltına alınan, tutuklu veya hükümlünün bulunduğu yerden geçici bir süreyle uzaklaşmasına müsaade edilmesi, suç olarak tanımlanmıştır. Bu suçun faili, gözaltına alınan veya tutuklu veya hükümlünün muhafazası veya nakli hususunda görevli olan kimsedir.
Suçun maddî unsuru gözaltına alınan, tutuklu veya hükümlünün kanunen bulunmasına cevaz verilmiş olan yerden uzaklaşmasına müsaade edilmesidir. Bu kişiler, ceza infaz kurumunda, tutukevinde, hastanede veya karakolda bulunabilir. Bunların, söz konusu yerlerden, muhafaza veya nakil ile yükümlü olanların izinleri ile uzaklaşmaları hâlinde suç oluşacaktır. Suçun tamamlanması için hükümlü, tutuklu veya gözaltına alınanın kaçmasına ihtiyaç yoktur. Ancak, bu izin sonucu kaçmanın gerçekleşmesi hâlinde, üçüncü fıkraya göre, kaçmaya kasten imkan sağlama suçuna ilişkin hükümler uygulanacaktır.
|