Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi, Esas: 2010/5583, Karar: 2011/3458 İçtihat

Üyemizin Özeti
Taraflar arasında uyuşmazlık satıma konu baskı makinesinin ayıplı olup olmadığı ve süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır.

Davacı şirket yetkilisi tarafından davalı tarafa 2.9.2008 tarihli bir şikayet mektubu yazıldığı, davalı tarafından da 3.9.2008 tarihinde davacı tarafa e-mail ve aynı içerikli faks çekildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece bu e-mail ve faks metni üzerinde durulup, değerlendirilme yapılarak tüm deliller birlikte değerlendirilip uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekir.
(Karar Tarihi : 17.03.2011)
"Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın TTK.nun 25/3. ve 4. maddeleri uyarınca hak düşürücü süre yönünden reddine yönelik olarak verilen hükümün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkili şirketin gazete ve matbaa işleri ile uğraştığını ve davalı ile baskı makinesi alımı hususunda anlaşmaya vardıklarını, ancak davalının makine hakkında müvekkiline yanlış ve yanıltıcı bilgiler verdiği, makinenin özelliklerinin gizlendiği ve gerekli eğitim verilmeden müvekkilinin istediği özellikleri taşımayan makineyi satın almak zorunda kaldığını ve bedelin tamamen ödendiğini, malın taahhüt edilen süreden 2 ay gecikme ile müvekkiline teslim edildiğini, ancak makinenin verimli çalışmadığını, baskı süresinin çok uzun zaman aldığını, ayrıca renkli film çıktılarının hatalı olduğunu renklerin çakıştığını, durumun davalıya bildirilerek malın geri alınmasının istendiğini, yapılan yazılı ve sözlü başvurulara rağmen bundan sonuç alınamadığının davalıya 18.12.2008 tarihinde ihtarname keşide edildiğini, davalının karşı ihtar ile müvekkilinin taleplerini reddettiğini, bunun üzerine dava açma zarureti doğduğunu belirterek malın davalıya iadesi ile ödenen bedelin faizi ile istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davaya bakma yetkisinin müvekkilinin ikametgahı mahkemesi olan Bakırköy'e ait olduğunu, ayrıca davacının davaya konu ürünü üretici firma olan yabancı merkezli T____ Imaging Systems'den satın aldığını, müvekkilinin adı geçen firmanın Türkiye temsilcisi de olmayıp sadece, ondan mal ithal ettiğini, dava dışı yabancı firma ithalat prosedürünü aşmak için müvekkili firmanın elinde hazır bulunan makinenin davacıya teslimini istemesi üzerine de müvekkilinin teslimatı yaptığını, davacının süresi içinde TTK.nun 25/3. maddesi uyarınca ihbarda bulunmadığını, davacının malı 19.08.2008 tarihinde satın alıp ihbar tarihinin ise 19.12.2008 olduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında baskı makinesi alımı hususunda ticari ilişki olduğu ve malın 19.08.2008 tarihinde davacı alıcıya teslim edildiği davacının TTK.nun 25/4. maddesi uyarınca gerekli inceleme ve muayeneyi yaptırıp açık ayıplar için 2 gün gizli ayıplar için ise 8 gün içinde ayıp ihbarında bulunması gerekirken, 02.09.2008 tarihinde mektuplar 18.12.2008 tarihinde ise noter ihtarı ile ayıp ihbarında bulunduğu, ihbarın süresi içinde olmaması nedeni ile hak düşürücü süre geçtiği için davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Taraflar arasında uyuşmazlık satıma konu baskı makinesinin ayıplı olup olmadığı ve süresinde ayıp ihbarında bulunulup bulunulmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır. Davacı şirket yetkilisi tarafından davalı tarafa 02.09.2008 tarihli bir şikayet mektubu yazıldığı, davalı tarafından da 03.09.2008 tarihinde davacı tarafa e-mail ve aynı içerikli faks çekildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece bu e-mail ve faks metni üzerinde durulup, değerlendirilme yapılarak tüm deliller birlikte değerlendirilip uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükümün BOZULMASINA, peşin harcın istenmesi halinde iadesine, 17.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ticaret Kanunu MADDE 25 :5. TİCARİ SATIŞ VE TRAMPA:

       Aşağıdaki hususi hükümler mahfuz kalmak şartiyle, tacirler arasındaki ticari satış ve trampalarda dahi Borçlar Kanununun satış ve trampa hakkındaki hükümleri tatbik olunur.

       1. Mukavelenin mahiyetine, tarafların maksadına veya emtianın cinsine göre satış mukavelesinin kısım kısım icrası kabil veya bu şartların mevcut olmamasına rağmen alıcı kısmen yapılan teslimi, ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin kabul etmişse, mukavelenin yerine getirilmemesi yüzünden alıcının haiz olduğu haklar yalnız teslim edilmemiş olan kısım hakkında kullanılabilir.

       2. Alıcı mütemerrit olduğu takdirde satıcı, malın satışına izin verilmesini mahkemeden istiyebilir. Mahkeme, satışın açık artırma yoliyle veya bu işe memur edilen bir kimse marifetiyle yapılmasına karar verir. Satıcı talebederse satışa memur edilen kimse, satışa çıkarılacak emtianın vasıflarını bir ekspere tesbit ettirir. Satış masrafları satış bedelinden çıkarıldıktan sonra artan para, satıcının takas hakkı mahfuz kalmak şartiyle, satıcı tarafından alıcı namına bir bankaya ve banka bulunmadığı takdirde notere tevdi olunur ve keyfiyet hemen alıcıya bildirilir.

       3. Emtianın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde keyfiyeti satıcıya bildirmeye mecburdur. Açıkça belli değilse alıcı emtiayı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde muayene etmeye veya ettirmeye ve bu muayene neticesinde emtianın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını muhafaza için keyfiyeti bu müddet içinde satıcıya bildirmeye mecburdur. Diğer hallerde Borçlar Kanununun 198 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları tatbik olunur.

       4. Borçlar Kanununun 207 nci maddesindeki müruruzaman müddeti tüccarlar arasındaki ticari satışlarda altı aydır. Şu kadar ki; bu müddet azaltılabilir.

       5. Sif satış ve diğer deniz aşırı satışlar hakkındaki hususi hükümler mahfuzdur.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 25-09-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02975106 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.