Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 11. C. D. 2010/12083 E.N , 2010/12149 K.N. İçtihat

Üyemizin Özeti
Mağdurenin suç tarihinde 16 yaşından büyük olup lise öğrencisi olduğu ve mümeyyiz olmadığı yönünde iddia ve delil bulunmayıp şikayet hakkının mağdureye ait bulunduğu nazara alınarak, sanığa yüklenen ve takibi şikayete bağlı olan güveni kötüye kullanmak suçundan dolayı mağdureden şikayeti sorulup, şikayetçi olması halinde emniyeti suiistimal suçundan mahkumiyeti gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşerek yazılı şekilde unsurları yönünden oluşmayan dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
(Karar Tarihi : 02.11.2010)
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine göre sanık müdafiinin sübutun bulunmadığına, suçun unsurlarının oluşmadığına ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:

Olaya tarihinden 2-3 hafta önce tanışıp mağdure G____ ile arkadaşlık kuran sanığın olay günü okul çıkışı buluştuğu adı geçen mağdureden cep telefonunu ertesi günü iade etmek üzere istediği, ertesi gün de telefonu işyerinde unuttuğundan bahisle iade etmediğini anlaşılması karşısında, mağdurenin cep telefonunun zilyedliğini ertesi gün getirileceği düşüncesiyle sanığa devrettiği, sanığın aldatmaya yönelik hileli davranışlarından da söz edilemeyeceği cihetle, eyleminin suçunu oluşturacağı, mağdurenin suç tarihinde 16 yaşından büyük olup lise öğrencisi olduğu ve mümeyyiz olmadığı yönünde iddia ve delil bulunmayıp şikayet hakkının mağdureye ait bulunduğu nazara alınarak, sanığa yüklenen ve takibi şikayete bağlı olan güveni kötüye kullanmak suçundan dolayı mağdureden şikayeti sorulup, şikayetçi olması halinde emniyeti suiistimal suçundan mahkumiyeti gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşerek yazılı şekilde unsurları yönünden oluşmayan suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,

KARAR : Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.11.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ceza Kanunu MADDE 155 :(1) Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikayet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.

(2) Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi halinde, bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Bülent AKÇADAĞ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 27-04-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02414608 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.