Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, Esas: 2011/8823, Karar: 2011/9775 İçtihat

Üyemizin Özeti
Taraflar arasındaki sözlü eser sözleşmesinde eser bedeli kararlaştırılmadığından, mahkemece, işlerin yapıldığı yılların mahalli rayiçlerine göre davacı müteahhit alacağı bilirkişiye hesaplatılmalı, bundan davalı iş sahibinin ödemeleri mahsup edilmeli ve varsa kalan alacak için icra takibinin devamına karar verilmelidir.
(Karar Tarihi : 25.07.2011)
"Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.7.2009 gününde verilen dilekçeyle itirazın iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 7.5.2010 tarihli hükümün Yargıtayca incelenmesi davalı Kooperatif Başkanı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Dava, eser bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali, takibin devamı, icra inkar tazminatı tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, 4.849,00 TL üzerinden icra takibinin devamına, inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir.

Taraflar arasında sözlü bir eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı çekişmeli değildir. Uyuşmazlık, davacı tarafından yapılan işlerin miktarı, bu işlere karşılık davacı alacağının ne olduğu ile davalı kooperatif tarafından yapılan ödeme olup olmadığı, bunun takip konusu alacak miktarından düşülüp düşülmeyeceği hususlarındadır.

Eser sözleşmelerinden kaynaklanan bu gibi davalarda bir eserin meydana getirildiği, bunun iş sahibine ifa olarak sunulduğunun ispatı iddia eden yükleniciye, buna karşılık ödemeler varsa bunun ispatı da ödeme def'inde bulunan iş sahibine düşer. Belirtildiği üzere, taraflar arasında yazılı bir sözleşme ilişkisi yoktur. Ancak, davalı icra takibine karşı yaptığı itiraz dilekçesinde davacının 104 m3 kızılçam, 79 m3 karaçam işlediğini, kooperatif başkanı da 23.10.2009 tarihinde 2.100,00 TL civarında nakliye alacağı olduğunu, fakat davacıya ne miktar ödeme yapıldığını bilemeyeceğini beyan etmiştir. Esasen bu konuda mahkemece orman idaresinden davaya konu uyuşmazlığı çözmeye elverişli belgeler de getirilmiştir.

Mahkemece yapılması gereken iş, eser bedeli kararlaştırılmadığından Borçlar Kanununun 366. maddesi uyarınca tarafların beyanları, orman idaresinden gelen yanıt, gerekirse başkaca dava dosyalarından da yararlanılarak işlerin yapıldığı yılların mahalli rayiçlerine göre bilirkişiye davacı alacağını hesaplatmak, bundan davalının yöntemince kanıtlayacağı ödemeler miktarını düşmek, varsa kalan alacak için icra takibinin devamına, aksi halde davanın reddine karar vermek olmalıdır.

Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar açıklanan sebeple bozulmalıdır.

KARAR : Yukarıda açıklanan sebeple temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istenmesi halinde iadesine, 25.07.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 366 :Evvelce kararlaştırılmamış veya takribi bir surette kararlaştırlmış olan bedel, yapılan şeyin kıymetine ve mütaahhidin masrafına göre tâyin edilir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 22-01-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02732992 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.