Üyemizin Notu:
Hüküm hukukumuzda yenidir. Sermayenin sulandırılması (köpük sermaye), bilânçonun gerçekliğinin tereddüt yaratması gibi sorunları önlemeyi amaçlamaktadır. Bu sebeple 197 nci madde karşılıklı katılmayı geçersiz saymamakta, fakat karşılıklı katılmanın hakimiyet ve çoğu kez karşılıklı hakimiyet ilişkisini kurarak, bu durumdaki şirketlerin hâkim ve bağlı şirketin yü*küm ve sorumluluklarına tâbi olacağını açıkça hükme bağlamakta ve sınırlamaları da beraberinde getirmektedir. Sınırlamalardan biri 201 inci maddede yer almaktadır. Bu düzenleme yetersiz görülebilir. Özellikle karşılıklı katılmanın yüksek oranlarda kurulduğu durumlarda (meselâ, iki sermaye şirketinin birbirlerine yüzde yetmiş-seksen oranında katılmaları varsayımında olduğu gibi) geçerli*liği kabul etmenin doğru olmadığı düşünülebilir. Uluslararası öğretide bu görüşü ileri sürenler (ço*ğunlukta olmasalar bile) mevcuttur. 197 nci madde söz konusu varsayımda karşılıklı katılmayı ge*çerli saymakla birlikte, her halde hukuka uygunluk garantisi de sağlamamaktadır. Yüksek karşılık*lı katılma, bilânço ilkelerine aykırı düşüyorsa, 197 nci maddenin varlığı böyle bir aykırılığın müey*yidesinin uygulanmasına engel olmaz. Bunun gibi, karşılıklı hakimiyet ilişkisinin sorumluluğa et*kileri de aynen geçerli olur.
Adalet Komisyonu Raporu'ndan:
Alt Komisyonca, Tasarının 197 nci maddesinde, karşılıklı iştirakin, esasında sermaye şirket*leri, hatta anonim şirketler arası bir ilişki olduğu gerekçesiyle, 197 nci maddede sermaye şirketi kavramına yer verilmiştir. Paylı komandit şirkette sermaye paylara bölünmüş olduğu için, 197 nci maddenin uygulanması her hangi bir sorun çıkarmayacaktır. Limited şirketlerde karşılıklı iştirak durumuna nadiren rastlanır. Ancak Tasarı, bir ortağın birden fazla esas sermaye payına sahip olabil*mesine imkân sağladığı için bu konumun gerçekleşmesi olasılığı istisnai olsa da vardır.
Alt Komisyonca yapılan bu değişiklik Komisyonumuzca da kabul edilmiştir.
|