![]() |
|
![]() |
|
(Karar Tarihi : 29.05.2008)
DAVA : Taraflar arasındaki şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, dava dışı borçluya ait taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde müvekkiline pay ayrılmadığını, oysa yasal süre içinde usulüne uygun biçimde satış istemeleri nedeniyle hacizlerinin düşmediğini ileri sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İcra mahkemesince yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre davacı dosyasından bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine 26.08.2004 günü haciz konulduğu, iki yıllık satış isteme süresinin 26.08.2006 tarihinde dolduğu, bu tarihe kadar taşınmazın kıymet takdiri yaptırıldıktan sonra eksik avansın alacaklı yan tarafından yatırılması ve yeniden açıkça satış talebinde bulunulması gerekirken, bu gereklerin yerine getirilmediği, haczin düşmesinden sonra eksik avansın tamamlanması talebinin yasaya uygun bulunmadığı ve sıra cetveline itiraz davasından sonra yapılan şikayetin sonucu değiştirmeyeceği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu'nun 106 ve 110'ncu maddelerine göre taşınmazın haczini izleyen iki yıl içinde satışının istenmesi ve aynı yasanın 59'ncu maddesi uyarınca gerekli masrafın avans olarak yatırılması gerekir; aksi takdirde haciz düşer. Somut olayda davacının alacaklı olduğu Aksaray 2. İcra Müdürlüğü'nün 2004/1059 sayılı takip dosyasından bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine haciz konulmuş, yasal süre henüz dolmadan 21.02.2006 günü kıymet takdiri ve satış talep edilmiş, buna ilişkin masraf avansı da yine yasal süre dolmadan 04.08.2006 ve 09.08.2006 tarihlerinde yatırılmıştır. Bu durumda davacı yanın haczinin düşmediğinin kabulü gerekir; eğer geriye avans kalmamışsa ya da geri kalan avans satış giderlerini karşılamayacak tutarda ise İcra müdürünün bu eksikliği her zaman tamamı atması mümkündür. Açıklanan durum karşısında şikayetin kabulüne karar verilmek gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. KARAR : Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi. Üye Notu : Kararın özeti tarafımdan yazılmıştır.
|
İlgili Mevzuat Hükmü : İcra ve İflas Kanunu MADDE 106 :(Başlığı ile Birlikte Değişik:24/11/2021-7343/9 md.)
Alacaklı veya borçlu, hacizden itibaren bir yıl içinde haczolunan malın satışını isteyebilir. Borçlunun üçüncü şahıslardaki alacağı da bu hükme tabidir. Bir yıllık süre içinde satışı istenip de artırma sonucu satışı gerçekleştirilemeyen mahcuz hakkındaki satış isteme süresi, satış isteyen alacaklı bakımından birinci fıkrada belirtilen sürenin sona ermesinden itibaren bir yıl daha uzar. Satış talebiyle birlikte kıymet takdiri ve satış giderlerinin tamamının peşin olarak yatırılması zorunludur. Sicile kayıtlı motorlu kara araçları bakımından muhafaza, kıymet takdiri ve satış talebinin birlikte yapılması ve bunlara ilişkin giderlerin tamamının birlikte ve peşin olarak yatırılması zorunludur. Kıymet takdiri ve satış giderlerinin, sicile kayıtlı motorlu kara araçları bakımından ilaveten muhafaza giderinin tamamı, satış talebiyle birlikte peşin olarak yatırılmazsa satış talebi vaki olmamış sayılır. Yukarıdaki fıkralar uyarınca satış talebiyle birlikte peşin olarak yatırılan miktarın satış işlemleri sırasında yetersiz kaldığı anlaşılırsa icra müdürü tarafından satış isteyene on beş günlük süre verilir ve bu sürede eksik miktar tamamlanmazsa satış talebi vaki olmamış sayılır. Bu maddede belirtilen giderler Adalet Bakanlığınca her yıl yürürlüğe konulan tarifede belirlenir. |
|
Şerh Son Güncelleme: 21-11-2009
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |