Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Anayasa Mahkemesi 2010/103Esas 2010/106karar İçtihat

Üyemizin Özeti
Anayasa Mahkemesi İptal Kararlarının Geçmişe Yürümezliği
1- 7.5.2010 günlü, 5982 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uyarınca, 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun ile ilgili gerekli düzenlemeler yapılmadan, Mahkeme'nin çalışıp çalışamayacağına ilişkin ön meselenin incelenmesi sonucunda; Mahkeme'nin çalışmasına bir engel bulunmadığına, OYÇOKLUĞUYLA,

2- 4.1.1961 günlü, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle eklenen Geçici Madde 28'in "1/1/2005 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce matrah takdiri için takdir komisyonuna sevk edilmiş olup, komisyonca takdir edilen matrah üzerinden 31/12/2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar." biçimindeki birinci tümcesinin, itiraz başvurusunda bulunan Mahkeme'nin bakmakta olduğu davada uygulanma olanağı bulunmadığından, bu tümceye ilişkin başvurunun Mahkeme'nin yetkisizliği nedeniyle REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
(Karar Tarihi : 07.12.2010)
ANAYASA MAHKEMESİ KARARI


Esas Sayısı : 2010/103

Karar Sayısı : 2010/106

Karar Günü : 7.12.2010

R.G. Tarih-Sayı : Tebliğ edildi.


İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN: Kocaeli Birinci Vergi Mahkemesi


İTİRAZIN KONUSU: 4.1.1961 günlü, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle eklenen Geçici Madde 28'in "1.1.2005 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce matrah takdiri için takdir komisyonuna sevk edilmiş olup, komisyonca takdir edilen matrah üzerinden 31.12.2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar." biçimindeki birinci cümlesinin Anayasa'nın 2. maddesine aykırılığı savıyla iptali istemidir.


I- OLAY


Takdir komisyonunca belirlenen matrah üzerinden vergi dairesince adına katma değer vergisi tarh edilen ve vergi ziyaı cezası kesilen davacının, verginin ve cezanın kaldırılması istemiyle açmış olduğu davada, itiraz konusu kuralın Anayasa'ya aykırı olduğu kanısına varan mahkeme iptali için başvurmuştur.


II- YASA METİNLERİ


A- İtiraz Konusu Yasa Kuralı


4.1.1961 günlü, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle eklenen itiraz konusu cümleyi içeren Geçici 28. maddesi şöyledir:


"Geçici Madde 28- 1/1/2005 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce matrah takdiri için takdir komisyonuna sevk edilmiş olup, komisyonca takdir edilen matrah üzerinden 31/12/2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar. Bu hüküm, 374 üncü maddede yer alan ceza kesmede zamanaşımı açısından da uygulanır."


B- Dayanılan Anayasa Kuralları


Mahkemenin başvuru kararında, iptal istemi Anayasa'nın 2. maddesine dayandırılmıştır.



III- İLK İNCELEME


7.5.2010 günlü, 5982 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uyarınca, 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun ile ilgili gerekli düzenlemeler yapılmadan, Mahkeme'nin çalışıp çalışamayacağına ilişkin ön meselenin incelenmesi sonucunda; Mahkeme'nin çalışmasına bir engel bulunmadığına karar verilmiştir.


Fulya KANTARCIOĞLU, Mehmet ERTEN, Fettah OTO, Zehra Ayla PERKTAŞ ile Celal Mümtaz AKINCI bu görüşe katılmamışlardır.


Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü'nün 8. maddesi gereğince Haşim KILIÇ, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Fulya KANTARCIOĞLU, Ahmet AKYALÇIN, Mehmet ERTEN, Fettah OTO, Serdar ÖZGÜLDÜR, Zehra Ayla PERKTAŞ, Recep KÖMÜRCÜ, Alparslan ALTAN, Burhan ÜSTÜN, Engin YILDIRIM, Nuri NECİPOĞLU, Hicabi DURSUN ve Celal Mümtaz AKINCI'nın katılımlarıyla, 7.12.2010 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında, başvuru kararı ve ekleri, ilk inceleme raporu, itiraz konusu yasa kuralı ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:


Anayasa'nın 152. ve 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 28. maddesine göre, mahkemeler bakmakta oldukları davalarda uygulayacakları kanun ya da kanun hükmünde kararname kurallarını Anayasa'ya aykırı görürler veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık savının ciddi olduğu kanısına varırlarsa o hükmün iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurmaya yetkilidirler. Ancak, bu kurallar uyarınca bir mahkemenin Anayasa Mahkemesi'ne başvurabilmesi için elinde yöntemince açılmış ve görevine giren bir dava bulunması ve iptali istenen kuralların da o davada uygulanacak olması gerekmektedir. Uygulanacak yasa kuralları, davanın değişik evrelerinde ortaya çıkan sorunların çözümünde veya davayı sonuçlandırmada olumlu ya da olumsuz yönde etki yapacak nitelikte bulunan kurallardır.


Dava konusu olayda, vergi dairesince, davacının 2002 Eylül dönemi Katma Değer Vergisi matrahının tespiti için 21.8.2007 tarihinde takdir komisyonuna başvuruda bulunulmuş olup, takdir komisyonunun 15.1.2010 tarihli kararıyla tespit edilen matrah üzerinden vergi ve ceza ihbarnamesi davacıya 24.2.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı, kendisine tebliğ edilen KDV ve vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemiyle 3.3.2010 tarihinde vergi dairesi aleyhine dava açmıştır.

Başvuran Mahkeme, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlıyarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmiyen vergiler zamanaşımına uğrar." biçimindeki hükme göre dava konusu olayda tarhiyat zamanaşımının bulunduğunu ileri sürmektedir.

Mahkemenin gerekçeli başvuru kararında, 114. maddenin "Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması, zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkûr komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam eder." biçimindeki ikinci fıkrasının Anayasa Mahkemesi'nin 15.10.2009 gün, E:2006/124, K:2009/146 sayılı kararıyla iptal edildiği; bu nedenle dava konusu olayda vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulmasının zamanaşımını durdurmayacağı ve 2002 Eylül dönemi vergi alacağı için zamanaşımı süresinin 31.12.2007 tarihi itibariyle dolduğu ifade edilmektedir.

Mahkeme, zamanaşımına uğradığını kabul ettiği vergi alacağının, 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Yasa ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na eklenen Geçici 28. maddede yer alan "1.1.2005 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce matrah takdiri için takdir komisyonuna sevk edilmiş olup, komisyonca takdir edilen matrah üzerinden 31.12.2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar." hükmü ile yeniden doğduğuna karar vermiş ve söz konusu kuralın iptali istemiyle başvuruda bulunmuştur.


Ancak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesinin ikinci fıkrasını iptal eden söz konusu Anayasa Mahkemesi kararında, iptal edilen fıkranın doğuracağı hukuksal boşluk kamu yararını ihlal edici nitelikte görüldüğünden, iptal hükmünün, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra yürürlüğe gireceği belirtilmiştir. Karar, 8.1.2010 gün ve 27456 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Bu durumda KDV tarhiyatının yapıldığı tarih olan 24.2.2010 itibariyle Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesinin ikinci fıkrası hala yürürlükte bulunmakta; bu hükme göre de dava konusu olayda zamanaşımı süresi dolmadan tarhiyat yapılmış olmaktadır.


Dolayısıyla, 1.8.2010 gün ve 27659 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 213 sayılı Vergi Usul Kanunu Geçici 28. madde hükmünün, zamanaşımı süresi içerisinde yapılan vergi tarhiyatına karşı açılan davada uygulanması mümkün değildir.


Açıklanan nedenlerle, başvurunun Mahkeme'nin yetkisizliği nedeniyle reddi gerekir.


IV- SONUÇ


1- 7.5.2010 günlü, 5982 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun uyarınca, 2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun ile ilgili gerekli düzenlemeler yapılmadan, Mahkeme'nin çalışıp çalışamayacağına ilişkin ön meselenin incelenmesi sonucunda; Mahkeme'nin çalışmasına bir engel bulunmadığına, Fulya KANTARCIOĞLU, Mehmet ERTEN, Fettah OTO, Zehra Ayla PERKTAŞ ile Celal Mümtaz AKINCI'nın, gerekçesi 2010/68 esas sayılı dosyada belirtilen karşıoyları ve OYÇOKLUĞUYLA,


2- 4.1.1961 günlü, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na 23.7.2010 günlü, 6009 sayılı Yasa'nın 16. maddesiyle eklenen Geçici Madde 28'in "1/1/2005 tarihinden önceki dönemlere ilişkin olarak, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce matrah takdiri için takdir komisyonuna sevk edilmiş olup, komisyonca takdir edilen matrah üzerinden 31/12/2012 tarihine kadar tarh ve tebliğ edilmeyen vergiler zamanaşımına uğrar." biçimindeki birinci tümcesinin, itiraz başvurusunda bulunan Mahkeme'nin bakmakta olduğu davada uygulanma olanağı bulunmadığından, bu tümceye ilişkin başvurunun Mahkeme'nin yetkisizliği nedeniyle REDDİNE, OYBİRLİĞİYLE,


7.12.2010 gününde karar verildi.


Başkan

Haşim KILIÇ
Başkanvekili

Osman Alifeyyaz PAKSÜT
Üye

Fulya KANTARCIOĞLU






Üye

Ahmet AKYALÇIN
Üye

Mehmet ERTEN
Üye

Fettah OTO






Üye

Serdar ÖZGÜLDÜR
Üye

Zehra Ayla PERKTAŞ
Üye

Recep Kömürcü






Üye

Alparslan ALTAN
Üye

Burhan ÜSTÜN
Üye

Engin YILDIRIM






Üye

Nuri NECİPOĞLU
Üye

Hicabi DURSUN
Üye

Celal Mümtaz AKINCI
Üye Notu : Konuya ilşkin olarak iptal edilipte yürürlüğü ötelenen kanuna dayalı olarak derdest davalarda artık Anayasaya aykırılığı AYM tarafından belirlenmiş bulunan bir norma dayalı hüküm kurulamayacağına dair yerleşik ictihatların artık kabul görmemesi gerektiğini düşünmekteyim. Zira kanunu iptal yetkisi ile mücehhez olan mahkemenin iptal ettiği bir normun derdest davalarda uygulama kabiliyetinin olup olmadığını tesbit zımnında ki kararları ile bundan böyle tüm yargı teşkilatının bağlı olması gerekir.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türkiye Cumhuriyeti Anayasası MADDE 153 :Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz.

Anayasa Mahkemesi bir kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin tamamını veya bir hükmünü iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez.

Kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi veya Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü ya da bunların hükümleri, iptal kararlarının Resmî Gazetede yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkar. Gereken hallerde Anayasa Mahkemesi iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabilir. Bu tarih, kararın Resmî Gazetede yayımlandığı günden başlayarak bir yılı geçemez.

İptal kararının yürürlüğe girişinin ertelendiği durumlarda, Türkiye Büyük Millet Meclisi, iptal kararının ortaya çıkardığı hukuki boşluğu dolduracak kanun teklifini öncelikle görüşüp karara bağlar.

İptal kararları geriye yürümez.

Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Doğan Adem KURT
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 10-03-2011

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02548599 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.