Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 3.HD Esas: 2007/455 Karar: 2007/949 İçtihat

Üyemizin Özeti
Dava, tedbir nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. Boşanma davası reddedilirse o davada hükmedilen tedbir nafakası da sona erer. Ancak, ayrıca açılan davada tedbir nafakasına karar verilmişse bu nafaka hükmen kaldırılmadığı ve ayrı yaşamakta haklılık devam ettiği sürece devam eder. Somut olayda da davacı, boşanma davasından ayrı olarak tedbir nafakası talep etmiştir. Buna rağmen yerel mahkemece, redle sonuçlanan boşanma davasının kesinleşmesi üzerine tedbir nafakasının hükümsüz kaldığı ve arttırılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
(Karar Tarihi : 1.2.2007)
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay Kararı
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı, ayrı yaşamada haklı olması nedeniyle Yalvaç Asliye Hukuk Mahkemesi`nin 2004/119-257 sayılı dosyasında kendisi için takdir edilen tedbir nafakasının aradan geçen zaman nedeniyle satın alma gücünün azalmasından dolayı artırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece red ile sonuçlanan boşanma davasının kesinleşmesi üzerine daha önce verilen tedbir nafakası hükümsüz kaldığından, artırılamayacağı gerekçesiyle talebin reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay`ın yerleşik uygulamasında, boşanma davası reddedilirse o davada hükmedilen tedbir nafakasının sona ereceği kabul edilmektedir. Ancak, ayrıca açılan dava sonucu tedbir nafakasına hükmedilmiş ise, bu tedbir nafakası hükmen kaldırılmadığı ve ayrı yaşamakta haklılık devam ettiği sürece devam edeceği kabul edilmektedir.
Somut olayda; davacı 17.03.2004 tarihinde tedbir nafakası talebiyle dava açmış, bu dava 03.06.2004 tarihinde kabul edilmiş, bundan sonra davalı 14.02.2005 tarihinde şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açmış, kusurun kendisinde olması nedeniyle dava reddedilmiş, bu davada tedbir nafakasına hükmedilmemiştir.
O halde, davacının açtığı dava sonucu hükmedilen tedbir nafakasının sonradan açılan boşanma davası ile sona erdirilmediği kabul edilerek, davanın esası hakkında hüküm kurmak gerekirken yanılgılı gerekçe ile reddi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK`nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.02.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Medeni Kanunu MADDE 169 :Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır.

Gerekçesi için Bkz.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Barış TİRYAKİ
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 20-02-2011

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02298403 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.