Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yanıt Bekleyen Hukukçu Meslektaşların Soruları
Kanallar : Lütfen Seçiniz

Hukuk Haberleri :
Haber Ekleyin

Yazan : Arslan Ege, Tarih : 05-10-2025 01:17
Merhaba meslektaşlarım, uzun zamandır içinden çıkamadığım bir sorunu sizlerle de paylaşmaya karar verdim.

Yerel Mahkeme ilamı ile bir eda hükmü icra edilmek için ilamlı icra takibi yapılıyor, borçlu tarafından ilamın kesinleşmeden icra edilemeyeceği gerekçesiyle takibin iptali talepli icra mahkemesine şikayette bulunuluyor. İcra Mahkemesi takibin iptali talebinin reddine karar veriyor ve borçlu bu kararı istinafa taşıyor.

Sorun da tam olarak burada ortaya çıkmakta. Borçlunun taşınmazları hacizli ve satış aşamasına geçilerek kıymet takdiri tamamlanmış durumda. Fakat borçlu İİK 364/3 hükmünü gerekçe göstererek takibin iptali talebinin reddini istinafa taşıdığını söyleyerek satışı durdurtuyor. 363/4 hükmü gayet açık görünse de hiç mantıklı durmuyor, zira borçlunun takibin iptali şikayeti istinafta hatta yargıtayda onansa dahi yeniden bir şikayette bulunarak ve bunu istinaf ederek sonsuz bir döngü şeklinde satışı durdurabilecek ve hiç yaptırtmayabilecektir. Bu hukuk düzeninin koruyabileceği bir durum gibi durmuyor. Takibin iptali talepli dava açması dahi satışı durdurtmazken, yerel mahkemenin red kararını istinaf etmesinin satışı durdurması oldukça ilginç.

Yargıtay'ın bu konudaki içtihatlarının tamamı "ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibe" ilişkin olduğundan bu da oldukça tuhaf geldi. Bu konuya, yani İİK 363/4'deki istinaf başvurusunun satışı durdurması hususuna dair hiç mahkeme ilamlarının icrasıyla veya ilamsız icra ile ilgili bir içtihadına denk gelmedim. Bu durumun Mahkeme ilamlarının icrasında da geçerli olup olmadığını sizlere de danışmak istedim.

Teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1175, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Toy Avukat, Tarih : 03-10-2025 18:51
Meslektaşlarım merhabalar müvekkilin 01/05/2022 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası neticesinde karşı tarafın aracı pert olmuş. Sigortadan teminat limitleri dahilinde ödeme aldıktan sonra kalan miktar için 17/03/2023 tarihinde kısmi dava açılmış ve 29/09/2025 tarihinde işbu davada karar verildi.

Dava kısmi değer üzerinden kabul edilmiş, şimdi ise bilirkişi raporuna istinaden müvekkilin kusuru oranında kalan bedelin tahsili için yeni bir dava açıldı.

Kısmi dava zamanaşımını kestiği için bu hususta itiraz etsek de sonuç alamayacağız diye düşünüyorum. Gerekçeli karar henüz yazılmadı, derdestlik itirazında bulunmayı düşünüyordum fakat miktar itibariyle kesin olduğu için buradan da sonuç alamayacağımızı düşünüyorum.

Fakat meslekte yeni olduğumdan gözden bir şey kaçırmamak adına forumda sormak istedim. Çünkü bu durumda müvekkile davayı sürdürmesini ve hükmedilmesi muhtemel alacağı biriktirmesini ya da karşı tarafla görüşüp indirim talep ederek ödeme yapmasını tavsiye edeceğim. Yardımcı olabilecek meslektaş varsa çok sevinirim. Yanlış düşündüğüm bir nokta varsa ve aydınlatırsanız mutlu olurum. İyi çalışmalar diliyorum.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1226, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.Merve N., Tarih : 02-10-2025 13:27
Merhaba herkese, öncelikle daha önce benzer bir konu açılmış ise şimdiden özür dilerim biraz bakındım ancak bulamadım.
Müvekkile ait iki parsel yıllar önce imar planında park alanına ayrılmış. Bu zamana kadar kimi hissedarların hisseleri kamulaştırılmış ancak müvekkilinki kamulaştırılmadığından biz bu hisselerin bedelinin faiziyle müvekkile ödenmesine ve taşınmazların da idare adına tesciline karar verilmesini talep ettik.
Dosyaya gelen cevaplardan gördük ki dava açılmadan kısa bir süre önce parsellerden bir tanesinin imar planı yine değişmiş ve artık konut+yol alanına isabet ediyor. Aradan 5 yıl geçmemiş ve fiili el atma da yok. Ben bu parsel yönünden bedel artırım yapmak istemiyorum çünkü davanın bu parsel bakımından reddedileceği kanaatindeyim. Ancak direkt olarak feragat etmek ve müvekkile karşı vekalet ücretine neden olmak da istemiyorum.
Diğer parsel yönünden ise bir sıkıntı yok.
Sorum ise şu, dava dilekçemi iki taşınmaz için 10.000,00 TL belirsiz alacak olarak açmıştım, taşınmazlar için ayrı ayrı bedel belirlememiştim. Şu an nasıl bir bedel artırım dilekçesi yazabilirim, müvekkili en az karşı vekaletle buradan kurtarmak için nasıl bir yol izleyebilirim? Reddedilecek parsel için bedel artırım yapmasam dahi her türlü maktu vekalet ücretine hükmedilir mi?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :896, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : norrinradd, Tarih : 29-09-2025 15:36
Merhaba. Müvekkil hakkında bir soruşturma dosyası var ifade verdi 1 ay önce, dosyada gizlilik kararı var. Tevzi sorgulamasında bu dosya gözükmüyor. Gizlilik kararı olan dosyalar görünmez mi tevzi sorgulamasında veya kapanıp iddianame yazılınca mı gözükür bilgisi olan var mı?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :924, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : nesrintat, Tarih : 29-09-2025 14:10
Merhabalar, işçi 15 yıl 3600 gün prim koşulunu sağladığı için iş akdini fesh ediyor. İşveren de 8 çıkış koduyla çıkarıyor. Kıdeme ilişkin tazminat davası açtık.SGK davadan yaklaşık 1 ay sonrasında 99 öncesindeki primlerini iptal ettiğini bildirerek emeklilik talebini reddetti. Kıdem tazminatına ilişkin dava nasıl sonuçlanır acaba?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :866, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : av.ecebu, Tarih : 29-09-2025 12:05
Merhaba, herkese iyi çalışmalar. Müvekkilimin babası miras bırakacağı evi kendisi hayattayken müvekkile devretmiş. Tapuda satış göstermişler. Ev de tapuda hem müvekkilimin hem de eşinin üstüne yapılmış. Ancak şu an eşiyle boşanma aşamasındalar. Bu evi mal paylaşımına dahil etmemek için nasıl bir yol izlenmeli ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :985, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : ahmet_gurol, Tarih : 26-09-2025 08:48
limited şirket ile çalışan müvekkilim mal karşılığı faturası ile beraber yolluyor daha sonra şirket ortaklarının 4 ortakdan 3 tanesi bir tanesine devir yaparak ticaret sicilde yayınlanıyor. borç ödenmiyor icra takibi yaparken devir yapan ortaklarında borçtan sorumluluğu olması ve devir yapanları da icra takibine ekleme yapabilir miyiz yoksa şirkete takip yapıp daha sonra onları icra takibine ekleme yapabilir miyiz. iyi çalışmalar meslektaşlarım
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :873, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : AV.SANEM, Tarih : 24-09-2025 11:41
merhaba, ziynet eşyasının aynen iadesine ilişkin icra emri gönderiliyor. Bu arada ilamda da değeri belirtili yani değer tespiti yapılmayacak ayrıca. İcra emri tebliğ ediliyor , aynen iade yapılmıyor vs. Ben de aynen iade yapılmadığından ilamda belirtili değer üzerinden dosyanın güncel hesabının yapılmasını talep ediyorum. Talebim reddediliyor, aynen iadenin yapılamdığının tespitinden reddine karar veriliyor. hacze gidecekmişiz. Zaten teslim etmeleri gereken sürede teslim etmedikleri için ayrıca neden hacze gidip masraf yapmam gerekiyor?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :920, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : dejure, Tarih : 23-09-2025 18:27
Merhaba,

İhtiyarı arabuluculuk sürecinde, işçinin "işveren xxx tarafından kıdem tazminatı olarak 100.000 TL elden ödenmiştir." şeklinde ibaresinin bir sakıncası olur mu? İleriki süreçte arabuluculuk tutanağının iptali vs yönünden özellikle.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :919, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : abuj, Tarih : 22-09-2025 15:30
Sayın meslektaşlarım,

Trafik kazasından kaynaklı bir tazminat davamızda kabul kararı verildi. Karar üzerine davalı yan tehiri icra talepli temyiz yoluna başvurdu. Ancak gider avansı eksik yatırıldığından davalı vekiline muhtıra gönderildi ve 1 haftalık kesin sürede eksik avansın tamamlanması gerektiği bildirildi. Ancak davalı gider avansını yatırmadığından temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilerek 2 haftalık Yargıtay yolu açık bırakıldı.

1-) Tazminatın tahsili için açmış olduğumuz icra takibinde temyiz incelemesi sonuna kadar icranın geri bırakılmasına karar verilmişti. Ancak temyiz başvurusunun yapılmamış sayılması kararı verildiğinden, icranın geri bırakılması kararının kaldırılması için nasıl bir yol izlemem gerekir?

Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :902, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : av.aysse, Tarih : 22-09-2025 13:40
Meslektaşlarım selamlar, CMKdan atandığım sanığın tüm duruşmalarına girdim savunmamı yaptım. Sonraki duruşmada büyük ihtimal karar çıkacakken bir de ne göreyim bir meslektaş vekalet sunmuş. Evet CMKdan atandığımda özel vekaletnameli vekil geldiğinde görevimin bittiğini biliyorum ama dosyanın sonuna gelmişken ve emek vermişken yeni kanuna göre beraat ücretini hak etmişken şimdi dosyadan çekilmem gerekiyor. Başına gelen var mıdır? Sizce ne yapmalıyım?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :923, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av.M.BaranTAŞDAN, Tarih : 20-09-2025 00:02
Merhabalar Değerli Arkadaşlar,

Kırtasiye sözleşmesi diye adlandırdığımız kira sözleşmesinin hususi şartlar başlığı altında yer alan 6. maddesinde "kiracı kontrat bitiminde kira rayiç bedelini TEFE- TÜFE %25 oranında artışını şimdiden kabul eder" şeklinde madde bulunmaktadır.

Bu maddeden dolayı kira artış oranı tefe-tüfeye göre mi yoksa yazılı bulunan %25 oranına göre mi belirlenecektir. Bu konuya ilişkin elinde güncel ve emsal karar bulunun veyahut daha önce karşılaşmış hukukçu arkadaşlarımızın yardımına ihtiyaç duymaktayım. [/left][/left][/left][/right]
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1070, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : büşra şahin, Tarih : 19-09-2025 20:42
Merhaba,
Ortaklığın giderilmesi davasında davacı taraf olarak davalılardan birinin öldüğünü öğrendik. 1 ay sonrasına da keşif günümüz var. Bu aşamada keşfin yapılabilmesi için sessiz mi kalmamız gerekir. Eğer öyleyse ya da değilse burada süreci nasıl ilerletmeliyim. Bunu mahkemye ben mi bildireceģim, taleplerim ne olmalı süreci nasil devam ettireceğim yapmam gereken islemler nelerdir?
Şimdiden teşekkürler
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1037, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avukato0206, Tarih : 19-09-2025 16:47
sayın meslektaşlar, bir işçinin işyerinde bu iş için kullandığı kendi şahsına ait teknik ve pahalı bir aleti var. işyerinde bu aleti kullanma talimatlarına uygunsuz şekilde muhafaza eden işveren (daha önce kendisi defalarca bilgilendirilmesine karşın) sebebiyle alet pert oluyor. bu durumda izlenebilecek hukuki yol ne olabilir
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :986, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Tuba A., Tarih : 19-09-2025 09:01
Merhabalar,

Muvekkilin mulk sahibi oldugu 01.01.2022 tarihli 42 ay sureli isyeri kira sozlesmesinde taraflar evin icine yazili olarak mutabik kalinan tadilatlarin yapilmasi karsiligi kira bedelinin 42 ay sabit 500 TL olacagina karar vermislerdir. ( o zmanki rayicler 1.500 TL civari olmasina ragmen) Ancak gelinen noktada kiraci tadilatlarin cogunu yapmamis, isyeri icin apartmandaki diger maliklerden onay alamadigi icin tasinmazi isyeri olarak da kullanmamis, depo olarak kullanmistir. Bugune kadar da aylik 500 TL odemis, gecen ay kirayi 750 TL olarak odemistir. Taraflar arasinda tahliye taahhutnamesi de imzalanmistir. Muvekkil geriye donuk kira bedeli talep edebilir mi? Kira uyarlama acilabilir mi? Bu durumda izlenmesi gereken yol nedir? Degerli yorumlariniz icin simdiden tesekkur ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :914, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : lawyer85, Tarih : 18-09-2025 13:40
Merhabalar,
müvekkil kardeşinin mirasını reddediyor. Geriye mirasçı olarak miras bırakanın eşi ve babası kalıyor. Altsoy yok. Daha sonra baba da vefat ediyor. Müvekkile babadan dolayı kardeşinin mirası tekrar kalır şeklinde veraset ilamı çıkıyor.

Sorum, mirası ret ettiği halde müvekkil tekrar mirasçı olur mu? Mirasçı olursa tekrar mirası reddedebilir mi? Burada babadan dolayı mirasçı oluyor. Mirasın külli olarak babadan geçtiğini düşünürsek sadece kardeşininkini ret etme durumu da mantıksız. Ancak kardeşinin mirasını istemeyen, babasının mirasını isteyen bir kişi, zorunlu olarak mirası kabul mu etmek zorunda?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1253, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : norrinradd, Tarih : 17-09-2025 18:41
Merhaba herkese. Örnek 13 icra takibinde tahliye için değil takipte kesinleşen kira bedeli asıl alacağı için sadece borçlunun iş yerinin fiili haczine çıkmak için haciz talebi ve harç yatırılacak. Hangi harçları hangi oranda ve tutarda yatırılmalıdır? Bir de peşinen yatırılması gereken harç dışında masraf var mıdır? Teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1316, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : ozerelif, Tarih : 17-09-2025 13:04
Meslektaşlarım merhaba,
Borçlu belediye kurumuna karşı başlatmış olduğumuz icra takibimiz borçlu belediyenin itirazı sonrasında durdu ve itirazın iptali davası açtık. İtirazın iptali davasını kazanmamız üzerine takip kaldığı yerden devam etti. Uyap üzerinden belediyeye ait malları görüntüleyebiliyorum ama özel ve kamu malı ayrımı yapılmadan haciz yapılamayacağı için hacze kabil malların bildirilmesini istedim ama herhangisi bir bildirimde bulunulmadı. Bundan sonra izlenmesi gereken yol nedir yardımcı olabilecek meslektaşım varsa çok sevinirim
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :3410, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : JuniorLawyer, Tarih : 15-09-2025 13:48
kadın tarafından maddi - manevi tazminat talepli boşanma davası açıldı. süresi içerisinde biz de maddi - manevi tazminat talepli boşanma davası açtık. dosyalar birleşti. ilk derece mahkemesi eşit kusur verdi. her iki taraf istinafa başvurdu.

istinaf bizi haklı buldu, davamızı kabul edip lehimize tazminata hükmetti. kadının davasını reddetti, tazminat taleplerini reddetti. fakat vekalet ücretleriyle ilgili hiçbir şekilde hüküm kurmadı.

hmk m.305/a uyarınca hükmün tamamlanmasını, lehimize 4 farklı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek talepte bulunduk. fakat istinaf, istinaf aşamasının duruşmasız yapılmış olması nedeniyle bu talebimizi de reddetti.

sizce karar hukuka uygun mu ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1045, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Nuriye Değer, Tarih : 15-09-2025 05:26
Sayın Meslektaşlarım,
Usul ile ilgili bir sorum olacak.
Sigorta şirketi vekili olduğum bir dosyada belirsiz alacak olarak açılan davada bilirkişi raporu aleyhimize geldi itiraz ettik ek rapor alındı sonuç değişmedi. Rapora yine İtiraz ettik. Hakim itirazımızı değerlendirmeden Ek rapor sonrası ıslah yapıldı . Bizde icra masraflarına maruz kalmamak için ödeme yaptık. Hakim 2. kez ek rapor aldı . Bu sefer bilirkişi davanın reddi gereken şekilde rapor verdi. Ödeme yapmasaydık dava kesin red şeklinde çıkacaktı. Hakim başvurunun ödeme nedeniyle konusuz kaldığına karar verdi.
Kararı istinaf edemiyoruz miktar düşük. Karar doğru mu hakim davayı reddetmeliydi diye düşünüyoruz. Çünkü dava tarihinde olmayan bir borcu ödemekle dava konusuz kalır mı? Konusuz kalma hali gerçek bir borç için verilmez mi?.
Bu konuda değerli Yorumlarınıza ihtiyacım var. Teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1056, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05412292 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.