Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yanıt Bekleyen Hukukçu Meslektaşların Soruları
Kanallar : Lütfen Seçiniz

Hukuk Haberleri :
Haber Ekleyin

Yazan : Av.M.BaranTAŞDAN, Tarih : 20-09-2025 00:02
Merhabalar Değerli Arkadaşlar,

Kırtasiye sözleşmesi diye adlandırdığımız kira sözleşmesinin hususi şartlar başlığı altında yer alan 6. maddesinde "kiracı kontrat bitiminde kira rayiç bedelini TEFE- TÜFE %25 oranında artışını şimdiden kabul eder" şeklinde madde bulunmaktadır.

Bu maddeden dolayı kira artış oranı tefe-tüfeye göre mi yoksa yazılı bulunan %25 oranına göre mi belirlenecektir. Bu konuya ilişkin elinde güncel ve emsal karar bulunun veyahut daha önce karşılaşmış hukukçu arkadaşlarımızın yardımına ihtiyaç duymaktayım. [/left][/left][/left][/right]
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :568, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : büşra şahin, Tarih : 19-09-2025 20:42
Merhaba,
Ortaklığın giderilmesi davasında davacı taraf olarak davalılardan birinin öldüğünü öğrendik. 1 ay sonrasına da keşif günümüz var. Bu aşamada keşfin yapılabilmesi için sessiz mi kalmamız gerekir. Eğer öyleyse ya da değilse burada süreci nasıl ilerletmeliyim. Bunu mahkemye ben mi bildireceģim, taleplerim ne olmalı süreci nasil devam ettireceğim yapmam gereken islemler nelerdir?
Şimdiden teşekkürler
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :561, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avukato0206, Tarih : 19-09-2025 16:47
sayın meslektaşlar, bir işçinin işyerinde bu iş için kullandığı kendi şahsına ait teknik ve pahalı bir aleti var. işyerinde bu aleti kullanma talimatlarına uygunsuz şekilde muhafaza eden işveren (daha önce kendisi defalarca bilgilendirilmesine karşın) sebebiyle alet pert oluyor. bu durumda izlenebilecek hukuki yol ne olabilir
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :522, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Tuba A., Tarih : 19-09-2025 09:01
Merhabalar,

Muvekkilin mulk sahibi oldugu 01.01.2022 tarihli 42 ay sureli isyeri kira sozlesmesinde taraflar evin icine yazili olarak mutabik kalinan tadilatlarin yapilmasi karsiligi kira bedelinin 42 ay sabit 500 TL olacagina karar vermislerdir. ( o zmanki rayicler 1.500 TL civari olmasina ragmen) Ancak gelinen noktada kiraci tadilatlarin cogunu yapmamis, isyeri icin apartmandaki diger maliklerden onay alamadigi icin tasinmazi isyeri olarak da kullanmamis, depo olarak kullanmistir. Bugune kadar da aylik 500 TL odemis, gecen ay kirayi 750 TL olarak odemistir. Taraflar arasinda tahliye taahhutnamesi de imzalanmistir. Muvekkil geriye donuk kira bedeli talep edebilir mi? Kira uyarlama acilabilir mi? Bu durumda izlenmesi gereken yol nedir? Degerli yorumlariniz icin simdiden tesekkur ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :454, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : lawyer85, Tarih : 18-09-2025 13:40
Merhabalar,
müvekkil kardeşinin mirasını reddediyor. Geriye mirasçı olarak miras bırakanın eşi ve babası kalıyor. Altsoy yok. Daha sonra baba da vefat ediyor. Müvekkile babadan dolayı kardeşinin mirası tekrar kalır şeklinde veraset ilamı çıkıyor.

Sorum, mirası ret ettiği halde müvekkil tekrar mirasçı olur mu? Mirasçı olursa tekrar mirası reddedebilir mi? Burada babadan dolayı mirasçı oluyor. Mirasın külli olarak babadan geçtiğini düşünürsek sadece kardeşininkini ret etme durumu da mantıksız. Ancak kardeşinin mirasını istemeyen, babasının mirasını isteyen bir kişi, zorunlu olarak mirası kabul mu etmek zorunda?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :619, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : norrinradd, Tarih : 17-09-2025 18:41
Merhaba herkese. Örnek 13 icra takibinde tahliye için değil takipte kesinleşen kira bedeli asıl alacağı için sadece borçlunun iş yerinin fiili haczine çıkmak için haciz talebi ve harç yatırılacak. Hangi harçları hangi oranda ve tutarda yatırılmalıdır? Bir de peşinen yatırılması gereken harç dışında masraf var mıdır? Teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :640, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : JuniorLawyer, Tarih : 15-09-2025 13:48
kadın tarafından maddi - manevi tazminat talepli boşanma davası açıldı. süresi içerisinde biz de maddi - manevi tazminat talepli boşanma davası açtık. dosyalar birleşti. ilk derece mahkemesi eşit kusur verdi. her iki taraf istinafa başvurdu.

istinaf bizi haklı buldu, davamızı kabul edip lehimize tazminata hükmetti. kadının davasını reddetti, tazminat taleplerini reddetti. fakat vekalet ücretleriyle ilgili hiçbir şekilde hüküm kurmadı.

hmk m.305/a uyarınca hükmün tamamlanmasını, lehimize 4 farklı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek talepte bulunduk. fakat istinaf, istinaf aşamasının duruşmasız yapılmış olması nedeniyle bu talebimizi de reddetti.

sizce karar hukuka uygun mu ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :574, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Nuriye Değer, Tarih : 15-09-2025 05:26
Sayın Meslektaşlarım,
Usul ile ilgili bir sorum olacak.
Sigorta şirketi vekili olduğum bir dosyada belirsiz alacak olarak açılan davada bilirkişi raporu aleyhimize geldi itiraz ettik ek rapor alındı sonuç değişmedi. Rapora yine İtiraz ettik. Hakim itirazımızı değerlendirmeden Ek rapor sonrası ıslah yapıldı . Bizde icra masraflarına maruz kalmamak için ödeme yaptık. Hakim 2. kez ek rapor aldı . Bu sefer bilirkişi davanın reddi gereken şekilde rapor verdi. Ödeme yapmasaydık dava kesin red şeklinde çıkacaktı. Hakim başvurunun ödeme nedeniyle konusuz kaldığına karar verdi.
Kararı istinaf edemiyoruz miktar düşük. Karar doğru mu hakim davayı reddetmeliydi diye düşünüyoruz. Çünkü dava tarihinde olmayan bir borcu ödemekle dava konusuz kalır mı? Konusuz kalma hali gerçek bir borç için verilmez mi?.
Bu konuda değerli Yorumlarınıza ihtiyacım var. Teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :599, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : lawyer233538, Tarih : 14-09-2025 10:22
Meslektaşlarım merhabalar. Malik olan müvekkilim, 5 yıl önce evini kiraya vermiştir. Kira sözleşmesinde kiraya veren olarak müvekkilim gösterilmiş, kira bedellerinin yatırılacağı hesap da müvekkilimin hesabı olarak belirtilmiştir. Kira bedelleri de düzenli olarak müvekkilimin hesabına yatmıştır. Ancak sözleşmeyi müvekkilimin eşi imzalamış olup, eşi geçen sene vefat etmiştir. Kira tespit davası açmayı planlıyoruz.

Sorum şu: Dava sürerken karşı taraf ‘ben sözleşmeyi maktul ile imzaladım’ şeklinde itirazda bulunursa, maktulun müvekkilimin doğrudan temsilcisi olarak hareket ettiğini ispatta sorun yaşar mıyız.
İkinci sorum şu; Dava dilekçesinde, sözleşmenin müvekkilim adına maktul tarafından temsil yetkisiyle imzalandığını özellikle belirtmeli miyim?
Yanıtların için şimdiden teşekkürler.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :546, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avturgayk, Tarih : 12-09-2025 11:12
Arkadaşlar Merhaba, İlk derece Mahkemesinde verilen kararlara karşı İstinaf başvuru yolunda kesinlik sınırı karar tarihi iken ne yazık ki2025 Haziran ayından itibaren dava tarihi olarak uygulanmaya başlandı. Bu uygulamanın başladığı 2025 Haziran ayından sonra ki bir Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında ise kesinlik sınırının KARAR tarihi olması gerektiği yönünde çok yeni bir kararı verilmiş. Eğer böyle bir karar var ise yani eskiden uygulandığı gibi kesinlik sınırının karar tarihine göre belirlenmesi gerektiği yönünde ise YHGK kararı, kesinlikle olması gereken adil bir karar olacaktır. Ülkemiz de ilk derece ya da istinaf incelemesi fark etmez, en az 2 yıl bazen 3-4 yıla uzadığı dikkate alındığında doğru olan da bu olacaktır. Bahsi edilen YHGK nun bu yeni kararına ulaşabilen var ise paylaşırsanız çok yararlı olacaktır. Saygılarımla
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :960, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : AvukatMertAli, Tarih : 10-09-2025 12:46
Meslektaşlarım merhabalar.
Müvekkil şirketin fatura alacakları konusunda 2 alt başlık ile sorularımı iletmek isterim.

1-)Tıbbi malzeme satımı için hekim ile anlaşılan meblağ için hekim tarafından senet düzenlenmiş olup malzemelerin tesliminden sonra hekime fatura düzenlenmiş ve hekim tarafından ödemeler yapılmamıştır. Burada en hızlı yöntem olarak ne tavsiye edersiniz? Öncesinden ihtarname çekmek gerekir mi? Doğrudan icra takibi yapmayı düşünüyorum ancak fatura alacağı olarak örnek7 mi yoksa örnek 10 olarak takip başlatmam daha avantajlı olacaktır?

2-)Bir diğer hekim tarafından malzemeler teslim alınmış ve hastaya işlem uygulanmış ancak hekim tarafından süreç uzatılarak herhangi bir ödeme yapılmamıştır. Müvekkil tarafından faturalar düzenlenmiş ancak bunlardan bir tanesine itiraz süresi geçmiş ve hekim tarafından posta yoluyla faturayı iade ettiğini ve aralarında herhangi bir sözleşme olmadığını ihtar etmiştir(İhtar noter aracılığı ile yapılmamıştır.). Bu olayda da doğrudan icra takibi başlatmayı düşünüyorum çünkü elimizde malzemelerin teslimine dair kargo numaraları mevcut.

Konulara ilişkin tecrübeleriniz veya emsal kararlar var mıdır?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :614, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : yunusmete, Tarih : 09-09-2025 17:19
Merhaba, süresi içerisinde
01/05/2025 te açılmış bir ihtiyaç sebebiyle tahliye davası pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddedilmesi halinde reddedilen kararın kesinleşmesinden itibaren yeniden aynı dava bu sefer doğru husumete yöneltilerek açabilir mi?
Yoksa tekrardan 05/2026 yılında dava açma süresini bekleyip mi tekrar dava açılması gerekiyor bilgileriniz için çok teşekkürler
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :667, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : milatsu, Tarih : 01-09-2025 14:08
Meraba arkadaşlar. Hepinizin yeni adli yılı hayırlı uğurlu olsun.
Müvekkilin emekli maaşının tamamına SGK tarafından haciz ve bloke konmuştur.

SGK'ya emekli maaşın tamamına haciz konmasının mevzuata aykırı olduğunu bildirdik,sessizliğini koruyor.Bankaya başvurduk maaş hesabına haciz koyamazsın diye, kuruma başvurun deyip geçti cevaben.
E haciz olduğu için şikayet yoluna da başvuramadım. Müvekkil dava açalım diyor. Kanuna aykırı bir uygulamada bir idari karar bulunmadığından idare mahkemesi mi, iş mahkemesine mi, haczin kaldırılması talebi yeterli olur mu nasıl bir dava açmalıyım. Yardımcı olan meslektaşlarıma teşekkürler şimdiden.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :797, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : ihtimallerperisi, Tarih : 31-08-2025 10:41
Foruma baktığımda muavinlerin işçilik alacaklarını nasıl alacaklarına dair veyahut hangi kanun kapsamında alacaklarına dair bir başlığa rastlamadım. O sebeple sormak istedim. Sgk Primlerini ara ara yatıran otobüs firması ama maaşı otobüs şoförü veriyor. Bir hayli süredir muavin maaşını alamıyor. Bu durumda otobüs şoförü alt işveren firma asıl işveren kabul edilerek iş mahkemelerinde işçilik alacağı davası ve sgk primleri için hizmet davası mı açılmalı? Yoksa şoför esnaf olarak kabul edilip nasıl bir yol izlenmeli? Buna dair net bir bilgi bulamadığımdan meslektaşlarıma danışmak istedim. Umarım aydınlatacak meslektaşlarım vardır
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :832, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avokadoavok, Tarih : 31-08-2025 10:11
Meslektaşlarım merhabalar ve iyi tatiller öncelikle, nasıl bir yol izlemem gerektiği konusunda kararsız kaldığım için sizlere danışmak istedim. Müvekkilin tarlasının kenar bölgelerinde olmak üzere 3 farklı direk Türk Telekom tarafından yaklaşık 5 yıl önce yerleştirilmiş ve 5 yıldır da herhangi bir bedel olmadan orada kalmıştır. Bu noktada akla ecrimisil gelse de bu noktada mahkemenin ilgili servisi kötüniyetli görmeyeceği kanaatindeyim. Bu sebeple siz olsanız nasıl bir yol izlerdiniz?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :887, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Av. Tuba A., Tarih : 27-08-2025 15:13
Merhaba ticari faaliyeti bulunmayan gercek kisi tarafindan muteahhite verilen bedelin iadesi icin acilacak sebepsiz zenginlesme davasi icin arabuluculuk dava sarti midir? Aralarinda noterde yapilmayan hicbir zaman muteahhite ait olmamis ve olmayacak bir tasinmaza iliskin gecersiz tasinmaz satis vaadi sozlesmesi iliskisi bulunmaktadir.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1097, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : fnk2308, Tarih : 27-08-2025 13:00
Bir müvekkilimiz icra ceza mahkemesince 3 ay tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ve müşteki lehine avukatlık ücreti ödenmesine hükmedildi. Karar kesinleşmeden müşteki vekili , şikayetinden vazgeçti. Akabinde mahkemece düşme kararı verildi. verilen ilk kararda ki vekalet ücreti de düşmüş sayıldı mı? yoksa müşteki vekili ilamlı icra başlatabilir mi ? saygılar sevgiler..
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1568, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : avrkarahan, Tarih : 26-08-2025 09:50
müvekkil alman vatandaşı olan eşinden boşanmış ve sonrasında evlilikteki soyadını kullanmak için eski eşine dava açtık ancak bilirkişi ücretini yatırmadığımızdan dava usulden reddedildi. Davalı alman vatandaşı olduğu için herhangi bir kaydı yok gerekçeli kararıda tebliğ edemiyoruz bu sebeple yeniden dava açsak derdest sayılır mı ?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1263, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Adaletin Kalemi, Tarih : 24-08-2025 13:43
Değerli meslektaşlar,

Ortaklığın giderilmesi davalarıyla ilgili bir noktada tereddüt yaşıyorum. Diyelim ki tarla vasfındaki bir taşınmazın büyük bir kısmına sahip olan bir paydaş var (örneğin %70–80). Bu kişinin payı bölünebilir nitelikte olduğu için yalnızca bu paydaş yönünden aynen taksim yapılıp, diğer küçük paydaşların ortaklığı olduğu gibi devam ettirilebilir mi?

Yani pratikte herkesin ortaklığı sona ermiyor, sadece büyük pay sahibi taşınmazın kendi oranına denk kısmını alıyor. Diğer ortakların hisseleri yine elbirliği mülkiyetine tabi kalıyor. Bu durum doktrinde veya uygulamada “kısmen aynen taksim” olarak değerlendirilebilir mi?

Bu tür “kısmen aynen taksim” taleplerine mahkemelerin yaklaşımı nasıldır? Tecrübesi olan meslektaşların görüş ve paylaşımlarını merak ediyorum.

Teşekkür ederim.
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1216, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]

Yazan : Avukatt2121, Tarih : 23-08-2025 18:12
Merhaba meslektaşlarım, araç satışı noter üzerinden yapılmış ve noter satış sözleşmesinde 1.00,00TL bedelin tamamı alınmıştır ibaresi yer alıyor.
Gerçekte ise alıcı sadece 200.000 TL ödeme yapmış banka yoluyla araç bedeli yazarak parça parça Ödemiş. 800.000 TL eksik ödeme var.
Taraflar arasında adi yazılı bir ek sözleşme yapılmış orada araç bedelinin 1.000.000 TL olduğu yazıyor.
Kalan kısmı vermeyeceğini söylüyor karşı taraf bu durumda dolandırıcılık veya güveni kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunsak bir sonuç elde eder miyiz ?
-Alacak davası açmamız durumunda noterden yazı sebebiyle kazanma şansımız var mıdır?
[Konunun Forumdaki Yeri]  Okuyucu :1406, Yanıtlar : 1   [Yanıtlayın]


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03741789 saniyede 13 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.