HATIRLATMABilindiği üzere 4458 sayılı Gümrük Kanununun 245 inci maddesinin 3 üncü fıkrasında, alınan kararlara karşı idari yargı merciine başvurulması, bu kararın idare tarafından uygulanmasına engel oluşturmayacağı hükmüne yer verilmiştir Ancak söz konusu fıkra 22.2.2006 tarih ve 26088 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 18.10.2005 gün ve E:2003/7-K:2005/71 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.Bu itibarla Gümrük Mevzuatından kaynaklanan İhtilaflarda, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 242 nci maddesine belirtilen İdari İtiraz Prosedürü tüketilip Dava Açma Süresi içinde İdari Yargı Merciinde İptal Davası açılması durumunda, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 27 nci maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca, Gümrük ve Muhafaza Başmüdürlüğünün, “ Tahakkukun Düzeltilmesi Talebinin Reddine dair İtirazın reddine vaki işlemi” kendiliğinden duracağından, ortada kesinleşmiş bir Kamu Alacağı bulunmayacaktır dolayısıyla Gümrük İdaresi, beyan sahibine “Ödeme Emri” tanzim edip tebliğ edemeyecektir. Ancak Gümrük İdareleri, tahakkuk kesinleşmeden yani İdari İtiraz Prosedürünün aleyhe sonuçlanması durumunda dava açma süresi içinde veya İdari İtiraz Prosedürü içerisinde, “Ödeme Emri” tanzim edip beyan sahibine tebliğ etmesi durumunda, bu durum başlı başına bir “Yürütmeyi Durdurma” sebebidir çünkü ortada kesinleşmiş bir Kamu Alacağı bulunmamaktadır,Ortada Kesinleşmiş bir Kamu Alacağı Mevcut ise yani tahakkuka karşı dava açılmış ve dava mükellefin aleyhine sonuçlanmış ise veya dava açma süresi içinde İptal Davası açılmamış ise veya İdari İtiraz Prosederü işletilmemiş ise, ortada kesinleşmiş bir Kamu Alacağı olacağından, Gümrük İdaresi tarafından tanzim edilip tebliğ edilen Ödeme Emrine Karşı (7) gün içinde açılacak İptal Davasında, Yürütmeyi Durdurma kararı verilmedikçe Tahsil İşlemi kendiliğinden durmaz. Bilgilerinize...
|