temyiz parasal sınır sorunu

Kısmi 4000TL dava değeri ile açılan maddi tazminat davasının 3100 TL'si kabul edilir ise bu karar temyiz edilebilir mi?Temyiz sınırını nasıl belirliyorsunuz?Yukarıda bahsettiğim davada davadan önce yapılmış ve dava dilekçesinde istenmiş delil tespit giderleri kararda yer almıyorsa temyiz yapılabilir mi?

Lütfen inceleyiniz.

http://www.turkhukuksitesi.com/hukuk...mk_parasal.htm

Saygılarımla,

Alıntı: Yazan Av. Aylin Kaya Kısmi 4000TL dava değeri ile açılan maddi tazminat davasının 3100 TL'si kabul edilir ise bu karar temyiz edilebilir mi?

Reddedilen miktar temyiz sınırı altında olduğundan siz tek başınıza temyiz edemezsiniz ama karşı taraf temyiz ederse siz vereceğiniz temyize cevap dilekçenizle temyiz edebilirsiniz kanısındayım.

Alıntı: dava dilekçesinde istenmiş delil tespit giderleri kararda yer almıyorsa temyiz yapılabilir mi?

Dikkat: Bu yanıt yanlış olup, doğrusu Sayın Av.Nevra Öksüz'ün aşağıdaki yanıtındadır.
Delil tespit giderleri dava dilekçesinde istenmiş ise bu giderler de dava değeri içinde düşünülerek temyiz sınırı hesaplanmalıdır.

Saygılarımla

Teşekkür ederim kafam biraz karışmıştı şimdi anladım

İlgili madde: 1086 S.K. m.427 (26.09.2004 T, 5236 S.K.m.16 değişikliği 1086 S.K. m.428)

* Temyiz sınırı belirlenirken alacağın değeri dikkate alınır; faiz, icra inkar tazminatı, yargılama giderleri dikkate alınmaz.

Ayrıca delil tespiti giderleri de (22/3/1976 gün ve 1/1 sayılı İçtihadı Birleştirme kararında belirtildiği üzere müddeabihe dahil olmadığından, asıl davanın yargılama giderlerine dahil olduğundan) temyiz sınırının hesaplanmasında dikkate alınmaz (Aksi yönde karar: Yargıtay 3 HD, 17.11.1969 T., 6223/4833 say. kararı).

** Birleştirilen davalarda temyiz sınırı, her bir dava için ayrı ayrı belirlenir.

*** Karşılık dava bulunması halinde temyiz sınırı, asıl dava ve karşılık dava için ayrı ayrı belirlenir.

**** Temyiz sınırının üzerinde bir müddeabihle ikame olunan davanın hükmünde istemin kabul edilmeyen bölümü temyiz sınırını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur.
Örn: (01.01.2010 için geçerli temyiz sınırı 1.430 TL için)
a- 2.000 TL lik alacak davasında verilen karar: 1.000 TL nin kabulüne, 1.000 TL nin reddine ise; davacının da davalının da temyiz hakkı yoktur.
b- 2.000 TL lik alacak davasında verilen karar: 1.500 TL nin kabulüne, 500 TL nin reddine ise; davacının temyiz hakkı yoktur, davalının temyiz hakkı vardır.
c- 2.000 TL lik alacak davasında verilen karar: 500 TL nin kabulüne, 1.500 TL nin reddine ise; davalının temyiz hakkı yoktur, davacının temyiz hakkı vardır.

**** Temyiz hakkı olan tarafça temyize başvurulması halinde, temyiz hakkı olmayan tarafın cevap dilekçesinde temyize dair itirazlarını dermeyan ile hükmü (katılma yoluyla) temyiz etmesi mümkündür. Temyiz hakkı bulunan taraf, kararı süresinde temyiz etmezse; temyiz hakkı bulunmayan tarafın temyizi de mümkün değildir.

***** Kısmi dava ikame edilmiş olması halinde temyiz sınırı, alacağın tamamına göre belirlenir.
Örn: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 10.02.2010 T., Esas: 2010/9-54, Karar: 2010/65: "Dava, fazlaya ilişkin hak saklı tutularak, 100 YTL hasar-zarar bedeli alacağının ödetilmesi istemiyle açılmış, davacının hak kazandığı toplam alacak tutarı bilirkişi tarafından 3.059,23 YTL olarak hesaplanmış, davacı talebini fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.245 YTL'ye ıslah etmiş, yerel mahkeme toplam alacağın bilirkişi raporunda belirlenen miktarda olduğunu benimsemiş, taleple bağlı kalarak davanın kısmen kabulüne, 1.245 YTL'nin tahsiline, faiz başlangıç tarihi yönünden istemin reddine karar vermiştir. Bozma ve direnme kararlarının kapsamına göre, Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, hasar-zarar bedeli alacağına ilişkin olup, davacının istemi, ıslah dilekçesine göre fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla, toplam 1.245 YTL'dir... Eldeki davada, temyiz istemine konu direnme kararının verildiği 29.09.2009 tarihinde, 5219 Sayılı Kanunun temyiz ( kesinlik ) sınırını 1.400 YTL olarak değiştiren hükmünün yürürlükte bulunduğu hususu gözetildiğinde, direnme kararında hükmedilen hasar-zarar bedeli alacağı miktarı her ne kadar bu miktarın altında ise de; fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olan davacının bilirkişi raporu ile belirlenen alacak miktarı 3.059,23 YTL olup; kesinlik sınırının üstünde olduğundan, müddeabihin değeri itibariyle HUMK.'nun 5219 Sayılı Kanun ile değişik 427/2. maddesi uyarınca direnme kararı kesin değildir."

Saygılar...

Alıntı: Yazan Benim yanlış yanıtım Delil tespit giderleri dava dilekçesinde istenmiş ise bu giderler de dava değeri içinde düşünülerek temyiz sınırı hesaplanmalıdır.

Alıntı: Yazan Av.Nevra Öksüz Ayrıca delil tespiti giderleri de (22/3/1976 gün ve 1/1 sayılı İçtihadı Birleştirme kararında belirtildiği üzere müddeabihe dahil olmadığından, asıl davanın yargılama giderlerine dahil olduğundan) temyiz sınırının hesaplanmasında dikkate alınmaz (Aksi yönde karar: Yargıtay 3 HD, 17.11.1969 T., 6223/4833 say. kararı).

İçtihadı Birleştirme Kararları bağlayıcı olduğundan benim ve Yargıtay dairelerinin aksine görüşlerine itibar edilmemelidir.

Yukarıdaki alıntıda yazılı yanlış yanıtımı Sayın Av.Nevra Öksüz'ün doğru yanıtı ile değiştiriyorum.

Bilgilerinize saygılarımla

Hukuk Genel Kurulu'nun 2010/9-54 E. nolu kararının özeti:
"...Davacı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kendisinden yapılan 10 günlük yevmiye tutarı olan 100 TL'nin tahsilini talep etmiştir. Bilirkişi raporunda 3.059,23 TL alacaklı olduğu saptanmakla davacı taraf talebini ıslahla ve fazlaya ilişkin haklarını yine saklı tutarak 1.245 TL'ye çıkarmıştır. Mahkeme davanın 1245 TL asıl alacak tutarı yönünden taleple bağlı kalarak 1245 TL'nin kabulüne, faiz isteminin ise reddine karar vermiştir. Davanın kabul edilen talep sonucunun kararın verildiği tarih itibarıyla temyiz edilebilirlik sınırının (1400 TL) altında olsa bile, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş olmak ve bilirkişi raporunda asıl alacağın 3059,23 TL olduğu kabul edilmekle temyiz edilebilirlik açısından bu tutarın dikkate alınması gerekir"

Burada reddedilen miktar temyiz sınırını aşıyor ama yine de dikkate almakta fayda var.

Bir katkı da benden "Uyuşmazlık taşınmazın aynına ilişkin olduğundan HUMK 427. maddesindeki kesinlik sınırı dikkate alınmaz." Yargıtay 5.HD. 16.10.2006 gün 2006/7942-10859

peki bir işçinin yevmiye farkı talepli davasında, dava fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak temyiz sınırının altında açılmış , bilirkişi raporda talep edilebilir miktarın temyiz sınırının çok çok üzerinde bir rakam tespit etmiş ancak bunun da esasa ilişkin çeşitli nedenlerle artık talep edilebilirliğinin olmadığını belirtmiş ve mahkeme de davayı bu sebeplerle reddetmiş ise temyiz sınırı nasıl belirlenir ? yine davacının değeri ıslah edip etmemesine göre mi ? üst üste alınmış raporlar aleyhine gelse bile risk alıp harcı tamamlayıp temyiz sınırının üzerine çıkmak adına davayı ıslah mı edecek hükümden önce davacı ?