Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, Esas: 1989/5505, Karar: 1989/2754 İçtihat

Üyemizin Özeti
Ticari defterler tacir olmayan kimse aleyhine tek başına delil teşkil edemeyeceğinden; bu durumda, mahkemece karar ittihazına gidebilmek için ticari defterlerden başkaca deliller varsa bunlar değerlendirilmelidir.
(Karar Tarihi : 02.05.1989)
"Taraflar arasındaki davadan dolayı Mersin Asliye 1. Hukuk Mahkemesi`nce verilen 08.04.1988 tarih ve 492-190 E-K sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu ve gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine hiç bir belgeye dayanmayan ve sebebi belli olmayan 1.125.000 liralık alacak iddiasıyla icra takibine giriştiğini, itiraz edilemediğinden takibin kesinleştiğini belirterek, borçlu olmadığının tesbitini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili müvekkilinin, davacıya satılan un bedellerinden dolayı alacaklı olduğunu savunmuştur.

Mahkemece, sadece davalı tarafın ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesine göre davalının alacaklı olduğu sonucuna varılarak dava reddedilmiş, davacının temyizi üzerine Dairece 22.12.1986 gün 986/6304-6984 sayılı kararla, davacı tacir ise onun da ticari defterleri incelenmek, tacir değil ise davalının defter kayıtları tacir olmayanlar açısından tek başına delil teşkil etmeyeceğinden davalının defterleri dışındaki diğer delilleri varsa ibraz ettirilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerektiğinden bozulmuş, davalının karar düzeltme istemi de reddedilmiş, Mahkemece bozmaya uyulmuş, davalının faturalarının davacıya elden tebliğ edildiğine dair teklif ettiği yemini davacının eda ederek tebliğ edilmediğini belirtmiş olmasına dayanılıp, davalının davacıya borçlu olduğu sonucuna varılıp dava reddedilmiştir.

Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

Mahkemece, davalı tarafın ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesine dayanılarak, davacının icra takibine konu olan 1.125.000 liradan borçlu olduğu sonucuna varılarak davanın reddine ilişkin kararı, Dairece 22.12.1986 tarih 1986/6304-6984 sayılı kararla "şayet davacı taraf tacir ise onun da ticari defterleri incelenmek suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde karar vermek, tacir değilse o zaman davalının defterleri tacir olmayan kimse aleyhine tek başına delil teşkil edemeyeceğinden, davalı tarafa defterleri dışında diğer delilleri varsa ibraz ettirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle" bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyulmuş ve bozma doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda davacının tacir olmadığı anlaşılmıştır. Bozma kararına göre, davalının davacıya mal verdiğini ve alacaklı olduğunu ticari defterleri dışındaki başka delilleri ile ispatı gerekmekte olup, davalı vekili 19.12.1988 tarihli celsede alacağın dayanağı olduğu belirtilen faturaların davacıya elden tebliğ edildiği yolunda yemin teklif ettiklerini bildirmiş, başkaca bir delil ikame etmemiştir. Davacı 04.04.1988 tarihli celsede söz konusu faturaların kendisine elden tebliğ edilmediğine dair yemini eda etmiş bulunmasına ve davalının mal teslimine ilişkin başkaca delil ikame etmemiş olmasına göre; davacının, davalıya borçlu olmadığının tesbitine ve davacı vekilinin 06.04.1988 tarihli dilekçesi dikkate alınıp ödenen miktar varsa İİK m.72/7'ye göre bu miktar yönünden talebin istirdada dönüştüğü gözönüne alınıp, davalıdan tahsiline karar vermek gerekirken, mahkemece yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

KARAR : Yukarda açıklanan nedenlerle mümeyyiz davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ticaret Kanunu MADDE 82 :E - TİCARİ DEFTERLERİN İSPAT KUVVETİ:

I - KATİ DELİL:

Ticari işlerden dolayı tacir sıfatını haiz olan kimseler arasında çıkan ihtilaflarda ticari defterler aşağıdaki maddelerde gösterilen şartlar dairesinde delil olarak kabul olunur.

Tasdike tabi olmayan defterler ancak 69 uncu madde gereğince tasdike tabi olup da tasdik edilmiş olan ilgili defterlerle birlikte delil olarak kabul olunur.

Bir tacirin tuttuğu bütün defterlerin birbirini teyit etmesi şarttır; aksi takdirde defterler delil olmaktan çıkar.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 03-11-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,12685204 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.