Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 1. C.D. 2007/6258 E.N , 2007/9115 K.N. İçtihat

Üyemizin Özeti
Maktul ile daha önce hayvanların otlatıldığı yer hususunda sanığın tartıştığı, maktulün "Bu burada kalmaz, seninle görüşeceğiz." dediği, aynı gün içerisinde aynı yerde yine karşılaştıkları, sanığın tüm uyarısına rağmen maktulün bastonuyla sanığa vurduğu daha sonra da 4 metre mesafeden 2 el atış yaptığı, saldırı defetmek amaçlı sanığın da ateş ettiği olayda, meşru savunma koşulları gerçekleşmiştir.
(Karar Tarihi : 05.12.2007)
İçtihat Metni

B.....'i kasten öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık O...'un bozma üzerine yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (N___ Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 02.05.2007 gün ve 44/101 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafii ile müdahiller vekili taraflarından istenilmiş olduğundan, dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tespit edildi.

1) Sanık hakkında 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan verilen 11.05.2005 tarihli mahkumiyet kararının, sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmemesi ve müdahiller vekilinin bu suça yönelik temyiz isteminin de Dairemizin 2006/248 Esas, 2006/5865 Karar sayılı 20.12.2006 tarihli ilamında reddine karar verilmesi nedeniyle kesinleştiği anlaşılmakla, öldürme suçundan verilen bozma üzerine yürütülen yargılamada, sanığın 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan cezalandırılmasına ilişkin 02.05.2007 tarihli karar hukuken yok hükmünde sayılarak, inceleme dışı bırakılmış; sanık müdafii ile mü
dahiller vekilinin bu hükme yönelik temyiz istemlerinin CMUK'nın 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.

2) Öldürme suçuna hasren yapılan temyiz incelemesinde,

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul edilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin eksik incelemeye yönelen, müdahiller vekilinin, sanık hakkında yasal sınırın aşılması halinin uygulanmaması gerektiğine ilişen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;

Ancak,

Oluşa, dosya içeriğine ve tanık anlatımlarına göre, olay günü maktulün, kendisinin hayvan otlattığı yer yüzünden şikayet ettiğini düşündüğü sanıkla önce tartışmaya girdiği, orada bulunanlarca ayrıldıkları, bu aşamada maktulün, sanığın "bu burada kalmaz, seninle görüşeceğiz" dediği, aynı gün içinde aynı mevkide koyun otlatmaya çıkan maktulün ve sanığın karşılaştıkları, olay yerinde maktulün, sanığın üzerine yürüdüğü, sanığın gelmemesi için uyarmasına rağmen, gelip sanığa bastonuyla vurduğu, daha sonra silahını çeken maktulün 4 metre mesafeden sanığa doğru iki el ateş ettiği, nitekim, maktulün tabancasıyla uyumlu olduğu ekspertiz raporuyla sabit olan bir kovanın olay yerinde, diğer bir kovanın da maktulün tabancasında sıkışmış vaziyette bulunduğu; öldürüleceği korkusuna kapılan sanığın, üzerinde taşıdığı ruhsatsız tabancasını çıkararak, silahlı saldırının devamı sırasında maktule ateş ettiği; maktulün biri sağ bacak diz üzerinden, diğeri göbek sağ taraftan olmak üzere iki yerinden yaralandığı ve batındaki büyük damar parçalanması sonucu öldüğü, öldürme eyleminin meşru savunma koşullarında gerçekleştirildiği ve meşru savunmada aşırıya kaçılmadığı anlaşıldığı halde, 5237 sayılı TCK'nın 25. maddesi uyarınca beraat kararı verilmesi yerine, 765 sayılıTCK'nın 448, 50 ve 59. maddeleri uyarınca karar verilmesi,

Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 05.12.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Ceza Kanunu MADDE 25 :(1) Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.

(2) Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Raşit TAVUS
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi
Şerh Son Güncelleme: 15-10-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02771592 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.