Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, Esas: 2013/6351, Karar: 2014/5015 İçtihat

Üyemizin Özeti
Eser sözleşmelerinde yüklenici yaptığı işin uzmanı olup eser denilen sonucun gerçekleşmesini taahhüt eder. İş sahibinden talimat almaz. Ona karşı bağımsızdır. Yanında işçi çalıştırıyorsa işçisine karşı da işveren durumundadır. Dolayısıyla eser sözleşmesinde yüklenici, işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına göre iş yerinde tüm tedbirleri almak ve bu konuda denetimi sağlamak yükümlülüğü altındadır. İş sahibinin ise böyle bir yükümlülüğü yoktur. İş sahibi ancak hile veya ağır kusuru durumunda sorumludur.
(Karar Tarihi : 08.09.2014)
"Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi giderim istemine ilişkindir.

Yerel mahkemede görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda davanın kısmen kabulüyle 5.000,00 TL maddi giderimin 23.11.2002 olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi giderim isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Davacı yüklenici F____ Ö____ davalı iş sahibi S____ K____'a ait inşaatın sıva işinin yapımını üstlenmiş, işe başlamış, yaptığı çalışma sırasında iskeleden düşerek yaralanmıştır. Adli Tıp Kurumundan alınan rapora göre %58 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiştir. Akçakoca Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2003/____ Esas 2004/62 Karar sayılı dava dosyasında davalı iş sahibi S____ K____ hakkında dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu yaralamaya sebebiyet vermek suçundan dolayı dava açılmış ve yapılan yargılama sonucunda davacı yüklenicinin 5/8, davalı iş sahibi S____ K____'ın 3/8 oranında kusurlu hareket ettikleri tespit edilip S____'in suçu sabit görülüp mahkumiyetine karar verilmiş ve hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Eldeki davada yapılan yargılama sürecinde ceza dosyası, Akçakoca İş Mahkemesi'nin 2007/____ Esas 2009/128 Karar sayılı dosyası, davacının yaralanmasıyla ilgili çekilen grafiler getirilmiş, tarafların göstermiş oldukları kanıtlar da toplanmak suretiyle iş göremezlik oranının kaybı yönünden adli tıp kurumundan, kusur durumunun belirlenmesi açısından iş güvenliği uzmanı iki ayrı bilirkişiden, maddi giderim miktarının hesabı yönünden bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Kusur oranının tespiti için alınan ilk raporda davacının %62,5, davalının %32,5, ikinci raporda davacının %20, davalının %80 oranında kusurlu oldukları saptanmıştır. Maddi giderim miktarının tesbiti bakımından yapılan incelemede ise bilirkişi kurulunca zarar tutarı 80.282,74 TL olarak hesaplanmıştır. Anılan raporlar iş güvenliği uzmanı ve hukukçu bilirkişiler tarafından düzenlenmiş olup usul, yasaya ve yönteme uygun olmayıp dosya kapsamı ile uyarlılık arz etmemektedir. Yargıtay denetimine ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki; dava konusu somut olayda davacı yükleniciyle davalı iş sahibi arasında 818 sayılı Borçlar Yasası'nın 355. maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi ilişkisi bulunmaktadır. Eser sözleşmelerinde yüklenici yaptığı işin uzmanı olup eser denilen sonucun gerçekleşmesini taahhüt eder. İş sahibinden talimat almaz. Ona karşı bağımsızdır. Yanında işçi çalıştırıyorsa işçisine karşı da işveren durumundadır. Dolayısıyla eser sözleşmesinde yüklenici, işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına göre iş yerinde tüm tedbirleri almak ve bu konuda denetimi sağlamak yükümlülüğü altındadır. İş sahibinin ise böyle bir yükümlülüğü yoktur. İş sahibi ancak hile veya ağır kusuru durumunda sorumludur.

Bu bakımdan yerel mahkemece açıklanan olgular ışığında konunun uzmanı bilirkişi kurulundan rapor alınmadan sonuca gidilmesi isabetli olmamıştır. O halde mahkemece yapılması gereken iş eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi kurulu oluşturularak gerekli inceleme ve araştırma yapılıp tarafların kusur durumları saptanmalı, yine konunun uzmanı başka bir bilirkişi kurulundan davacının iş göremezlik kayıp oranına göre maddi giderim kaybı hesaplanmalı, ayrıca 818 sayılı Borçlar Yasası'nın 47. maddesi de dikkate alınarak davacının uğradığı cismani zarar gözetilerek uygun miktarda manevi giderim miktarı takdir edilmeli, elde edilecek sonuca göre maddi ve manevi giderim istemi yönünden hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.

Açıklanan olgular gözden uzak tutularak yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 08.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Borçlar Kanunu (Eski) MADDE 355 :İstisna, bir akittir ki onunla bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (iş sahibi) vermeğe taahhüt eylediği semen mukabilinde bir şey imalini iltizam eder.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 21-02-2015

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02933002 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.