Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 15.Hukuk Dairesi 2010-1325 Esas 2010-4061 Karar İçtihat

Üyemizin Özeti
Dava, yüklenici tarafından arsa sahibi aleyhine açılmış olup kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılan inşaatta iskan için gerekli yükümlülüklerin yerine getirilmesi için davalıların cebri icbarına (izin ve yetki verilmesine) ilişkindir.

Sözleşme hukuken geçerliliğini devam ettirdiğinden davacı yüklenicinin sözleşme gereğince yükümlülüğünde olan akdin ifasına yönelik yapı kullanma izin belgesi alma edimini yerine getirebilmek için resmi kurumlar önünde muvafakat vermeyen ve vekaletname de vermekten kaçınan arsa sahiplerinden bu konuda izin verilmesini talep etme hakkı vardır. Önceki davada yükleniciye süre verilmekle birlikte işlemleri yapmak üzere yetki verilmemiş olup kesin sürede iskan ruhsatının alınmamış olması bu konuda daha sonra talepte bulunma hakkını ortadan kaldırmaz. Bu halde yüklenici edimini süresinde yerine getirmediğinden arsa sahiplerinin iskan ruhsatı alınıncaya kadar gecikme tazminatını isteme hakları devam eder.
(Karar Tarihi : 14.07.2010)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Dava, yüklenici tarafından arsa sahibi aleyhine açılmış olup kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yapılan inşaatta iskan için gerekli yükümlülüklerin yerine getirilmesi için davalıların cebri icbarına (izin ve yetki verilmesine) ilişkindir. Mahkemece yüklenicinin 22. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/49 Esas. 2007/435 Karar sayılı dosyasında verilen sürede iskan ruhsatını almadığı ve ruhsatın alınmamasında davalıların kusurlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı yüklenici vekilince temyiz edilmiştir.

Yanlar arasında Ankara 29. Noterliği'nde düzenlenen 26.05.1994 gün 8937 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve daire karşılığı inşaat sözleşmesi ile davacı yüklenici arsa sahiplerine ait taşınmazda arsa payı karşılığı inşaat yapımını üstlenmiştir. Sözleşmenin bina ile ilgili özel şartlar bölümü 2. maddesine göre iskan alma borcu yükleniciye aittir. Taraflarca imzalanan sözleşme halen geçerli olup feshedilmemiştir. Arsa sahipleri tarafından yüklenici aleyhine açılan Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin bozmadan sonra 2006/49 Esas, 2007/435 Karar sayısını alan dava dosyasında eksik ve kusurlu işler bedeli ile gecikme tazminatı alacaklarının tahsiline karar verilmiş ve verilen karar kesinleşmiştir. Sözleşme hukuken geçerliliğini devam ettirdiğinden davacı yüklenicinin sözleşme gereğince yükümlülüğünde olan akdin ifasına yönelik yapı kullanma izin belgesi alma edimini yerine getirebilmek için resmi kurumlar önünde muvafakat vermeyen ve vekaletname de vermekten kaçınan arsa sahiplerinden bu konuda izin verilmesini talep etme hakkı vardır. Önceki davada yükleniciye süre verilmekle birlikte işlemleri yapmak üzere yetki verilmemiş olup kesin sürede iskan ruhsatının alınmamış olması bu konuda daha sonra talepte bulunma hakkını ortadan kaldırmaz. Bu halde yüklenici edimini süresinde yerine getirmediğinden arsa sahiplerinin iskan ruhsatı alınıncaya kadar gecikme tazminatını isteme hakları devam eder.

Bu durumda mahkemece mahallinde yeniden oluşturulacak uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılıp 22. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin az yukarıda belirtilen dosyasında bedeline hükmedilenler dışında iskan ruhsatı alınmasına engel eksik ve kusurlu işler bulunup bulunmadığının, inşaatın sözleşme ve ekleriyle imar mevzuatı ile tasdikli projesiyle ruhsatına uygun yapılıp yapılmadığının tesbit ettirilip varsa hükmedilenler dışında eksik ve kusurlu işleri tamamlattırılarak ve iskan ruhsatı alınabilmesi için gerekli olan SSK, Vergi Dairesi ve benzeri kurumlardan ilişiksiz belgeleri ibraz ettirilerek davacının talebinin değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme yapılarak, yazılı gerekçeyle davanın reddedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 14.07.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Borçlar Kanunu (Yeni) MADDE 471 :Yüklenici, üstlendiği edimleri işsahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır.

Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alandaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken meslekî ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır.

Yüklenici, meydana getirilecek eseri doğrudan doğruya kendisi yapmak veya kendi yönetimi altında yaptırmakla yükümlüdür. Ancak, eserin meydana getirilmesinde yüklenicinin kişisel özellikleri önem taşımıyorsa, işi başkasına da yaptırabilir.

Aksine âdet veya anlaşma olmadıkça yüklenici, eserin meydana getirilmesi için kullanılacak olan araç ve gereçleri kendisi sağlamak zorundadır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Ufuk BOZOĞLU
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 21-01-2014

THS Sunucusu bu sayfayı 0,06490993 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.