Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, E: 2009/11496, K: 2009/15766 İçtihat

Üyemizin Özeti
TMK 702/4 ve TMK 640/4 maddelerinde mirasçılardan biri ya da bir kısmının başvurabileceği yasal yollar "terekedeki haklarının korunması" ile sınırlı tutulmuştur. Bu nedenle, iştirak halinde mülkiyet konusu olan bir mal veya hakka ilişkin ecrimisil davalarının, bağımsız olarak açılması halinde dava, elbirliği ( iştirak ) halinde maliklerin ( paydaşların ) hepsi tarafından, birlikte açılmak zorundadır.
(Karar Tarihi : 15.10.2009)
""Dava dilekçesinde 20.310,00.-TL. ecrimisilin (ıslahen) faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiştir, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili; müvekkilinin babası O____, H____ Mah. 397 ada, 11 no'lu parselde kayıtlı taşınmazın maliki ve hissedarı olduğunu davalının ise 10 no'lu bitişik parselin maliki olduğunu ve kendi parsellerine tecavüzü nedeniyle İstanbul 6. AHM.'sinde 2003/416 E. sayı ile ecrimisil bedelinin tahsili için açılan davada davanın kabulüne karar verilerek kesinleştiğini, davacı 24/120 hisseye sahip olduğu için 05.09.2003 - 01.01.2008 tarihleri arasındaki hissesine düşen ecrimisil bedeli olarak 20.310,00.-TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

TMK'nın 640. maddesi uyarınca; miras bırakanın ölümü ile miras, mirasçılara geçmekte ve miras üzerinde, iştirak halinde mülkiyet hükümleri cereyan etmeye başlamaktadır. Bu mülkiyet rejiminde mirasın bütünü mirasçıların tamamına ait olmakla tüm haklardan oluşan tereke üzerinde iştirak halinde ortaklık devam ettiği sürece mirasçıların bağımsız payları ve tasarruf hakları bulunmamaktadır. Tüm mirasçıların birlikte hareket etmeleri veya miras ortaklığına temsilci atanması gerekir.

TMK 702/4 ve TMK 640/4 maddeleri; mirasçılardan biri ya da bir kısmının başvurabileceği yasal yolları "terekedeki haklarının korunması" ile sınırlı tutulmuştur.

Bu nedenle, iştirak halinde mülkiyet konusu olan bir mal veya hakka ilişkin (örneğin uyuşmazlık konusu olan olayda olduğu üzere -ecrimisil-) davalarının, bağımsız olarak açıldığı taktirde elbirliği (iştirak) halinde maliklerin (paydaşların) hepsi tarafından veya hepsine karşı birlikte açılması zorunludur.

Somut olayda, taşınmaz davacıların murisi O____ adına tapuda kayıtlı olup, veraset ilamına göre davacı dışında başka mirasçılar da vardır. Davalı ise 3. kişi konumundadır. Bu nedenle önceki davada miras şirketine mümessil tayin edilmiştir.

Ancak, bu davada davacı mirasçı sadece kendi payına ilişkin olarak ve ecrimisil istemiyle dava açmış olduğundan ecrimisil davası, "terekedeki hakların korunması" ile ilgili olmayıp terekedeki taşınmazdan yararlanmaya yönelik bulunmaktadır. Böyle bir durumda ana kural gereğince birlikte hareket etme gereği vardır.

Davacının (Mirasçının) iştirak halinde payı üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığı cihetle, dava diğer mirasçıların paylarını kapsamayıp bu nedenle davaya diğer mirasçıların katılması veya terekeye temsilci atanarak devamına da imkan yoktur. Davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı gerekçeyle kısmen kabulü doğru görülmemiştir.

KARAR : Bu itibarla yukarıda açıklana esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alının temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Türk Medeni Kanunu MADDE 640 :Birden çok mirasçı bulunması halinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir.

Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler.

Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir.

Mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan mirasçıların hepsi yararlanır.

Bir mirasçı ödemeden aciz halinde ise, mirasın açılması üzerine diğer mirasçılar, haklarının korunması için gerekli önlemlerin gecikmeksizin alınmasını sulh mahkemesinden isteyebilirler.

Gerekçesi için Bkz.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 12-11-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,01907110 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.