Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, Esas: 2005/10730, Karar: 2007/1076 İçtihat

Üyemizin Özeti
Kooperatif yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin davanın zamanaşımı süresinin belirlenmesinde 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 98. maddesi yollamasıyla TTK.nun 309. maddesi hükmü uygulanır. Buna göre; sorumlu olan kimselere karşı tazminat isteme hakkı, davacının zararı ve sorumluyu öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve herhalde zararı doğuran eylemin meydana geldiği tarihten itibaren beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Şu kadar ki, bu eylem cezayı gerektirirse ve Ceza Kanunu'na göre cezası daha uzun zamanaşımına tabi bulunursa, tazminat davasına da o zamanaşımı uygulanır.
(Karar Tarihi : 31.01.2007)
"Taraflar arasında görülen davada Söke Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 02.06.2005 tarih ve 2004/6-2005/298 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı K____ S____ tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 23.01.2007 gününde davacı avukatı S____ F____ Ü____ ile davalılardan K____ S____, N____ ve U____ T____ avukatı A____ O____, B____ avukatı B____ G____ gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraf avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi A____ A____ tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, davalılar K____ S____, U____ T____'nün davacı kooperatifin eski yönetim kurulu üyeleri, davalı A____ O____ B____'ün kooperatif inşaatının TUS sorumlusu (mimarı), diğer davalıların da taşeron olduğunu, 14.09.1997 tarihli genel kurulda azledilen ve 21.12.1997 tarihli genel kurulda haklarında dava açılmasına karar verilen ve suç duyurusunda bulunulan davalı önceki yönetim kurulu üyelerinin usulsüz ve yolsuz harcama yapmak, taşeronlarla önceden yapılan sözleşmeleri kooperatif zararına değiştirmek, belediyece tasdik edilen projeye aykırı yapılan inşaatları denetlememek suretiyle kooperatife zarar verdiklerini, projeye aykırı ve çürük inşaat yapan davalı taşeronlar ile inşaatı denetlemeyen TUS sorumlusu ve proje müellifi olan mimar A____ O____ B____'ün de davacı kooperatife karşı sorumlu olduklarını ileri sürerek, ıslah dilekçesi ile birlikte 170.861.602.000 TL.nın faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalılar K____, N____ ve U____ vekili, hangi harcama kaleminin usulsüz olduğuna dair dava dilekçesinde açıklama olmadığını, inşaatlardaki bir kısım imalat hatası işlerin taşeron tarafından giderileceğini, her ödemenin makbuz ve belge karşılığı yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Davalı A____ O____ vekili, müvekkilinin kooperatifin kontrol mühendisi olmayıp sadece proje müellifi ve fenni sorumlusu olduğunu, bu görevini de gereği gibi yerine getirdiğini, görülen hata ve eksikliklerin de kooperatif yönetimi ile belediyeye müvekkilince bildirildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.

Diğer davalılar yanıt vermemiştir.

Mahkemece bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, kooperatif tarafından yapımına başlanılarak çeşitli seviyelere getirilmiş 72 adet tripleks villa inşaatının teknik kurallara uygun olmadığı, teker teker güçlendirilmesi için yapılacak projelendirme ve yapım maliyetinin daha fazla olacağından yıktırılıp yeniden inşası yolundaki bilirkişi raporunun olaya uygun olduğu, dava tarihi itibariyle davacı kooperatifin uğradığı toplam zararın 170.861.602.000 TL. olduğu, davalı yöneticilerin yapı denetiminde adam görevlendirmemesi ve fenni mesulün uyarılarını dikkate almaması nedeniyle %40 oranında; inşaatlarda büyük oranda imalat hataları yapan davalı taşeronların %50 oranında; imalatların kusurlu olduğunu belediyeye bildiren ancak bu bildirimin ilgililerce dikkate alınmaması karşısında kooperatif yönetimini inşaatın fenni mesuliyetini daha fazla taşıyamayacağı yolunda uyarmayan TUS sorumlusu ve proje müellifi davalı A____ O____ B____'ün %10 oranında kusurlu olduğu, davalıların sorumluluklarının karma müteselsil sorumluluk olup, kusur durumlarının kendi aralarındaki iç ilişkide dikkate alınacağı, ıslah talebinin zamanaşımına uğradığı savunulmuş ise de, davalılar eyleminin aynı zamanda suç teşkil ettiği ve gerçek zarar miktarının 11.06.2003 tarihinde ortaya çıktığı ve alacağın zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle, atiye terk nedeniyle davalı A____ C____, R____ D____ ve B____ İ____ hakkındaki davada karar verilmesine yer olmadığına, 170.861.60 YTL.nın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte diğer davalılardan müştereken ve müteselsilin tahsiline karar verilmiştir.

Karar, davalı K____ S____, N____, U____ T____ ve A____ O____ B____ vekillerince temyiz edilmiştir.

1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve dava konusu olay nedeniyle mümeyyiz davalıların kusurlu olduğunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmış olmasına göre, mümeyyiz davalılar vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2- Dava, davacı kooperatifin yönetim kurulu üyesi olan bir kısım davalılar ile kooperatif inşaatının TUS sorumlusu olan davalı A____ O____ B____'ün kusurlu davranışı nedeniyle kooperatife verdikleri zararın tazmini istemine ilişkindir.

Kooperatif yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin davanın zamanaşımı süresi için 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 98. maddesi yollamasıyla TTK.nun 309. maddesi hükmü uygulanır. Buna göre; sorumlu olan kimselere karşı tazminat isteme hakkı, davacının zararı ve sorumluyu öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde zararı doğuran eylemin meydana geldiği tarihten itibaren beş yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Şu kadar ki, bu eylem cezayı gerektirirse ve Ceza Kanunu'na göre cezası daha uzun zamanaşımına tabi bulunursa, tazminat davasına da o zamanaşımı uygulanır.

Kooperatif yönetim kurulu üyesi olan davalılar K____ Ş____, N____, U____ T____'nün 14.09.1997 tarihli genel kurulda gündemin 3. maddesinde alınan karar ile azillerine karar verilerek, hesap tetkik komisyonu oluşturulup, inceleme yapılmasına karar verilmiştir. 21.12.1997 tarihli genel kurulda, gündemin üçüncü maddesinde inşaat ile ilgili bilirkişi raporu okunmuş, inşaat yapımının kontrolsüz olarak ve projenin dışına çıkılarak yapıldığı, inşaattaki hataların tamir edilemeyecek derecede olduğu açıklanmıştır. Bu durumda, inşaattaki imalat hatalarının 21.12.1997 tarihli genel kurulda davacı kooperatif tarafından öğrenildiğinin kabulü ile, zamanaşımı süresinin başlangıcının 21.12.1997 olduğu ve buna göre, davalı önceki yönetim kurulu üyeleri yönünden ıslah dilekçesi ile istenilen miktarın TTK.nun 309. maddesinde yazılı zamanaşımı süresinde dava konusu edilip edilmediğinin değerlendirilmesi gerekirken, işbu dava dosyasında alınan bilirkişi raporu ile zararın öğrenildiği ve zamanaşımı süresinin o bilirkişi rapor tarihinde başlayacağının kabulü doğru görülmemiştir.

Davalı A____ O____ B____ ise, davacı kooperatif üyeleri için inşa edilen konutların TUS sorumlusu ve proje müellifi olup, mahkemece adı geçen ile kooperatif arasındaki ilişkinin, bir hizmet sözleşmesi mi, yoksa bir eser sözleşmesi mi olduğu belirlenerek, uygulanacak zamanaşımı hükmünün BK.nun 125. maddesindeki 10 yıllık süre mi yada 126. maddesindeki 5 yıllık süre mi olduğunun belirlenmesi ve 21.12.1997 tarihinden itibaren zamanaşımı süresinin geçip geçmediğinin tespiti gerekirken, bu konuda bir değerlendirme yapılmaması da doğru değildir.

3- Davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, şimdilik 2.000.000.000 TL.nın davalılardan tahsilini istedikten sonra, 13.06.2000 tarihli dilekçede talebini açıklamıştır. Buna göre davacı vekili, 2.000.000.000 TL.dan 250.000.000 TL.nın kooperatif defterlerindeki mali zararlardan dolayı davalılar K____, N____, ve U____'dan; geri kalan 1.750.000.000 TL.dan 1.050.000.000 TL.nın kötü imalat nedeniyle davalılar K____, N____ ve U____'dan; 437.000.000 TL.nın davalı A____ O____'dan; kalan 262.500.000 TL.nın da müteahhitler olan davalı A____ C____, R____ D____ ve B____ I____'tan tahsilini istediklerini belirtmiştir. Açılan kısmi davadaki davacı vekilinin 13.06.2000 tarihli dilekçesindeki açıklama ve davalılar A____ C____, R____ D____ ve B____ I____ hakkındaki davanın takip edilmeyerek atiye bırakıldığı ve adı geçenlerden istenen bu miktarın mümeyyiz davalılardan talep edilmediği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde haklarındaki dava atiye bırakılan müteahhitlerden istenen bedelin mümeyyiz davalılardan tahsiline karar verilmesi de doğru görülmemiştir.

KARAR : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalılar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davalılar K____ Ş____, N____, U____ T____ ve A____ O____ B____ yararına BOZULMASINA, takdir edilen 500.00 YTL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar K____ Ş____, N____, U____ T____ ve A____ O____ B____'e verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30.01.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Kooperatifler Kanunu MADDE 98 :Bu kanunda aksine açıklama olmıyan hususlarda Türk Ticaret Kanunundaki Anonim şirketlere ait hükümler uygulanır.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 18-04-2012

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02652788 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.