Şiddetli Geçimsiz Nedeniyle Boşanma Davasında İspat

Merhaba,müvekkil ile eşi 8 ay önce evlenmişler.Müvekkil 58 yaşında.Evlendikten sonra felç geçirmiş.Yükülülüklerini yerine getirememiş,eşi kendisine şiddet uygulamış.Evden kovmuş.Bunun neticesinde müvekkil evden ayrılmış.Evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle (geçimsizlik) boşanma davsı açmayı düşünüyorum.Fakat davayı isbat konusunda takıldım.Çok kısa bir süre evli kaldıkları için tanık yok.Davaya müvekkilin katılmaması davayı uzatır mı,uygulamayla ilgili bilgi ve görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.Saygılarımla

Sayın Meslektaşım,

Müvekkilinizin evlilik tarihinden sonra felç geçirmiş olması maddi somut bir delildir. Doktor raporları, hastahane kayıtları...Davalının davranışlarının bu hastalıktan sonra değiştiğine ilişkin iddialarınızın samimi bulunmasına yardımcıdır.

58 yaşındaki, felç hastası bir insanın, sıcak yuvasından eşinden ayrılmak üzere dava açması normal değildir.Hatta bu takati bulabilmesi düşünülecek son şeydir. Bu insan bu davayı açıyorsa MECBUR kalmıştır HAKLI gerekçesi vardır şeklinde öncelikli olarak düşünülmelidir diye düşünüyorum

Davaya müvekkilin katılmaması davayı uzatmaz, siz varsınız.

Kolay gelsin, iyi şanslar...

Saygılarımla.

Alıntı: Yazan av-ufuk Sayın Meslektaşım, Müvekkilinizin evlilik tarihinden sonra felç geçirmiş olması maddi somut bir delildir. Doktor raporları, hastahane kayıtları...Davalının davranışlarının bu hastalıktan sonra değiştiğine ilişkin iddialarınızın samimi bulunmasına yardımcıdır. 58 yaşındaki, felç hastası bir insanın, sıcak yuvasından eşinden ayrılmak üzere dava açması normal değildir.Hatta bu takati bulabilmesi düşünülecek son şeydir. Bu insan bu davayı açıyorsa MECBUR kalmıştır HAKLI gerekçesi vardır şeklinde öncelikli olarak düşünülmelidir diye düşünüyorum Davaya müvekkilin katılmaması davayı uzatmaz, siz varsınız. Kolay gelsin, iyi şanslar... Saygılarımla.

Paylaşımınız için çok teşekkür ederim öncelikle.Acaba doktor raporları ve hastane kayıtlarıda dosyaya ekleyip verebilir miyim.Daha sonra versem dvayı uzatır mı.Müvekkil davanın biran önce sonuçlanması istiyor.Saygılarımla

Sayın Meslektaşım,

Bence verebilirsiniz, felç görünürde anlaşılıyor olsa bile , evlilik tarihinden sonra gerçekleştiğine ilişkin ispat sağlar.

Hiç tanığınızın olmaması karşısında bu delil kullanılabilir.

Müvekkiller davanın hep bir an önce kendi lehlerine sonuçlanmasını isterler ...

Davalının ne diyeceğini de bir bekleyelim, bir şey demezse elinizde ne varsa onu kullanırsınız diye düşünüyorum.

Müvekkiliniz bir an önce üç yıllık sürenin başlamasını istiyor ise, o da sizin taktirinize kalır.Hiç uğraşmayabilirsiniz.

Saygı ile...

Alıntı: Yazan Av.Özlem PEKSÜSLÜ Paylaşımınız için çok teşekkür ederim öncelikle.Acaba doktor raporları ve hastane kayıtlarıda dosyaya ekleyip verebilir miyim.Daha sonra versem dvayı uzatır mı.Müvekkil davanın biran önce sonuçlanması istiyor.Saygılarımla

Üzücü bir durum ama, yalnızca felç geçirmiş olmak davanın kabulü için yeterli olmayacaktır. Şiddetli geçimsizliğe davalı eşin sebep olduğu kanıtlanmalıdır. Felç geçirdiğinde hastanede kaç gün kalındı? Bu zaman zarfında davalı eş refakatçi olarak kaldı mı? Kaç gün kaldı? Doktor, hemşire, hastabakıcılar, davalı eşin tutumu hakkında ne demektedir?Vs.vs. gibi delil olabilecek hususlar tarafınızdan değerlendirildi mi?

Delillerinizin tamamını dilekçenize eklemek size en azından bir duruşma avantaj sağlayacaktır.

Alıntı: Yazan av-ufuk Davalının davranışlarının bu hastalıktan sonra değiştiğine ilişkin iddialarınızın samimi bulunmasına yardımcıdır.

Ben de tekrar şu şekilde ifade etme gereği duyuyorum, tanık anlatımları ile tüm iddia ettiğiniz hususların desteklenmesi gerekir.

Sorunuzda hiç tanığım yok dediğiniz için ben de elinizde kalanları açmaya çalıştım.

Saygı ile.Tekrar kolay gelsin,iyi şanslar,,

Alıntı: Yazan av-ufuk Ben de tekrar şu şekilde ifade etme gereği duyuyorum, tanık anlatımları ile tüm iddia ettiğiniz hususların desteklenmesi gerekir. Sorunuzda hiç tanığım yok dediğiniz için ben de elinizde kalanları açmaya çalıştım. Saygı ile.Tekrar kolay gelsin,iyi şanslar,,

Bu durum da boşanma ihtimallerinin düşük olduğunu düşünüyorsunuz sanırım,umarım doğru anlamışımdır.Müvekkil rahatsızlığı nedeniyle boşanacağından çok emin,inandırmış kendini.Bu noktada terettüt ettim.Henüz davayı açmadım.Fakat davanın bu şekliyle de başka çıkış yolu yok diye de düşünüyorum.Saygılarımla

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2000/5912

K. 2000/7461

T. 5.6.2000

• BOŞANMA DAVASI ( Kadının Felçli Olması )

• KARI KOCANIN YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Birbirlerine Sadakat ve Müzaharetle Görevli Olmaları )

• FELÇLİ OLMAK ( Tek Başına Felçin Boşanma Nedeni Olmaması )

743/m.134,151

ÖZET : Karı koca birbirlerine sadakat ve müzaharetle görevli olup, tek başına felç boşanma nedeni sayılamaz.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece yerilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle karı-koca birbirlerine sadakat ve müzaharetle görevli olup ( MK. 151/3 ) tek başına felç boşanma nedeni olamayacağına göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanıma uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine peşin harcın mahsubuna oyçokluğuyla karar verildi. 5.6.2000
MUHALEFET ŞERHİ
Davalının yatalak olduğu, iyileşmenin tıbben mümkün olmadığı, felçli olan davacıyla cinsel ilişkiye girme olanağının bulunmadığı da ilmen ( Rapor ) gerçekleşmiştir. Tanıklar davacının 7 yıldır davalıya iyileştirmek üzere büyük bir çaba içinde olduğunu da açıklamışlardır.
Karı-koca arasında cinsel ilişki ortak yaşamın çok önemli bir öğesidir. Bu durumda kocanın yasa dışı cinsel ilişkiye girmesi büyük bir olasılıktır. Davalı kusurlu olmamakla beraber sevgi bağı koca yönünden nefrete dönüşmüştür. Kocayı ömrünün sonuna kadar yatalak bir eşe bağımlı tutmanın insani ve hukuki bir dayanağı yoktur.
Karı-koca arasında evlilik birliği elverişsiz hale gelmiştir. Elverişsizlik evlilik birliğini temelden sarsan madde olaylardandır. Kusursuz eşin kendisine bakıcı tutması ve geçimini sağlayacak miktarda yoksulluk nafakası kocanın desteğinden yoksun kalması nedeniyle yeterli miktarda maddi ödence verilmesi karı-koca arasındaki dengelerin bu şekilde düzenlenmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle boşanmaya karar verilmesi gerekir.
Sayın çoğunluğun görüşlerine bu nedenlerle katılmıyorum.

Alıntı: Yazan Av.Özlem PEKSÜSLÜ Bu durum da boşanma ihtimallerinin düşük olduğunu düşünüyorsunuz sanırım,umarım doğru anlamışımdır.Müvekkil rahatsızlığı nedeniyle boşanacağından çok emin,inandırmış kendini.Bu noktada terettüt ettim.Henüz davayı açmadım.Fakat davanın bu şekliyle de başka çıkış yolu yok diye de düşünüyorum.Saygılarımla

En azından bir tanık, evlenmelerine vesile olan biri, çok yakın anne ve ya babanın tanıklığı, ikinci evlilik ise, müvekkilinizin çocuklarıvarsa onların tanıklığı, şu anda kimin yanında ise belki onun tanıklığı, hastahanedekilerden birinin tanıklığı,eşin refakate kalmadığını söyleyebilecek komşu....

iyi olurdu....

Müvekkili oğlu kovduktan sonra şimdiki eşiyle evlenmiş,daha sonra şimdiki eşi kovunca oğlu yanına almamış.Kendi yaşlarında bir bey yardım amaçlı sahiplenmiş,onun yanında kalıyor.Saygılarımla

sayın meslekdaşım davacı olmak istiyorsanın,sizin dava sebebiniz, davalı eşin şiddetli geçimsizlik yaratması,müvekkilinizi evden kovması vs. olacaktır.Dolayısıyla sizin, müvekkilinizin felç geçirdiğini ispattan ziyade, karşı tarafın kusurlu eylemlerini ispat şeklinde bir yükümlülüğünüz var, bu sebeple de mutlaka tanık deliline ihtiyacınız bulunmakta.Size verilen cevaplar arasında,bir meslekdaşımın , hastane sürecinde davalı eşin refakatçi olmak ve/veya bakım yükümlülüğünü yerine getirmek konusunda hastaneden tanıklar bulabileceğiniz şeklindeki önersii yaratıcı bir öneri, bunu değerlendirin derim, ayrıca müvekkilinizin yakınlarının "kovulma" konusundaki bilgilerinden yararlanın, tanık delili yaratın, aksi halde müvekkilinizin felç geçirmesi sizin için bir dava sebebi olamaz.Eğer karşı taraf, müvekkilinizin felç geçirmesini , bir kusur isnadı olarak ortaya atarsa, "felç geçirmenin bir kusur olamayacağını" iddia edersiniz ancak, davada siz davacı olacaksanız davalının kusurlarını ispat durumundasınız.En kötü ihtimal ile 3 yılı düşünebilirsiniz ama bu halde de, davalı eşin ayrı yaşarken nafaka isteyebileceği ihtimalini düşünürsek yine de evliliğin yürümemesinde müvekkilinizin değil karşı tarafın kusurlu olduğunu ispat durumunda kalacaksınız.Bu noktayı iyi düşünmelisiniz.Kolaylıklar diliyorum.

Davayı açtım.Boşanmak dışında herhangi bir talebimiz yok.Davalı tarafta boşanmak istiyor.Fakat kusurun müvekkilimde olduğunu düşünmeye başladım.Davalı taraf boşanmak istiyor fakat mahkemede onlar da şikayetlerini bildirecekler.Bu durumda boşanma gerçekleşir mi?Vekalet ve yargılama masrafları kime yükletilir?Bilgi ve görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.Saygılarımla

Merhaba, çekişmeli boşanma davasında(şiddetli geçimsiz sebebiyle)tarafların ikrarı uygulamada ne derecede hakimi bağlıyor?

Paylaşımlarınız için şimdidn teşekkürler!

ikrar edilen hususlarla ilgili somut örnek verirseniz yardımcı olmaya çalışabiliriz.
örneğin(davacıyı sürekli dövdüğünü ikrar etmesi, yada onu aldattığını ikrar etmesi davanın seyrini değiştirir)
ama aramızda geçimsizlik var demesi hakimi bağlamaz.
Yani , karşı tarafça ileri sürülen vakaaların kabulü , ikrarı, davanın seyrini değiştirir. Ama şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davalarında, hakim, taraflar arasında geçimsizlik olduğuna kendisi kanaat getirmeli, bu konuda takdir etme yetkisi hakimindir.

Alıntı: Yazan FYLOZOF ikrar edilen hususlarla ilgili somut örnek verirseniz yardımcı olmaya çalışabiliriz. örneğin(davacıyı sürekli dövdüğünü ikrar etmesi, yada onu aldattığını ikrar etmesi davanın seyrini değiştirir) ama aramızda geçimsizlik var demesi hakimi bağlamaz. Yani , karşı tarafça ileri sürülen vakaaların kabulü , ikrarı, davanın seyrini değiştirir. Ama şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davalarında, hakim, taraflar arasında geçimsizlik olduğuna kendisi kanaat getirmeli, bu konuda takdir etme yetkisi hakimindir.

Müvekkil(davacı) davalı beni dövüp evden gitmesini istediğini söylüyor.Aynı zamanda evden ayrıldıktan sonra felç geçirmiş.Bunun yanı sıra davalı boşanmak istiyor fakat davacının kendini dövdüğünü onu evden kovmadığını hastayken onu bırakıp gittiğini,evin işlerini dahi yapmadığını belirtiyor.Ben davalıyı daha haklı gördüm Bu durumda boşanma gerçekleşir mi?Birde vekalet ücretinin akibeti ne olur bilgi verirseniz sevinirm.Teşekkürlür

Mk.184'e göre ikrar hakimi bağlamaz.

tarafların ikrarı hakimi bağlamayacaktır.Ancak hakimin geçimsizliğin olduğuna yönelik kanaat getirmesinde etkili olabilir

Özlem hanım, davalı-davacı neler yapmışlarsa mahkeme kanaatine göre bir karar verecektir ancak; yazdıklarınızdan hangisinin kimi dövdüğü kimin felç, kimin hasta olduğunu anlayamadım.

Sayın meslektaşım, bu iddialarınız (biliyorsunuzki boşanma davalarında en önemli delil tanıktır) tanıkla ispat etmeniz lazım. ancak, karşı tarafın tanıkları da, sizin müvekkilinizin davalıyı dövdüğünü, onu hasta iken bıraktığını, eve bakmadığını beyan ederlerse işiniz zor.
Eski MK göre kusurlu eş boşanma davası açamazdı, ancak yeni MK göre kusurlu eş boşanma davası açabilir ancak, davalıdan daha az kusurlu olması lazım.
İşiniz baya zor gözüküyor.(ama tanıklarınızla iddialarınızı ispat ederseniz, davalınında boşanmak istemesi hususuda gözönünde bulundurulursa, boşanma yönünde karar çıkabilir.
vekalet ücretine gelince, davanız kabul dilirse elbete lehinize vekalet ücretine hükmedilecektir.