idarenin zimmet alacağı

memur olan müvekkilin çalıştığı idari kurum müvekkil aleyhine bir miktar zimmet borcu çıkarmıştır.Bu zimmet miktarıda idarenin yaptığı soruşturma sırasında müfettişin yaptığı inceleme sonucu belirlenmiştir.Bu miktarında müvekkilden tahsili istenmektedir.Sonuçta bu bir idari işlem.Acaba bu idari işlemin iptali için idare mahkemesinemi yoksa bölge idare mahkemesinemi başvurulur?

Alıntı: Yazan av_omerolgun Sonuçta bu bir idari işlem.

Aşağıdaki Yönetmelik hükümlerini inceleyiniz:

19 Ekim 2006 Tarihli Resmi Gazete
Sayı: 26324

KAMU ZARARLARININ TAHSİLİNE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK
Kamu zararından doğan alacağın tebliği ve takibi
MADDE 10- (1) Kamu zararından doğan alacaklar, merkezde strateji geliştirme birimlerince, taşrada ise takibe yetkili birimlerce sorumluların ve ilgililerin bilinen adreslerine imzaları alınmak suretiyle veya 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir.
(2) Kontrol, denetim veya inceleme sonucunda tespit edilen kamu zararı alacaklarının sorumlulara ve ilgililere tebliğ işlemlerine, 7 nci madde gereğince yapılacak değerlendirme işlemlerinin tamamlandığı tarihten itibaren beş iş günü içerisinde başlanır. Tebliğde; borcun miktarı, sebebi, doğuş tarihi, faiz başlangıç tarihi, ödeme yeri, yedi günlük itiraz süresi, itiraz mercii belirtilerek, söz konusu tutarın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde ödenmesi istenir. İtiraz merkezde strateji geliştirme birimince, taşrada ise takibe yetkili birimin en üst yöneticisince on iş günü içerisinde sonuçlandırılır. İtiraz ve itirazı değerlendirme süresi bir aylık ödeme süresini etkilemez.

(6) Kamu zararı alacaklarının yapılan tebligata rağmen sorumlular ve/veya ilgililerce süresinde rızaen ödenmemesi halinde ilgili alacak takip dosyası, sürenin bitiminden itibaren beş iş günü içerisinde, alacağın hükmen tahsili için, strateji geliştirme birimi veya taşradaki ilgili takip birimince kamu idaresini temsile yetkili hukuk birimine gönderilir.

Zimmet doğan kamu zararının tahsil ve tazmin için kurum avukatlarınca adli yargıda dava açılır. Dava açmadan önce gönderilen ihbar ve ihtar yazısının idari dava konusu olabilecek idari işlem kimliğinde olmadığını düşünüyorum.

"Zimmet" sözcüğünü kullandığınıza göre konuyu TCK açısından da düşünmenizi öneririm. Eğer bu sözcüğü TCK'daki anlamı ile kullandıysanız müvekkilinzin parayı bir an önce ödemesinde yarar vardır (TCK Md. 248).

Müvekkil belediyenin katılan olduğu, önceki belediye başkanı ve bir memur hakkında Ağır Ceza Mahkemesinde halen derdest olan zimmet davası mevcuttur. Yalnız başkan görevi ihmalden yargılanmaktadır. Ancak ceza davasının sonucunu beklemeden zimmetle ilgili olarak; haksız fiil nedeni ile müteselsilen ve müştereken sorumlu oldukları nedeni ile her ikisi hakkında tazminat davası açmayı düşünüyorum.
(Ayrıca başka bir açıdan bakarsak; haklarında icra takibi başlatıp, eğer itiraz ederlerse itirazın iptali davası açmam sizce mümkün müdür?)
Soruşturma aşamasında alınan iki bilirkişi raporunda ufak da olsa zimmet miktarı farklı çıkmıştır. Bu durumda fazlaya ilişkin haklarımı saklı tutarak kısmi dava açabilir miyim? yoksa raporlardan birisini esas alıp ona göre mi dava açmam gerekiyor?
Faiz hususunda ise; zimmet tarihinden itibaren mi faiz istemem gerekiyor ve bu faiz adi kanuni faiz mi olacak?