|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
27-10-2011, 15:37 | #1 |
|
Anlaşmalı boşanmada ıslah
Merabalar
Özetle davacı taraf müvekkilime önce anlaşmalı boşanmada davası açıyor ve TMK 166. maddesine dayanıyor, fakat biz cevabımızda müvekkilimizin boşanmak istemediğimizi yazıyoruz, buna karşılık davacı taraf yazdığı cevaba cevap dilekçesinde ise dava dilekçelerinden tamamen farklı bir dilekçe yazıyolar ve hiç bahsetmedikleri konulara deyiniyorlar ve TMK 161 ve 166. maddeleri dayanak gösteriyolar, acaba bu ıslah anlamınamı geliyor yoksa davayı genişletmek mi oluyor. Şimdiden Teşekkür Ederim. |
27-10-2011, 16:07 | #2 |
|
Davayı genişletmek durumu söz konusu aksi halde ıslah ediyorum denmesi ve yeni dava dilekçesi hazırlaması gerekecekti.Ön incelemede davayı genişletmesine itiraz edersiniz,kolay gelsin!
|
27-10-2011, 17:03 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Benim kanaatim şu yönde: "Anlaşmalı boşanma" konusu ayrı bir sebep ve madde olarak değil de, genel boşanma sebebi olan "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" konusunda düzenlenmiştir. Ancak, taraflar arasındaki boşanmaya dair anlaşmanın "geçimsizlik, terk vs..." nedenlerine bağlı olması önemli değildir; yani anlaşarak boşanmanın altında yatan temeli mutlaka özel olarak sayılan boşanma sebeplerinden herhangi birine dahil etmek gerekmez, ve bu çoğu zaman mümkün olmayabilir!.. Bu nedenle, tarafların aralarında anlaştıklarına ilişkin protokol dava dilekçesine eklenmiş olmasına karşın duruşma esnasında davalı anlaşarak boşanmaktan vazgeçtiğini beyan etmiş veya bunu davaya cevap ile ileri sürmüşse, duruşma ertelenir ve davacı boşanma sebepleri ile gerekçelerini (vakıaları) ve buna ilişkin delillerini bildiren dilekçesini dosyaya sunabilir. Yani, anlaşmalı boşanmanın şartları gerçekleşmediğinden, hakim, taraflardan davaya ilişkin vakıalar ve delillerini bildirmelerini isteyip (süre verip), delillerini bildirdikleri takdirde bunları toplayıp sonucuna göre karar vermelidir. Bu durumda, davacının vakıaları (boşanma sebep ve gerekçelerini) bildiren bir dilekçe vermesinde usulen bir sakınca bulunmamakta; bunun illa ıslah yolu ile ileri sürülmesi de gerekmemektedir. Eğer ki dava "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" boşanma sebebine ilişkin açılmış olup da duruşmada "terk" sebebine dayanılsa idi; bu, davanın genişletilmesi yasağına takılacaktı... Ancak böyle bir durumun varlığı halinde "ıslah ile dava konusu vakıaların değiştirilmesi" gerekecekti... |
27-10-2011, 17:12 | #4 |
|
Sayın Caner Bey
Davacı taraf müvekkilimin rızası olmadığı halede sanki rızası varmış gibi anlaşmalı boşanma davası açmış müvekilimin dava açıldığında bile çok sonra heberi olmuş, yani ortada tarafların anlaştıklarına dair bir protokol yok, müvekkili ikna edip hemen boşanma istiyeceklerdi fakat kabul etmeyince cevaba cevap dileklceleri dava dileçelerinden çok farklı oldu tabi birde dayanak madde eklediler bu genişletme sayılırmı sızce. |
27-10-2011, 17:17 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Görüş
Dayanak madde eklemeleri iddianın genişletilmesi anlamına gelmediği gibi ıslahı da zorunlu kılmaz diye düşünüyorum. Saygılar. |
27-10-2011, 17:28 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Dava dilekçesinde anlaşmalı boşanmaya ilişkin hiçbir sebep; mesela "anlaşmazlık, geçimsizlik, kavga, fikri uyuşmazlık...vs..." gibi tek kelime ile bile olsa hiçbir neden (olay) belirtilmemiş mi? Olay bu şekilde ise kanımca cevap değişecektir.. Ortada boşanmaya ilişkin bir protokol olmadığına, ve böylece taraflar arasında anlaşmalı boşanmaya ilişkin bir irade hiçbir zaman olmadığına göre; davacının boşanmaya ilişkin gerekçelerini "ıslah yolu ile" ileri sürmesi gerekmelidir diye düşünüyorum!.. Esasında bu durumda, davalı davanın genişletilmesine muvafakat etmediğini bildirir ve davacı da ıslah yolu ile davaya ilişkin vakıaları bildirmezse; usulüne uygun dava dileçesi bulunmadığından davanın usulden reddi dahi gündeme gelebilir kanısındayım!.. |
27-10-2011, 17:38 | #7 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın İlhan ERDEN'in de belirttiği gibi "dayanak madde eklenmesi" davanın genişletilmesine girmez; ancak dava konusu vakıaların değiştirilmesi davanın genişletilmesine girer ki, buna muvafakat olmazsa ıslah ile ileri sürülmek gerekir.. |
27-10-2011, 21:15 | #8 |
|
Caner Bey'in görüşlerine katılıyorum. Anlaşmalı boşanma olmadı ise dava çekişmeli hale gelir ve bu kerre buna göre tarafların vakıa ve delil ikamesi mümkündür, usule aykırılık yok burda.
Saygılar. |
28-10-2011, 11:11 | #9 |
|
Ama soruda şiddetli geçimsizlik olarak belirtilen boşanma sebebi ZİNA olarak genişletilmiş oluyor,bence itiraz edilmeli
|
28-10-2011, 11:22 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Dava, TMK.m.166/3'de belirtildiği üzere, yasal "sarsılmış sayılma" karinesi çerçevesinde açılmış ise ve ilk duruşmada hakim boşanma ve yan sonuçları üzerinde anlaşma olgusunu tesbit edemediğinde, çekişme husule gelir ve artık karar kılmak için hakimin "dava malzemesine" (HMK.m.25) ihtiyacı vardır. Bu usuli duruma göre hakim TMK.184'ün yol göstericiliği altında, taraflara delilllerini bildirmek üzere süre vermelidir. Hülasa, kanımca bir genişleme yoktur. Saygılarımla. |
28-10-2011, 11:33 | #11 |
|
Bir Yargıtay Kararı
T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi Esas: 2009/10362 Karar: 2010/11112 Karar Tarihi: 07.06.2010 Davalı baba, velayeti kendisine bırakılan müşterek çocuk konusunda davacı anne ile kişisel ilişki kurulmaması koşuluyla anlaşmalı boşanma davasını kabul etmiştir. Tarafların müşterek çocukla anne arasında kişisel ilişki kurulması hususunda anlaşmaları gerçekleşmemiştir. Taraflar tek bir konuda anlaşamamış olsalar dahi, Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi uyarınca delil toplanmadan karar verilemez. Bu gibi hallerde tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde delilleri toplanıp Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinin 1, 2. ve 4. fıkralarına göre değerlendirme yapılmalıdır. Türk Medeni Kanunu'nun 166/3. maddesi şartları oluşmadan, tarafların delilleri sorulmadan ve gösterilen deliller toplanmadan ve varsa tanıkları dinlenmeden olayların varlığının kabulü sonucu boşanmaya karar verilmesi usul ve yasa hükümlerine aykırıdır. Sonuç: Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeplerle BOZULMASINA temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 07.06.2010 |
28-10-2011, 12:10 | #12 | |||||||||||||||||||||||
|
Eklediğim Yargıtay kararı ile birebir örtüşen görüşünüze katılmaktayım. |
28-10-2011, 12:12 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
"Anlaşmalı boşanma" dava dilekçesinde geçimsizliğe ilişkin bir olay belirtilmesine gerek yoktur. Anlaşmalı boşanma davası olarak açılmış bir davada taraflar herhangi bir konuda anlaşamazsa, dava "çekişmeli" olarak görülmelidir. Bu konuda THS'ye karar aktardığımı anımsıyorum. Bu nedenlerle, (Eğer doğru anladıysam)"ıslah yapılmalı" şeklindeki görüşünüze katılmıyorum. |
28-10-2011, 15:05 | #14 |
|
Yeni HMK ile birlikte taraflar dört dilekçe aşamasında 'iddianın ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi' yasağına tabi değildir. Bir daha araştırın bence.
|
28-10-2011, 15:39 | #15 |
|
Evet doğru HMK m.141 uyarınca taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe;ön inceleme aşamasında ise karşı tarafın Açık Muvafakati ile iddi ve savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler...
|
28-10-2011, 18:42 | #16 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Merhaba Suat Bey... Haklısınız, yanlış anlaşılabilecek şekilde yazmışım Teşekkür ediyorum... Şöyle ki: Sizinle aynı fikirdeyim; anlaşmalı boşanma dava dilekçesinde sebep belirtilmesine gerek yoktur ve anlaşamama halinde dava çekişmeli hale gelir; bundan sonra ise boşanma sebeplerini belirtmek için "ıslah"a gerek yoktur.. Ancak anlaşmalı boşanma da olsa bazen davacı dava dilekçesinde boşanma gerekçesi olan olayları da açıklayabiliyor; ama neticesinde yine protokol çerçevesinde 166/3'e göre boşanma talep ediyor. O yüzden dava dilekçesinde sebep belirtilmiş mi diye sordum.. "Olay bu şekilde ise cevap değişecektir... ıslah gerekmelidir..." şeklindeki beyanım "sebep belirtilip belirtilmediği" ile ilgili değil.. Hemen akabinde yazılmış olması yanlış anlaşılmaya sebebiyet verebilir; bu yüzden bu hususu belirtmek isterim.. Tekrar teşekkür ederim.. "Cevap değişecektir; ıslah gerekmelidir..." şeklindeki cevabım aşağıdaki konu ile ilgilidir: Soruya ilişkin;
şeklinde açıklama yapıldığı için;
cevabını verdim emin olmamakla beraber Tereddütteyim Hala emin değilim... "Islah ile ileri sürülmesi gerekmelidir" dedim ama... Böyle bir durumda, taraflarca düzenlenip imzalanmış ve duruşma esnasında ise üzerinde anlaşılamamış bir protokol hiç yoksa, cevabınız ne olur? Teşekkür ederim... |
28-10-2011, 22:40 | #17 |
|
Benzer bir dava da bende var.Protokolle ilgili bir durum söz konusu.
Karşı taraf sanki müvekkilimle anlaşmış gibi bir protokol yazmış altını sadece kendisi imzalamış ve mahkemeye sunmuş ve anlaşmalı boşanma davası açmış.Fakat müvekkilimin bundan haberi yok.Duruşmada müvekkilim bu protokolü kabul etmedi.Karşı taraf ise yeni bir protokol (mali durum,velayet vs.) hazırlayacağını söyledi.Hakim bu protokolün boşanmanın fer'i olmaması dolayısıyla harçlandırılması gerektiğini söyledi.Anlaşmalı boşanmada bu protokolün harçsız olması gerekmez mi?Bununla ilgili herhangi bir yargıtay kararı da bulamadım.Cevap verecek meslektaşlara şimdiden teşekkür ederim. |
29-10-2011, 14:12 | #18 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben böyle bir durumu ilk sizden duyuyorum... |
29-10-2011, 14:14 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben de yeni duydum. Yargıtay'ın da duymuş olacağını sanmıyorum. O nedenle karar yoktur. Ancak meslektaşımızın davası nedeniyle bir karar verebilirler. |
29-10-2011, 14:23 | #20 | |||||||||||||||||||||||
|
Birebir aynısını yaşadık. Davacı ve davalı ofise geldiler. Anlaşmalı boşanmak istediklerini söylediler. Protokole yazılmasını istedikleri talepleri belirttiler. Protokolü duruşma günü imzalayacaklarını söylediler. Davay "anlaşmalı boşanma" olarak açtık. Ve geçimsizliğe ilişkin hiçbi laf da etmedik(Rencide olunmasın diye). Dava dilekçesi karşı yana ulaşmadan, talepler artmaya başladı ve davalı kadın "anlaşmalı boşanmadan" vazgeçti. Davaya cevap dilekçesinde ise neler vardı, neler. İlk duruşmaya girdik. Davalı vekili de vardı. Biz davaya TMK 166 ıncı madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle devam olunmasını talep ettik. İtiraz gelmedi ve devam olundu. İlk mesajımdaki görüşüm devam etmektedir. |
29-10-2011, 14:32 | #21 | |||||||||||||||||||||||
|
(Davaya cevap dilekçesinde ise neler vardı, neler.) Hahhaaa Evet; şimdi emin oldum (yanlış düşünmüşüm ) Teşekkür ederim... |
29-10-2011, 16:29 | #22 |
|
Merhaba, benim de bu tarz davalarım oldu. Protokolden dönülen, anlaşılacak denildiği halde anlaşılamayan ve çekişmeli devam eden davalar...
Dava açma aşamasında yani tevzi işlemleri sırasında, dosyada protokol yoksa, tevzi bürosu, direkt çekişmeli boşanma olarak niteleme yapmakta ve dosyayı bu şekilde mahkemesine göndermektedir. Protokol, anlaşma işi ciddiye binince de hakimle görüşerek duruşma gününü öne aldırıyorum. Anlaşmalı boşanma konusu TMK md. 166'da yani evlilik birliğinin temelinden sarsılması maddesinde düzenlendiği için ayrıca temelinden sarsılmaya/şiddetli geçimsizliğe dair bir beyanın bulunup bulunmamasının bir önemi zaten yoktur. Ancak şimdi şöyle bir durum var. HMK'da da(119) HUMK'da da(179) iddianın dayanağı olan tüm vakıaların açık özetinin belirtilmesi gerekliliği vardır. Ancak ikisi arasındaki fark HUMK'da HMK'da olduğu gibi bunun olmamasının açık bir yaptırıma bağlanmamış olmasıdır. Hali hazırdaki yeni kanunumuz olan HMK'da bu hususun olmaması yaptırıma bağlanmıştır.Yani bunun olmaması, tamamlanması mümkün olan eksiklikler arasında sayılmamaktadır. Yaptırımın ne olduğu açık olmamakla birlikte tamamlanması mümkün olan bir eksikliğin tamamlanmaması halinde olacak yaptırım, hiç şüphesiz ki tamamlanması mümkün olmayan yaptırım hakkında da söz konusu olacaktır. Yani dava için, daha başlangıçta davanın açılmamasına karar verilmiş sayılacaktır. Peki HMK 141 karşısında 119/2' nin ne hükmü kalıyor ki? Yani demek istiyorum ki, eskiden kimse rencide olmasın, sessiz sedasız hallolsun, hakim bile geçimsizliğin G sini aman duymasın diye ısrar eden müvekkillerimiz nedeniyle gerçekten de hiç bir olaydan bahsetmeden dava açabiliyorduk. Şimdi de anlaşmalı boşanma kesinse bunda sorun yok. Ancak şimdi; işler sonradan değişirse, genişletebilmekten yani 141'den bahsedebilmek için en azından genel de olsa 1-2 olaya değinmek gerekmez mi? |
31-10-2011, 23:34 | #23 | |||||||||||||||||||||||
|
Anlaşmalı boşanma dilekçesinde genel hatlarıyla evlilik birliğinin temelden sarsıldığına ilişkin bilgiler vermek en doğrusu bence ama 141 ön incelemeye kadar genişlet değiştir diyor |
01-11-2011, 15:16 | #24 |
|
Dava dilekçesinde boşanma hususunda tarafların anlaştığından bahisle anlaşmalı boşanma talep ediliyor. Hukuki Neden; Şiddetli geçimsizlik. Cevaba cevap dilekçesinde zinadan da bahsediliyorsa bu başka bir hukuki sebeptir. Islah yapılmadan ileri sürülmesi mümkün değildir.
|
01-11-2011, 15:26 | #25 | |||||||||||||||||||||||
|
Davayı 161 inci(zinaya)maddeye dayanarak değil de,166 ıncı maddeye(evlilik birliğinin sarsılması) dayanarak açsak ve sadece davalının zina yaptığını iddia etsek ve kanıtlasak, ne karar verilecektir? |
01-11-2011, 15:38 | #26 |
|
Bence ispat edilen zina olayının evlilik birliğini temelinden sarsıp sarsmadığına bağlıdır bu sorunun cevabı. Ya da belki de değildir. Kafam karıştı. Ama;
Davayı 161 inci(zinaya)maddeye dayanarak değil de,166 ıncı maddeye(evlilik birliğinin sarsılması) dayanarak açsak ve sadece davalının zina yaptığını iddia etsek ve davalı davanın genişletildiğini söyleyip itiraz etse, ne karar verilecektir? |
01-11-2011, 16:15 | #27 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben davalının karı-koca gibi yaşadığını ispatlamakta zorlanıyorsam ve fakat 3 üncü kişiyle ilişkisini ispatlayabiliyorsam neden davayı riske atayım. Aynı şey TMK 162 inci maddeye dayalı (Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış) dava yerine yine 166 ıncı maddeye dayanarak dava açmakta da sözkonusudur. Bir davranışın evlilik birliğini sarsabileceğinden eminim ama hakimin kriterlerine göre olup olmayacağından emin değilsem, niye 166 ıncı maddeye göre açamayayım. Hakim buna rağmen 162 inci maddeden mi, yargılamayı yürütecektir. |
01-11-2011, 16:19 | #28 |
|
Katkı ve Yorum
Diğer maddeler mahsus (özgü) ve başlıbaşına boşanma sebebidir; m.166 ise daha bir yargısal takdiri yoruma açık, her bir somut dosyada eşlerin statü ve durumlarına göre değişkenlik arz eden genel bir boşanma maddesi ve sebebidir.
Saygılarımla. |
02-11-2011, 10:00 | #29 | |||||||||||||||||||||||
|
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Anlaşmalı boşanmaya yanaşmamak- Dava sebebini ıslah | erkoo1733 | Meslektaşların Soruları | 4 | 24-09-2008 13:40 |
Anlaşmalı Boşanmada Mal Paylaşımı | beyazbulut | Meslektaşların Soruları | 4 | 20-01-2008 01:34 |
boşanmada davasında ıslah | güneşhukuk | Meslektaşların Soruları | 1 | 08-09-2007 11:50 |
Boşanmada İslah | recepbarlas | Meslektaşların Soruları | 3 | 04-03-2007 03:03 |
anlaşmalı boşanmada nafaka | asener | Hukuk Soruları Arşivi | 4 | 31-08-2006 09:22 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |