Baba Anneyi Öldürdüğünde Ortada Kalan Çocuklar İçin

Yaşanan bir kavga sonucunda baba tabancasıyla karısını öldürüyor.Ortada üç tane çocuk var ve üçü de 18 yaşından küçük.Ve tabiki baba hapishanede şuan.Çocuklar ise babaannede.Yıllardır sinir ilaçları kullandığı bildirilen sanığın ADLİ TIP KURUMU'NDAN gelecek olan raporu bekleniyor.Sayın meslektaşlarım benim sorum şu olacak:Ölen eşin kendi ailesi, 20 senedir kızlarının çalışarak sanığı mal mülk edindirdiği iddiasında ve sanığın üzerinde bulunan 2 ev gerçekten evlendikten sonra alınmış.Ayrıca kadının onlarca küçükbaş hayvanı, altını ,parası da olay sonrası , sanığın ailesi tarafından alınmış ve satılmıştır.Bu durum için birçok tanık var.Ortada kalan çocuklar yararına , ortadan yokedilen bu taşınır mallar için ve halen sanık baba üzerinde kayıtlı taşınmazlar için ne yapabilirim?

babanın aileyi temsil yetkisinin kısıtlanmasını yada kişinin kısıtlanmasını talep edebilirsiniz. ama bunun için önce çocuklara kayyum atanması gerek.

Babanın mahkum olması ile velayet hakkını kullanması imkansız hale geleceğinden,hukuken de velayetten yasaklı duruma geleceğinden; çocuklara vasi tayin edilmesi,vasilik tayini için başvuru yapılmakla birlikte aynı zamanda,vasi olarak hareket edecek olan kişinin,vesayet kararını bilahare ibraz etmek üzere ve yetki belgesini sunmak üzere,sözkonusu malların gerçekte kadına ait olduğunun tesbitine yönelik tapu iptal ( alıcının gerçekte kadın olduğu,ancak tapudaki işlemde işlerinin yoğunluğu nedeniyle kocanın alıcı göründüğü,asıl alıcı ve tapu sahibi sıfatının kadına ait olduğundan bahisle mevcut tapu kaydının iptalini istemek mümkündür,veya tapunun iptali ile öla kadın adına tesciline,bu talep kabul edilmediği takdirde mülkler değerinde alacak davası olarak terditli dava açılıp devirlerinin önlenmesi için tedbir istenebilir)davası açması ( Asliye Hukuk mahkemesine) veya sulh hukuk mahkemesine vasilik tayini için yapılan başvuru ile; ileride açılacak davaların ve tehlikenin boyutunun,doğabilecek zararların ve hak kaybının çocuklar yönünden ulaşabileceği boyutlar nazara alınarak vasilik tayini için başvuru ile birlikte bu mallar için ihtiyati tedbir talep edilebilir.

Hukuk bir derya.Yüksek Yargıtayca somut olayların içtihatlara yansıtılmaması nedeniyle biz hukukçular bu deryanın maviliğinden çok az faydalanmak imkanını buluyoruz..Gerçekten ilginç bir olayı buraya taşıdığınız için size öncelikle bu nedenle teşekkür etmeliyiz.
Sanırım siz öldürülen maktulenin sevenlerinin (anne babasının vb) vekili sıfatıyla soru sormuşsunuz.Hakikaten de, saçını süpürge ederek ailesine (eşine) mal kazandırmış bir kadını öldürene (kocasına ) bu malın (zenginliğin) kalmasına göz yumulması, toplumun maşeri vijdanını yaralayan bir durum olacaktır.Kannatimce, öncelikle kocanın, öldürülenin eşi olsa bile onun mirasçısı olamayacağı,mirasının sadece müşterek çocuklara kaldığına dair veraset ilamı çıkarmakla işe başlanmalıdır.Bundan sonra ise, katil kocanın üzerinde kayıtlı mal varlığından muris kadına ait (ve tabii ki elden çıkarılmışlar dahil) olanların veya düşenlerin tesbiti düşünülebilir.Bu yol denendiğinde, menfaat çatışması nedeniyle, babanın velayet hakkını kullanamayacağı gerekçesiyle , reşit olmayan çocuklara vasi tayini istenecektir.Tayin edilecek vasi de, sanırım katilin babası vs değil, muris maktulenin (onun hatırına yakışır bir şekilde sevenlerinden biri mesela) anne veya babası -küçüklerin dedesi vb - olacaktır

Bu konu kapsamında,devletin nafaka yükümlülüğüne ilişkin eski MK M 276- 277 ( Yeni MK M 350) hükümlerine de değinmekte yarar var.

Anneleri öldürülmüş ve babaları cezaevinde bulunup, mahkumiyet hükmü ile birlikte velayet hakkından da yasaklanacak olan küçük çocukların bakım ve giderleri MK m 350 hükmü gereğince devletçe karşılanması gerektiğinden,çocuklara atanacak vasi tarafından hazine aleyhine nafaka davası açılması mümkündür.

M.K. M 350 : ( Eski MK M 276-277)

" Velayetin kaldırılması halinde ana ve babanın çocukların bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülükleri devam eder.
Ana ve baba ile çocuğun ödeme gücü yoksa bu giderler Devletçe karşılanır."

Konu İle İlgili Bir İçtihat :

DEVLETİN NAFAKA YÜKÜMÜ
ANA-BABA NAFAKA ÖDEMEKTEN ACİZ İSELER, DEVLET NAFAKA YÜKÜMLÜSÜ OLUR.

".. Ana ve baba kudretlerine göre çocuğunu yetiştirmekle yükümlüdür.
Velayeti nez edilen ana ve baba çocuğun iaşe ve terbiye masraflarını evvelce olduğu gibi karşılamak ile yükümlüdür.Bu masraflar,ana ve baba ile çocuk,ödemeden aciz iseler,Devletçe tesviye edilir.(MK M 277) Ananın nafaka ödeyebilecek hiçbir gelire sahip olmadığı gerçekleşmiş olduğuna göre,ananın nafaka ödemesine karar verilmesi yanlıştır."

2 HD 24.5.1993 5139/5481
----------------------------------------------------