|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
04-04-2007, 15:22 | #1 |
|
ölünceye kadar bakma sözleşmesi
hepinize iyi çalışmalar diliyorum.Sormak istediğim husus Şu:
Müvekkilin babası vefat etti ve müvekkil çıkardığı veraset ilamında murise ait evin ölünceye kadar bakma sözleşmesiyle 2.eşine verildiğini öğrendi.Ayrıca murise ait paralarında hesabında olmadığı ortaya çıktı.Karı koca arasında bu sözleşmenin yapılamıyacağını hatırlıyorum ama ilgili yargıtay kararını bulamadım.Zaten eşler evlilik birliği içinde birbirlerine bakmakla yükümlü olduklarından bahisle bu tarz sözleşmelerin muvazalı olduğu kabul ediliyor hatırladığım kadarıyla.Bu konu hakkında bilgisi olan arkadaş varsa ve cevap yazarsa sevinirim.Ayrıca şunu da sormak istiyorum bu sözleşmenin muvaza nedeni ile iptalini istemek için bir süre söz konusu mu? müvekkilin babası tamamen mal kaçırma kastıyla hareket edip bankadaki parasınıda hesabından boşaltmıştır.Bu paranında geri dönüşümü mümkünmüdür?Şİmdiden teşekkürler. |
04-04-2007, 15:34 | #2 |
|
Tarafların karı-koca olması halinde emsal (Yapılabileceğine dair):
*** [*]ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ[*]EVLİLİK BİRLİĞİNDE KARI KOCANIN HAKLARI VE VAZİFELERİ Medeni Kanun hükümleri gereğince karı kocanın birbirlerine bakıp gözetme yükümlülükleri bulunmakta ise de, bakım sözleşmesinin taraflarının karı koca olması sırf bu nedenle sözleşmenin geçersiz sayılmasını gerektirmez. (743 s. MK. m. 151) (818 s. BK. m. 511) Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 9.3.1999 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakma akdi gereğince tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.5.2001 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, 16.4.1994 tarihli düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkeme; davanın reddine karar vermiş, hükmü; davacı vekili temyiz etmiştir. Bakım sözleşmesinin tarafları karı-kocadır. Bakım alacaklısı Bekir Avcı 16.4.1994 tarihinde noterde düzenlenen ölünceye kadar bakma akdi ile dava konusu taşınmazları karısı davacıya temlik etmiş; 2.6.1994 tarihinde de ölmüştür. Eldeki dava ile davacı (bakım borçlusu) bu sözleşmeye dayanarak bakılacak olan kocası Bekir´in kardeşleri Durmuş, Fatma ve Yusuf mirasçılarını dava ederek tapu iptali ve tescil istemiştir. Her ne kadar, Medeni Kanun hükümleri gereğince karı kocanın birbirlerine bakıp gözetme yükümlülükleri bulunmakta ise de, bakım sözleşmesinin taraflarının karı koca olması sırf bu nedenle sözleşmenin geçersiz sayılmasını gerektirmez. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi iki yana borç yükleyen, karşılıklı edimleri havi, talih ve tesadüfe bağlı bağımsız bir sözleşmedir. Bu itibarla; akdin düzenlenmesinden sonra bakılacak olanın az veya çok yaşaması bakım alacaklısının bakılmadığı anlamına gelmez. Sağlığında bakılıp gözetilmediği yolunda bir iddiası bulunmayan miras bırakanın, halefi olan mirasçılarının aksini ileri sürmesi de iyiniyet kuralları ile bağdaşmaz. Dosya kapsamına ve yapılan zabıta araştırmasına göre, bakılacak olanın felç hastası olduğu, baston ve davacı eşinin yardımı ile gezdiği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca; bakılacak olanın ölünceye kadar bakma akdi yaparak kendisine baktırmak istemesi doğal ve yaşamın olağan akışına uygundur. Açıklanan bu hususlar dikkate alınmadan yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 13.11.2001 gününde oybirliği ile karar verildi. |
04-04-2007, 15:38 | #3 |
|
Tenkisinin istenebilmesi için, saklı pay kurallarını ihlal kastının açık biçimde kanıtlanması gerektiğine, normal koşullarda ivazlı akitlerden olmakla , yukarıdaki unsur kanıtlanmadıkça tenkisinin istenemeyeceğine dair emsal:
*** HD 02, E: 2003/002481, K: 2003/003961, Tarih: 20.03.2003 [*]SAĞLARARASI TASARRUFUN TENKİSİ[*]ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA AKDİ[*]BAKIP GÖZETME BORCU[*]BAKIM ALACAKLISI[*]NAFAKA BORÇLUSU İLE ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA AKTİ YAPMA 1-Şartları gerçekleşmeden murisin tasarrufunun tenkisi istenemez. 2-Ölünceye kadar bakma akitlerinde bakım alacaklısı için özel bir kişilik şartı getirilmemiş olup, nafaka alacaklısı olabilecek kimseyle dahi bu akit yapılabilir. Bakım borçlusunun akit sonrası çok kısa bir süre yaşamış olması dahi tek başına tenkis sebebi olamaz. (4721 s. MK. m. 565) (818 s. BK. m. 511, 514) (743 s. MK. m. 507) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 17. maddesi uyarınca, mirasçılık ve mirasın geçişi, miras bırakanın ölümü tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir. Medeni Kanunun 507. (4721 S. TMK. 565) maddesinde murisin hangi sağlar arası tasarrufları hakkında tenkis istenebileceği açıklanmıştır. Bu maddenin 4.fıkrasındaki şartlar, kesin bir biçimde ispatlanmadıkça murisin yaptığı ölünceye kadar bakma akitleri ivazlı tasarruflardan olup, tenkisi istenemez.Ölünceye kadar bakma akti, niteliği itibariyle güvence sağlayan bir akittir. Bakıp gözetme borcunun kapsamı ne aktin başında ne de devamı sırasında belli olmayıp, bakım alacaklısının hayatı boyunca oluşacak şartları tayin eder. Esasen ölünceye kadar bakma aktini hizmet aktinden ayıran unsurda bu yöndür. Borçlar Kanununun 511. maddesi, bakım alacaklısı yönünden gerçek kişi olması dışında özel bir nitelik öngörmemiştir. Bakım alacaklılarının akit anında özel bakıma muhtaç durumda olmasını aramak kanunda bulunmayan bir unsur ilave etmek olur. Aksi kararlaştırılmadıkça aktin, bakım alacaklısına sağladığı menfeatler sosyal duruma uygun ikamet, beslenme ve giyinme, görüp gözetme gibi ihtiyaçlarının karşılanmasıdır[B.K.514]. Bu ihtiyaçların karşılanmasını sağlayacak maddi desteğin ne olacağını önceden kestirmek mümkün olamaz. Hayatın idamesi için gerekeli asgari şartları sağlayacak nafakaya borçlu olabilecek kimse ile ölünceye kadar bakma akti yapmayı engelleyen bir kanun hükmü yoktur. Kaldı ki bu aktin hedefi nafaka veya ahlaki görevleri kadar bir maddi destek elde etmek değil, tarafların bilhassa bakım alacaklasının sosyal durumuna uygun bir bakım elde etmektik.Bu sebeplerle mirasçı olabilecek kimselerle yapılmış olan ölünceye kadar bakma aktinin in´ikadı sırasında özel bakıma muhtaç bulunmamak veya akitten sonra çok kısa yaşamak, bu aktin mahfuz hisse kurallarını bertaraf maksadına matuf olduğunu kabule yeterli değildir. Sözleşmesinin mahfuz hisse kurallarını bertarafa yönelik olduğu yönünde başka bir delil yokken tenkise karar verilmesi doğru bulunmamıştır (Y.H.G.K.16.3.1988 günlü ve 814-247 sayılı kararı). SONUÇ: Davalının temyiz itirazının bu sebeple kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oybirliği ile karar verildi. 20.03.2003 |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
ölünceye kadar bakma akti-tapu iptali | lawyerrr | Borçlar Hukuku Çalışma Grubu | 15 | 03-12-2013 16:59 |
Ölünceye kadar bakma akdinin iptali-Tescil-Tenkis def'i | Av. Şehper Ferda DEMİREL | Miras Hukuku Çalışma Grubu | 34 | 06-07-2012 15:28 |
ölünceye kadar bakma sözleşmesinde şartlar | ocean10 | Meslektaşların Soruları | 16 | 17-06-2009 08:39 |
Vasiyetname Ve Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Hazırlanması | bercan | Meslektaşların Soruları | 3 | 26-03-2007 13:09 |
muvaza mı? ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali mi? | yaşar | Miras Hukuku Çalışma Grubu | 1 | 02-04-2006 13:16 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |