Bu Nasıl İş?

Merhaba,

İlginç bir uygulama ve anlaşılmaz bir hukuk adamlığı !

Bayan (A) - sabah otomobil pazarlama aracılığı ile taksitli satış kapsamında Etibank A.Ş' den USD ödemeli taşıt kredisi kullanır. Sözleşmeye göre, Sabah pazarlama şirketi garantörlük üstlenir..

Taksitler , kriz sonrası ağır gelir veaçacağı 'bedel uyarlama davası ' sonuçlanıncayakadar İhtiyati tedbir istemi ile USD kurunun kriz öncesi değere sabitlenmesini Ankara mahkemesinden ister.. Buraya kadar yetki hususu hariç herşey normaldir.

Mahkeme İhtiyati tedbir kararını verir.. karar uygulanır ama 10 gün içinde dava konusu edilmezz..ancaakk.. nasıl olduysa bu dosya esas numarası ile dava şeklinde yürütülür.. neticede yetki itirazını dikkate alarak yetkisizlik kararı verir...

Davacı avukatı, yetkisizlik kararını temyiz eder!

Yargıtay kararı bozar! ve der ki: Bu dosya konusu talep dava değildir. tedbir istemine yönelik bir taleptir. Değişik işlere kaydı yapılarak karar vermek gerekirken, esasa kaydedilmesi hatalıdır. Ortada dava olmadığından yetkisizlik kararı da verilemez..

Mahkeme, davacı avukatı ve davalı avukatları şaşkındır..

ilk olarak, bu tedbir talebinin dava olarak görülmesini davacı avukatı ve mahkeme sağlamış, davalılar avukatı itiraz etmemiş, daha doğrusu kimse fark edememiş... YANİ HAKİM VE HER İKİ TARAF AVUKATI DİLEKÇELERİ OKUMAMIŞ!

Mahkeme bu durumda ne yapmalıdır? Uyma kararı verdi diyelim.. tedbirin akibeti ne olacaktır.. 10 günlük dava açma süresi nasıl aşılacaktır?

Bu nasıl iştir yarabbim...

Karışık kuruşuk işler...

bu iş biraz biraz benim İCRA CEZA MAHKEMESİNDEN MÜBEBBET HAPİS CEZASI KARARI almama benzemiş
Katibin minicik hatası sonucu adamcağıza "mal beyanında bulunmamaktan 10 gün ve ödeme taahhüdünü ihlalden bir ay süreyle çocuk doğuruncaya kadar hapis" cezası verilmişti..

Ortada bir dava yok. Mahkemece dava zannedilen İHTİYATİ TEDBİR var. Yasa hükmü açık. İhtiyati tedbir kararının verilmesinden itibaren 10 gün içinde esas meseleye ilişkin dava açılmadı ise ihtiyati tedbir yasadan dolayı kendiliğinden ortadan kalkar..

Aslında baya matrak bişey.. Şu mizah köşesi tekrar açılsa da adli vakıaları (Nasrettin hoca fıkralarını çatlatırcasına ) oraya yazsak

Telif hakkı kıvılcım'a ait olmak üzere derlemelerime ekliyorum

Selamlar...

Bence mahkeme bozmaya uymalı, netice olarak Yargıtay'ın doğru söylediğini düşünüyorum. Mahkeme bozmaya uyup işin Değişik kaydını yapınca da ihtiyati tedbir yönünden bir karar vermesi gerekecek. Eğer talebi kabul ederse 10 günlük süre bozma üzerine verilen bu karadan sonra başlayacak diye düşünyorum. Ya da bize öğretildiği üzere tüketici lehine yorum yapmak için kendimi zorluyorum

Benim fikrime göre 10 gün içerisinde dava açılmaz ise düşer. Burada dosyanın dava dosyası zannedilerek Yargıtay'a gönderilmesi kanunun açık hükmünü etkilemeyeceği kanısındayım. Yalnız ufak bir detayı aktarayım. Her ne kadar tedbir dava açımaması üzerine kendiliğinden düşse de, tedbirin kalkması için mahkemenin yazı yazması gerekiyor. Yazı yazılıncaya kadar tedbiri uygulayan makam/daire/özel teşebbüsün bundan haberi olmadığı için (resmi bir belge ellerine geçmediği için) tedbiri uygulanmaya devam ediyor. Kanunen kalkmış tedbir fiili olarak devam ediyor olabilir.

2002 den bu yana neler olmuştur neler...

Sayın Kıvılcım

Ne oldu bu davanın sonu?