01-04-2002, 17:34 | #1 |
|
H.M.U.K. yasada Ki Gibi Uygulansa Davalar Daha Kısa Sürede Biter Mi?
sayın meslektaşlarım;
bana göre H.M.U.K. yasada yazıldığı gibi uygulansa davalar daha kısa sürede biter. Yasa davacının dilekçe ile birlikte delillerini vemres gerektiğini söylüyor. davalında cevap ile birlikte delillerini vermesini tensip zabtı ile başka yerlerden gelecek delillerin toplanmasını belirtiyor duruşmaların deliller toplandıktan sonra sadece tanık ve keşif ve son karar için yapılmasını belirtiyor. eğer , usul yasası gereği gibi uygulanırsa ben gereksiz duruşmaların yapılmasında gelmeyen belgeler yüzünden yapılan taliklerin kalkabilceğini düşünüyorum katkılarınız lütfen saygılar |
02-04-2002, 15:26 | #2 | |||||||||||||||||||
|
Ynt: H.M.U.K. yasada Ki Gibi Uygulansa Davalar Daha Kısa Sürede Biter Mi?
Evet, size katılıyorum. HUMk hükümleri, tam anlamı ile kullanılmadığı gibi, maalesef biz hukukçular tarafından fazla incelenmiyor da.. Aslında, bir hukukçu mutlaka HUMK' u çok iyi derecede bilmek zorundadır. Ben de her dilekçeme delil listemi ekliyorum ama, mahkeme bunu dava dilekçesi ile birlikte ne tebliğe çıkarıyor ne de okuıyor. İlk duruşmada tekrar süre veriyor delilinizi bildirin diye. Siz itiraz ederek, dava dilekçem ile birlikte verdim deseniz bile dikkate alan olmuyor.. : ''Yaz kızım!, taraflara delil listesini vermeleri için mehil verilmesine..'' diye başlıyor yazdırmaya. Aslında, süreleri hep ''kesin süre'' olarak vermeliler. Süre veriyor, tınlayan yok.. bir daha süre veriyor... takii kanun engeli zorlayana kadar... Bunun dışında ayrıca, muhtarlıkların yeni baştan elden geçmesi gerekir. Online, muhtarlık-emniyet-Nüfus-mahkeme vs. ilgili yerler birbirine bağlı olmalı.. İkametgah sağlıklı bir hale getirilirse sorunların çoğu, hal yoluna girer. Ama kimin umurundaki... Saygılarımla.. |
03-04-2002, 16:35 | #3 |
|
sayın Tikici,
şikayetlerinizi anlıyorum ama şikayetten vaz geçmeliyiz biz hukukçuyuz çözüm bulması gereken kişileriz. ben zaman zaman bazı konularda seri davalar açarım her dava dilekçesine delillerimi eklerim bazı mahkemelerde hakimler ikinci (aslında birinci celse de bitecek şekle getiriyor) celsede karar veriyor bazılarında ise bir seneden fazla sürüyor. Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinin 6 maddesi adil yargılanma ve davaların makul sürede bitmesi başlığını taşımakta. AİHM kararlarına görede makul süre her olay için değişsede ortalama 6 yıl gibi kabul edilmiş. İtalya'da da bizim gibi davalar uzun sürmekteymiş sanırım Roma barosu bir karar almış ve makul sürede bitmeyen davaları AİHM ye taşımışdevlet bu konuda fazla ceza ödemeye başlayınca hemen usul yasalarınıo değiştirmiş. bana göre bizim usul yasamız da o kadar fazla bir değişikliğe gerek yok sadece uygulamanın düzeltilmesi gerekiyor. sanırım biz avukatlar biraz uğraş verirsek bunu çözebiliriz. sadece bu konuda biraz eylem yapmalıyız diye düşünüyorum. şimdi eylemler ne diye sorulacak 1- delilleri dava dilekçesi ile birlikte verip bu delillerin tebliğini sağlamak dava dilekçesinin sonuna karşı tarafın cevap süresini yazarken tensip zabtına davalının delillerinide bildirmesini ve başka yerlerden gelecek teskerelerin tensip zabtı ile birlikte istenmesini, belirtebiliriz. 2- tebligatlar yapılmamış ise arada verilecek dilekçe ile zabıta tahkikatı ve gazete ilanı istenmeli,3- tezkere ve müzekkerlere yanıt vermeyen diğer kurumların tezkerelere sorumlulukları yazılmalı aslında bunlar yapıldığıda hakiminde işi azalır gibi geliyor bana çünkü bir dosyayı iki ayda bir okumasa dahi bir kere kapağını kaldırması ve gereksiz yere duruşmalarda hem kendini hemde avukatları meşgul etmesi gereği kalmayacakaslında bu konuda bir araştırmada yapıp bir yazıda hazırlamıştım bir gün bulacağım onu saygılar av. rezzan |
03-04-2002, 16:46 | #4 | |||||||||||||||||||
|
Sn.Rezay, Beni hep şikayet eden olarak görüyorsunuz galiba.. Ben de size katılıyorum. Ama şu da bir gerçek: '' Avukatların üşengeçliğinden ziyade, Tebligatların sağlıklı yapılamaması, Tezkerelerin ciddiye alınmaması, Tekide cevap verme lüzumu hissedilmemesi ve bunun yaptırımını hakimlerin uygulamak istememesi..... '' en büyük sorundur. Biraz da hakimler, tezkere gelmedi diye seviniyorlar galiba.. Ben hakim olsaydım, kesinlikle tekide rağmen cevap vermeyen memur olduğunda, hiç beklemem derhal yaptırımı uygulamaya geçirirdim.. Bu durumda başıma gelecekleri tahmin ediyorum ama böyle yapardım.. Hani Hakimlerle ilgili ''Hakim kızı olmak özelinde yazılar yazacaktınız? '' bekliyoruz Sn.Rezay! Saygılarımla.. |
03-04-2002, 22:12 | #5 |
|
Sayın Baki Kuru Hocanın 4 ciltlik usul kitabı, yargılama meselelerine en ince ayrıntılarına kadar değinen bir yapıt. bir taraftan onu okuyup, bir taraftan uygulamayı gözlemlediğimizde, çok farklı bir durum ortaya çıkıyor. gerek Anayasa, gerekse AİHS 6. m., ayrıca HUMK, davaların en kısa zamanda, en az giderle bitirilmesi amacını öngörmekte.
Tabii dikkat edilmesi gereken bir husus ta, Batılı yasaların iktibas suretiyle alınması, ancak Batılı bakış açısıyla uygulanmaması. bu konuda, Yargıtay Birinci Başkanı Sn. Sami Selçuk'un Yargıtay Dergisi'nin Ocak-nisan 2002, sayı 1-2 de yayımlanmış, önemli bir yazısı var, okumanızı öneririm. saygılarımla. |
03-04-2002, 22:32 | #6 |
|
Sayın Glassator,
''En kısa zamanda, en ekonomik şekilde'' davayı bitir emri veren HUMK kuralına, uygulamada riayet eden yok gibi.. HUMK.' da öyle maddeler var ki hiç uygulanmıyor.. Daha önce Mail grubunda da arz etmiştim, HUMK.421 ve 422. maddeler talep edildiği halde hakimlerce dikkate alınmıyor. Talimat yazılarına cevap vermeyen idari personele yaptırım uygulanmıyor, tekid üstüne tekid, duruşma üstüne duruşma biniyor. Bence HUMK. da hükümler yeterli. Belki de Tüm mevzuatımız içinde en sağlıklısı HUMK.tur. Ama uygulamada sıkıntılar var. Sıkıntıya hem avukatlar hem de mahkemeler neden olmaktadır.. Bilgilendirmeniz için teşekkürler. Saygılarımla.. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Yimpaş, Kombassan Gibi Şirketlere Almanyada açılan Davalar ve Türk Hukukundaki Durum | Av.mdogan | Meslektaşların Soruları | 7 | 27-01-2007 17:32 |
Lehe olan yasada suçun düzenlenmemiş olması halinde... | aslı çağdaş | Meslektaşların Soruları | 3 | 19-12-2006 16:56 |
Uzun bir Danıştay Kararı Kısa Sürede Nasıl Özetlenir | şahin aksu | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 19-10-2006 21:25 |
İddialar, İddianameler Ve Davalar | Av. Hulusi Metin | Meslektaşların Soruları | 1 | 15-04-2006 18:04 |
Tarihin Yargıladığı Davalar | Av. Hulusi Metin | Ticari Duyurular | 3 | 26-02-2006 13:08 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |