|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
14-08-2009, 10:24 | #1 |
|
ayıplı malda taraf sıfatı
Yetkili bayiden alınan ticari bir malın ayıplı çıkması durumunda üretici firmanın satın alan kişiye karşı müsmet ve menfi zararları için tazminat sorumlulğu varmıdır?davada taraf olarak gösterebilirmiyim. ? acilll...., şimdidien teşekkürler
|
14-08-2009, 11:09 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
Üretici firmanın da ayıplı mal nedeniyle bayi ile birlikte sorumluluğu vardır. 4077 Sayılı Kanuna bir bakmalısınız. İKİNCİ KISIM TÜKETİCİNİN KORUNMASI VE AYDINLATILMASI AYIPLI MAL VE HİZMETLER AYIPLI MAL MADDE 4.- (Değişik madde ve başlığı: 4822 - 6.3.2003 / m.4 - Yürürlük m.38) Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir. Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir. İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. (Değişik 3. fıkra: 5582 - 21.2.2007 / m.22) İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır. Konut finansmanı kuruluşları tarafından 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre verilen kredilerin devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz. Bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanlar, ayıba karşı daha uzun bir süre ile sorumluluk üstlenmemişlerse, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile malın tüketiciye teslimi tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir. Bu süre konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallarda beş yıldır. Ayıplı malın neden olduğu her türlü zararlardan dolayı yapılacak talepler ise üç yıllık zamanaşımına tabidir. Bu talepler zarara sebep olan malın piyasaya sürüldüğü günden başlayarak on yıl sonra ortadan kalkar. Ancak, satılan malın ayıbı, tüketiciden satıcının ağır kusuru veya hile ile gizlenmişse zamanaşımı süresinden yararlanılamaz. Ayıplı malın neden olduğu zararlardan sorumluluğa ilişkin hükümler dışında, ayıplı olduğu bilinerek satın alınan mallar hakkında yukarıdaki hükümler uygulanmaz. Satışa sunulacak ayıplı mal üzerine ya da ambalajına, imalatçı veya satıcı tarafından tüketicinin kolaylıkla okuyabileceği şekilde "özürlüdür" ibaresini içeren bir etiket konulması zorunludur. Yalnızca ayıplı mal satılan veya bir kat ya da reyon gibi bir bölümü sürekli olarak ayıplı mal satışına, tüketicinin bilebileceği şekilde tahsis edilmiş yerlerde bu etiketin konulma zorunluluğu yoktur. Malın ayıplı olduğu hususu, tüketiciye verilen fatura, fiş veya satış belgesi üzerinde gösterilir. Güvenli olmayan mallar, piyasaya özürlüdür etiketiyle dahi arz edilemez. Bu ürünlere, 4703 sayılı Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına Dair Kanun hükümleri uygulanır. Bu hükümler, mal satışına ilişkin her türlü tüketici işleminde de uygulanır. |
14-08-2009, 13:47 | #3 |
|
sevgili meslektaşım öncelikle maile cevap verdiğiniz ve duyarlığınız için çooook teşekkürler.....
sorumu tam olarak ifade edemedim galiba teraralayayaım; Müvekkil yetkili bayiden ticari mal alıyor, ancak ayıplı çıkıyor, bizde ayıplı maldan doğan zararımızın tazmini için dava açtık, davada üretci firmayıda da bayii ile birlikte davalı olarak gösterdik. Ancak karşı yanın avukatları , bizim bu davada taraf sıfatımız yoktur, diyerek itiraz ettiler, nedeni de malların yetkili bayiden alındığın bayi ile satın alan şirket arasında alım-satım eser sözleşmesi buluduğun iddia ettiler. bende o nedenle emin olmak için üretci firmanınıda budavada davalı sıfatı olup olmadığın sormak istedim. Saygılarımıla |
14-08-2009, 13:56 | #4 |
|
Sayın Yüce;
4077 sayılı Kanunun ifadesi çok açıktır. " ...İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur..." Taraflar arasında alım-satım eser sözleşmesi olduğu iddia edilerek sorumluluktan kurtulunamaz. Saygılar |
19-09-2012, 09:07 | #5 |
|
Biraz geç kalmış bir yanıt olacak ancak yine de meslektaşlarımıza yararlı olacağı sebebiyle yanıtlamakta fayda gördüm.
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun " Madde 2 - Bu Kanun, 1 inci maddede belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar." Demektedir, dolayısıyla bu kanunun uygulanması için önşart "tüketici olmaktır". Oysa ki3/e 'de "e) Tüketici: Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi," demektedir. Sonuç olarak sizin olayınıza Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uygulanmayacağı için, üreticinin taraf sıfatı olmadığı kanaatindeyim |
19-09-2012, 14:35 | #6 |
|
Ticari satımlarda sadece satıcının sorumluluğu vardır, kanunda bu hüküm açıktır. Ancak uygulmada satıcıyla beraber dağıtıcıya karşı açılan davaları mahkemeler kabul etmekte, Yargıtay'da onamakta. (Ayıplı araç sebebiyle açılan davalarda bu duruma bir çok kez şahit oldum.)
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
TKHK , ayıplı malda ihbar süresi. | imge_nil | Meslektaşların Soruları | 2 | 15-05-2009 16:30 |
Ayıplı malda tamir süresi | Avguler | Meslektaşların Soruları | 2 | 03-03-2009 20:12 |
ayıplı malda bedelin iadesinde faiz | ilksan | Meslektaşların Soruları | 2 | 27-07-2008 10:03 |
ayıplı malda zamanaşımı | günseligonca | Meslektaşların Soruları | 0 | 22-04-2008 12:23 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |