Temizlik Takıntısı Boşanma Gerekçesi Olabilir Mi ?

'12 yıllık evliyim 3 çocuğumuz var.Eşim de temizlik takıntısı var(kocam).Çocuklarımın ve benim tüm yaşantımızı çekilmez hale getiriyor tedavi olmak için çok zorladım ama kabul etmedi.Bir çok kere boşanma eşiğinden döndük çocukların hatırına vazgeçtim.Takıntısı sebebiyle komşuluk ilşkimiz bile yok evdeki patırtıya şahit bile gösterecek kimsem yok.Çocuklarada banada çok basit şeyler için bağırıp şiddet uyguladığı oluyor aynı yatakta bile yatmıyoruz takıntıları sebebiyle artık boşanmak istiyorum tedavi bile olsa umrumda değil .Eşim davayı kendi açmak istemiyor haklarımdan mahrum kalmam için benim açmamı istiyor .Çocukları da bana karşı kullanıyor ne nafaka veririm nede çocukları alabilirsin diyor.2002'den sonra alınmış mal varlığı var bunun için ayrı davamı açmak gerekiyor ayrıca aldığı evin adresini bile bilmiyorum oturduğumuz evde kendinin ve 2004 te alındı .Herhangi bir gelirim yok ailemde maddi açıdan durumları iyi değil.Eşimin geliri seviyesi iyi sayılır.Bu şartlar altında çocuklarımı kaybetmeden ve aileme yük olmadan boşanmam mümkün mü?Tüm dayanağı temizlik takıntısına göre olacak bu dava çok uzun sürer mi?Daha fazla dayanacak gücüm kalmadı kendi psikolojik durumumda delil teşkil eder mi?Yardımınız için şimdiden teşekkürler.

Sayın katılımcı,
Tek başına temizlik takıntısı boşanma gerekçesi olmayabilecekken;sizin durumunuzda bu boşanma nedeni olabilir.
Bu takıntı akıl hastalığı seviyesinde ise,akıl hastalığı sebebi ile de boşanma davası açılabilir(psikoloji konusunda uzman olmadığımı yalnızca tahmin yürüttüğümü lütfen gözden uzak tutmayınız).

Eşinizden görmüş olduğunuz fiziksel ve psikolojik şiddet, başlı başına bir boşanma nedenidir.
Şiddetli geçimsizlik ve aile birliğinin temelinden sarsılması nedenlerine dayanarak boşanma davası açabilirsiniz. Dilekçenizde olayları detaylandırmanız faydalı olabilir.

Davayı sizin açmanız hak kaybına yol açacak bir durum değildir.

Medeni Kanun hükümlerine göre evlilik birliğinin sona ermesinde kusursuz olan eş , kusurlu olan eşten belli miktarda yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat isteme haklarına sahip bulunmaktadır.
Mahkemeden eşinizin size yoksulluk nafakası vermesini isteyebilirsiniz.

Özellikle, çocukların velayeti kendisine verilmeyen eş, çocuklar için iştirak nafakası ödemek zorundadır.
Hakim, çocukların velayetini kime vereceğini tespit ederken çocukların yararını göz önünde tutar. Buna göre çocukların anne ve bakım şefkatine muhtaç olacak yaşta olup olmadığına, hangi tarafın çocuklarla daha çok ilgilendiğine,çocukların eğitim ve sosyal çevresine ve benzeri durumlara bakar .Çocuğun üstün yararını göz önünde tutar.Velayeti buna göre belirler. Çocukların yaşı büyük ise mahkeme onlara da kimde kalmak istediklerini sorabilir.

Katkı payı alacağınız için dava açma hakkınız bulunmaktadır.

Şu anda oturduğunuz evin aile konutu olarak özgülenmesini mahkemeden isteyebilir; ve mahkemeden dava sonuçlanıncaya kadar burada oturmak yönünde karar verilmesini isteyebilirsiniz. Aile konutu olarak özgülemeye ilişkin kararı tapuya işleterek evin satışına engel olabilirsiniz.

Davanın uzun sürüp sürmemesi hususu bulunduğunuz ildeki mahkemelerin iş yoğunluğu ve delillerin toplanması ile yakından ilgilidir. Bu konuda net bilgi vermek mümkün değildir.
Kendi psikolojik durumunuz, gördüğünüz şiddetin kanıtlanması yönünden yararlı olabilir. Bunun için Adli Tıp Kurumundan yardım alınacaktır.
Haklarınızı güvenle kullanabilmeniz için bir avukatan hukuki yardım almanız; mali durumunuz buna uygun değilse bulunduğunuz ilde ki baronun adli Yardım bürosuna müracaat etmeniz önemlidir.
Saygılar.

Teşekkür ederim yanıtınız için.Ailemin bulunduğu şehirde iş buldum ve oraya gideceğim en küçük çocuğumu yanıma alıyorum diğer ikisinide şubat tatilinde alacağım .Orda dava açacağım bu şekilde evi terketmiş pozisyonuna düşermiyim ve bu haklarımı kısıtlar mı?Şu an benim için en önemli şey çocuklarımı kaybetmemek.Gider gitmez dava açacağım.Tek endişem evi terkettiğimi isnat ederek haklarımı kısıtlar mı bu konudada yardımcı olursanız sevinirim.

Sayın Konuk, öncelikle, boşanma davası açmakla eşinizden ayrı yaşama hakkınızın doğacağını hatırlatmak istiyorum. İkincisi de aşağıdaki Medeni Kanunun ilgili maddesinde görebileceğiniz üzere, eşinizin boşanma davasında terk sebebine dayanabilmesi için terkin mutlaka haksız olması gerekmektedir. Yazdıklarınız çerçevesinde, şiddet gören ve bir takıntılı eş ile yaşamak zorunda kalan size karşı, eşinizin bu sebebe dayanamayacağı, terk etmenizin haksız sayılamayacağı görüşündeyim.

Türk Medeni kanunu madde 164- Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.