Bir Uçurumdur Hayat

Alıntı: Yazan Av.Duygu Keleş Hayat güzel bir araba lüks bir ev cepte bol para değil.Zaten hayatı böyle algılayanlar çabuk sıkılıyorlar.Bir simidin posete dökülen susamlarını yemekten zevk alanların mutlu olabileceği yer burası.

Hayatın anlamını --bir çoklarının gözünden kaçan belki de önemsenmeyen--küçük ayrıntılarda yakalamak... Galiba mutluluğa giden yol buradan geçiyor.

Temel yıllardır arkadaşlık ettiği, can ciğer kuzu sarması arkadaşı Dursun'u aldığı borcu yıllardır ödemediği için mahkemeye vermiş.

Hakim sormuş;
-Temel bey, dursun beyin size olan .... ytl lik borcunu ödemediği için davacı olmuşsunuz!
-Doğrudur hakim bey.

Hakim, Dursun'a döner ve...
-Senden davacı olan bu adamı tanıyor musun?
-Tanimayirum haçim bey! (Tanımıyorum)
-Kendisine borcun olduğunu söyleyen Temel beyi tanımıyor musun?
-Tanimayirum!

Temel şaşkın bir şekilde;
-Nasi? Şimdi sen beni tanimayisun hee! (Nasi:Nasıl)
-Yoook, Tanimayiruuuum!
-Tanimayisun hee?

Temel sinirlenir ve...
-Ula sen beni tanimayisen, ben seni siç tanimayirum...

Hayat; Bazen düşüncesizce amacından sapmaktır...
Hayat; Duygusallığın mantıkla paslaştığı bir döngüdür...

Bir bardak su, yumuşacık bir yastık ve güzeel bir uykuya ihtiyacım var.

Hayat; bedenini fazla yormamaktır, daha çoook günler var yaşayacak, lazım olmaktır...

Alıntı: Yazan Zeki Adamlar çocuklarına bile sarılmıyor burda. anneler bile...

Japonlara Desmond Morris'ten söz edip, "Sevmek Dokunmaktır" kitabını tavsiye etmeli . Hayat kurtarıcı olacak galiba

Bir ülkenin bağımsızlığı, gelişmesi için çaba sarfetmektir hayat... Hayat Türk insanının enerjisini kendi kendisiyle uğraşarak boşa harcamasıdır.

Çok yemek yiyoruz çok ve bu yüzden de enerji doluyuz. Fazla da yaşamıyoruz çok yediğimiz için. Bir gün benim vatandaşım da enerjisini gelişmeye harcayacak. Önünde duramayacak kimse ve zamanla yarışacak sadece.

Doğrunun peşinde geçen bir ömürdür hayat...
Bilim'in kılavuz olması için çaba sarfetmeli...

Hayat bir sandaldır...
gönlümüze vuran dalgalarla sallanır durur...
asıl mesele sallanması değildir aslında... dalgalara yenilecek kadar aciz olmayıp ipini bırakmamaktır elden. o dalgalar nasıl olsa uslanır...

Hayat insanın ayağını tökezletir; doğru yürümesini, ayakta durmasını öğretir,aç bırakır,tokluğu öğretir,fakir bırakır zenginliği öğretir,musibet olur ibreti öğretir...

Velhasılı; hayat en büyük müderristir..

Yaşadığımı anlıyorum artık.Aynı anda mutluluğu mutsuzluğu,cesareti cesaretsizliği,acıyı tatlıyı,güzeli çirkini hissedebiliyorum.Donmuş duygularımın yeniden canlandığını hissediyorum.

Artık yalnızca mutluluktan ağlıyorum...

Az kaldı! Sabret...
Birazdan ilk nefesini alacaksın ve son nefesine kadar devam edeceksin! Bu ilk nefes biraz içini yakacak ama korkma bu hayatının bağışıklığı olacak bir daha o kadar için yanmaz. Bu ilk nesefin içine dolduğundaki çığlığın hayatta attığın ama hatırlamadığın en büyüğü olacak.

Korkma, Sen bu çığlıkla bütün zorluklara daha ilk saniyende alışmış olacaksın. Seni bekleyen nice insan var gelecekte ve sen hiçbirini kendin seçemeyeceksin. ''Kendim seçtim!'' dediklerini bile...

Bir an gibi herşey gelip geçecek.
Ama hiçbir şey mükemmel olmayacak.
Senden önce gelenleri taklit edersen benden tavsiye ''çok zaman kaybedersin''. Ama ilk başlarda başka da şansın yok!

Öğrendikçe sorumluluğun artacak!
Vicdanlı olursan çok da aldatılacaksın!
Sen sormadan, senin için herşey düşünülmüş olacak!
Bu yüzden ''meraklı'yı'' çok uzun süre oynayamayacaksın be güzelim.

Benden tavsiye ama tavsiyelere uyulmaz, sen bildiğini, merak ettiğini yapacaksın...

Aslında çok söyleyecek şey de yok, biraz düşününce anlamsız...

Şimdiden iyi bir hayat diliyorum sana.
Yolun açık olsun...

Hayat; özlemektir desem duyar mısınız mısralarımda
Hayat; adını anmaktır desem anlar mısınız
Hayat; gençliğin verdiği pervasızlıktır desem
Hayat; gel desen de aralıktan önce gelememektir desem

Gözlerin dünyanın her yerinde duyguları anlatan bir parçamız olduğunu görüyorum. Korkan, gülen, bıkkın, özleyen, hüzünlenen, meraklı, anlamayan, şaşkın bir göz...

Acilen toparlanmalıyım,üstümden 2 adli yıl geçti.3 hafta tatile çıkmalıyım.Döndüğüm de size yazarım.

Son 2 ayda o kadar yordu ki beni hayat(iş hayatı)Bu 3 hafta telefonlerım hiç çalmasın diye çok çalıştım ve sanırım çalmayacaklar.

HAyat yılda en az 20 gün tatil yapıldıysa katlanılacak bir yerdir.Son iki yıldır neden katlanamadığımı şimdi anladım.Deniz,güneş ve pırıl pırıl kumsal beni bekliyor.Bana iyi tatilller...

Gelince devam....

İlgilisine


Hayat her zaman

olmaktır.

Alamanya falan farketmez. En büyük ...

Alıntı: Yazan Av.H.Sancar KARACA İlgilisine

İlgilisine sözünü nedense üstüme alındım.. Ama ben centilmen bir Kartal'ım ve Kartal'ımdan ümitliyim..

Tebrikler Sayın Karaca..

Hayatta bakalım daha neler göreceğiz.

Japonya'da bizimle ilgilenen bir koordinatörümüz var. Biz Japonlar ''Takaşima san'' diyoruz kendi aramızda arkadaşa. Bazen sınırlarını bilemeyen bu arkadaş hakkında gitmeden küçük bir rapor yazacağım amirlerine. Hazırlanıyorum ve bileniyorum... Yanlış yapmayacaktı, ben bilmem...

Bugünkü konumuzdaki cümlelerin öznesi bu arkadaş olacak.

Üniversitedeki profesörlerle bir gün barbekü partisi verelim diye bir fikir çıktı. Biz de kurbanlık koyun gibi ''Eh!! peki ne yapalım!'' deyip kabul ettik. Malzemeler alındı vs. Hazırlıklar yapıldı ve ateş yakıldı... Izgaralık malzemeler de sırayla pişmesi için ızgaraya kondu. Yiyecekler arasında kendime göre yiyebileceklerimi gözümle seçtim ve onların pişmesini beklemeye başladım. Bir yandan da adı geçen yiyeceklerin güzel pişmesi için onlarla ilgilenmeye başladım. İngilizcesi ''Beef'' (İnek eti) ve ''Chicken'' (Tavuk eti) bir de ''Fish'' (Balık) olan yiyeceklerle ilgileniyorum tabi yemek için. Haa! Bir de ''corn'' (Mısır) var. Bir yandan da soruyorum ne eti olduklarını.

Bu arada bizim Takaşima beni izlemiş olmalı ki domuz etini göstererek yememi istedi, peşine ekledi ''Very delicious, try!'' (çok lezzetli, denesene)

Başımı ''Tamam ben neyi yiyeceğimi biliyorum'' şeklinde aşağı yukarı salladım. Birşey söylemedim...

Takaşima içtiklerinin de etkisiyle olacak ki ısrar etmeye başladı. Yoğun bir şekilde... Yine birşey demedim ama ''Arigato gozaimas!'' (Teşekkür ederim!) deyip, ısrarından vazgeçmesini umdum...

Ve Takaşima hızını alamadı ve şöyle dedi...
-Why? (neden)
-Don't Care! (endişelenme)

Başını gökyüzüne çevirip devam etti...
-Don't Care!(endişelenme)
-Forgive you! (affeder seni)

Takaşima güzel japon kardeşim!
Adamımsın artık sen benim!...
Artık seni anlatacağım...

Hayat mı?
Hayat; Takaşima'ya takıl hayatını yaşa!
Hayat; ''nerde kalmıştık!'' diyebilmektir...

Eveet! Taze bilgiler, Yeni fırından çıktı...
Gerçi bilenler vardır muhakkak da ben yine de yazayım!

Japonya'da Bayanların ortalama yaşam süresi 85 Yıl.
Japon Erkeklerinin yaşam ortalaması ise 79 Yıl.

Bayanlar yine geçti bizi ya!

Tonga diye bir ada ülkesi varmış güney pasifikte ve bu ülkede kadınların güzel olma kriteri çok farklıymış. Ya da diğer ülkelerin aksine bir durum varmış. Valla ben bilmem oralı bir arkadaş ''Hea'' söyledi

Sensei soruyor...
-Hea, sizin ülkenizde güzel kadın deyince şişman olması gerekiyor, değil mi?
-Yeah! (İngilizcede Argo ''Yes'' demek. ''Evet'')

Sensei devam ediyor...
-Zayıf, incecik bir bayan güzel değil, değil mi?
-Yeah! (Evet)

Yaa işte hayatta neler neler var...
Ben derdim de inanmazdı kimse.

Hayat; Tonga'ya, meraktan da olsa bir kez gitmek istemektir...

Tonga mı dediniz? Burası, Lololistan'ın neresine düşüyor Zeki Bey . Sizi bizim tarafa ( THS.Strese-SON..com'a) davet etsek. Ne dersiniz?

hayat mı... Bekledim, bekledim, bekledim...Sanırım gelmeyecek... Belki de buradan geçmiyordur...Ben gitsem iyi olucak...

Turkcell Super Lig iyi ki başladıııı...

Hayat; yaklaşık 2,5 ay ara verdiğimiz futbolla özlemle kucaklaşmaktır..Saatini ilk maçın saatine ayarlamaktır..Sonuçlara bazen üzülmek bazen sevinmektir..

Ben bu maçın özetini günlerce seyrederim Turkcell Süper Lig hep böyle geçsin

Alıntı: Yazan Av.Kadir COŞKUN Ben bu maçın özetini günlerce seyrederim Turkcell Süper Lig hep böyle geçsin

Size canı gönülden katılıyorum. İşte hayat bu...

Hayat özlenen kardeşe dökülen gözyaşları ve ona gönderilen mesajlardır..

Ablan,annen ve baban tüm kalbiyle yanında Anıl'ım..Biz başaracağına inanıyoruz ve seni çok seviyoruz..

Alıntı: Yazan Seyda Turkcell Super Lig iyi ki başladıııı... Hayat; yaklaşık 2,5 ay ara verdiğimiz futbolla özlemle kucaklaşmaktır..Saatini ilk maçın saatine ayarlamaktır..Sonuçlara bazen üzülmek bazen sevinmektir..

Duymadım, görmedim

Kuzenlerden biri soruyor;
-Zeki abi siz orda karınca mı yiyorsunuz?
-Evet malesef bazen zorunlu olarak yiyoruz...
-Iyyyy! İğrenççç...

Devam ediyor...
-Emine teyze de sana ekmek gönderiyormuş, öyle mi?
-Evet, pahalı oluyor ama ne yapalım.
-Alıştın mı oraya?
-Evet, Burda doğmuşum sanki...
-

Hayat; akıl gücü yettiğini kandırmaktır.
-Kandırmayın kuzenimi!!!

Hayat;Beslenme dersini keşke seçseydim deyip, yıllar sonra pişman olmaktır...

Gece olmuş, deniz susmuş, rüzgar esmez olmuş bugün,
Zaman durmuş, damla damla, hüzün olmuş bir göl bugün.

Hayat buymuş, meğer gerçek, olsa da, olmasa da bugün,
Gönül şerbet, tadı ister, gel gel deyip, sussam bugün.

Hayat; hiç bitmesin dediğimiz güzel bir sohbetin tadını özlemektir.

Hayat, bazen kavuşmanın hazzını,sıla özlemini tadabilmek için sevdiklerinden ayrı kalmak,gurbet acısını tatmaktır.

Bazen ise kaf dağının ardını görebilmek için zümrüd-ü anka olmayı hayal etmektir.

Ama, en tatlısı hayat; anı yaşamaktır.

hayat, cuma gecesi tüm huzurunla "yarın asla dışarıya çıkmayacağım ve bütün gün evde yatacağım" dedikten sonra, cumartesi sabahına, odana gözü yaşlı ablanın girererek, "Zafer, abimin bindiği uçak kaçırılmış" cümlesiyle uyanmak; salona geçer geçmez gözü yaşlı ev ahaliyle karşılaştıktan sonra, gözlerinin dolması; öğlen saatlerine kadar televizyon karşısında bir umutla beklerken gelen onlarca telefona sesin titremeden cevap vermeye çalışmak, sonra kaçırılan uçaktan atlayarak ve ayağını burkarak kurtulan abinden telefon gelmesi ile derin bir "ohhhh" çekmek ve apar topar havalimanına giderek tuhaf bir hisle, patlayan flaşlar arasında, 4 saat bekledikten sonra, topallayarak çıkış kapısından görünen abinin boynuna sarılmaktır... Tüm bunlardan sonra da "hukukçu olmak mı, keskin nişancı mı?" sorusunu öylesine bir kendine sormaktır ...

Hayat "geçmiş olsun" demektir.

hayat..GİDİYORUM demeyi becerebilmektir..VE arkana dönüp bakmadan,elvedaların vermiş olduğu hüznü umursamadan yol almayı bilmektir...

Alıntı: Yazan hera hayat..GİDİYORUM demeyi becerebilmektir..VE arkana dönüp bakmadan,elvedaların vermiş olduğu hüznü umursamadan yol almayı bilmektir...