05-09-2007, 22:03 | #211 | |||||||||||||||||||||||
|
Umuma mahsus sorularınızı Sayın Umuma iletiyorum. En umumi saygılarımla. THS Müddeiumumisi |
05-09-2007, 22:08 | #212 |
|
Umum müdür olarak umuma açık bu soruları algılamaya çalıştığımı itiraf ediyorum
|
05-09-2007, 22:08 | #213 |
|
Sayın Admin bana: "Kotrana (Katamaran demesi gerekiyordu) bin, kırmızı Ferrarine benzini doldur ve "Atını da al git!" sayın üye, demiştir..
En küskün saygılarımla. Ferrarisini Cilalayan Küskün Paşa... |
05-09-2007, 22:10 | #214 |
|
Saim Paşam,
Bunların hepsi senin mi? Bir müslimanda bu kadar hepsi olur mu |
05-09-2007, 22:13 | #215 | |||||||||||||||||||||||
|
Yok paşam, Haşaaa! Önemli bir kısmı Tarkan'ın... Hayalde sınır yoktur. Ne vergi istiyorlar ne de para... Atıyoruz, tutuyoruz paşam.. |
05-09-2007, 23:39 | #216 |
|
Nasıl fark yok yaşayan anlar beni
|
17-09-2007, 10:40 | #217 |
|
İstanbul doğduğum,doyduğum,her türlü hüzünü ve sevinci yaşadığım şehir... Dünyanın en güzel şehirlerinden birisi.Başka bir ülke veya şehirde cennet gibi bir yaşamı vaadetseler yine de gitmem.Her ne kadar İstanbul'da yaşamak biraz mazoşist olmayı gerektiriyorsa da -trafik problemleri, kozmopolit bir şehir olmasının getirdiği çeşitli sorunlar v.s yine de her türlü cefasına razıyım. Ama Ege veya Akdeniz sahillerinden birinde bir yazlığım olsa senede 2 ay kalmaya hayır demem.
|
17-09-2007, 13:16 | #218 |
|
İstanbul'u kısa süreliğine terketmek için onay bekliyorum.
Canım babacıma en içten sevgi ve saygılarımla.. |
17-09-2007, 16:49 | #219 |
|
Yok dostlar,
Tilkinin donup dolasip gelecegi yer kurkcu dukkani demisler ya.. Ben doner dolasir yine Istanbul'uma geri donerim... Kalabalik, trafik, kim kime dumduma bir dunyasi varmis.. Olsun.. Istanbul olsun da nasil olursa olsun.. |
17-09-2007, 20:42 | #220 |
|
Aslında bizimkisi züğürt tesellisi gibi bir şey. Bu hafta sonu eşim hadi İstanbul'dan gidelim, küçük bir yere yerleşelim dedi. Önce kulağa hoş gelen bu cümle biraz düşününce hiç de hoş görünmedi bana. Ben gitmeyeceğim. Zaten gideceğim demedim ki. İstanbul'da olupta olmamak istediğim.
|
17-09-2007, 21:56 | #221 |
|
İş için İstanbul dışına her çıkışımda eğer gittiğim yer daha önceden görmediğim bir yer olsa da işim biter bitmez arkamdan kovalayan varmış gibi hemen otogarına ya da havaalanına koşarım. Bu herhalde yaşadığı yere alışmış hemen herkesde var!...Şaire sormuşlar; Ankara'nın en çok neresini seversin; İstanbul'a dönüşünü diye cevaplamış şair. Ankaralı birisine bu soru tersi olarak sorulsaydı o da herhalde Ankara'ya dönüşünü diyecekti. Sonuçta insan alıştığı yeri seviyor...
|
17-09-2007, 22:50 | #222 | |||||||||||||||||||||||
|
Çok doğru. Ailemin Ayvalık'ta yaşadığı ve benim Ankara'da okuduğum yıllar, Ayvalık'ın en çok nesini seviyorsun diye bana sorsalardı vereceğim yanıt tereddütsüz Ankara'ya dönüşlerini olurdu. Bir zaman sonra bu cümle, Ayvalık baki kalarak, İzmir'e gidişlerini şeklinde değişti Ama nedense Ayvalık bir türlü özne olmadı... |
17-09-2007, 23:11 | #223 |
|
Adaşım, Sayın Ferda Hanım; Ege ve Akdeniz kıyılarında gezdiğim yerler arasında -ki o zaman 10'lu yaşlarımdaydım (teen age) ; ayvalıkta ailemle birlikte tatil yapmıştık- en sevdiğim yerlerin ilk başında Ayvalık gelir...-Şu anda bile aklımda ve gönlümde... Eğer bir yerde yazlığım olacaksa ya Ayvalığın ya da bodrumun olmasını tercih ederim. Saygılarımla...
|
19-09-2007, 11:32 | #224 |
|
İstanbul,
Mutlaka, katiyetle, ille de, illa ki, kesinlikle, kararlılıkla, emin olarak en son kararla... İstanbul! |
24-09-2007, 13:28 | #225 |
|
istanbulu bir sevgiliyi özler gibi özlüyorum... ayrılmak bir dakkalıktı ama ayrılığı atlatmak o kadar kısa sürmüyor... tüm istanbul dostlarına saygılar...
|
24-09-2007, 18:45 | #226 |
|
Bu sabah erken bir saatte randevum vardi, yagmur yagiyordu ustelik kopruyu kullanmam gerekiyordu.. Gercekten gerildim.. Ama koprunun uzerine gelip bogaza baktigimda bir kere daha anladim... Ben bu sehirden kopamam..
|
24-09-2007, 20:08 | #227 |
|
Benim evimle işyerim arasındaki mesafe net: 43.5 Km... her sabah git, her akşam dön etti mi 87 km... bu sadece ev -iş arası mesafe... sağolsunlar şimdi TEM diye bir şey olmadığından dur-kalk 1,5 saatte işe varıyorum zaten pilim bitiyor... bir de dönüş çilesi... İstanbul, İstanbul işte ne diyeyim ki... )
|
24-09-2007, 21:33 | #228 |
|
Sayin Dikici,
Sanirim eviniz ile is yerinizdeki mesafe sabahin ucunde 20 dakikalik bir yoldur.. Ama Ist trafigi devreye girince hayatimizdan zaman calma orani iyice yukseliyor. Bir zamanlar esimle birlikte ev ararken "Istanbul'un tek tikanmayan trafigi olmayan yolu" diye yorumlar ardindan oralara tasinirdik.. Ama bir iki sene icinde evimiz ile isyerimiz arasindaki yol trafik yogunluguna maruz kalirdi.. Sonunda careyi evimiz ile is yerimizi birbirine yakin mekanlarda olmasina dikkat ederek cozumledik. Bu da Istanbul'da yasamak adina odedigimiz diyet... Sevgi ve saygi ile kalin.. Ve Gulumseyin... |
24-09-2007, 21:39 | #229 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Aynen öyle sayın Gülümse...
Bunu ciddi olarak düşünüyoruz. Ancak, şu an oturduğumuz evimizi de çok seviyoruz. Aslında kızdığım o trafikte ben bazen rehabilite de oluyorum. Yolda, özellikle akşam dönüş trafiğinde bir çok konuyu düşünüp, çözümlüyorum. Bu faydası da yok değil. Saygılarımla, |
24-09-2007, 22:38 | #230 |
|
İstanbul sokakların sırattan dar
Binbir medeniyete olmuşsun yar Kucağında gizlidir pırıltılar Ve gözleri ışıl ışıl insanlar.... istanbul çok güzel bir şehir. Özellikle sonbaharda hafta sonlarında yakın yerlere "kimsenin bilmediği yerlere ki söylemem " kaçıp kafa dinlemek çok güzel oluyo. Ama yazın olmuyor yav. Yazın ne zaman hafta sonu akşamdan şehir dışına kaçayımm diye evden çıksam, ya taksimde yada boğazda buluyorum kendimi |
25-09-2007, 04:38 | #231 |
|
Sayin Unknownwriter
Kimsenin bilmedigi ve soylemiyeceginiz ima ettiginiz yerleri bence bizimle paylasin.. Bizde sizinle kimsenin bilmedigini idda ettimiz yerleri paylasalim ne dersiniz ? Sevgi ile kalin Ve gulumsemeyi unutmayin... |
27-09-2007, 16:53 | #232 |
|
İstanbul
Sana dün bir tepeden baktım aziz Istanbul !
Görmedim, sevmediğim hiçbir yer. Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul ! Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer. Nice revnaklı şehirler görülür dünyada, Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan. Yaşamıştır, derim en hoş ve uzun ru'yada Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan. Güfte: Y.Kemal Beyatlı, Beste: M. Nurettin Selçuk |
27-09-2007, 17:24 | #233 | |||||||||||||||||||
|
Peki. Yıl kaç? |
27-09-2007, 17:42 | #234 |
|
Ben halen bu duyguları yaşayabiliyorum, hayalperestlik midir bilmem. Eh biraz da yaş var tabii, eski günleri biraz daha rahat hayal edebiliyorum ve belki hala bildiğim güzelliklerini görüyorumdur.
Yahya Kemal Beyatlı
2 Aralık 1884 yılında Üsküp'te doğdu. Asıl adı Ahmed Agâh'tır... Yeni Mecmua’da "bulunmuş sayfalar" başlığıyla yayımladığı gazel ve şarkılarla tanındı (1918)... Kendi Gök Kubbemiz (1961), Eski Şiirin Rüzgariyle (1962), Rübailer ve Hayyam Rübailerini Türkçe Söyleyiş (1963), Aziz İstanbul (1964), Eğil Dağlar (1966), Siyasi Hikayeler (1968), Siyasi ve Edebi Portreler (1968), Edebiyata Dair (1971), Çocukluğum, Gençliğim, Siyasi ve Edebi Hatıralarım (1973), Tarih Müsahabeleri (1975), Bitmemiş Şiirler (1976), Mektuplar-Makaleler (1977)... 1900 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Münir Nurettin Selçuk, 1917 yılında ailesinin ısrarı ile öğrenim için gittiği Macaristan’dan musıkî aşkıyla geri döndü... Münir Nurettin, bestekârlığa 1920 yılında Tevfik Fikret’in “Bu bir terânedir” şiirine yaptığı bir besteyle adım attı. İkinci olarak “Sensiz ey şûh gözlerim avâre kalbim ağlıyor” güfteli şarkısını besteledi ve bu iki eserden sonra yirmi yıl süreyle beste yapmadı... Asıl beste çalışmalarına 1940-1941’li yıllardan sonra başlayan Münir Nurettin, İstanbul’a döndükten sonra otuz yılı aşkın bir süreyle İstanbul Belediye Konservatuarı İcra Heyeti’nde görevi yaptı... Dünya müzik çevrelerinde de büyük ilgi görmüş olan sanatçı, 27 Nisan 1981'de hayata gözlerini yumdu. |
15-10-2007, 04:29 | #235 |
|
Bugün tüm Istanbul tatilden geri döndü.. Yollar, vapurlar doldu taştı.. Trafik tıkandı.. Ve tüm Istanbul'lular sonunda evlerine dönme mutluluğunu yaşadılar..
I'm home |
18-10-2007, 22:58 | #236 | |||||||||||||||||||
|
Birileri beni bir internet yazışma grubuna bilgim dışında üye yapmış... nasıl yapmış bilmiyorum. Sürekli bana mailler geliyor, anında siliyorum... Geçenlerde bir baktım Yazar-Gazeteci Mehmet Şevki Eygi'nin yazısı... Bu adamcağızı severim. Nurlu birisi, bazı fikirleri uç noktalarda olsa bile kötüniyet taşımadığına, gerçek bir dindar olduğuna inancım tam...
Neyse konu o değil. Gelen yazılarını okuyorum. Bazılarına gülüyorum, bazılarına bravo diyorum... Bu gün gelen bir yazısında bu başlığa çok uyan bir yazı yazmış...
içimden, aramıza hoş geldin dedim... |
18-10-2007, 23:07 | #237 |
|
Bence de hoşgeldi
Paşam galiba bu bizden biri |
18-10-2007, 23:10 | #238 |
|
Sayın Dikici,
Aslında beyfendiyi uyarmak lazım Istanbul'dan bir kaç saat dışarda olan yerler 5-10 seneye kadar şehrin merkezi olacak.. Benim çocukluğumun Beşiktaş-Balmumcusu kurtların indiği yerdi, şimdilerde oturulmaz oldu 20 sene önce Maslak yolu trafiği olmayan nadir yollardan bir tanesi idi şimdilerde en yoğun trafik orada.. Şu an oturduğum yeri kimseye tarif edemiyordum şimdilerde iki kelime ile tarif eder hale geldim. Şile yoluna bakarsanız mesai saatleri içinde trafik bayağı yoğun halde.. Yani şehir siz kaçtıkca size doğru geliyor.. Bence bükemediğiniz eli öpecek ve benimle birlikte Istanbul'u olmaya devam edeceksiniz.. Ki benim için böyle dostlar ile aynı şehri paylaşmak büyük keyif Saygıdan çok sevgi ile Ve Gülümsemeyi unutmayin |
18-10-2007, 23:12 | #239 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayenizde ne mümkün unutmak gülümse sultan |
18-10-2007, 23:18 | #240 | |||||||||||||||||||
|
Bizim için de aynen öyle, emin olabilirsiniz. Ayrıca ben İstanbul'a bağlı ve belki de istanbul'un en uzak köyüne yerleşmek için plan yapıyorum. Çatalcanın (Saray İlçesine çok yakın) bir köyünde... Yani yine İstanbul'dayım ama değil gibiyim. Tavsiye ederim... En hihihi saygılarımla. Gülünüz, çiçeğiniz.. solmasın! |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 3 (0 Site Üyesi ve 3 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Atiye Terk Ettiğimiz Davayı Tekrar Takip Etmek İstersek Yeniden Harç Gerekir Mi? | av.suleyman | Meslektaşların Soruları | 21 | 30-09-2014 15:18 |
Savcının görevi "suç isnat etmek" mi, yoksa "suç ispat etmek" mi olmalı? | sibelniko | Hukuk Sohbetleri | 21 | 30-09-2013 08:43 |
Karşılıksız Yararlanma - Konaklama Ücreti Ödemeden Oteli Terk Etmek | Av. Çetin | Meslektaşların Soruları | 3 | 20-12-2006 09:43 |
Ölümü İhale Etmek! | Av.Mehmet Saim Dikici | Site Lokali | 2 | 01-05-2003 17:20 |
Evi Terk | M.Günel | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 15-02-2002 00:14 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |