Şiir Keyfi:))

akılla bir konuşma
________________________________________
Akılla bir konuşmam oldu dün gece;
Sana soracaklarım var, dedim;
Sen ki her bilginin temelisin,
Bana yol göstermelisin.


...


ÖMER HAYYAM

Yüreğimi hiç kimsenin yüreğine sığdıramadım...
Tüm yüreklere birkaç beden büyük geldi yüreğim,
Sevginin havasını soluyamadı
Geceyi utandıracak kadar karanlık hesapların daralttığı
Zindan yüreklerde...

Yüreğimi hiç kimsenin yüreğine sığdıramadım...
Boyamaya kalktım hep
Satranç hamleleri kurnazlığında atan yürekleri,
Yeni doğmuş bir bebeğin gözbebeklerindeki ışığın rengine.
Bilmezcesine onların sahtelik ikliminin
En soğuk, en hırçın ve en acımasız rüzgarını üflediklerini damarlarına,
Kan yerine...
Belki de bu yüzden ısıtmıyordu elleri,
Gevşekçe ve gönülsüzce tutulan ellerimi.
Tenindeki çelikten duvarlar,
Acımsı samimiyetsizlik dudaklarındaki ,
Ve şeytani bakışlarla süslü gözlerdeki donukluk
Sırf bu yüzdendi kim bilir...

Yüreğimi hiç kimsenin yüreğine sığdıramadım...
Göz göre göre atladım
Tüm dünyayı yakıp kavurabilecek
Alevleri bulutlara kadar yükselen yangınların tam ortasına,
Gözümü bile kırpmadan.
Göremediğim, ateşi kurtarmaya çalıştıklarımın yaktığıydı belki.
Belki de kurtarılmalarına gerek olmadığıydı.
Öyle ya ateş ne yapardı,
Yürekleri;
Ateşi korkutacak kadar şeytan kırmızısı
Güneşi donduracak kadar sahtelik soğuğu
Ve magmanın eritemeyeceği kadar sağlam bir metalden yapılmış
Duygusuzluk hastalarına?...

Yüreğimi hiç kimsenin yüreğine sığdıramadım...
Onlarınki mi küçülüyordu ben umarsızca ve sınırsızca sevdiğimde,
Benimki mi devleşiyordu bilinmez.
Böyle bir yüreğin kaçınılmaz kaderiydi;
Gerçek sevgiye karşı alerjisi olan bünyelerde
Aşkı aramanın anlamsızlığında boğulmak,
Ve yenilmek yaşam denen savaşın
En önemli cephesinde...

Yüreğimi hiç kimsenin yüreğine sığdıramadım...
Belki bu yüzden zamansız saatlerde yitirdim;
Sevginin sonsuzluk deryasına dökülen,
Coşkun bir nehir olduğuna dair inancımı.
Belki de karanlık hesapların,
Bitmek tükenmek bilmeyen anaforunda
Anlaşılmazlıklarla örülmüş bir örümcek ağında
Ya da Aristo mantığıyla aşkı yan yana koyabilen bir zihniyetin
"Sevgi yetmiyor." sloganıyla masum duyguları katlederken
Tereddüt etmeyen askerlerinin yaylım ateşinde...
Bilmiyorum...

Ankara, 1 Şubat 2007

Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Uzaktan bir bulut geçer
Karanlık bir çocukluk bulutu
Gerçeküstücü bir ressam
Dünyayı değiştirmeye başlar
Kuş sesleri, haykırışlar
Denizin ve kırların
Rengi birbirine karışır

...

...


(1972)



Ataol BEHRAMOĞLU

İsmail Cem - Veda

Çok ileri bir tarihte
Çok yaşlı olarak
Sessizce ayrılmalıyım
Kimseye pek gözükmeden
Ve kimseyi rahatsız etmeden.

...

...

Boşa geçmedi hayatım
Daha fazlası olabilirdi ama
‘Buna da şükür’ demeliyim
İşte sevgili dostlar
Ben böyle veda etmeliyim.

Terkeden

Kimdi giden kimdi kalan
Giden mi suçludur herzaman
Ne zaman başlar ayrılıklar
Dostluklar biter ne zaman

...

...

Kimdi giden kimdi kalan
Aslında giden değil
Kalandır terkeden
Giden de bu yüzden gitmiştir zaten

Bu davalısız ve davacısız yargılamada
seni bensizliğe
beni sensizliğe
bırakma kararı alınmıştır.
Duruşma kapanmıştır!

Özdemir Asaf

Arayış

Bir tas zehir verin bana içeyim
Tek unutmak için acılarımı
Baksana; kırdılar kapılarımı
Yağmalandı kalbim, ömrüm, herşeyim
Kurşuna dizdiler anılarımı
Yenik düştüm bu savaşta neyleyim
Bir mezar nasılsa işte öyleyim

...

...

Dalgın ve ötesiz berisiz
Ve de tanımaksızın
Yüzüyorum ölü denizinde
Kendi varlığımın.

Suyu hissettiğimden
Hissediyorum sıkıntıyı...
Görüyorum seni, ey çalkantı,
Hayat-huzursuzluk...

...


Fernando Pessoa

Türkçesi: Adnan Özer

Anlatsalar Gülerdim

Dolanıp sokaklarda, arıyordum kendimi.
Tılsımın ne bilmedim, bana sen öğrettin sevmeyi.
Acılardan geçerken ne hissederse insan.
En fazla öyle bildim, ağlamaklı gülmeyi.

...

...

Erhan Güleryüz

Acındırma Şiiri

Sağda, solda izlerin var.
Zor oluyor bazen uyanmak.
'Zaman en iyi ilaç' derdi babam.
Toparlanmaya çalışıyorum.

...

...

Erhan Güleryüz

İKİ KIYI

Sen yolun yarısında
kendine kış
molası veren yazsın.
Çok dolambaçlı bir dönemeçte
kaynağını anımsayan ırmak gibi,
yaşamının akışını görmek için
dönüp baktın geriye.
Bense öbür kıyıdan duyumsuyorum ne zamandır
döküldüğünü nehrin denize
tüm ırmaktan eser yok,
daha hızlı akan bir suyun son damlası.

...

...

Roberto Pazzi

Şair İşçidir

Bağırırlar şaire:
"Bir de torna tezgâhı başında göreydik seni.
Şiir de ne?
Boş iş.
Çalışmak, harcınız değil demek ki..."
Doğrusu
.....bizler için de
en yüce değerdir çalışmak.
Ve kendimi
.....bir fabrika saymaktayım ben de.
Ve eğer
.....bacam yoksa
İşim daha zor demektir bu.

...


...


...


Vladimir Mayakovski
(Çev.: Ataol Behramoğlu)

Çıkmıştı makama arz-ı hal için
"Bey" dedi yutkundu eğdi başını
Bir azar yedi ki oldu o biçim
"Şey" dedi yutkundu eğdi başını

...

...

Abdurrahim Karakoç

ÇİFTETELLİ

mehmet selim çok çekti
çeksin

aç kaldı açık kaldı
kalsın

iş aradı günlerce
arasın


...

...

mehmet selim dellendi durdu
beter olsun

(nedret gürcan)

nerede şair ruhlu hukukçular

BAYRAK

Ey bir muharebe meydanında
Avuçları kanımla dolu,
Kafası gövdemin altında,
Bacağı kolumun üstünde,
Cansız uyanan insan kardeşim!
Ne adını biliyorum,
Ne günahını.

...

...


Şu dünyada topu topu
İki milyar kişiyiz,
Birbirimizi biliriz.

Orhan Veli KANIK

PAZAR AKŞAMLARI

Şimdi kılıksızım, fakat
Borçlarımı ödedikten sonra
İhtimal bir kat da yeni esvabım olacak
Ve ihtimal sen
Yine beni sevmeyeceksin.

...


Orhan Veli KANIK

ANA HEDİYESİ

Anam namaz üste el açap göğe
Allah’a yalvarır “Ya Rabbim” diye
“Sensen halg eyleyen bu göğü yeri
Candan şirin olur bala ay Allah
Sen menim ömrümden kesip illeri
Balamın ömrüne cala ay Allah”

...

Bahtiyar VAHABZADE

(Bu şiir Azerbaycan milli şairine aittir. Türkçe olarak yazınca birtakım harf veya imla hataları olabilir. Ancak anne-evlat sevgisi, ilişkisi üzerine yazılmış en anlamlı, en hoş, en duygu yüklü şiirlerden birisidir. Arz ederim )

Hayır

bu döşeği sen mi serdin elin dert görmesin ana
ana uyuyacağım ninni çağır danalar girsin bostana
çetin bir yörük kızı hoyrat murat dağ'ından
bir papatya getirsin bir gelincik getirsin
elimden tutsun beni Metristepe'ye götürsün
gönlümce bir hu diyeyim hısımım Ali Osman'a
yamacına yöresine rüzgarlı çamlar dikeyim

...


Attila İLHAN

Bahar

Bahar çiçek çiçek,
Bahar böcek,
Bahar gelin,
Bahar doğum,
Bahar ipek.

Yazık hemen bitecek.

Fide ERKEN
sevgiler siteye,çiçekler

...
ben çiçek gibi taşımıyorum göğsümde aşkı
ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum
gelmiş dayanmışım demir kapısına sevdanın
ben yaşamıyor gibi yaşamıyor gibi yaşıyorum
ben aşkı göğsümde kurşun gibi taşıyorum
...
(sezai karakoç - karayılan şiirinden alıntıdır)

Bir gün...
Gün ışığıyla birlikte
bakarsın koşturur ya tüm insanlar
YÜREKLERİ ELLERİNDE,
GÖZLERİ YÜREKLERİNDE...

Anlamazsın oysa o gün ne var
Bilmezsin ki haberini almışlar:
YOK OLMUŞ DUYGULARA KÜSMÜŞ BULUTLAR
ve BİR DAHA HİÇ YAĞMAYACAKLAR!!!

Bir damla yağmur düşecekmiş o gün
hem de yıldızlısından,
ama son kere
ve yüreklerin son ferinin şerefine...

Hepsi İNLEYEN YÜREKLERİNİ BESLEME SEVDASINDA
BELKİ O DAMLA HİÇ DÜŞMEYECEK ASLINDA
AMA BOŞVER!!!...
UMUT DA YETER BÖYLE YOKSUN İNSANLARA...

GÜLSÜM SEZEN-Nisan 2004-İzmir

Gitmelerin acıtmıyor artık,
Yalnızlık zor gelmiyor bana,
Ne de hayal kırıklıkları,
Hiçbiri ama hiçbiri...
Belki yokluğun hissediliyor her dakika,
Ve aklımın bir köşesindesin her an,
Ama yalnızlıklar zor gelmiyor artık,
Belki alıştım yokluğuna,
Belki de yanımda olduğunu hissetmek yetiyor bana,
Bilmiyorum…
Bildiğim tek şey yanımda olmadığın,
Ve hiçbir zamanda olmayacağın…

Kemal Yıldırım….

Üst üste geliyor gariplikler,
Beni boğacakmışçasına,
Çırpınıyorum kurtulmak için,
Ama ne çare...
Ardı ardına gelen ayrılıklar,
Ve sonu gelmeyen yalnızlıklar,
Belki benim yüzümden tüm bunlar,
Belki de sırf insan olduğum için,
Bu tuhaflıklar…

Kemal Yıldırım

Değmeyin bana,
Oturmuşum yatağımın üstünde
Ve başım ellerimin arasında
Düşünüyorum yaptıklarımı
Ama zorlanıyorum hatırlamakta…
Değmeyin bana,
Güzellikler arıyorum saçma gülüşlerde
Ve kavuşmaya çalışıyorum kendime
Tutmaya çalışıyorum arkamdan
Ama bakamıyorum yüzüme…
Değmeyin bana,
Yapıştı yakama bir kara ecel
Ve engel olamıyorum ölümüme
Ya da ölümümü görmeye…
Değmeyin bana,
Kafam güzel…

Kemal Yıldırım

Dalıp bakardım gökyüzünün derinliklerine
Görmeye çalışırdım yıldızların güzelliğini
Ve gökyüzündeki resmini…

Dalıp bakardım denizin maviliğine
Görmeye çalışırdım suda parlayan balıkları
Ve duymaya çalışırdım denizin hışırtılarını…

Dalıp bakardım gözlerine
Ayırmaya çalışırdım renklerini
O kar tanesi beyazlarını
Ya da, ya da; göremiyorum ki gözlerini
Sadece beyazını görebiliyorum…

Hayatımın renkleri soldu artık
Siyah beyaz kaldı dünyam
Dalıp bakarken bile sonsuz maviliğe
Siyah görüyorum gökyüzünü
Ve ayırt edemiyorum artık renkleri…

Hayatımın sesleri karıştı artık
Ne anlatabiliyorum derdimi
Ne de anlayabiliyorum hiçbir şeyi
Şimdi;
Ne söyleyebiliyorum sana sevdiğimi
Ne de öğrenebiliyorum beni sevdiğini…

Kemal Yıldırım

Kafam darma duman…
Garip bir haldeyim…
Boşlukta gibiyim…
Bazen hiçbir şeyin farkında değilim
Bazen de sanki her şey beni ilgilendiriyor..
Ne dinlediğim şarkılar yetiyor
Ne de her şeyi unutup uyumaya çalışmak
Kafamı dağıtmaya…
Bazen insan yüzü görmek istemiyorum
Bazen de görebilmek için bir insan yüzü arıyorum…
Ama ben gene aynı
Farkında değilim görüp görmediğimin…
Çelişkiler içindeyim…
Karmakarışığım…

Kemal Yıldırım

Giderken bıraktığın acılarla yaşıyorum
Hayalini kuruyorum geri dönüşünün
Hani erkekler ağlamaz derler ya
Ben şimdi ağlıyorum…
Giderken bıraktığın elleri taşıyorum
Özlemiyle yanıyorum tekrar tutuşunun
Yakıyorum bir sigara daha
Ve ellerime bakıyorum…
Giderken kırdığın kalbimi avutuyorum
Sarmaya çalışıyorum yaralarımı
Çekiyorum bir nefes daha sigaramdan..
Her şeye rağmen
Gene seni bekliyorum...

Aynı harflerle başlıyordu isimlerimiz,
Ve aynı güzellikte devam ediyordu sevgimiz...
Ben seninle konuşurken hep heyecenlanıyordum,
Tutarken elini kalbim çarpıyor, titriyordum...
Seviyordum seni herşeyinle,
Gözlerinle, sözlerinle,
Seni seninle seviyordum,
Seni sen olduğun için seviyordum...
Baktığım heryerde seni görüyor,
Duyduğum herşeyde senin sesini arıyordum,
Seni hep yanımda hissediyordum...
Şimdi sen benden uzaktasın,
Ama hep kalbimdesin...
Seni sevdim,seviyorum ve hep seveceğim...

Kemal Yıldırım
07.04.2007
03:03

...
ben öyle bilirim ki yaşamak
berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır
çünkü biz savaşmasak
anamın giydiği pazen
sofrada böldüğümüz somun
yani ıscacık benekleri çocukluğumun
cılk yaralar halinde
yayılırlar toprağa
etlerimiz kokar
gökyüzünü korkutur

çünkü biz savaşmasak
Uzak Asya'dan çekik gözlerimiz
Küba'dan kıvırcık sakallarımızla
savaşmasak
güm güm vurur mu kömürün kalbi Kozlu'da
Ke Şan'da, Kandehar'da ümüğüne basılır mı vahşetin
ve sen boynunu öperken beni sarhoş
bir okyanusla titreten hayat
sevgilim olur musun.
...
(ismet özel - sevgilim hayat şiirinden alıntıdır)