Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Anket Sonucu: MOBESE Kameraları bizi mi gözetlemektedir?
Evet bizi gözetlemektedir. Ancak sakıncası yok güvenlik için gerekli bir şey. 221 43,68%
Hayır, sadece suç işleyenleri veya işleyecekleri gözetlemektedir. 32 6,32%
Evet bizi de gözetlemektedir. Kendimi BBG evinde gibi hissediyorum. 34 6,72%
Gözetlese de, benim için sakıncası yok. Çünkü kaygı duyacak davranışlarda bulunmuyorum. 98 19,37%
Evet bizi gözetlemektedir. Birileri arşiv amaçlı ve kötüniyetle kullanabilir.Karşıyım 71 14,03%
Evet . Ayrıca bu kişi hak ve özgürlüklerine bir saldırı sayılmalıdır. Hukuka aykırıdır. 138 27,27%
Birden Fazla Seçenek İşaretlenebilen Anket. Oy Verenler: 506. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 94)

Biri Bizi Gözetliyor

Yanıt
Konu Notu: 15 oy, 4,93 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 17-01-2007, 14:28   #91
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Uyuşturucuda Suçlu Bulundu

Kameralı sistem şart’

Uyuşturucu konusunda riskli okulları tespit ettiklerini söyleyen İstanbul Narkotik Şube’den bir yetkili, bu okullar çevresinde önlem aldıklarını ancak yeterli olmadığını söyledi: “Riskli okullar hem varoşlarda hem de lüks semtlerde. Ekipler giriş ve çıkışları kontrol altında tutuyor, etraftaki şüpheli şahısları belirliyor. Rehberlik öğretmenleriyle sürekli temas halindeyiz. Ama kesin çözüm için kameralı sisteme geçilmesi gerek. Okulları 24 saat gözetlemek istiyoruz.”

http://www.vatanim.com.tr/root.vatan...2&Categoryid=1
Old 18-01-2007, 13:03   #92
Y£LİZ

 
Varsayılan Okula kamerada son söz müdürlerin

Milli Eğitim Bakanlığı, güvenlik amacıyla okullara yerleştirilecek kameraların sakıncalı olmadığını, kameraların nerelere konulacağı konusunda ise inisiyatifin okul müdürlerine bırakıldığını belirtti

18.01.2007

Okullarda kameralı sisteminin yaygınlaşması, okul müdürlerinin okul dışına, koridorlara, hatta öğretmenler odasına bile kamera yerleştirmesi nedeniyle şikayetler artınca Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı'na yazı yazarak görüş sordu. Okullara hırsızlık ve sabotaj olaylarına karşı caydırıcı olması nedeniyle kamera sisteminin okul imkanları ile takılıp takılmayacağını soran Müdürlük, hangi mahallere takılacağı konusunda tereddüt yaşandığını belirterek Bakanlığın konuyla ilgili görüşünü istedi.

Milli Eğitim Bakanlığı Savunma Sekreteri Mehmet Polat imzası ile gönderilen `güvenlik kamerası takılması' başlıklı yazıda, okullara kamera sisteminin kurulabileceği belirtilerek, kameranın hangi mahallere kurulacağının müdürlerin inisiyatifinde olduğu belirtildi. Mehmet Polat imzalı yazıda, Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı okulların kendi imkanları ile kamera sistemi takmalarının uygun olduğu belirtilerek, "Hangi mahallere takılacağı konusunda okul müdürlerinin karar vermesinin uygun olacağı düşünülmektedir" denildi.

İNSAN HAKLARINA AYKIRI

Milli Eğitim Bakanlığı'nın kamera görüşü eğitim çevrelerinde tepkiye neden oldu. Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Yalçın, okulda kurulacak kamera sisteminin her an istismara açık olabileceğini belirterek, "Kamera sistemi okullarda sınırlı tutulmalı. Aksi halde insan haklarına aykırı bir uygulama" dedi.

Okulda öğretmen ve öğrencinin sürekli gözetleniyor hissinin eğitimi de olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Prof. Dr. Yalçın, "Bu pedagojik açıdan son derece yanlış bir uygulama. Öğrenciyi eğitimden soğutabilir. Kamera okullarda güvenlik için kullanılması gereken bir araçtır. Okulun dışına kurulursa okulun güvenliğini sağlamaya yardımcı olabilir aksi halde okul içinde huzursuzluklara neden olabilir" diye konuştu.

Eğitim- Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Zeybek de, eğitim kurumlarına kamera sistemi yerleştirilirken titiz davranılması gerektiğini söyledi. Zeybek, "Kameraların nereye konacağının okul müdürlerinin inisiyatifine bırakılmamalı. Tuvaletlere bile kamera yerleştirmek isteyen okul müdürleri çıkacaktır" diye konuştu



http://www.vatanim.com.tr/root.vatan?exec=haberdetay&tarih=18.01.2007&Newsid =104106&Categoryid=1
Old 18-01-2007, 13:05   #93
nagehans

 
Varsayılan

kayıtlar büyük ihtimalle gizlidir.her önüne gelen göremez heralde, dolayısıyla özel hayatın gizliliği söz konusu değilki. cok mükemmel bi sisitem ! tebrikler böylece faili meçhul suç sayısı azalır..
Old 18-01-2007, 13:51   #94
Aziz Kurtuluş

 
Varsayılan

MOBESE kameraları ve bağlı olduğu teknolojik sistem çok pahalı, vatandaşın can ve mal güvenliğine dönüşü uzun vadede olacagını düşünüyorum.

Olası bir felaket, deprem vs koşullarında , yoğun trafik akışının izlenmesinde, otoyollarda karmaşa yapanların tesbitinde, faydalı olabilir, elbetteki bir olay olduğunda , mahallinde söz konusu kameralar var ise, zoom yapılarak nokta detaylarının gözlenmesinde faydalı olacaktır.

Hiç kimse merak etmesinki, yolda öpüşen çiftlere , birkaç çakır keyfin peşine düşecek kadar Emniyet işsiz kalmayacaktır.

Aslında, ivedlikle konulması gereken yer, stadyumlar olmalıdır. Ben BJK kongre üyesiyim, üzülerek söylemelim ki, kapalı trübüne yıllardır polis girmez,
cepçiler, telefoncular buralarda cirit atarlar, her maç sonunda onlarca kişi karakola başvurur,

Durum böyle iken, bir iki sezon önce, bjk-çaykur maçıydı, genç bir çocuk bıçaklanarak öldürülmüştü.

Dondurucu soğuk bir geceydi, 10.000 kişi kadar seyirci alan kaapalı trübündekiler maçtan ancak 3,5 saatte çıkabildik, kadınlar, çocuklar soğuktan dondular, tek bir kapıdan, teker teker çıkış sağlandı, herkesin yüzüne omuzda taşınan medya tarzı kameralarla çekim yapıldı.

MOBESE veya kapalı devre kamera tesisatı olsaydı, belki o çocuk bugün yaşıyor olacaktı, yaşanan yüzlerce cüzdan , telefon hırsızlığı artık olmayacaktı.

Elbetteki yapılan ve teknolojiye dayanan güvenlik sistemleri bizler içindir.

Ancak asıl izleme, T.C. kimlik numarası ve Mernis sisteminin tam faaliyete girmesiyle olacaktır, saklayacak birşeyi olanlar asıl o zaman korkacaklardır.

MOBESE nin kişisel haklarımız açısından, uygun olup, olmadığı , yasallığı hk. fikre sahip değilim.

Saygılarımla,
Old 18-01-2007, 13:57   #95
Aziz Kurtuluş

 
Varsayılan bir ilave daha

Eskiden sadece geceleri dolaşan, kahverengi üniformalı bekçi amcalarımız vardı, uzaklardan düdüğünün sesi duyuldumu...anlayanlar anlardı

bugün onlar yok, onların yerine 24 saat görev yapan, hiç uyumayan, yemek , üniforma istemeyen, kameralardan 1 tanede sokağımda bulunması, bence fena fikir değil.

Saygılarımla,
Old 07-02-2007, 17:36   #97
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan MOBESE H. Dink Cinayetinde De İşe Yaramadı

100 milyon doları çöpe mi attık?

Gazetecilerin en önemli işi soru sormaktır. En zor soruyu bulacaksın ki olay yaratacak gerçekler gün ışığına çıksın...

Biz bu zor soruların peşine takılıp gideriz de çoğu zaman “çok basit” soruları sormayı akıl edemeyiz...

Çünkü yanıtlarının bilindiğini varsayarız...

Bu yüzden “Kral çıplak” demeye gerek duymayız...

Oysa o basit soruyu kimse sormadığı için “basit” gerçekler bir türlü gün ışığına çıkmaz, tartışılmaz...

Ben bugün çok basit bir soru sormak istiyorum:

Devlet; İstanbul’da Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu’na (MOBESE) bugüne kadar 50 milyon dolar harcamış... Şu anda bir o kadarını daha harcıyor...

Amaç belli:

İstanbul halkına sunulmakta olan kamu hizmetlerinin iyileştirilmesi, güvenlik ve idari hizmet veren kamu yönetiminin bilgisayar ortamında işbirliği yaparak iyi ve hızlı hizmet üretmesi...

Bölge Görüntüleme Sistemi ise MOBESE’nin en önemli ayağı... Yoğun olduğu bilinen güzergâhlara konulan kameralardan alınan görüntüler merkeze sürekli olarak aktarılacak ve kaydedilecek... Böylece toplumsal olayların oldukça yoğun olarak görüldüğü İstanbul’da, olaylara en kısa sürede müdahale edilebilecek, görüntüler kaydedilebilecek...

Bu amaca ulaşmak için İstanbul’un tüm meydan ve ana caddelerine şu anda tam 570 kamera konmuş durumda... Kent, bu kameralar aracılığıyla 24 saat izleniyor.

Gelelim “basit” sorumuza:

Yılbaşı gecesi Taksim’de bir genç öldürüldü, yaklaşık iki hafta önce de Osmanbey’in göbeğinde Hrant Dink cinayeti işlendi...

Bu iki olayın meydana geldiği Taksim Meydanı’nda ve Halaskârgazi Caddesi’nde onlarca MOBESE kamerası var...

Hepimiz biliyoruz ki eğer bir bankayla bir tekstil firmasının güvenlik kamerası görüntüleri olmasaydı; Dink cinayeti karanlıkta kalacaktı... Çünkü MOBESE kameraları “sıfır” çekmişti...

Proje mi hatalı, uygulamada mı sorun var?

Yani 100 milyon dolara yakın parayı çöpe mi atıyoruz?

http://www7.vatanim.com.tr/root.vata...ryid=4&wid=102

Not: Gazeteci Mustafa Mutlu'nun yazısından alıntıdır.
Old 07-02-2007, 20:27   #98
| Burak |

 
Varsayılan

Özellikle şehrin işlek bölümlerinde bu kameraların olması gerektiğini savunuyorum. İnsan haklarına aykırılı ayrıca tartışılabilir. Ancak meydana gelen veya gelebilecek bir olayda olayı çözme açısından son derece öenmli. En son Hrant Dink olayında olduğu gibi. Belkide o kameralar olmasaydı tetiği çeken bulunamayacaktı. Belkide o kameralar daha önce kurulsaydı uğur mumcu, ahmet taner kışlalı cinayetlerinin üstüne daha fazla gidilebilecekti.
Old 11-02-2007, 18:58   #99
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Gözden Kaçıranlar İçin

CİNAYETLER NEDEN GÖRÜNTÜLENEMEDİ?

Aynı konuda daha sonra İstanbul Valisi Muammer Güler aradı. İstanbul’da MOBESE için 16, güvenlik kameraları için için 2.6 milyon dolar harcandığını söyledi. Bu kameralardan elde edilen görüntülerin merkeze aktarılması için de Türk Telekom’a kamera başına yılda 500 YTL hat ücreti ödeniyormuş.

Şu anda kentteki 570 kameranın sadece 371’i şehir içinde, kalanı ise otoyollarda ve gişelerde bulunuyormuş.

Dink’in öldürüldüğü Halaskârgazi Caddesi iki kamerayla izleniyormuş. Ama olayın olduğu sırada bu kameralar araçların plakalarına odaklandığı için görüntü kaçırılmış. Yılbaşı gecesi Taksim Meydanı’nda işlenen cinayet ise aşırı kalabalık ve karanlık yüzünden tespit edilememiş.

Vali Güler bu bilgileri verdikten sonra, kent içindeki 371 kameranın yetmediğini, Londra’da polisin kullandığı güvenlik kameralarının sayısının 28 bin olduğunu söyledi. Sonra da ekledi:

“Büyükşehir Belediyesi büyük okulların önüne 350 kamera daha koymak için ihaleye çıkıyor. Ama bu da yetmeyecek. Bu nedenle bütün mağazalardan ve apartman yöneticilerinden özel kamerayla kayıt yapmalarını talep ediyoruz.”

http://www7.vatanim.com.tr/root.vata...ryid=4&wid=102

Not: Gazeteci Mustafa Mutlu'nun köşe yazısından alıntıdır.
Old 29-03-2007, 22:09   #100
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
CİNAYETLER NEDEN GÖRÜNTÜLENEMEDİ?

Aynı konuda daha sonra İstanbul Valisi Muammer Güler aradı. İstanbul’da MOBESE için 16, güvenlik kameraları için için 2.6 milyon dolar harcandığını söyledi. Bu kameralardan elde edilen görüntülerin merkeze aktarılması için de Türk Telekom’a kamera başına yılda 500 YTL hat ücreti ödeniyormuş.

Şu anda kentteki 570 kameranın sadece 371’i şehir içinde, kalanı ise otoyollarda ve gişelerde bulunuyormuş.

Dink’in öldürüldüğü Halaskârgazi Caddesi iki kamerayla izleniyormuş. Ama olayın olduğu sırada bu kameralar araçların plakalarına odaklandığı için görüntü kaçırılmış. Yılbaşı gecesi Taksim Meydanı’nda işlenen cinayet ise aşırı kalabalık ve karanlık yüzünden tespit edilememiş.

Vali Güler bu bilgileri verdikten sonra, kent içindeki 371 kameranın yetmediğini, Londra’da polisin kullandığı güvenlik kameralarının sayısının 28 bin olduğunu söyledi. Sonra da ekledi:

“Büyükşehir Belediyesi büyük okulların önüne 350 kamera daha koymak için ihaleye çıkıyor. Ama bu da yetmeyecek. Bu nedenle bütün mağazalardan ve apartman yöneticilerinden özel kamerayla kayıt yapmalarını talep ediyoruz.”

http://www7.vatanim.com.tr/root.vatan?exec=yazardetay&sid=&Newsid=107569&Cate goryid=4&wid=102

Not: Gazeteci Mustafa Mutlu'nun köşe yazısından alıntıdır.

Av.Suat ERGİN,

Acaba bu kameralar kim kiminle çıkıyo, hangi babayiğidin evine giderken filesi dolu, en son buzdolabını ne zaman değiştirmişti, kimin elbisesi rüküş, kimin yürüyüşü eğri, kim dik başlı gibi konularda kullanılarak yatırımın boşa gitmesi önlenebilir.

Yalnızca bir öneri, başka bir niyetim yok

Ömer KAVİLİ
Hukukçu

"Hak huk, Hukuk; gak guk, guguk !"
Old 02-04-2007, 03:49   #101
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan Biri Bizi Gözetliyor

Sayın Özoğul;
Son derece haklısınız:
Silahlı kuvvetlerin yönetmeliği de onlara devleti korum görevi verir

Onlar da bu göreve dayanarak Anayasayı değiştirir.

Sonuçta görev

Saygılar
Old 04-04-2007, 16:13   #102
persona

 
Varsayılan

sayin admin ve suat ergin ingilteredeki sistemden bahsetmis ben biraz ayrintiya girmek istiyorum...

ingilterde CCTV adiyla anilan sistem uzun zamandir uygulanmakta , ve suclularin yakalanmasinda cok onemli gorev ustlenmekte... ve her yil sistem milyonlarca para aktarilarak yenilenmekte... ornegin Londra nin en islek caddesi Oxford street de yurudugunuzde 135 farkli kamera(bu bizim bildigimiz) sizi kaydediyor... bunlara ek olarak bina iclerindeki ozel kameralar var...

metrolar, otobusler, heryer kameralarla dolu, gorunen kameralar oldugu gibi gorunmeyen kamerlarla da sehir 24 saat gozlem altinda... bu sistem tabiki vergi odeyenlere cok pahaliya malloluyor ama suclularin yakalanmasi konusunda cok onemli gorev ustlendikleri ve bunun icin harcanacak paralar gozonune alindiginda bir de caydiricilik ozellikleri nedeniyle kimse birsey soylemiyor...
ve herkes bu goruntulerin sadece sucla mucadele icin kullanilacagindan emin oldugundan kimse durumdan rahatsiz degil, sokakta opusmek veya gizli sevgilisiyle caddede dolasmaya hicbir engel degil...
mesela bomba koyan teroristlerin kimliklerini bulmak sistem sayesinde sadece saatler aldi...

sanirim buradan cikarabilecgimiz tek sonuc, boyle bir sistem istenilen sekilde isleyebilmesi icin 100 milyon dolar cok az bir miktar, ingilterenin dunyanin en zengin 5. ulkesi olmasi, ve londra nin dunyanin belli basli finans merkezi olmasi dolayisiyla ( bu anlamda sehrin cok guvenli gozukmesi yani imaji cok onemli ki yabanci yatirimci buraya gozu kapali gelsin) , bu sistemin altindan kalkabiliyorlar... bence bu konuda ya hep ya hic demek en iyi cozum...
Old 10-04-2007, 10:36   #103
Seyda

 
Varsayılan Britanya'da öğrencilerden parmak izi alınıyor

Daily Mail Britanya'da bugüne dek tam 1 milyon öğrenci çocuğun parmak izi alındı.

11 Eylül rüzgârıyla çıkarılan yasalarla 'vatandaşını en çok gözetleyen devlet' mertebesine ulaşan Britanya'da, Büyük Birader toplumu yönünde yeni bir adım daha atılıyor. Gündemdeki son plan, öğrenci çocukların da parmak izlerinin kaydedilmesi. Daily Mail'e göre, bugüne dek tam 1 milyon çocuğun parmak izi alındı. 4 milyon 900 bin çocuğun da parmak izinin kaydedileceği belirtildi.
Habere göre, parmak izleri ne çocukların ne de ebeveylerinin izni olmadan toplanıyor. Zira 3 bin 500 okulda, kütüphane ve yemek hizmeti parmak izinin kullanıldığı bir sistemle yapılıyor. Ama okulların 'üçkâğıtçılığı' bu kadar değil. Kendal'daki Ghyllside İlkokulu'nun müdürü, çocukların parmak izlerini 'casusluk oyunu oynayarak' almış. Muhalifler bunun, 'çocukları gözetim toplumuna alıştırmanın bir parçası olduğu' görüşünde.
http://www.hurriyet.com.tr/egitim/an...74.asp?gid=171
Old 11-04-2007, 16:26   #104
persona

 
Varsayılan

bu kucuk britanya adasinda polisin yaptigi sadece ogrencilerin parmak izlerini toplamak degil, polis in elinde tum suca karismis kisilerden alinan DNA orneklerinin toplandigi DNA bankasi var , bu dna lar daha sonra bir suc islendiginde olay yerindeki kan vb gibi orneklerle hemen karsilastiriliyor...

suc onleme konusunda ve mucadele konusunda cok ciddi gorunen ingilizler, konu havalimanlarina geldiginde amerikalilar tarafindan cok yetersiz goruluyorlar, amerikalilar en kisa zamanda havalimanlarinda IRIS kontrolune gecilmesi uyarisinda bulundular aksi halde avrupali dostlarina vize uygulamaya baslicaklar...

son olarak gerceklestirilmek istenen en onemli proje, londra nin en islek yerlerine konacak kameralarin insanlarin gozlerinden taninmalarina (IRIS) imkan saglayacak proje, bu sistem sayesinde eger bir suclu bu tur yerlerde bulundugu takdirde aninda sistem uyarilacak..

tabiki bu sistemler , bircok elestirileri beraberinde getirdikleri gibi cokta para harcanmasi demek..
Old 14-04-2007, 19:38   #105
öğrenci(auhf)

 
Varsayılan

İyi günler;
Ülkemizdeki suç oranlarını düşünücek olursak gizli kamera altında yürüyen birinin kendini daha güvende hissedeceğini düşünenlerle bunun özgürlüklere saygısızlık olduğunu düşünenler arsında bir orta nokta bulmalı diye düşünüyorum..
Sonuçta trafik kurallarının ihlal edildiği hatta suçların işlendiği kavşaklarda kamera herkesin kabul edeceği gibi güvenlik açısından önem taşır. Ancak sıradan bir cadde üzerineki kameranın işlevselliği bence biraz tartışılır gibi..
Sonuç itibariyle bu görüntü kayıtlarının nereye gittiği kimler tarafından incelendiği tam anlamıyla bir muamma. Çocuk doktorunun bile çocuk porncusu çıkabildiği ülkemizde bu kayıtların güvenilirliğinden şüphe etmek çok da abes olmasa gerek..
Old 09-07-2007, 09:41   #106
Defi-Def

 
Varsayılan

Bu anketi yeni fark ettim. Oy kullandım, yorumlarımı da yazmak istiyordum fakat Sn. Ergin'in açıklamaları ve özellikle de yürekten takdiri hak eden emeği nedeni ile ayrıca söylenecek bir şey kalmadığını fark ettim. Sn. Ergin size katılmamak benim açımdan mümkün değil.
Bazı katılımcı arkadaşlarımın iyiniyet vs.vs. şeklindeki açıklamalarına da sadece şunu söylemek isterim ; "cehenneme giden yolun taşları iyiniyetle döşenir." (Her ne kadar uygulamanın 'iyiniyetli' olduğunu düşünmesem de)
Old 09-07-2007, 11:09   #107
ParanoidAndroid

 
Varsayılan

"Big brother is watching you"

Anket başlığını görünce aklımdan geçen ilk şey, George Orwell'in 1984 adlı romanı oldu. Bu ütopik romanın gerçekliğe dönüşmüş hali olmasa bile yakın bir uygulaması Britanya'da üç dört yıl önce hayata geçirilmiş. Londra'da elektronik kartlar varmış. Bunların üzerindeki elektronik yonga, kişilerin yerinin belirlenmesinde kullanılıyormuş (gazetelerin yalancısıyım). Ankara Barosu'nun düzenlediği 2006 Hukuk Kurultayı'nda yurt dışından gelen konuk katılımcılar da böyle bir uygulamadan söz etmişlerdi. Caddelerdeki kameralara lafım yok ama sözünü ettiğim uygulama, düzenin yaratmak istediği paranoyadan başka bir şey değil; bu paranoya, devletin vitamini adeta.. Bütün bunları düşündüğümde, Robinson Cruse olmak istiyorum.
Old 09-07-2007, 14:42   #108
jurist27

 
Varsayılan

Bence "yerinde" bir uygulama. Kameranın konulma amacı belli. Kamera başındaki insanlar "amacın dışına çıktıkları zaman" elbette onlara da uygulanacak bir müeyyide vardır.

SAYGILARIMLA..
Old 09-07-2007, 17:40   #109
persona

 
Varsayılan

gecenlerde, ingiliz emniyet muduru aciklama yapti, londra da uzunca zamandan beri ilk defa ciddi suclardaki oranda dusus kaydedildigini belirtti.. ama ekledi daha cok paraya ihtiyac var, daha yeni teknolojilere... sucla mucadele, hele isin icine terorde girince gercekten cok guc... ve gecen ingilizler ,avrupa birligine bagli diger ulkelerle yaptiklari anlasmayla, 4 milyon kaydin bulundugu dna bankasindaki (burada sadece hukum giymis insanlarin kaydi yok, karakola herhangi bir nedenle dusmus olmak yeterli) bilgileri , avrupali ortaklariyla paylasmayi kabul etti, karsiliginda, onlarin plaka bilgilerini inceleme hakkini aldi... bu su demek herhangi bir suphe duyuldugunda, ingilteredeki alman plakali aracin kime ait oldugu ve kisisel bilgilerine ingiliz polis memuru ulasabilecek...

peki nerede, insan haklari? nerede ozel hayata saygi?

konu, guvenlik olunca, hicbir gelismis ulke bu cesit uygulamalardan kacinmiyor, cunku konu aslinda masum insanlarin hayati...

kameralar, isin sadece kucuk bir parcasi, bizim polisin daha guclu yatirimlara, ve uluslararasi ciddi isbirliklerine ihtiyaci var...
Old 10-07-2007, 05:42   #110
Av.Furkan Kamalak

 
Varsayılan

Önceki yazılarda da sorulan bir soruyu tekrar gündeme getirmek istiyorum;kamu menfaati için kişi özgürlüklerinin sınırlanması ne derece doğru?
Bahsi geçen konuların çoğunda kişilerin olağan yaşantıları çerçevesinde izinsiz bir şekilde ses veya görüntülerinin kayıt altına alındığını ve birey özgürlüğünün kamu menfaati başlığı altında çiğnendiğini görüyoruz.
Güvenlik önlemi almak yerine,suç işlendikten sonra suçluların yakalanmasıyla uğraşmak,bence suçu oluşturan faktörleri azaltma çabasına nazaran daha masraflı ve daha az fayda getiren bir durumdur.
Kanunların ve uygulamaların suçun oluşmasından sonraki aşamadan ziyade suçun doğumunu azaltacak nitelikte olmasını isterdim.Ancak gerçekçi olmak gerekirse bu altyapıya ulaşmamız için çok uzun bir sürenin geçmesi gerektiğini üzülerek söyleyebilirim.
Old 10-07-2007, 12:54   #111
persona

 
Varsayılan

sayin furkan kamalak soylediklerinize katiliyorum, ancak eklemeler yapmak gerek diye dusunuyorum....

oncelikle sunu anlamamiz gerek bizim ulkemizde bir teror gercegi var, ve hukukumuzu, polis teskilatimizi bu gercege gore ayarlamamiz gerekiyor, bugun ETA denen teror orgutu 10 yil icinde kac kisiyi oldurdu sadece 140-150 kisi, ama ispanyollarin kopadiklari yaygaraya bakin, aldiklari onlemlere... cevre ulkelerin hepsi ispanyanin bu korkunc teror orgutunden kurtulmasi icin ellerinden geleni yapiyorlar...

bununla savas dediginiz gibi bir butun, insanlarimizin bilinclendirilmesinden polisin haber alma sistemlerinin yenilenmesine kadar genis bir yelpaze...

suc olusmadan once ne tedbirler alinabilir ben size birkac tanesini saymak istiyorum...

... durdurup-arama, insan haklari hukukuna uygun olarak arttirilmali, bu gercekten cok caydirici, amerikanin buyuk sehirlerinde suc oraninin dusmesinde cok onemli katkisi var bunun( the economist dergisinin 2 hafta onceki sayisinda okumustum), ingilterede yine cok olumlu sonuclari var...

-- kameralarin etkinligi ve sayilari arttirilmali, bunun caydiricilik etkisi ve suc isleyen kisilerin tekrar suc islemeleri onlemek acisindan onemi cok fazla... bugun her pazartesi BBC de bir program var, polisin goruntusunu izleyip yakalayamadigi suclularin suc goruntulerini yayinlayip yakalanmalarini saglamaya calisiyorlar... bu programdaki goruntuler o kadar acikki , insan butun suc aninini saniye saniye goruyor, bir kamerada basina baslik gecirmis olsada, baska bir kamerada mutlaka goruntusunu ele veriyor..

-- yerel insanlarin, polise katkisi saglanabilir... Londrada gecen haftalarda art arda genc yastaki cocuklarin silahla oldurulmeleri sonucu, polis bir yontem gelistirdi, buna gore, yerel halktan kisilere bir takim polis yetkileri verildi, yani sucu gorurse aninda polisi aramakla alakali,etkinligini saglamak icin polis teskilati bunun karsiliginda para yardiminda bulununuyorlar, cunku genelde fakir mahallerde bu suclar yogunlukta...

--suc orgutlerinin icine polis teskilatindan adamlar sokularak eylemlerinden onceden haber alinabilir... bu yontem amerikada cok olumlu sonuc dogurdu...

--- suc orgutlerinin eylemlerinde kullandiklari maddelerin temin yerleri cok iyi denetlenebilir... bu yine suc olusmadan onu engellemeye yonelik cok etkin bir adim, bugun londrada bomba yapmak icin gerekli herhangi bir maddeden cok miktarda aldiginizda polis emin olun evinize hemen baskin duzenler...

--- uluslararasi dayanismalar--- buna ornegi bir onceki yazimda vermistim, etkin olarak dayanismalar icin diger ulkelere daha cok baski sart...

--- teknolojik gelismeleri polisin emrine sunmak... bu yine sucu onlemek icin cok onemli gunumuzde.. ornegin, internet uzerinde cocuklarin cinsel yonden somurulmeleri ile ilgili ingiliz polisinin ozel bir birimi var, burada 24 saat chat odalari gozetleniyor, gecen 20 kisilik bir orgutu yakaladilar, bunu nasil yaptilar aylarca suren kovalamaca sonunda, polis sanki onlardan birisi gibi davranip, chat odasinin yoneticisinin yerini tespit edip yakalnmasini sagladi.. sonucta bu adam, normal bir ciftci ailesinin uyesi cikti... yani gordugunuz gibi bu tur suclulari yakalamak ne kadar zor, bunun icin gercekten ozel egitimli polislere ve teknik donanima ihtiyac var...

---uygun hukuksal yapiya ihtiyac var... bu da caydiricilik acisindan cok onemli ve suclularin tekrar suc islemesini engellemek acisindan... mesela ingilizler, gozalti suresini teror eylemlerinden sonra hemen arttirdilar ve daha da arttiracaklar, cocuklara cinsel istismarda bulunan insanlarin kimliklerini orada yasayan insanlara verilmesi ile ilgili megan kanunu adiyla bilenen mehur amerikan yasasinin benzerini cikarttilar...


kisaca, sucla mucadele, gelismis ulkelerde cok ciddiye alinan ve uzerine cok para harcanilan bir konu, hele bizim gibi terorle mucadele etmek zorunda olan ulkelerde bu konu ciddiyetini dahada arttiriyor... cunku tekrar etmek istiyorum konu masum insanlarin hayati, bence gercek insan hakki bu tur alcak saldirilarda olen insanlari korumaktan geciyor.veya cinsel acidan somurulen kucucuk cocuklarin etkin sekilde korunmalarindan.. yoksa yolda durdurulup aranmak veya bir kameranin bir yolu 24 saat gozleyip gozlememesi beni acikcasi rahatsiz etmiyor...

saygilar
Old 10-07-2007, 16:23   #112
özge_law

 
Varsayılan Nüfus cüzdanı yerine 'elektronik vatandaşlık kartı

Genelgeye göre vatandaşlık kartının hayata geçirilmesi öncelikle sağlık ve sosyal güvenlik alanında olacak. Pilot proje 3 aşamadan oluşacak.

Vatandaşlık Kartı Projesiyle ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzalı Başbakanlık Genelgesi bugünkü Resmi Gazete’de yayınlandı. Genelgeye göre vatandaşlık kartının hayata geçirilmesi öncelikle sağlık ve sosyal güvenlik alanında olacak. Pilot proje 3 aşamadan oluşacak. Birinci aşamada, vatandaşlık kartı, kart okuyucular, TÜBİTAK- Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü (UEKAE) tarafından geliştirilecek işletim sistemi ve uygulamaların testi UEKAE içerisinde yapılacak. İkinci aşamada, ilgili tarafların kararıyla belirlenecek bir ilçede, 10 bin vatandaşı kapsayan bir pilot uygulama gerçekleştirilecek. Üçüncü aşamada ise uygulama 300 bin vatandaşı kapsayacak şekilde, ikinci aşamanın uygulandığı ilçenin bağlı bulunduğu ilde denenecek.
Vatandaşlık kartının basımı, dağıtımı ve sağlık hizmetlerinde kullanımına yönelik süreçlerin de test edilmesi açısından, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı da pilot uygulamaya katılacak. Pilot uygulamanın her aşamasında, bir sonraki aşamaya geçmeden önce Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ve ilgili taraflar yakın işbirliği içerisinde uygulamayı değerlendirecek. Vatandaş memnuniyeti, ölçeklendirme ve uygulanabilirlik açısından başarı sağlandığında, eylemin sorumlu ve ilgili kurumlarıyla birlikte karar verilerek, bir sonraki aşamaya geçilecek. Vatandaşlık kartının, ülke geneline yaygınlaştırılması aşamasında kartın tüm vatandaşlar için üretilmesi ve dağıtılması görevini eylemin sorumlu kuruluşu Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü üstlenecek. Bu aşamada, vatandaşlık kartı eyleminin hayata geçirilmesindeki diğer yonga üretimi, kart basımı ve benzeri süreçler, işin mali ve ekonomik yönü de göz önüne alınarak, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü sorumluluğunda yürütülecek.

BİYOMETRİK VERİLER KULLANILACAK
Halen kullanımda olan nüfus cüzdanının yerini alacak olan vatandaşlık kartı üzerinde sadece statik bilgiler yer alacak, değişken bilgilere yer verilmeyecek. Kart içerisinde temel olarak kart sahibine ait kimlik bilgileri bulunacak. Vatandaşlık kartı ile sağlanan hizmetlerde, hizmetin özelliğine göre farklı güvenlik seviyelerinde kimlik doğrulama yöntemleri olan şifre, fotoğraf, biyometrik veri kullanılabilecek.
Biyometrik kimlik doğrulama yöntemi olarak parmak izi eşleştirmesi kullanılacak. Parmak izi verisi sadece kartın üzerinde bulunacak, merkezi herhangi bir veritabanında tutulmayacak.
Başbakanlık genelgesinde proje kapsamında tüm kamu kurum ve kuruluşların eş güdüm içinde çalışması istendi.(ANKA
http://hukukcu.com/modules/news/article.php?storyid=470
Old 11-07-2007, 03:50   #113
Av.Furkan Kamalak

 
Varsayılan

sayin persona vbmenu_register("postmenu_102652", true); değerli örneklerinizden ve yazınızdan ötürü teşekkür ederim.Sizin verdiğiniz örneklerde de görüldüğü gibi bu uygulamalar Türkiye'nin mali ve genel yapısına uzak şeylerdir.
Ancak özellikle teknolojik gelişmelerin polis ve diğer güvenlik birimlerinin hizmetine sunulması ve hukuk düzeninin değişen dünya düzenine adapte edilmesi suçun artışını engelleyebilecek faktörlerdir.
Bunların haricinde yine bunlarla bağlantılı olarak faillerin yakalanması ve yakalama sürecinin kamu vicdanını tatmin edecek nielikte ki bir sürede olması suç ve suçlunun oluşumunu negatif yönde etkileyeceği kanısındayım.
Saygılarımla.
Old 11-07-2007, 14:46   #114
persona

 
Varsayılan

sayin Furkan, ben mali yapisi konusuna katilmiyorum...

bir devletin en temel gorevi, vatandasinin guvenligini saglamaktir, eger sizin ozurunuzu kabul edecek olursak, atalim o zaman toplum sozlesmesi kuramlarini, hobbes un leviathan nini bir kenara, ne yapalim bizim ulkemizde masum insanlar her yerde oluyor cunku onlari koruyacak paramiz yok... o zaman devlet olmanin anlami ne ? biz niye bu ulkeye vergi veriyoruz?

bu asamada bir ornek vermek istiyorum, eger arjantina devletinin yakin tarihine bir goz atarsaniz, 20. yuzyilin baslarinda bu ulke icin latin amerikanin fransasi falan diyorlardi, cok gelismis gelecegi parlak bir yapisi vardi, sonra ne oldu, siyasi istikrarsizlar, falkland savasi gibi faktorler,ulke icinde guvenligi tehdit etmeye baslayinca, yabanci yatirimcilar birer birer kactilar... o turistik merkez bir anda kimsenin gitmek istemeyecegi yer haline geldi... peki simdi ne alemde acaba, siyasi sorunlarini cozen arjantina ve ulke icinde guvenligi saglayan arjantina eger son donemde yazilanlara bakarsaniz tekrar eski ihtisamli gunlerine donuyor deniyor, bugun bircok dergide cok guzel olumlu yazilar var, bu da gezmek meraklisi avrupali turistleri cektigi gibi yabanci yatirimcilarida cekiyor, cunku en basta aranilan sart guvenlik... bugun ispanya nin nufusu 40 milyon civarinda oraya giden turist sayisi her yil en az 55 milyon, neden acaba bu kadar turist ispanyadan cok daha guzel olan ulkemize gelmiyor, eger ispanyanin guneyine bakarsaniz col den farki yok, cunku guvenli, modern bir ulke imaji var... ama turkiyeye ile ilgili haberlere bakin, masum insanlarin olum haberleri

yani sonucta, eger guvenligimizi saglayamazsak, kaybedecegimiz sey cok...

o yuzden bana paramiz yok o yuzden saglayamiyoruz bahanesi pek gecerli gelmiyor... bence bu is saglam irade isi...

saygilar..
Old 11-07-2007, 16:15   #115
üye14540

 
Varsayılan

Bence Mobese denen sistem şu anki konjonktürde ve güvensizlik ortamında gerekli bir sistemdir. Bu sistemin çok yararları bulunmaktadır. Öncelikle suçlular için caydırıcı bir özelliği var, ben bunu bizzat meslek yaşamımda gözlemledim. Yine suçun önlenmesi bakımından önemli ve gerekli olduğu gibi suçun işlenmesinden sonra da suçluların bulunması bakımından çok önemlidir. Bu sistemin hukuka aykırı bir yönününün de olmadığını düşünüyorum. MOBESE'nin kurulduğu yerler özel alanlar değildir, kisisel alana bir müdahale sözkonusu değildir. Sokaklar, caddeler kamuya açık alanlardır. Bu alanların böyle denetlenmesi en başta masum vatandaşlarımızın korunması bakımından çok önemlidir. MOBESE sistemi gelişmiş ülkelerde de kulanılmaktadır. Bireysel özgürlükler ile diğer insanların hakları ve güvenliği bakımından ince bir sınır vardır, bu ince sınırda ise bence bireysel hakların ve özgürlüklerin özlerine dokunulmaksızın güvenlik yönünde tercihlerin kullanılması gerekir. Bilindiği gibi ülkemiz güvenlik bakımından çok zor bir süreçten geçmektedir. Masum insanlarımız vahşi bir biçimde öldürülmektedir. Yakın zamanlarda bomba patlaması sonucunda birçok insanımız parçalanarak can verdi. Ayrıca ne yazık ki son yıllarda adli suçlarda da artış olmaktadır. Bu suçları önlemenin çok farklı yolları vardır, bunların başında da MOBESE sistemi gelmektedir. Saygılarımla
Old 02-08-2007, 22:21   #116
berfin alev ateş

 
Varsayılan

slm kameralarının güvenlik amacıyla yerleştirilmesi bence iyi bir gelişme.özellikle terörle sosyal tehtit altında olan ülkemiz için.. ancak tabiki insan olarak çeşitli kaygılarımız olabilir.. kişi hak ve özgürlüklerimizin kısıtlanacağı ve bu kayıtların kötü amaçlar için kullanabileceği sorunu ortaya çıkabilir öncelikle bu kayıtların güvenli ellerde olduğuna emin olmak ve toplum yararının kişi yararı önünde tutulması düşüncesinde olduğumdan dolayı kameraların yerleştirilmesini uygun buluyorum. tabi bireylerin endişeside gözardı edilmeden gerekli önlemlerin alınması şartıyla saygılar...
Old 03-08-2007, 10:19   #117
Aydinho

 
Varsayılan

bence gerekli birşey çünkü devletin görevi halkının güvenliğini ve sağlıklı bir şekilde gelişimini sağlamak. toplumun sağlıklı olabilmesi için hırsızlık vs gibi insanla beraber doğmuş suçların önlenmesi gerekiyor veya asgari düzeye indirilmesi lazım.
bence sokaklar kamusal alan olduğu için devletin düzenleme hakkı engellenemez sonuçta devlet sizin evinize veya arabanıza kamera yerleştirmiyor.
zaten insanların davranışları evde veya arabada değil sokaklarda denetlenmeli sonuçta sizin özel alanınızın sonu kamusal alan olan sokaklar.

belki şimdi size garip gelebilir ama benim 2 arkadaşım mobese sayesinde arabalarının çalındığını kanıtlayıp sigorta paralarını alabildiler.

amme menfaati söz konusu olduğu için bence herhangi bir hak ihlali olduğunu sanmıyorum.
Old 13-10-2007, 16:54   #118
Gemici

 
Varsayılan Romanya Usulü Rüşvet veya ‘Biri Bizi Gözetliyor’

Rüşvet sadece bize özgü olmayan, küresel bir olgu. Medyada çıkan haberlere bu olgunun en çarpıcı örneklerinden birisi Romanya’da patlak vermiş; rüşvet aldığı ortaya çıkan Tarım Bakanı Decebal Traian Remes istifa etmiş.

Olayın detayına girmeden önce AB’nin Romanya’yı verilen sübvansiyonun yerinde kullanılmadığı ve rüşvet batağında kaybolduğu konusunda uyardığı ve en kısa zamanda etkili bir kontrol sistemi oluşturulmazsa 110 Milyon Euroluk yardımın verilmiyeceğini bilmekte fayda var.

Dönelim rüşvet ve gözetleme skandalına. Remes"e rüşvet verdiğini iddia eden bir iş adamı şikayette bulunuyor. Olayı araştıran rüşvet olaylarını araştırmakla ve rüşveti önlemekle görevli savcı Remes’in 15.000.-€ nakit para, 100 litre içki ve 20 kilo sucuk aldığını ve kendisine pahalı bir araba sözü verildiğini ortaya çıkarmış. Bakan aldığı rüşvete karşılık iş adamını bir ihalede kayıracakmış.

Bakanın rüşvet aldığı bakanın istifasından bir gün önce televizon kanallarının yayınladığı bir video filmi ile kamuoyuna yansıtılmış. Filmde bakanın bir kahvede kendisinden önceki tarım bakanından bir zarf aldığı görüntüsü var. Televizyon ayrıca bakanla kendisine rüşvet veren iş adamı arasındaki bir telefon konuşmasını yayınlamış. Telefon konuşmasından zarfta 15.000.-€ para olduğu duyuluyor. İnsanın içinden neredeyse ‘Tam olarak dört dörtlük bir kanıtlama’ diyeceği geliyor.

Olay üzerinde biraz düşününce kazın ayağının göründüğü gibi olup olmadığı konusunda şüphelenmemek olanaksız neredeye. Romanya, televizyonun video filmini ve telefon konuşmasını nereden elde ettiğini tartışıyor. Adalet makamları olayı araştırıyor. Üzerinde durulan en büyük olanak rüşveti önlemekle görevli olan savcının bu bilgileri verdiği. Romen yasalarına göre savcılık şüpheli kimseleri gizli kamera ile gözetleyebilir ve telefonlarını dinleyebilir.

Olayın politik yönü:
Devlet Başkanı Traian Basescu ile Başbakan Calin Popesu Tariceanu arasında bir rekabet var. Rüşveti önlemekle görevli savcı Devlet Başkanı Basescu’nun yakını olarak biliniyor. Filmin ve telefon konuşmasının televizyona verilmesinin altında hükumeti zayıf düşürme düşüncesinin yattığı tahmin ediliyor.

İnsanın aklına ister istemez şu soru takılıyor: ‘Savcı kamera ile kayıtta ve telefonları dinlemede elde ettiği bilgileri sırf bir suçu ve rüşveti önlemek amacına yönelik olarak mı, yoksa politik bir partiyi saf dışı etmede mi kullanıyor?’ Sırf suçları önlemede ve suçluları en kısa zamanda yakalamada faydalı olabilecek gözetlemenin politik amaçlarla kötüye kullanılması demokrasiye ne ölçüde faydalı olur?

Saygılarımla
Old 16-10-2007, 20:29   #119
SNOW

 
Varsayılan

İtalyada bir kilisenin etrafı gece çok kuytu ve karanlık olurmuş. Geceleri bu durumu fırsat bilenler kilisenin etrafını fuhuş yuvasına çevirmişler. Polis baskın yapmasına ve birçok insanı yakalamasına rağmen bu durumun önüne geçememiş. Bunun üzerine yetkililer şu çözümü bulmuşlar: Kilisenin etrafını gece projektörlerle aydınlatmışlar ve bundan sonra kimse orada fuhuş yapmamış. İstanbula yerleştirilen kameraları Abartmamalı, kimse İstanbulun sokağının bir köşesine yerleştirilmiş kamerayla yapılan, hem de 24 saatlik, çekimleri izlemekten zevk almaz. Olağanüstü bir durum olmadıkça da o görüntüler ilgi çekmez. Bu yalnızca suçun önüne geçmek için ve suç işlendikten sonra kamera kayıtlarından suçluyu bulmak için kurulmuş bir düzenek. Ayrıca normal bir insan sokakta ne yaparki? Suç işleme görüntüsü olmayan bu çekimler kısa bir süre sonra üzerine yeni bir çekim yapılmak kaydıyla zaten ortadan kaldırılmakta.
Saygılarımla....
Old 08-05-2008, 00:19   #120
Gemici

 
Varsayılan Naylon Gömlek ve Video Kameraları

Karşılaştırma doğru mu değil mi tam olarak bilemiyeceğim. İngiltere’de her meydana birer tane konduktan sonra bize de bulaşan, meydanları ve işlek yerleri video ile gözetleme hastalığı bana naylon gömleklerin Türkiye’ye ilk geldiği yılları hatırlatır nedense.

Naylon gömlekler o zamanlar, 60 lı yıllardı zannedersem, tekniğin son harikası olarak kabul edilirdi ve bu gömlekleri giymek herkese nasip olmazdı, çünkü pahalı idiler ve parası olmayanlar yahutta dış ülkelerde tanıdıkları olmayanlar naylon gömlek sahibi olamazlardı. Düşünebiliyor musunuz, siz gömleğinizin yakası dik dursun diye ütüleyin ve kolalayın, diğeri yıkadıktan hemen sonra kuruyan ve kırışığı ve buruşuğı olmayan, tiril tiril naylon gömleği ile caka satsın.

Sözünü ettiğm bu durum naylon gömleklerin Türkiye'ye girişlerinin ilk zamanlarında idi, sonradan her parlıyan şeyin altın olmadığı anlaşıldı ve aylon gömleklerin baş tacı olmaktan çıkması ve ucuzlaması fazla sürmedi. Ter çekmeyen ve giyenlerin, etrafındakileri rahatsız edecek derecede, ekşi ekşi kokmalarına yol açan bu gömlekler zamanla herkesin giyebileceği ama sıhhatlı olmadıkları için giymediği giysiler sınıfına dahil oldu.

Süddeutsche Zeitung’da bugün okuduğum bir habere göre, suçluluğun artmasına karşı süper silah olarak lanse edilen video ile gözetleme sistemi İngiltere’de fiyasko ile neticelenmiş. Bunun böyle olduğunu bildiren kişi Scotland Yard’ın Video ile Gözetleme Birimi’nin başkanı olan Mike Neville. Londra’daki bir güvenlik konferasında konuşan Neville video tekniğine milyarların harcandığını ama bu kameralar ile çekilen filmlerin değerlendirilmesi ve mahkemelere kanıt olarak sunulmaları için yeterli eleman olmadığını bildirmiş. 2003 verilerine göre İngiltere’de 4,2 milyon video kamerası varmış. Bu hesaba göre İngilterede 14 kişiye bir video kamerası düşüyormuş ve ortlama olarak herkes günde 300 sefer görüntüleniyormuş.

Sokaklarda gerçekleşen hırsızlık olaylarının sadece yüzde 3 ü video kameralarına dayanılarak aydınlatılıyormuş.

İnsanları naylon gömlek giymişler gibi terleten, nefes almalarını zorlaştıran ve bazılarına sahte bir güvenlik hissi veren video kameralarının demokrasi adına sıhhatli olmadıklarını ne zaman fark edeceğiz acaba.

Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yaşamak Değil ,Bizi Bu Telaş Öldürecek.. Av.Habibe YILMAZ KAYAR Site Lokali 8 02-12-2007 02:15
Affet Bizi Heraklit! Av. Bülent Sabri Akpunar Hukuk Sohbetleri 0 30-01-2003 15:27


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09392190 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.