Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Site Haberleri Türk Hukuk Sitesi duyuru, ilan ve haberleri.

Anket Sonucu: LÜTFEN DİKKAT: Bütün hikayeleri okuduktan sonra BEĞENDİĞİNİZ TÜM HİKAYELERİ işaretleyerek oyunuzu kullanınız! Oy verildikten sonra değiştirilemez!
Hikaye 1: YALAN DÜNYA 16 17,78%
Hikaye 2: GEL PİSİ PSİKOZ 26 28,89%
Hikaye 3: TELGRAF! 27 30,00%
Hikaye 4: KARA PAPAZ 13 14,44%
Hikaye 5: TEHİRİ HAYAT TALEPLİDİR 19 21,11%
Hikaye 6: KİMSELER YOKTU 24 26,67%
Hikaye 7: GİTMEK Mİ ZOR, KALMAK MI? 18 20,00%
Hikaye 8: UMUTLA YAŞAMAK 8 8,89%
Hikaye 9: SUSMAK 12 13,33%
Hikaye 10: DRAMATİK BAŞARI 11 12,22%
Hikaye 11: İNSAN VE ZİNDAN 35 38,89%
Birden Fazla Seçenek İşaretlenebilen Anket. Oy Verenler: 90. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 216)

THS KISA ÖYKÜ YARIŞMASI (2007/1) : Hikayeler ve Oylama

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-12-2007, 21:02   #61
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Başarılı olan üyelerimizi canı gönülden kutlarım.
Old 26-12-2007, 23:15   #62
Ahmet Turan

 
Varsayılan

ben bir kez oy verebildim. sonra veremedim bir daha asıl ona üzgünüm

insan ve zindan'a oy vermeyi çok istedim
Old 26-12-2007, 23:24   #63
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:

İnsan ve Zindan 'dan...

...

Karanlığa aldırmadım. Korku karanlığı bile örtüyordu...

...

Hayatımda ilk kez bir kapıyı içerden çalıyordum...

...

’Olmak ya da olmamak.’’ vecizesi aklıma geldi. Bu seçenekle ilk kez karşılaşıyordum. ‘’Olmak’’ bana büyük acı verecekti.

...

Sorguya alınanlar acı verilmesine ara verildiğinde yalvarıyorlardı. Yalvarırken sesleri insan sesi olarak duyuluyordu......Acının gerçek sesini ilk kez burada duyuyordum.

...

Burada çekeceğim büyük acıları terazinin bir kefesine koydum. Buradan çıkınca yaşayacağım küçük mutlulukları terazinin öbür kefesine koydum. Terazi korkudan titriyordu.

...

Beynim uyuşacak ve kendimden geçecektim. Adli Tıp Ders Kitabında buna ‘’yarım ası’’ deniyordu...Hukuk okumanın hayatta çok işime yarayacağını öğrenciyken bana herkes söylemişti zaten.

...

Annem fermuarı evlat sevgisi ile dikmiş olmalıydı.

...

Sökünce hemen ölmek zorunda değilsin. Sökünce de yine düşünebilirsin. Şimdi sök. Sonra düşün.

...

Yaşamdan korktuğum kadar ölümden de korktuğum ortaya çıkmıştı.

...

Az önce ben panik halindeyken hırka sağlam duruşuyla örnek bir tavır koymuştu. Yüksek sesle:

- Bir hırka kadar olamadın, diye kendi kendime söylendim.

...

Son birkaç dakikadır ne çok gülmüştüm. Yaşamak insanın yüzünü güldürüyordu.

...

Aslanların mağrur gücünü bırakmış, öküzlerin sabırlı gücünü yüklenmiştim.

...


İNSAN ve ZİNDAN
Pençelerinden kan
Damarlarından buz akan insan!..
Senden daha aydınlık
Senden daha sıcak zindan
...

Ayak sesi geliyor
Bir adım insan, bir adım şeytan
Bir adım insan, bir adım yılan
...

...
Duvarlarından kan sızan zindan!..
Senden daha karanlık
Senden daha soğuk insan

***

...Güzel şiirler büyük acılardan doğarmış. Çekilen acı düşünülürse bu şiir bir başyapıt olmalıydı.

...

Fermuarı fermuar olarak kullanmak hoşuma gitmişti.

...

Artık acıyı biliyordum.. Çok yararlı bir deneyim kazanmıştım.

...

Kibar olmak biraz da olanaklara bağlı. Yutkunmakla yetindim.
...
Okumayı bitirdiğimde zihnime kazınan cümleleri, yazarının affına sığınarak alıntıladım. Hikayenin bütünlüğü içinde daha çok örnekleri var, ama bazılarına öncelik tanıdım nedense.

Sayın Konyalı'nın
Alıntı:

Ölüm insana çok şey öğretiyor. Bundan yıllar önce arabamı bir köy yolunda durdurduğumda bunu öğrenmiş oldum.

Birkaç dakika sonra ölecektim. Yaşamak için yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Mücadele gücümü kaybetmiş, ölüme razı olmuştum. Böyle bir durumda son arzum sevdiklerime bir mektup bırakmak oldu.

Oturduğum koltuktan arabanın torpido gözüne eğildim. Orada hep bir not defteri ile deftere iliştirilmiş tükenmez kalem bulundururdum. Bu kez elime sadece kalem geldi. Defteri de bulmak için elimi umutla dolaştırdım. Kağıt mendil kutusunu buldum. Kapris yapacak durumda değildim. Bir mendil çekip direksiyonun ortasındaki düzlüğe serdim. Epeydir kullanılmamaktan kurumuş tükenmezin ucunu kağıda öylesine sürttüm. Bir yandan da ne yazacağımı düşünüyordum. Kalemin mürekkebi henüz akışkanlık kazanamamıştı. Göz ucuyla baktığımda ölümün sinsice yaklaştığını gördüm. Ama hala en azından bir dakikam vardı.

İlk aklıma gelen ‘’üzülmeyin, mutlu ölüyorum, sizi seviyorum’’ yazmak oldu.

Ben öldüğümde üzülmemelerini istemek çok saçmaydı ama çok da soylu bir davranıştı. Saçmalık ile soyluluk ölüm anında bile kol kola oluyor. ‘’Üzülmeyin’’ yazmaktan vazgeçtim. Kalem hala yazmamakta direniyordu. Yırtılmasını göze alarak kağıda daha sert sürtmeye başladım.

‘’Mutlu ölüyorum’’ demek belki sevdiklerimin acısını azaltırdı. Öte yandan ölüm, sevdiklerimle sonsuz ayrılık demekti. Ayrılığa mutlu gitmek de saçmaydı. Üstelik böyle bir veda benim sevgim konusunda kuşku uyandıracaktı. Onu da yazmaktan vazgeçtim. Kurumuş mürekkebin nefesimin sıcaklığıyla çözüleceğini umut ederek kalemi ağzıma yaklaştırıp avucumun içinde ucuna hohladım.

‘’ Sizi seviyorum ‘’ sözcükleri klasik bir çekicilik taşıyordu. Ama böyle bir ifadenin ne yararı olacaktı? Sevdiğim zaten biliniyordu. Bu cümle duyguları tahrik edecek ve ardımdan daha çok üzüntüye yol açacaktı. Kalemin inadını kırmaya nefesimin sıcaklığı yetmemişti. Kalemi bacağıma uzun süre ileri geri hızla sürttüm. Sürtünmenin yarattığı sıcaklık ve sarsıntı belki işe yarardı. Bacağım ateş gibi oldu. Karşı tarafı zorlarken insan kendini de zora sokuyor.

Hiçbir şey yazmamak en iyisiydi. Yazmaktan vazgeçtim. Bir elimde kalem, bir elimde kağıtla beni bulduklarında ne düşünecekleri belliydi: ‘’Bir şey yazacakmış ama fırsat bulamamış.‘’ diye hayıflanacaklardı. Kağıttan kalemden hemen kurtulmam gerekiyordu.

Kağıt mendili katlayıp göğüs cebime tıkıştırdım. Bir ucu dışarıda kaldı. O anda fark ettim ki ceket cebime tıkıştırmışım. Ceketimde kravatıma uygun olmayan bir mendille beni bulmaları hoş olmazdı; mendili çıkarıp pantolon cebime sokuşturdum. İnsanın yaşamı eğer saçmalıklarla geçiyorsa ölüm anında da öyle oluyor. Bu arada dikiz aynasından ölümün hemen birkaç adım ötemde olduğunu fark ettim.

Tükenmez kalemi telaşla hala açık duran torpido gözüne attım. Kalem torpido kapağının kenarına çarptı, yere düştü. Nereye düştüğünü göremedim. Eğilip kalemi ararken elimi ön koltuğun altına soktum. Elim kalem yerine soğuk bir cisme değdi. Cismi koltuğun altından alıp doğrulduğumda bunun bir tabanca olduğunu gördüm. Bu sırada ölümün karaltısı yan camda belirmişti.

Tabancanın emniyetini açıp, bütün kurşunları yan cama boşalttım. Sonra da kontağı çevirip, gaza bastım. Dikiz aynasından baktığımda ölümün sendeleyerek arkamdan koştuğunu gördüm. Ağaçların arkasında ilk kavşaktan dönerek izimi kaybettirdim.

Tükenen tükenmez kalem yaşamımı kurtarmıştı. Becerikli biri olsaydım attığım kalem torpido gözüne girmiş olacaktı. Yaşamın terslikleri yaşamın yamukluklarını düzeltiyor.

Veda mektubuna yazacak tek sözcük bulamamıştım. Demek ki yüreğimde saf bir sevgi vardı. Bu saflık içinde tek sözcük bile fazlalıktı. Ama belki de yazmama kararım aslında ‘yazmayan kaleme yenilgime’ karşı bir rasyonalleştirmeydi. İnsanın ne düşündüğünü kimse anlayamaz; hatta kendisi bile.

Ölüm insana çok şey öğretiyor. Bundan yıllar önce son arzumu düşündüğümde hiçbir arzum kalmadığını öğrenmiş oldum.


(http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=20708) adresindeki hikayesini okuduğumda da aynı şey olmuştu: Yazı, sihirli bir biçimde belleğinize kazınıyor...

Uzun zaman önce bir hikaye kitabı yazmaya karar vermiştim - tabii ki hala yalnızca karar aşamasında - tasarımdan söz ettiğimde danıştığım bir edebiyat eleştirmeni, yazmaya başlamadan önce Traven'in kısa öykülerini okumamı salık vermiş ve bir kitabını hediye etmişti. Gerçekten çok kısa olan, bazıları 1, bazıları 1,5, en uzunu 3 - 5 sayfa öyküleri okumayı bitirdiğimde, okurken sessiz sedasız -ama aynı zamanda hızla ilerleyen-, keskin söylem içermeyen, yumuşak, kısa cümlelerle tamamlanan öykülerin, yazılış tekniğine zıt biçimde, keskin ve derin ipuçlarıyla ve unutmama izin vermeyecek biçimde, beynime kazınmış olduğunu farketmiştim.

Sayın Konyalı'nın öykülerinde ise, bundan da fazlası var: Acıyı duyumsatırken bile gülümsemeyi ve gülümsetmeyi unutmayan, lirik ve yetkin donanım.

Sanırım bunun sebebi de kişiliğinde gizli:

"Her adım insan"

Kendisini tekrar tekrar kutluyorum.

*

Yarışmaya katılan, kazanan, kazanamayan, cesaretlerini ve emeklerini bizlerden esirgemeyen tüm üyelerimize, ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Saygılarımla
Old 26-12-2007, 23:29   #64
Gülümse

 
Varsayılan Ne dersiniz...

Alıntı:
Yazan Ulaş Demiray
Bu yarışmayı düzenleyenleri ve katılan arkadaşlarımızı tüm içtenliğimle kutlarım.Bence bunun ardından bir şiir yarışmasının düzenlenmesi -herhalde- herkesin beklentisi.

Ne dersiniz sıra bir şiir yarışmasında mı?
Old 27-12-2007, 00:23   #65
Av.Ateş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Admin
Oylama süremiz doldu ve işte kazanan hikayeler:
..........
3. olan hikayemiz "Hikaye 2: GEL PİSİ PSİKOZ"

.....

İlk üçteki hikayelerden sadece GEL PİSİ PSİKOZ'A oy vermiştim,gerçekten etkileyici,usta bir yazarın elinden çıkma gibi. Sayın Dr. Tayfun BEKTAŞ kaleminize, emeğinize sağlık.

Veee tabi ki katılan diğer yazarlarımıza cesaret, paylaşım ve emekleri için teşekkür ediyorum.
Old 27-12-2007, 08:47   #66
Av.Duygu Keleş

 
Varsayılan

Dereceye giren tüm arkadaşlarımı,dereceye giremese de güzel hikayeleriyle bize okuma zevkini yaşatan tüm arkadaşlarımı canı gönülden kutlarım.
Old 27-12-2007, 09:48   #67
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

"Kimseler yoktu" nun yazarını öğrenemedik? Bir de "Kara Papaz" ı merak etmiştim...
Old 27-12-2007, 09:55   #68
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Tüm yazarları kutlarım. Oylamaya katılımın bu denli az olması şaşırtıcı. Herkes -benim gibi- oy vermeyi son güne bırakmıştır diye düşünüyordum ama sonuçları görünce düşkırıklığı yaşadım.
Yarışma bittiğine göre tüm yazarlar açıklanmalı bence.
Bu güzel öyküleri okumamızı sağladıkları için yazarlarına bir kez daha teşekkür ederim.
Old 27-12-2007, 13:22   #69
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Katılan tüm arkadaşları tebrik ederim.
Bu güzel fikri bulan ve hayata geçirenleri de unutmamak gerek.

Saygılar.
Old 27-12-2007, 13:35   #70
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Sayın Konyalı'yı özellikle kutluyorum

Dereceye girsin girmesin tüm yazarlara emekleri için teşekkürler!
Old 27-12-2007, 13:50   #71
Gülümse

 
Varsayılan

Bir sonra ki kısa hikaye yarışmasına katılımın daha fazla olacağı inancındayım..
Old 27-12-2007, 14:22   #72
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Ben de 'İnsan ve Zindan', 'Kara Papaz', 'Gel Pisi Psikoz' isimli öykülere oy kullanmıştım. İki tanesinin ilk üçe girmesine sevindim. Bu öykülerle ilgili yorumumu 21 ve 43 No.lu mesajlarla yapmıştım. Farklı noktalara değinmek istiyorum.

Öyküler Değerlendirme Kurulu'na gönderilmeye başladığında belli bir sayıya kadar biz yöneticiler de okuyabiliyorduk. 7-8 taneye kadar okumuştuk ki en beğendiğim öykünün 'Gel Pisi Psikoz' olduğunu belirtip 'Bunu yazsa yazsa Armağan Bey yazar demiştim' o da bana 'Bu kadar ismi kafamda tutamam, ben yazmadım' şeklinde yanıt verdi. Ancak şunu da demedi; ' Ben İnsan ve Zindan isimli öyküyü yazdım'. Takma adla yarışmaya katılıp bize dahi öykü adını söylemediği için kendisini ayrıca kutluyorum.

Sayın Dr. Tayfun Bektaş için de bir şeyler yazmak istiyorum. Öykü enfesti, bana G.G. Marquez tadı verdi. Hatta itiraf edeyim ki okuyunca bir ara intihal olabilir mi? Diye düşündüm. Ama öykünün güzelliğinin dışında başka bir konuya daha dikkat çekmek istedim. Öyküler yayınlanıp yorumlara açık olunca, en çok yorum ve övgü alan 'İnsan ve Zindan' olmasına rağmen, kendisi 1 oy kullanıp; rakibi olacak bu öyküye vermiş...Ben bu davranışı çok centilmence ve yarışma ruhuna yakışır buldum.

Açıkladığım nedenlerle adı geçen iki yarışmacıyı özel olarak tebrik etmek istiyorum.

Yine bir itirafta daha bulunmak istiyorum. Bu kadar çok sayıda başarılı öykü beklemiyordum. Katılan tüm arkadaşları tebrik ediyorum.

Bir öneri: Öykü yarışması devam ederse, iyi bir THS öykü kitabının yayınlanabileceğini düşünmekteyim. Katılan olursa devam etmeli.

Şiir yarışması düzenleme fikri de çok güzel...

Ama ben de birinci olabilmek için bowling yarışması düzenlemeyi düşünüyorum. Yoksa diğer alanlarda bize ekmek yok galiba...

Saygılarımla
Old 27-12-2007, 14:31   #73
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
...
Sayın Dr. Tayfun Bektaş için de bir şeyler yazmak istiyorum. Öykü enfesti, bana G.G. Marquez tadı verdi. Hatta itiraf edeyim ki okuyunca bir ara intihal olabilir mi? Diye düşündüm. Ama öykünün güzelliğinin dışında başka bir konuya daha dikkat çekmek istedim. Öyküler yayınlanıp yorumlara açık olunca, en çok yorum ve övgü alan 'İnsan ve Zindan' olmasına rağmen, kendisi 1 oy kullanıp; rakibi olacak bu öyküye vermiş...Ben bu davranışı çok centilmence ve yarışma ruhuna yakışır buldum....


Katılıyorum
Old 27-12-2007, 14:47   #74
av.sally

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Şehper Ferda DEMİREL
Katılıyorum

Bende

İnsanın hırslarından bu denli arınmış olması ne hoş...
Old 27-12-2007, 14:50   #75
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Oyların değişik açılardan yorumları yapılabilir ama Sayın Av.Suat Ergin'in yukarıdaki mesajı dikkat çekici:

Eğer ikinci olan öykünün yazarı Sayın Dr.Tayfun Bektaş kendi öyküsüne de bir oy verseydi, üçüncü olmayıp ikinciliği paylaşacaktı. Halbuki Sayın Dr.Tayfun Bektaş sadece benim yazdığım öyküye oy vermiş.

Ve ben itiraf ediyorum ki en çok beğendiğim öykü Sayın Dr.Tayfun Bektaş’ın öyküsüydü. Eğer ben sadece ona oy verseydim tek başına ikinci olacaktı.

Sıralamada birinci olmak kadar Sayın Dr.Tayfun Bektaş’ın oyunu almak da bana büyük onur verdi. Bunun için kendilerine ayrıca teşekkür ederim.

Saygılarımla
Old 27-12-2007, 14:59   #76
lawyer_721

 
Varsayılan

büyük başarı
ben;
1-insan ve zindan, 2-telgraf ve 3-kimseler yoktu hikayelerine oy vermiştim.
birinciyi ve ikinciyi belirlemişim farkında olmadan kimseler yoktu hikayesi de %2 ile üçüncülüğü kaçırmış. THS üyeleriyle edebiyat zevkim uyuştuğundan çok mutluyum. yarışmaya katılan arkadaşları ve kendimi, son olarak ta admini kutluyorum.
Old 27-12-2007, 15:20   #77
uye8490

 
Varsayılan

İnsan ve Zindan,Gel psi psikoz ve Kara Papaz.Bu öykülere oy vermiştim.
Açıkçası İnsan ve Zindan adlı öykünün -öyküdeki heyecanı derinlemesine hissettirdiği için- genç bir kalemden çıktığı yönünde bir yanılsamaya içerisindeydim.Yazarın Sayın Konyalı olduğunu öğrenince kendime kızdım.Okurken bile önyargılardan sıyrılamadığım için.
Gel psi psikoz adlı öykü ise tam anlamıyla içerisinde kaybolunabilen bir girdaptı.Bu öyküyü okuyunca iyi ki ben katılmamışım dedim.

Kara Papaz'daki papaz her ne kadar daha önceki mesajımda da belirttiğim gibi ,hücreden kurtulduğu için duyduğu sevinçle beni düş kırıklığına uğrattıysa da bu öykü de favorilerimdendi.
Katılan ve dereceye giren tüm yazarları kutluyorum.Yüreğinize sağlık.
Old 27-12-2007, 16:38   #78
*sinequanon*

 
Varsayılan

İtiraf ediyorum baştan beri "İnsan ve Zindan" ın yazarının Sayın Konyalı olduğunu tahmin ediyordum.Bazı insanlar yazmak için doğuyorlar sanırım.

Sayın Konyalı,Sayın Turan ve Sayın Bektaş'ı yürekten alkışlıyorum.Katılan herkesi kutluyorum.Herkesin kolay kolay cesaret edemeyeceği bir şey yapıp hikayelerinizi,duygularınızı,ceplerinizdeki taşları bizimle paylaştınız.Hepinize teşekkürler...
Old 27-12-2007, 17:50   #79
Av. Canan EKE

 
Varsayılan

Hikaye gönderen tüm arkadaşları kutluyorum. Öyküler birbirinden güzeldi. Kuralları dikkatli okumadığım için tek öyküde oy kullandım, ama zaten en çok beğendiğim öyküydü. Ancak oylama beni de şaşırttı. O kadar az kişinin oy kullanması biraz üzücü gibi.
Old 27-12-2007, 18:31   #80
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan

THS Ailesine bu güzel paylaşım, bu farkındalık ve birliktelik için de teşekkürler.

"Bu güzel fikri bulan ve hayata geçirenleri de unutmamak gerek."
Selam ve saygılar.
Old 27-12-2007, 19:29   #81
Opioid

 
Varsayılan edebiyat-edebikalk

hakkımda yorum yazan herkes için bir şeyler söylemek istiyorum.
en başta çok teşekkür ederim.
ve şunu da belirteyim "usta bir yazarın kaleminden" sözleri epey bir hoşuma gitti.
aslında "edebi" olarak okuduğum kitapların sayısı ne yazık ki 15'i geçmiyor, hayatıma şöyle retrospektif bakınca.
kendimi tanıtırsam;normal komplikasyonsuz bir doğumla,normal hayatını yaşayıp,normal okullarda okuyan ve normal arkadaşları olan normal bir doktorum.
hikayenin hikayesi de ilginçtir;
seneler önce aşık olduğum kızla gizliden mailleşiyorken O'nun aklına bir şey gelmişti.
4 tane birbirinden alakasız kelime verip,onların kullanılma zorunluluğu olan hikayecikler yazmak.
bu hikayemdeki kelimeler şunlardı: hermafrodit,şapka,mozarella,lpg.
gecenin bir vakti emir gelmişti ve sabah 5'e kadar hazır olması gerekiyordu.
meydan laurasse'larım ve kendim odamda saatlerce çırpındıktan sonra son şeklini aldı hikaye.
ben de hazır duruyorken,bir kaç tanesinden "bu" olanını yarışmaya göndereyim dedim.
çok fazla haz ettiğim bir öykü ama o kadar da hoşuma gitmediğini belirtmek isterim.
Sayın Konyalı'nın cümlelerinin ne kadar "usta bir yazarın kaleminden" olduğunu hissediyorsunuz.
Ama psikozda edebi bir bütünlük yakalayamıyorsunuz.
Bu yüzden oyumu kullanırken "gerçekten" hakedene verdim.
bu arada birisi şiir yarışması mı dedi?
saygılarımla..
Old 27-12-2007, 20:36   #82
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Tevazu... -Unutmayın, "Şeytan'ın Avukatı" filminde, tevazu en büyük kibirdir - Ama hikayenizi okuduktan sonra ben sizin, daha az mütevazi, biraz daha kibirli olmanızın gerekli olduğuna inanıyorum doğrusu

Film eleştirmeni ya da senaristi değilim, hiç anlamam, ama iyi bir izleyici olduğumu söyleyebilirim. Finalini tahmin edemediğimiz filmleriyse özellikle severim, hele akıllıca bir kurgusu varsa. Ben , bu ve fazlası nedenlerle, hala, ısrarla, bu hikayenin muhteşem bir filme dönüştürülmesi gerektiği ve eğer sağlam ellere emanet edilirse, gişe rekorları kıracağına bahse giriyor ve ısrar ediyorum

( -Bu öyküyü film olarak izleseydim, salon çıkışında "ne filmdi ama!" derdim, emin olun- )



....... E, peki, hadi şiir yazalım!



Saygılarımla...
Old 27-12-2007, 20:50   #83
Ahmet Turan

 
Varsayılan

Ben 1. nin İNSAN VE ZİNDAN, 2. inin GEL PİSİ PSİKOZ, 3.nün KİMSELER YOKTU 4. nün TEHİRİ HAYAT TALEPLİDİR 5. nin de benim yazdığım TELGRAF! Olacağını tahmin etmiştim. Ve benim gözümde de böyle.
Old 27-12-2007, 21:02   #84
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Bir tevazu örneği daha Sayın Turan, yarışmanın ikincisisiniz, başarınızı kutlarım.

Haydi, şiir yazıyoruz, ikinci uzmanlık alanınız


Saygılarımla...
Old 27-12-2007, 21:12   #85
Opioid

 
Varsayılan

Sanırım Aziz Nesin demişti;
Türkiye'de her 3 kişiden 5'i şairdir" diye
Düzenlenecek mi yarışma bilmiyorum ama
eğer olacaksa,inanın kıran kırana geçecek
Let the battle begin!!
saygılarımla..
Old 27-12-2007, 21:30   #86
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Dr.Tayfun Bektaş
Sanırım Aziz Nesin demişti;
Türkiye'de her 3 kişiden 5'i şairdir" diye


Soluduğunuz havadaki oksijen azaldıkça, yaşam koşullarınız daraldıkça, pencerenizden görünen manzara yeknesaklaştıkça, dışarıyı izlemeler azalır, devamla dışa açılan pencereden cayılır ve içeride pencereler açılır, önce hayal gücü genişler -soluk almaya devam edebilmek için-, sonra da yaratıcılık.

Bu yüzden her 3 kişiden 5'inin şair olması kaçınılmaz

Saygılarımla...
Old 27-12-2007, 21:40   #87
Opioid

 
Varsayılan

değil mi.. değil mi..
Bakınız Rus edebiyatı ve aynı dönemi..
Bakınız Avrupa edebiyatı'nın Amerika'ya üstünlüğü..

Şair Aziz Nesin'in bu güzel aforizmasına ne güzel tümdengitmiş Şair Şehper Hanım..
Şair Tayfun Bektaş..
saygılarımla..
Old 28-12-2007, 00:06   #88
Gülümse

 
Varsayılan

Sevgili dostlar,

Okuduğunuz hikayeler dışında şartnameye uymadığı için geri istemiyerek de olsa geri gönderdiğimiz hikayelerin sahiplerini kalemlerinden dolayı tebrik etmek isterim. Umarım bu dostları daha sonra yapacakları yarışlarda aramızda görürüz..

Sevgi ile
Old 28-12-2007, 00:48   #89
slide

 
Varsayılan

Tek bir oy kullanmıştım..Sayın Tayfun Bektaşın yazdığı hikayeye vermiştim oyumu.İinanılmaz haz almıştım okurken..Ayrıca yazılış amacı da hikaye kadar ilginçmişTekrar kutluyorum...Elbetteki emek verip yazarak hikayesini gönderen herkesi kutluyorum...Ama itiraf etmeliyim ki benim gönlümün birincisi Tayfun Bey ' in hikayesi...
Old 28-12-2007, 13:40   #90
SINIRSIZ

 
Varsayılan

Tüm yazarlarımızı tebrik ediyorum bende.. Özel tebrikler için 'Yalan dünya' ve 'kimseler yoktu' nun yazarlarını da öğrenmek isterdim.. Benim için bu iki öyküde ilk dörtteydi...Zevkle tekrar tekrar okuyorum öyküleri..
şiir yarışmasının daha fazla katılımcı bulacağını ve daha çok okunacağını ve daha çok oylanacağını tahmin ediyorum..ve sabırsızlıkla yeni yarışmaları bekliyorum... Türk Hukuk sitesi böyle etkinliklerle daha da keyifli..
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Türk Hukuk Sitesi Yarışıyor : THS KISA ÖYKÜ YARIŞMASI (2007/1) Jeanne D'arc Site Haberleri 88 20-12-2009 23:23
Uzun Ve Kısa Okunmasi Gereken Ünlüler... avien Hukuk ve Türkçe Çalışma Grubu 0 26-11-2006 01:33


THS Sunucusu bu sayfayı 0,10595298 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.