09-07-2012, 17:31 | #571 | |||||||||||||||||||||||
|
|
23-07-2012, 14:46 | #572 |
|
"... Ve sonra dayanamaz insan İstanbulsuzluğa. Döner gene, sular yükseldiğinde.." (Elif Şafak)
|
10-09-2012, 14:50 | #573 |
|
ŞEYH EDEBALİ ‘ NİN NASİHATI
Bak DOSTUM! Cahil ile dost olma İlim bilmez, İrfan bilmez, Söz bilmez, Üzülürsün Saygısızla dost olma Usul bilmez, Adap bilmez, Sınır bilmez, Üzülürsün Aç gözlü ile dost olma İkram bilmez, Kural bilmez, Doymak bilmez, Üzülürsün Görgüsüzle dost olma Yol bilmez, Yordam bilmez, Kural bilmez, Üzülürsün Kibirliyle dost olma Hal bilmez, Ahval bilmez, Gönül bilmez, Üzülürsün. Ukalayla dost olma Çok konuşur, Boş konuşur, Kem konuşur, Üzülürsün. Namertle dost olma Mertlik bilmez, Yürek bilmez, Dost bilmez, Üzülürsün. - İlim bil, İrfan bil, Söz bil - İkram bil, Kural bil, Doyum bil - Usul bil, Adap bil, Sınır bil - Yol bil;Yordam bil, - Hal bil, Ahval bil, Gönül bil - Çok konuşma, Boş konuşma, Kem konuşma - Mert ol, Yürekli ol, - Kimsenin umudunu kırma. Sen seni bil, Ömrünce yeter sana. |
19-09-2012, 10:46 | #574 |
|
İstanbul'u terk ettim, "yüreğime sağlık, ne iyi ettim" dedim... Demez olaydım...
|
19-09-2012, 13:25 | #575 | |||||||||||||||||||||||
|
Hayırdır? Geri dönün o zaman, çok zor değil ki. |
20-09-2012, 08:15 | #576 | |||||||||||||||||||||||
|
içten bir yazı
merhaba yazınızı okudum ve cidden hoş senli benli bir yazı devamını beklerim sevgiler. |
24-09-2012, 18:00 | #577 |
|
Terk etmedim aslında, üzülerek ayrıldım, iyi ki ayrılmışım ama; orada yaşadıklarımın acısını hem orada, hem de sonrasında çektim. İstanbul beni mahvettin...
|
25-09-2012, 23:19 | #578 |
|
Bir süredir yurt dışına kaçma hayalleri kuruyordum... Geçen ay balayı sonrası İzmir'e gittiğimde, İzmir'de yaşamak istediğimi fark ettim... Yıllar önce hakimlik sınavına İstanbul'dan başka yerde kalamayacağımı düşünerek girmemiştim ama şu anda İstanbul'da daha fazla nefes alamadığımı düşünüyorum...
|
12-11-2012, 02:34 | #579 |
|
Terk etmek kötü ayrılıklarda söylenebilecek bir sözdür. Ama VEDA etmek öyle değildir. İçinde tekrar kavuşma ümidi vardır.
İstanbul sana Veda edeceğim yakında.... |
15-11-2012, 10:05 | #580 |
|
Ne güzel söylediniz Av.Emin, veda, ayrılık İstanbul için ancak bir veda olabilir. İlk kez köprüden baktım boğaza, yaya, uzun uzun seyrettim güzelliğini. İstanbul sevgisi başkadır, tutkudur, aşktır İstanbul.
|
15-11-2012, 12:53 | #581 |
|
Bir zamanlar maziye bak ne kadar şendik;
Beşiktaş- Sarıyer Beylerbeyi- Beykoz Koyu zümrüt, yeşil .... Bir daha Dünyada ne olur, ne de bulunur... |
11-01-2013, 01:23 | #582 | |||||||||||||||||||||||
|
Aşk uzakta olmaktır sevdiğine, Uzaktan sevmek, sevdikçe yakınlaşmaktır, Herkesin sevdiği, yedi kocalı hürmüz, Yollarında,gecelerinde tükendi ömrümüz, Hissediyorum, yakınlaştı veda günümüz, Saygılarımla |
11-01-2013, 01:30 | #583 | |||||||||||||||||||||||
|
Saim abi, ben karakter itibariyle sabırsızım.Görünüşe göre 22 sene bekleyemeyecek gibiyim Her an bir süpriz yapabilirim |
11-01-2013, 07:53 | #584 | |||||||||||||||||||||||
|
Eminciğim uykun kaçmış belli. Sabaha geçer... |
19-01-2013, 08:17 | #585 |
|
İstanbul ile İstanbul’da yaşayan arasındaki ilişki:
Ancak “İkametgah” adresi olmaktan ibaret ise; adres değiştirilerek ilişkinin sona erdirilmesi, kentin “terk “ edilmesi mümkündür. Kanına girmişse kişinin, mümkünü yoktur İstanbul’u terk etmenin. “Naklihane”ye dahil edilemez, kişiyi sarıp sarmalamış İstanbul. |
01-02-2013, 16:07 | #586 |
|
İstanbul...
Hiç sigara içmedim hayatımda ama öğrencilik zamanlarımda tramvayda yanıma oturan teyze:''İstanbul sigara gibidir,zararlı olduğunu bilirsin fakat vazgeçemezsin'' demişti...
İstanbul... Yaşıyorken şikayet ettiğim,şimdi ise çok özlediğim ve sanırım ara sıra kaçmak dışında bir daha hiç bir zaman yaşayamayacağım, yaşayanların ise kıymetini bilmesi gerektiği şehir... |
16-02-2013, 19:39 | #587 |
|
Bıldırcın'ı iyice yıkayıp, içini küçük portakal parçaları ile doldurup, sonra üzerine limon ve yağ sürüp, fırına atın... Diğer tarafta ise iç pilav yapın...
Doldurun ince uzun bardağınıza içkinizi... iyice beyazlaşsın, beyazlaşsın, beyazlaşsın, kireç rengine varmadan bir yudum alın... Beyaz peyniriniz doğruluktan olsun, az keçi, az inek ama sert... olsun aman. Müzik çalarınızın sesi ne çok yüksek ne de kısık olsun ağalar, hanımefendiler...: Çalın davulları çaydan aşaya (Aman) Mezarımı kazın bre dostlar belden aşaya Koyun sularımı kazan dolunca (Aman) Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver Al başımdan bu sevdayı götür yare ver Selanik içinde selam okunur (Aman) Selamın sedası bre dostlar cana dokunur Gelin olanlara kına yakılır (Aman) Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver Al başımdan bu sevdayı götür yare ver Selanik Selanik viran olasın (Aman) Taşını topracını seller alsın Sen de benim gibi yarsiz kalasın (Aman) Aman ölüm zalim ölüm üç gün ara ver Al başımdan bu sevdayı götür yare ver Hüseyin Yaltırık Rumeli *** 3-4 saat sonra görüşürüz... |
19-03-2013, 13:28 | #588 |
|
Ahh İstanbul İstanbul olalı,
Hiç görmedi böyle zulüm... -- Sabah sabah neredeyse başıma gelmeyen kalmadı. Bahçeşehir-Mecidiyeköy expres otobüsler süper, yorulmadan hızlı gidip geliniyor dedi arkadaşlar, ben de hadi sabah yol da açık 6.40'da kimse de olmaz otobüsle gideyim dedim. )) Biletim yok, büfelerde de bilet yok ne hikmetse kıtlık var sanki, neyse otobüse bindim şoföre dedim: "biletim yok para versem olur mu?" "para alamıyoruz ama birisinden rica edip, parasını verip, akbil'inden kullanırsınız." dedi... iyi dedim neyse bu defa da bozuk param yok, parayı bozabilen de... ) Mecidiyeköy'de inince kart alıp okuturum diye düşündüm... Bu arada sabahın 06.40'ında otobüs hınca hınç dolu, yer yok; şoförün yanında ve ayaktayım ön kapının hemen orada... Sürekli birileri biniyor... Otobüs hareket etti, tam Tem gişelere geldi ki Bizimevler denen bölgede yokuşta bozuldu... ))) Adamcağız kaç defa marşa bastı olmadı, araba gaz yemiyor. Ayaktakiler inelim dedik, ama fayda etmedi... yine çalışmadı, sonra herkes indi söylene söylene... Kimi sınavım var diyor kimi işe geç kaldım diyor... Çok daha iyi anladım sevgili bahtsız bedevi kardeşin halini... Oradan yaklaşık 4 km yürüyüp eve dönmeye karar verdim tabi ki yolda peşime takılan Kıbrıs eşeği boyundaki köpek ile mücadele edeceğimi nerden bileyim... Evde kahvaltı yapıp, arabama binip işe geldim, yorgunluğum da bana kar kaldı. )) |
19-03-2013, 14:33 | #589 |
|
İnsanlık namına arada bulunduğunuz mevkiyi bizlerle de paylaşırsanız çok sevinirim. |
31-03-2013, 20:53 | #590 |
|
Balaban Köyünde/ 31.03.2013
Bu başlığın açılmasına vesile olan köye uğradım bugün... Yine tertemiz, yine huzurluydu...
|
27-04-2013, 18:19 | #591 |
|
Fotoğraf çekmeyi bilen, böyle çekiyor. Aynı kare, bir dostum tarafından böyle çekilmiş. Tüm hakları eser sahibine aittir.(c) |
02-05-2013, 17:47 | #592 |
|
İSKELE
İskele Kalabalığın İçindeki Yalnız İskele Ilık rüzgara inat Mevsimsiz hüzün Elma yanaklı, Kiraz dudaklı Ve sümbül saçlı Olsa da bahar Ressam portrede daima Aynı yüzü Aynı hüznü tamamlar Uzaktan seyreder ufku Şarabını farklı içer Ne hazin Ne tuhaf Ve ne kadar sessiz Olmasa da elinde Kırmızı bir gül İskeleler daima Hüzün -- Ben düşündüm, şair yazmış. -- İskeleler... Neden sordum biliyor musun? İskeleler, kalabalık içinde yalnızlık duygusu veren nadir yerlerdendir. Çoğu zaman ılık esse de rüzgar, içinde hep soğuk bir hüzün taşır. elma yanaklı, kiraz dudaklı, mor sümbül saçlı olsa da bahar, İskelede her vakit soğuk bir hüzün çizer ressam... Ufku, uzaktan seyreder, Şarabı farklı içer hep... İskeleler hazindir, kalabalık içinde tuhaf bir şekilde sessizdir, yalnızdır, süklüm büklümdür. Elinde olmasa da kırmızı bir gül,bilirim sen orada hüzünlüsündür. |
03-05-2013, 15:42 | #593 | |||||||||||||||||||||||
|
güzel bir öykü çıkaracaksın inşallah
Bu anlattıklarından güzel bir öykü çıkar, sen de istediğin doğal hayata kavuşursun |
25-08-2013, 00:26 | #594 |
|
İstanbul sınırları içerisinde İstanbul'u terk edebileceğimiz bir ilçe ya da semt var mı Sarıyer, Beykoz, Polonezköy, Silivri bunlar örnek olabilir mi acep ?
|
27-08-2013, 16:03 | #595 | |||||||||||||||||||||||
|
Saygılarımla |
27-08-2013, 16:11 | #596 |
|
Hem uzak hem yakın, seviyeli birliktelik; Beykoz
(alıntıyı bulutçuk içine nasıl alınıyor |
27-08-2013, 17:21 | #597 | |||||||||||||||||||
|
Ama lütfen, bir dilimi tüm köyü doyuracak büyüklükteki o pastalardan asla yemeyin.. Ben böyle gıcık bir pasta hayatımda yememiştim. Hatta pastalar zinciri.. Aslında İstanbul'u terk etmek için sebep olabilir? Yerse.. Neyse, pasta kötü. Ama el işi göz nuru patchwork kitap kaplıkları-muhafazaları mükemmel... Öyle güzel işlemişler ki; her okuduğum kitap masal anlatıyor gibi geliyor Ne bileyim ben! |
28-08-2013, 10:34 | #598 | |||||||||||||||||||||||
|
Var ama neyse... Bu konu başlığı 2002'de açıldı. Şu an 2013 bitmek üzere! Ben hala İstanbul'dayım ve her sabah evden işe gitmeye devam ediyorum. Tenha, huzur dolu bir yer var, orası hem İstanbul'un içinde hem de istanbul'un dışında... https://eksisozluk.com/binkilic--1055922 |
28-08-2013, 10:47 | #599 | |||||||||||||||||||||||
|
İstanbulu bırakmamak kaydıyla, günübirlik ya da haftalık olarak İstanbuldan uzaklaşmak diyelim |
05-09-2013, 14:57 | #600 |
|
590 nolu ve 591 nolu mesajlardaki fotoğraflar hakkında:
Sayın Av.Mehmet Saim Dikici Her iki fotoğrafı sizinkini birinci sırada sol tarafa, diğerini ise ikinci sırada sağ tarafa yan yana koyarak bir fotoğraf klubü ortamında sordum: -"İki fotoğraftan biri amatör, diğeri profesyonel tarafından çekilmiş: Hangisi hangisi?" Gelen yanıtları aşağıda sunuyorum: -"Bence ilkini profesyonel çekmiş." -"sağdakinde suyun dalgalanması daha güzel bence" -"Bildigim kadariyla fotograf yazi gibi soldan okunur. Soldan giriste bosluk olmamasi rahatsiz edici. Ikinci kare ayni oz degerlerinde cekilmis mi bilmiyorum ancak gorus degisince isik degerleride degismis olabilir.Ararsak her ikisinde rahatsiz edici noktalar var." -"bence kompozisyonun açık bırakılması çok hoş. merak uyandırıcı. yansıma ve konuya bakılacak olursa ikinci foto profesyonel." "İkincisi kadraj olarak iyi ama renklerle çok oynanmış, berbat edilmiş." SONUÇ: Yanıtlara dayanarak fotoğraf sanatındaki başarınızı kutluyor, devamını diliyorum. Saygılarımla |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 2 (0 Site Üyesi ve 2 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Atiye Terk Ettiğimiz Davayı Tekrar Takip Etmek İstersek Yeniden Harç Gerekir Mi? | av.suleyman | Meslektaşların Soruları | 21 | 30-09-2014 15:18 |
Savcının görevi "suç isnat etmek" mi, yoksa "suç ispat etmek" mi olmalı? | sibelniko | Hukuk Sohbetleri | 21 | 30-09-2013 08:43 |
Karşılıksız Yararlanma - Konaklama Ücreti Ödemeden Oteli Terk Etmek | Av. Çetin | Meslektaşların Soruları | 3 | 20-12-2006 09:43 |
Ölümü İhale Etmek! | Av.Mehmet Saim Dikici | Site Lokali | 2 | 01-05-2003 17:20 |
Evi Terk | M.Günel | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 15-02-2002 00:14 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |